26 Mayıs 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

26 Mayıs 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

6 Sayfa Amerikada yılan terbiye eden bir kadın bütün bir şehrin hayatını kurtardı Abdüssait isimli bir Mısırlı beslediği zehirli yılanlar tarafından ısırılınca hayvanları kapatmayı unutarak kaçtı, Floret Zoda olmasaydı yılanlar şehıre yayılacaktı Montreal — Hususi — Burada Floret- te Zoda isminde bir kadın vardır. Bu ka- din, zehirli yılanlar terbiye etmekte çok mahirdir. Ve anlatacağım müthiş — vak'a bu kadının başından geçmiştir Burada Edvard Smith adında zengin bir çiftlik sahibi de yılan terbiyesi ile uğ- taşmaktadır. Bu adamcağız bir gün çiltliğindeki En- gerek yılanlarını aç birakıyor. — Maksadi yılanları kavgaya alıştırmaktır. Onün çiftliğinde, zehirleriyle — bütün bir gehir — halkını öldürebilecek kadar müthiş yılanlar vardır. Ve o, sürüyle Kobraların, Engerek'le- rin sahibi olmakla iftihar eder. Ayni zamanda da, yılan zehrine şer- betli olduğuna kanidir. Bu kanaatledir ki, Yılanlariyle oyna- şarken, en ufak bir korku bile duymamak- tadır Bu adam bir akşâm, Engereklerinden birisinin ağzında çıkan bir yarayı ilâçlama- ya uğraşırken, yılan bileğini smrıyor. Smith can acısıyla hastaneya koşarken, yılanları yerlerine kapatmayı bile unutu- yor, Hastanede, isırilan kolunun kesilmesi icap ediyor. Diğer taraftan da polis, başi boş ka- lan yılanları toplatmak için, yazımın ba- şında bahsettiğim masirli kadına — baş vu- rayor. Bu muracaat üzerine hemen vak'a ma- halline koşan Mis Zoda, yılanların içinde bulundukları salonun kapısını açıyor. Fakat içlerine girmeğe cesaret edemi- yor, ve polislere: in hayatı tehlikededir. Vücudunu zehirlerin, kalbe varmadan zail olabilme- saran İda kendi krallığını ilân etti. Çocuklara ge- — Yılanlar çok aç oldukları için, ken- dilerine hükmetmek imkânsızdır! diyor. Uzunca müzakerelerden sonra, yılanla- rın zehirli gazla öldürülmeleri — kararlaştı- rlıyor. Bir yandan kapıda bir delik oyulurken, öteki yandan şehir lâboratuarına gönderiliyor. İşte tam o sırada, Mis Zoda hayret ve- rici bir cür'et gösteriyor, ve yılanların bu- Tandukları salona dalıyor. Yarım saat sonra da, şarı çıkıyor. * Smith hastanede kendisine gelir raf ediyor, ve: — Benim adım Edvard değil, Abdü:- selâmdır!. diyor. Şimdi, doktorların söylediklerine göre, zanından evvel yılanlarını düşünen Smith- haber odadaki bütün yılanları sepetlere doldurmüş olarak — di- gel- mez, Amerikan değil Mesirli olduğunu iti- leri için bir hafta lâzımdır. Kendisi, hastanede ziyarete gittiğim za- man, yılanları aç birakışının sebebini an- lattı — Ben, dedi, Montreal'e geldiğim za- man, gazetelerde yılanlara oyunlar yaptı- racağımı ilân etmiştim, ve bir Kobra bir Çıngıraklı yılan arasında adına «ölüm cengir denilen müthiş bir kavga seyretti- receğimi bildirmiştim. İlân edilen günde ve ilân edilen yerde yılanlarımı meydana salıverdim. Fakat ikisi de, kaynana ile gelin gibi birbirlerine gireçeklerine iki sevgili gi- ve köşelerine çekilip çörek- bi öpüştüler, lendiler. Onları aç bırakışım, sahneye ikinci çı- kışımda, ahaliye, bu birinci fiyaskoyu unut- turabilecek müthiş bir kavga seyrettirebil- mek içindi. Çünkü yılan da insan gibidir. Aç ka- hınca, canını dişine takarcasmına dövüşür! Tevfik Sadullah ——ou—————— .© GÖNÜL İŞLERİ Okuyucularıma Cevaplarım... Bir kadın okuyucum, kanunun dahi Mmümasil vaziyetlerde talâkâa cevaz ver - diği hususi bir vaziyette ne yapması İâ- zım geleceğini öğrenmek istiyor. An - Jattığı vaziyeti burada tekrar etmeye imkân yoktur. Sadece cevabırmı kayde- deyim: «Muvakkat ve geçici bir ârıza olmuş olabilir. Şahsan kendisinde ifratın bu - hkunmuş olması da mümkündür. İlk iş o- larak kendisini bir kadın doktora gös- termeli, fikrini almalıdır. Ayrılmayı dü- şönmek bundan sonra gelir, Bu takdir. de dahi maddi vaziyeti göz önüne al - mak lâzımdır.» * Fatihte - Çarşamba (K. B.) ye: Mektubunuzda bahisten bahse atla - mışsınız. Maamafih benim 6 sahifelik yazı içinde en fazla durduğum — mesele şudur: — «Bir karınız var ki ne güzellik, ne his, ne de bilgi bakımlarından sizi tat - min etmiyor. Üstelik bu kadını bayağı, şahsan daha yüksek muhbitlerle tema - sınıza, terfi ve tefeyyüzünüze de engel pazarında — Bay buluyorsunuz, onu götürüp göstermek - ten utandığınızı söylüyorsunuz. Ayrıl « mayı düşündüğünüzü kaydediyorsunuz. » Bütün bunları anlıyorum, size hak ve. riyorum, erkek olsaydım, sizin yeriniz. de bulunsaydım, ben ayni - şekilde ha- reket ederdim, diyorum. Bununla be - raber eğer karşımda olsaydınız, size şu suali soracaktım: — #Evlenmeden önce bütün bunları meden incelemediniz diyecekblim. » Muhakkak bana talmin edici bir ce - vap veremiyecektiniz. Bundan başka ha- tırima bir ihtimal de geliyor: — «Bu okuyucum evlendiği — sırada seviyece acaba ayni vaziyette değil mi idi? Maddeten o kadına ihtiyacı yok mu idi. Seviye farkı sonradan hâsıl olmuş, yükselme istekleri de sonradan doğmuş olamaz mı?» diyorum. Çocuğum, bu sualleri düşün, cevap - Tarını bul. Sonra istersen bir daha ko - Huşuruz, yalnız vereceğin cevapların be- ni tatmin edeceğini sanmıyorum. Sebe- bi şudur: Madem ki en büyüğü on yaşını dol - durmıyan dört tane çocuğun var, ka - rından ayrılamaz, tahammül edip gi - deceksin. Eğer çocuksuz olsaydınız baş- ka türlü düşünmeye imkân vardı. Bu - gün için maalesef voktur. TEYZE SON POSTA Mayıs 264 * Son Posta ,, nın müsabakası: 40 Tarihi Vak'a Ve 40 Tarihi Tablo Sizi en fazla alâkadar eden tarihi vak'a hangisidir, tarihi vak'aları canlandırmakta en çok muvaffak olan ressam kimdir ? 5 - Kral Edvard'ın Çocukları Bu güzel çocukların macerasıy İngilte » re tarihinin kanlı bir yaprağıdır. Lankastr ve York hanedanları İngiltere tacını elde etmek için birbirile ki bu dahili muharebeye Lankastr hanedamı- boğazlaşıyorlardı. nin armasında kırmızı gül, York haneda- nının armasında da beyaz gül resimleri bu. lunduğundan eİki gül muharebesi» deni « lir. Çok karışık bir sırada, York hancda- nından olan kral dördüncü Edvard öldü ve geriye iki küçük çocuk bıraktı: Edvard ve Rişard. Bunların büyüğü beşinci Edvard adı ile kral oldu (1483). Amcaları Glocester dükası Rişard, ço- cukların hayatını korumak bahanesile kü. gük kralı saraydan aldı ve Londra kule - sine kapattı. Biraz sonra çocuğun yalnız - hıktan canı sıkıldığını söyliyerek — anı yanında bulunan küçük Rişardı da alarak Amcaları ta « Londra kulesine gönderdi rafından oğullarına karşı hazırlanan kor. kunç bir suikastı sezen kraliçe, hlundan: GElveda benim güzel yavrum, tek. rar öpüşüp öpüşemiyeceğimizi artık Al . lah bilir!» diye ağlıyarak ayrılmıştı. Hakikaten, iki küçük prensi elina geçi- ren amca Rişard, 1483 yılının temmuzun- lince, onların ne olduğunu hiç kimse öğ. Londra külesinde kayboldular. Hiç şüpbesiz ki amcalarının korkunç bir rTenemedi. cinayetine kurban gitmişlerdi Bu nefis tablo Sir John Millaisin eseri- ir. Ressam, çocukların korku ve dehşet içinde mahpusluk günlerinin son dakika - sanı eşsiz bir kudretle yaşatmıştır: Dışarıda ayak sesleri işitmişler.. Gelenler kimdir? Niçin geliyorlar?.. İki yüz yıl sonra, İngiltere krallarından |dık ve sandığın içinde küçük — prenslerin ikinci Şarl Londra kulesinin yapısını de - 'kemikleri bulündu. Bu hâdise eski bir fa- ün korkunçluğu ile meydana çı Kgiştirtirken, bir merdivenin altında ciayı kardı. Çocukların kemikleri w..ımm.mıl krallara ayrılmış olan yere görnüldü. Reşad Ekrem Koçu ile | aa Rusyada buzlar arasında ölen üç tayyareci Rusyada Kap Von Karem istasyonun « dan geçen kânunuevvalin 19 unda hareket eden bir tayyareden hiç bir haber alınama- mişti. Ne gibi tehlikelere maruz kaldığı bi- linemiyordu. 43 - N tayyaresi Vonkaremden kalkarak 200 kilometrelik kısa bir mesale katettikten #onra, Saint Groin körfezine inecekti. İçin- de Volobuiev, Butorin ve Bogdachevski isimlerinde üç tane tayyareci vardı. Bu ayın üçüncü günü, arziyatçı kremt- ehukov fen akademisi namına — tetkikler yaparken kink — kanatlı bir — tayyareye rastlamış ve Moskovaya çektiği bir — tel. graf ile faciayı — meydana — kaymuştur. Kremtchukov kazazede tayyarenin ya: nında bulunan çadıra girmiş. içeride kalıp he rastgelmiş, biraz dik- ki bu kaza- tayyaresinin — makinisti gibi yatan bir ci: kat edince — gü zede N - 43 Bogdachevaki'dir soğuktan mumyalaşmış bir — vaziyete gir- miştir. Makinistin yanı başında bir kâğıt bulunmuştur. Cesedin elinde de'bir kalem tutmakta olduğu görülmüştür. Kâğıtta da gu ibareler yazılıdır: Sisde bir dağın zirvesine çarpatak' düştük 415 künunusanide, Volobulev ve — Bu- torine meskün bir yer bulmak içih yanla- tına on günlük yiyecek alarak yola çıktı * iştür ve don« muş, lar. Ben tayyarenin yanında yalnız kal - dım. Arkadaşlarım 15 gündür gözükme - diler. Artık yiyeceğim kalmıyor.» Üzerinde 2 şubhat tarihini taşıyan bir kâ- ğatta da titrek bir el ile yazıldığı anlaşılan şu yazılar vardır: *«Ne yiyecek ve ne de içecek — var. So- ğüktan donduğumu, hissediyorum, galiba öleceğim. Hayaller görmeğe başlıyorum, kulaklanım zonkluyor.» Arziyatçı Krentehukovun bütün araş - tırmalarına rağmen yardım aramağa çıkan diğer iki arkadaşın izleri bulunamamıştır. Onların da açlığa dayanamıyarak don - duklarına ve kurtlar tarafından parçalan- dıklarına hükmedilmektedir. Dünyaya hükmeden altı taçsız Kral Bu gizli hükümdarlar İngiltere, Fransa, Amerika, Sovyet Rusya, Almanya ve Holânda Devlet Bankası müdürleridir. Ellerinin altında 300 milyar altın vardır Dünyanın istik * bali kimin elindedir diye hiç düşündü - nüz mü? İnsanları refaha götüren, mil. letleri harbe sürük- leyen; işsizliği do » guracak veya izale edecek kararlar ve- ren, içtima$ felâ - ketleri bir emirle - riyle düzelten ve gene bir emirleriyle cemiyette — büyük rahneler açan in - sanlar kimlerdir? Onlar hüküm - darlardan, — dikta - törlerden daha kud- retlidirler. Görün - : meden nüfuzları - Fransız Devlet Bankasında âlün külçelerinin munhafazt nı bütün — dünyayı edildiği mahazenlerden bir köşe türetösek Şekilde kallanırlar. Taçarz vef / Buüdi kükümdeklerden İngilttli âsasız kraldırlar, ellerinde defne dalı|Devlet Bankası Müdürü — hakkı yerine anahtar tutarlar. Paris Suvar gazetesi bakınız neler Altı kişidirler, ve İlerinin altında|zıyor: 300 milyardan fazla altın vardır. Bu| Montagu Norman'ın tebessümü y isimsiz hükümdarlar, dünyada mevcut |ima istihfafla karışıktır. Yaşlı olmlı altı millt bankanın direktörleridirler. 'na rağmen gözleri dinçliklerini ©& Ve isimleri şunlardır: kaybetmemişlerdir. IJ' İngiltere Devlet Bankası Direktö -| Sakalı sivri olarak Valuva pu—nı rü Montagu Norman, Fransız Devlet gibi kesilmiştir. Ve boynuna kravtl Bankası müdürü Jean Tannery, Ame-|yerine gayet kıymetli ipekten bir f9 rika Devlet Bankası müdürü Mariner bağlar. Kendisini dışarıda — görset dürü Schacht, Holanda Devlet Banka-|bnka direktörü olduğuna inan dürü Schacht Holanda Devlet Banka-|sembolik bir şairdir, dersiniz. s1 Müdürü Trip ve Sovyet nakit işleri| Montagu Norman aristokratli nâzımı Maryasine'dir. (Devamı 8 inci sayfada) Jatf

Bu sayıdan diğer sayfalar: