12 Temmuz Erbaalılar Kasabalarındabir ortamek- Dördüncü müfettişlik! mıntakasında bayındırlık |"i-p açımacım istiyorlar Borçka kazasında 16 ilkmektep yapılıyor, 180 bin İdasu yüz bine yakın olduğu halde ma- fındık, 10 bin dut fidanı dikiliyor alesef bir ortamektep yoktur. Bu yüz- den her yil dışanıya 100 kadar talebe gönderilmektedir. di orta — mektep açılırsa kasabaya komşu olan Niksar, Reşadiye kazaları gençleri de yakınlığı ve ucuzluğu dolayısile buraya gele - ceklerdir. 926 senesine kadar bu kaza- da bir ortamektep bulunuyordu, lâkin Maarif Vektleti 926 senesinde bu mek- tebi buradan kaldırmıştır. Şimdi Er - baalılar Maarif Vekâletinin açacağı or- ta mekteplerin birinin de Erbaada açıl- masını istemektedirler. Erbaada dolunun zararları Rizeden bir manzara Borçka: Rizede (Husust) — Ü - çüncü umumi müfettiş Tahsin Uzer Kars ve Çoruh valilerile birlikte kaza- mızı teftiş etmişlerdir. Teftiş esnasın- da halkla çok yakından temas etmiş ve isteklerini birer birer dinlemiştir. Bi - Gölcük (Husust) — Yeni Cölcük lâhara otomobille Maradite nahiyesine | şünerek buralara Fındık ve dut fidan-|Kaymakamlığına vekâleten İzmit Em-| gitmiştir, ları dikmeyi düşünmüş ve bu yıl 180İniyet müdürü Şerif tayin edilmiş, işe | Burada da halkla temas etmiş -|bin fındık 10 bin dut fidanı dikmeğe |başlamıştır. İlk iş olarak kazaya 'bağlı tir. Umumt müfettiş köylülere burada | karar verilmiştir. bütün nıhıyı ve köy mümessillerinin 5 sınıllı bir ilk okul açacağını vadet -| Hopa - Rize ve dolayısile Trabzon |istirakile bir “_'P'_'“.“ yapmuş ve köy -| miştir. sahil şosesinin açılmasmı münasebetile lülerin isteklerini dinlemiştir. Gölcük kaza oldu Montrö'den Mektuplar: : Konferans uyuklarken... — Gazeteciler çay âlemlerinde dedikodu yaparak vakit geçiriyorlar Montrö, 8 (Sureti mahsusada gönder-| 1 — Tagilizler Habeş işinin başında İtal- diğimiz arkadaşımızdan) — Gece geç Vaâ-'yaya karşı cephe almıyacaklardı. kiz Montrö palae otelinin salanlarına giren-| — 2 — Aldıkları cephenin muvaffakiyet- ler her köşede bir gazeteci grubu — görür- | üzliğinden sonra zecri tedbirleri kaldırmak. der. Bu grupların her birinde dostluklar- | içap edince bunda muztar kalmış bir ada- mm ve tanışıklıklarının derecesine ılıı-!-ıı tavrını takınmıyacaklardı. asağı yazım düzine memleket tamsil ediliz. » — 3 — Akdeniz mukevelesinin muvak- bu yarım düzine memleketin —de en son|katen mer'iyette kaldığını evvelâ Avam dakika en mühim haberi bu mecliste mut- |Kamarasında, senra da Cenevrede söyliye- laka mevcut bulunur. Çünkü her gazeleci | ceklerdi. o zaman da İtalya Uluslar arası telli weya teksiz telefonla, yahut da telgraf |işlere kargı bugünkü gibi lâkayd kalmıya- başında memleketini bulmuş, sormuş, an- | caktı. lamıytır. Meselâ bakınız. Anadolu —ajans- * nn yarım sast evvel Ankarada neşrettiği İkalyanın Uluslar arası işlere lâkayd notu, İbir İstanbul güuzetesinin orada çikar- | Lalmaması Avrupa bakımından şüphe yok dığı ükünci tab'a, Misler Eden'in bir hafta İjstenilecek şey, fakat bu iş birliği üzerinde dinlenmek için dektorundan aldığı tavsi-|Fransız efkân — umumiyesinin bu derece yeyi, Fransız hariciye mnazırının — mazırlar | hassas davranmasının sebebi de şüphe yok medlisinde yaptığı teşrihi biz burada ayni|ki Almanya karyısında bir dostun — daha günün ayni saztinde öğrendik. — Bu arada | birlikte bulunması isteğidir. Almanya ö- bir de komik hâdise oldu. vünde bu derece hasama, haydi - kelimeyi Erbaa (Hususi) — ! köyü İeviçreli bir arkadaşımız az evvel Ce-|söyliyelim, endişenel bulunmakta hakk o- mnlidîhyı?—,fk—ll daki Gi -| revrede çikmış olan tivayeti anlatıyordu: | Junabilir müi? Tetkiki mevzuum haricinde, — İtalya hey'eti ayın 15 inci günü bü- | yalnız bu İhamasiyetin me derece ileri gitli- rada bukunacaktar, zecri tedbirler © tarib- | ğini göstermek üzere bir vak'a söyliyeyim: te kalkacağından, o da © tarihte konferan- Az evvel öğrendim: sa iştirak etmayi kararlaştırmış ve etel mü- Fransada bir rivayet çıkarılmış, — halk diriyetine dnire hazırlanması için emir ver- İcephesi iktidar mevküne geçince, memle miştir, diyordu. ketin her taralında grevler başlayınca Al- Hep birden otel müdiriyetinin yakunu |manyada Fransanın komünizm arifesinde tüttuk, emre benzer bir şeyin geldiği yek- | olduğu sanilmış. Ren boylarında — şüpheli tu, tekrar yelimize dönünce griba Bir İn- | askeri hzızlikları görülmüş, Fransanın Ber- gilir muhabiri de iltâhak «tti we son haberi 'lin sefiri Poncat tarafından müstacel tel. söyledi: grafla Fransaya vaziyet bildirilmiş, fakat — Şimdi Romadaki meslekdaşımla ko-/ grevler eksilince, hele komünizm yerleşm e- nuştum, Az evvel İtalya hariciye nezare- | yince sükün avdet etmiş.. Bundan başka kazada beşi beş işleri başarmağa . Köylerin telefonla ve yollarla kaza merkezine|yunlar, pehlivan güreşleri ve — futbol bıaın—huı—ındıklmmu-mıçhıyım. Diyarıbekir San'atler Okulu maarife geçti Diyanbekir (Husust) — Soğuk de- mir, marangoz, torna ve tesviye şube-|ti hâiz bulunan ve 926 - tarihinde Ti- lerini muhtevi bulunan san'atlar okulu|rede Yavuz Sultan Selimin veziri Lüt- aşağı yukarı on beş senelik bir mües-| fi paşa tarafından yaptırılan Lütfi paşa sesedir. Bu sene on iki bin lira sarfile| camiinin kubbesi üzerindeki kurşunlar tesviye ve torna işlerine mahsus yeni | bundan bir hafta evvel gece vakti ça- bir pavyon binaya ilâve edilmiştir. Tez- | lımnmıştı. gâhlar kendi motör ve dinamosile ça-| Kaymakam ,jandarma kumandanı, lışır, Tenviratı bu vasıta ile temin eder. âsâr atikaya karşı yapılan bu çirkin Mektep geçen yıla kadar hususi| tecavüzün faillerini meydana çıkar - v e idare edilmekte iken bu sene tamamile Kültür madığı için mezun verilmemiştir. Okulun şeflerle birlikte on dokuz öğretmeni vardır. Mezun talebe — ser- besttir. İstedikleri iş ve sahaya atılabi- lirler. Şivastı ilkmektep sergileri Im'&m (Hususi) — Sivas ilkmektep- !ılebıcleriııin bir sene zarfında vü- cüde getirdikleri el işlerile Ziya Gökalp ilkmektebinde büyük bir sergi vücude getirmişlerdir. Sergi bugüne kadar Si- vasta görülmedik bir muvaffakiyet ka- Zanmıştır. Bir hafta müddetle açık bu- el ulan sergiyi binlerce halk gez- Sivas lisesi talebeleri Paşa fabrikası ş 5nr.ında kamp kurmuşlardır. Kamp gün kadar devam edecektir. Pazar Ola Hasan B. Diyor Kir s1- | Artvin valisi Refiğin başkanlığında bir nıflı, on biri üç sınıflı 16 ilkmektop bi-|seyahat tertip edilmiş, bu suretle Art- nası yapılmaktadır. Kaymakam Fah -|vinden kara - yolile Trabzona gidil - reddin Başel kazanın muhtaç - olduğu | miştir. Köylüler kendisinden tütün mahsul- de bir teşkilât kurulmasını, bazı köy - lere orman ruhsatiyesi verilmesini ve a- sıl mühim olarak mıntakadaki ilk o - kulların çoğalmasile köylerin telefonla Adapazarı Çark mesiresinde kaza İzmit (Hususi) — Belediye — teisi Kemal Öz, Adapazarında Çarksuyu safası yaparken mücssif bir kaza ge - girmiştir. Çarksuyu köprüsünün ya - kılması üzerine belediye reisinin 3 kü- çük çocuğu ile hemşiresi suya düş- müşler ve bereket etraftan yetişenler sayesinde kurtarılmışlardır. Erdekte yüzme yarıştarı Erdek (Hususi) — Erdekte yapilan | deniz yarışları çok güzel olmuştur. Ya- | halk we davetliler tarafımndan bü- | yük bir alâka ile seyredilmiştir. Koşu- da kazananlar şunlardır: 100 metre sür'at yarışında Mehmet birinci, Radvan ikinci, B0 metre kü - gçükler sür'at yarışında Musinfa birin - ci, Hasan ikinci, 200 metre kurbağa - lamada Ali birinci, İsmail ikinci, 200 metre sür'at yüzmesinde de yine Meh- met birinci, Bekir ikinci gelerek yarış- Trabzonda bu münasebetle milli o - Tirede bir kurşun hırsızı yakalandı Tire, 11 (Hususi) — Tarihi kıyme- mak için derhal harekete geçerek çalı- narak satılan kurşunları ele geçirmiş - adliyeye verilmiştir. Burdurda teftişter Burdur (Hususi) — Maarif Vekâ- leti müsteşarı Rıdvan Nafiz Antalya meb'usu Rasih ile birlikte trenle Bala-|lara son Te Sişle dize gelmiştir. Müsteşar yatı me!ıl&_ıi- 200 at sleeri Ser NK lĞral ni teftiş ettikten sonra Burdura gitmiş-İhavanın değişmesi 1000 metre muka- tir. Burdur ortamektebini teftiş etmiş yemet yüzmesini, M ve mektebin iıülııKı:nn:llıç vldıı;ğndnc- bırakmamıştır. hin yapılması içesii armıştır. ilerine Burdur- ——— :ll:el::ezı;ıfetw:'mldihen sonra Anta-| Nafia Vekili Sivasa M yada da tetkikler yapmak üzere bura-| — Sivas (Husust) — Nafia Bakanı Ali dan ayrılmışlardır. Çetinkaya yanında Devlet Demiryol- tinin şube müdiri gazetecileri toplamız, İ- talyanın Montrö konferansına iştirak etmi- yecnğini söylemiş, buna bir tek sebep ola-| x Bir «ile medisinde Avrupa işleri ile v zaktan yakından alâkadar olmuyan bir bi- rak da İtalya - Habaş üktilâfının ilk safha- İtaraf bütün bu mütaleaları dinledikten sında Akdeniz devieileri arzasında —akte- dilmiş olan mukamelenin el'an mevcut ©- luşamu göstermiş, gu halde Cenevrede çı- kan haber esasmzdır. * İtalyanın konferansa gelmesi veya gek memesi bir mosele almaktan çıktı, ilk gün-. lerde dast ve aibayet kamşu bir devletin | da bulunması isteniliyordu, nezdinde — te- gşebbüste de bulunulmuştu. fakat doğrudan doğruya bizi değil, kendisinin umumi siya-) selini istihdaf eden sebeplerden dolayı bey- nelmilel siyasete karışmaktan içtinap ede- ceği anlaşılınca, hâdise üzerinde Fazla du- rulmadı, ilerde de işürak edebilir, denildi, | mesele de herkes tarafından unutulup git- | ti. Bugün burada 'bundan buhsedecek de- | Güldim, Fakat mademki vöz gelişi temas et-|| müş bulundum, İtalyan siyasetinin Boğurlar| konferansı münasabetile değil, fakat sadece Avrupa bükımından Fransızlar — süzerinde büyük bir teşir yapmakta devam etmekte olduğunu kaydetmek isterim. * 'Bugün Framsız gazetecileri Boı'ııırıın' etrafını almışlardı: İ “Alınanyanın Lakarno muahedesini fes- hetmesi meselesini bir defa daha konuş- müak Üüzere sabik Lokarnocuların Brüksel- de aktini tasavvur — ettikleri ikoriferansın saplanıp taplanamıyacağını — soruyarlardı, saplantı için ilk olarak tesbit edilan tanih | yaklaşmıştı, hattâ gelip çatımıştır, denilebi- lirdi, fakat ortada henüz hazırlık — yoktu. | Hattâ — daha fenası — Bizzat Tngiliz he- Hciye nazın istirahate çekiliyordu. Bunn rağmen Pol 'Bonkur, mümkün di- yordu, Takat bana öyle gekli ki pek küni değildi. Maliye müfettişlerinden İhsan ve Sa- İları umum müdürü ile birlikte yakındı lim de buraya gelerek maliyede teftişe |buruya gelecek ve burada Sivas - Erzu- ve vezne hesabatını tetkike başlamış-İrum yolu üzerindeki ü Cndiyüdl lardır. gözden geçirecektir. ni yorum.. Yoksa plâjdan mı ge-|sim! Yerli mallar sergiek Tiyorsun? Orada güzel bayan- tim de, memleketimiz sanayü- lar mi gördün? nin ne kadar Tlerilemiş olduğu- u zürdüm. Oudan snağrunum | x Şuramnı da kaydedeyim ki eski Lokar- nocular tarafından yapılması istenilen top- lantının el'an tereddüt safhasında bulunu-| -- şunum yegâne sebebi İtriyanın bu taplan- üya da gelmek istememekte — oluşandan (- barettir, bunun için de iki sebep gösteril-. mektedir: 1 — ktalya Cenevrede e&l'an mevcut ©- lan havayı beynelmilel toplantılara gelme-, &i için müsait görmemeldedir. 2 — Her şeyden evvel de Akdeniz mukeavelesinin feshini istemektedir, denil- mektedir. * Siyasi havamın müzsit olup olmadığını kaydeden barometre, gayri müsmit havayı da mümide çeviren ventilâtör nasil iyler, bülmiyorum, fakat bususl muhitlerde — bir çok Framadların bu vaziyetten — İngilizleri mcs'ul tuttukları muhakkaktır. Denilen sey gadurz sonra Fransız dostuna sardu: — İtalya zecri tedhirlerin kaldırılmazı. m istüyordu, kaldırıldı. Şimdi Akdeniz mu- kavelesinin feshi talebindodir. Az evvel bu mukavele esasen muvakkattir, demiştiniz, demek ergeç © da feshedilecektir, güzel fakat İtalyanın uluslar arası işlere — iştirak etmek için bunlardan sorra başka bir şart dermeyan etmiyeceğini temin edebilir mi- diniz? x Şimdi 'bu antırları okuyanlar: e — Peki amma 'bütün bu işler araamda Boğazlar konferamıı ne Slemdedir? — diye sorabilirler. Hakhârlar, Fakat bu dnkika- da Boğazlar kotiferansı uykudadır. Onun içindir ki 'konferansı bırakarak, — gazeteci Rlemlerine ve çay dadikodularına daldmı. gün hattiüstüvanın penceresine — var « dık... Hstanbul gebsi, meğer en seri — makil vasitalarından daha seri ümüş, ginal kut- bundan hareket ottiğinden bir gün sonra hattristüvaya vazyor. * Soğuktan kaçan, sobak odaya Şirer.. Ya sıcaktan kaçan ne yapsm? Buz do - labına mı girsin? * Mangalbaşı İaş gününün Wlezarı imiş; ne yazık ki vantilâtör, yaz yünü- nün tastamam bir papatyazarı olurm « yor. * Terliyen testi içindeki suyu soğutur amma, terliyen insanın bir türlü içi se- ğumuyor.. * Artik yahmız meaktan değil, kamı sı- caktan bile tiksinti duymrya bayladım. * Bu mevsimde mermet vücutlü, üzüm gözlü, vişne dudaklı bir kadın karşamn: da donup kalmayı, kömür görlü, wlev yanakl, ateş dudaklı bir kadınla yanya- ma eturmrya tercih ederim. * him şahsiyeti kimdir? Diye sordular, cevso verdim: — Dondurmasıl! İMSET :