“Son Posts,, nın Tefrikası: OLUM MANGASI Yazan: A.R, Acı Bir Feryat Keskin Akisler Yapmış, Cemili Yerinden Fırlatmıştı Cömil az kalsın: — Birakın canım.. Zevk bunun ne- © İresinde?.. Böyle öküz gibi ot çiğneyip © deve gibi geviş getirmiye de zevk mi dağları, denizleri aşarak buralara, Ye! © Öderler?,. Eğer bütün zevkleriniz eğlen- celeriniz böyle ise.. Vay bizim hali- mize... © Diyecekti... Fakat kendisine bu ka- 'dar taltif ve ikramda bulunan bir ada- ma karşı söylenecek bu sözler, hiç şüphesiz ki büyük bir kalabalık ve nan- körlük teşkil edecekti... Onun için bu işi sonuna kadar takip etmek mecbu- riyetini kabul etmişti. Birdenbire kapı açılmış, içeri birkaç kişi girmişti. Bu adamlar, yerlere ka- dar kapanmışlar; orada bulunan halkı selâmladıktan sonra, tezgâhın önün- de sıralanmışlardı. Hepsinin de elle- rinde, birer çalgı vardı. Bunların içinde biri, büyük bir ha- Üp tavru alarak uzun uzun bir şeyler söylemiye başlamıştı. — Kuzum İbrahim Efendi. Ne olu- yor?. Bu adam ne söylüyor?.. —Efendim!.. Bu adam, çalgıcıların başıdır. Bizim asalet, necabet, şerafet ve sehavetimizi methü sena ediyor. l © Ve bizi eğlendirmek için çalıp çağır- “malarına müsaade istiyor. — Bu da bir şey. — Fakat bizde âdet böyledir. Çalgıcı başı, uzun nutkunu bitir - rak yerlere kadar eğilmiş; ve sonra © oraya serilen bir basırın üstüne, arka- 'daşlarını bir halka şeklinde yerleştir- inişi. rap bir evin karanlık çatısı altında, bir imum gibi sönüvermişti. Fakat onun talihsiz başından doğan bu ölmez eser; man göllerine kadar... . Cemil, birdenbire yerinden sıçra - mıştı, Sert ve acı bir feryat, kathane - nin duvarlarında keskin akisler yap - mıştı, Derhal başını çevirmiş: —-lbrahim Efendi, ne oluyor?.. Diye sormıya mecbur kalraıştı,. İb - rahim Efendi gülümsemiş: « — Ebü Zırnık, maval söylüyor... San'anın en meşhur hanendesidir. Demişti... Ve sonra, başını biraz da- ha Cemile diğru eğerek ilâve etmişti: — Karısının sesi, daha güzeldir. Hem de, hüsnü cemal itibarile muse - vilerin içinde, bir tanedir. Bir akşam, evlerine gider; onu dinleriz. Maval.. Cemil, bir kaç defa (maval) denilen bu arap gazelinden bahsedil - diğini işitmişti. Fakât bunun böyle mü- tevali bir iztirap feryadı şeklinde oldu- ğunu hiç tahmin etmemişti. Onun için; — Eğer karısının sesi de böyle ise.. Diye söylenmişti. » Bir hayli uzun süren bu mavali bir kaç şarkı; şarkıları da iki genç köle - nin kıvrak oyunları takip etmişti. Bu iki körpe habeşi genci, yarı bel- lerine kadar çıplak vücutlarına roksan edalarla inhinalar verdikçe; mutfarit © miş; bir kaç defa elini göğsüne koya- | bir tempo ile eller şakırdıyor: — Aaaaah!.. — Yâ, lâtüüüfi, — Kemân, yâ buvvv, kemââân... Sesleri birbirine karışıyordu. © Çalgı takımı bir ut, bir kanun, üç) O Ve sonra.. Ağızlardaki katlar taze- telli rübap, ajusekli bir def bir de'dür- |leniyor.. Nargilelerdeki tönbekiler de - belgi denilen darbukadan mürekkepti. | giştiriliyor.. (Kışır) denilen kahve ka- Kısa bir akorttan sonra, arap muyi- buğundan içkiler, birbirini takip edi -|. kisinin canlı ve heyecanlı ahengi baş- lamıştı, Başlayan, (Tatyos) un meşhur rast peşrevi idi. Oynak arap ahengine uy- durulan bu peşrev; Cemil'e hayret vers 'mişti. Ve o anda aklına o zavallı bes- tekârın sefil ve perişan hayatı gel mişti... Kadıköy vapurile gidip gelir ken(Tatyos) u kaç defa ona göster- mişler; onun hayat facialarını naklet- mişlerdi... Bu ölmez pesrevi yaratan bu büyük san'atkârı, şu dakikada gö-| rür gibi oluyor.. Dimağında; kısaya yakın orta boylu, ablak çebreli, pos bı yıklı,gür kaşlı, gayet hazin ve müte- bessim bakışlı bir hayal canlanıyordu. Elindeki eğri saplı rengi neftilesmiş #i- yah şemsiyesine dayana dayana ağır ağır yürüyen ; ve herkesin yüzüne bak- maktan çekiniyormuş gibi gözlerini “ yerden ayırmamak isteyen o ihtiyar adama karşı o zaman kalbinde hisset- tiği derin hürmet ve muhabbeti, şimdi daha iyi hissediyordu. Ve.. Onun bü- yük bayat faciasını da şöylece hatır- liyordu: Aklında kaldığına göre, zevcesi onu terketmiş; genç bir balıkçı ile meçhul bir/semte doğru çıkıp gitmişti. Büyük © « san'atkâr, biricik kızı ile baş başa kal mış; artık bütün ümitlerini ona bağ- lamıştı... Kızı güzeldi. Civelekti. Ga- rip ve metrük babasını ne kadar sevi- yorsa, anasının ihanetinden de o dere- © cede nefret ederdi... Kızının bu his- leri, zavallı Tatyosun ümitlerini arttı- rir: — Hiç olmazsa son nefesimde, şu kız ağzıma bir damla su verecek. Derdi... Fakat onun bu derece ü - mit bağladığı kız, on altı yaşına gelir gelmez birdenbire ortadan kaybol - muştu. Onun da genç bir basmacı çı- rağile kaçtığı duyulmuştu... yordu. Cemil; bütün bunları, güç seçilen bir rüya gibi görüyordu. Seyit İbrahim Efendinin birbiri arkasına ikram etti- ği katları çiğnemekten, çeneleri yo - rulmuştu. Dayanılmaz ve doyulmaz bir susuzlukla yanıp tutuşuyordu. E- İlindeki rengârenk işlemeli toprak su i maşrabasını bir türlü bırakamıyordu. Sanki bir hamamın sıcak halvetine gir- imiş gibi mütemadiyen terliyordu. Başucunda oturup yelpaze sallıyan genç köleye, sık sık işaret ediyor: — Salla, oğlum, salla.. Daha kuv - vetli salla!.. Diyor.. Ve sonra, hiç bir içkinin sar- hoşluğuna benzemiyen garip bir mesti içinde dalıp gidiyordu. X Cemil, gözlerini açtığı zaman, her taraf sükün içinde idi. Yalnız, beyaz ve oymalı taştan yapılmış olan şadır - vanın hafif şırıltısı işitiliyor; çarsınm gürültüsü, uzaktan boğuk bir uğultu gibi geliyordu. Ortada kimse kalmamıştı. Yalnız; kapının dibinde, küçük bir hasır par- çasının üzerinde uyuyan bir genç kö- İe vardı. Cemil, kalkmış oturmuştu. Hisset- tiği ağırlıktan, başı omuzlarının üs - tünde güç duruyordu. Etrafına göz gezdirdiği zaman, tu- İha bir tebessümle gülümsemişti. Şim- di bomboş kalan o ipekli şilteler, onun aklına akşamki şeyleri getirmişti. Bu basit ruhlu adamların eğlence namını iverdikleri şeyler ona pek garip gelmiş- ç — Zavallı adamlar!., Demişti. Cemilin, bu adamlara acınması; se- İbepsiz değildi. Çünkü onun ince ru - Zavallı hu, bütün hayatı, bütün zevki, bütün Tatyos, işte o Zaman; tââ8â kalpgâ -| yaşayışın lezzetini yalnız bir şeyde bil- hindan vurulmustü. Hiczan, ıztırap ve sefalet içinde can ve yu büyük sanatkâr, tek katlı haf mişti: ” — Kadın!... < (Arkası var) melanin iii SON POSTA | Yeni Neşriyat | Yeni Hayat — Bu haftalık mecmuanın 8'inci sayısı çok güzel renkli bir kapak i-|, çinde 44 sayfa olarak bugün çıkmıştır. Bu sayıda Ercümend Ektem o Talü'nun, Bürhan Cabidin ve daha bir çok tatınmış yazıcıların zevkle okunacak yazıları var- dır. Gelecek sayısını ilkbahar sayısı ola” rak çıkaracak olan bu zarif mecmuada ay» nen da bir çok güzel tablolar, amatör fo toğrafları vardır. Deniz — Türk Ticaret kaptan ve ma- kinistleri cemiyetinin bu aylık Karadeniz meslek © mecmuasının 10 uncu sayımı çık- mıştır. Bu sayıda haritaları, baş kaptan ve suvari, denizde üç ay, Sovyet Rusya şimal buz denizini fethediyor, kutbü şimali, Ok- yanısta 33 gün yazılariyle gemici tangosu isimli güzel bir şiir, deniz fıkraları, kaptan Saidin oSeyhun vapuru ile nasıl batırıldıkı yazısı ve gemiciliğe ait bir çok münderecat vardır, Ülkü — Ankara Halkevleri merkezi ta- rabından çınkarılan bu aylık omecmuanın 38 inci sayısı çıkmıştır. Bu sayıda Ferit Celâl, Nusrat Köymen, İbrahim Necmi, Hasan Fehmi, Namık Orkün, Ahmet İh. san, Enver Behnan ve daha bir çok yazı- cıların yazılanı vardır. Tedavi Kliniği — Tanınmış doktorları. mızın çıkardığı bu tbbi mecmuanın 20 in ci sayım çıkmıştır. Çığır — Ankarada çıkan bu fikir ve sa- nat mecmuasının 36 inci sayısı zengin bir mündericatla çıkmıştır. Yücel — Aylık fikir ve sanat mecmuası olan Yücelin nisan sayım çok zengin bir münderecatla çıktı. İçindeki otuzdan fazla yazı içinde bilhassa (Prof, Ali Fuat, Prof. Röpke, doçent Sadi Anadolunun üniver - site ve talebe hayatını alâkadar eden ya zıları - Hilmi Ziyanın, Sınai İnkılâp ve Fel- sefesi - Doçent Galip Gültekinin Standha- lın hayata ve eserleri » Edebi eser ve mü- nekkit, Leylâ ile Mecnun kimin için yazıl- dı, Mekteplerde yabancı dil mesele k /Bunlardan başka (Tagore, Oscar. Wilde, A. Pope, Alphonse Daude, Blasco İbanez v. « den tercümeler) var. Çocuk —Çocuk Esirgenie' Kuru tara- fından çıkarılan bu aylık mecimuanın 3 ün- cü sayım çıkmıştır. Yeni Türk — Eminönü Halkevi tara » fından her ay çıkarılmakta olan (Yeni Türk) ün 40 amcı sayısı çıkmıştır. Bu sa- yıda: Agâh Sırrı Levend, Nihat Sırrı, Salih Münir Çorlu, Halil Nimetullah o Öztürk, Dr. C. Türk, Dr. Osman Şevki Uludağ, Sabri Esat Ander, Kâzım Sevinç, €. Se - na Ongun, Hilmi Ziya Ülken gibi tanınmış imzaların yazıları vardır. semearasne ser eremma eee Gülhanenin mutad olan tıbbi müsame- relerinin on birincisi ayın onuncu Ocuma günü saat 16,30 dan 18,30 a kadar de- vam edecektir. Arzu eden meslekdaşların teşrifleri rica olunur. REVUE sanatları terakkıyatı fenniyenin er son İcadlarile mücehhezdir. REVUE saatının bugünkü tekâmül hali 80 senelik tecrübe neticesidir. Modeller en son ve zarif şekildedir. Şi REVUE saatları tanınmış saatçılarda salmaktadır. Umumi deposu « İstanbul Bahçokapı, Taş Han, Birinci kat (9, o Telefon 21384 İstanbul 6 ncı İcra Memurluğundan : Emniyet Sandığına 250 lira mukabilinde birinci derecede ipotekli olup paraya çevrilme- sine karar verilen ve tamamına 1310 lira kıymet takdir edilen Kadıköyünde Rasimağa mahallesinde Karakolhane sokağında eski 33 mükerrer yeni 80 numarataj 136 numaralarla murakkam bahçeli bir evin tamamı açık arttırmaya vazedilmiştir.. Arttırma indir. Arttırmaya iştirak edecek müşterilerin muhammenenin 9 7,5 nisbetinde pey akçesi veya milli bir teminat mektubunu hamil olmaları icap eder. Müterakim vergi, tafizi- fat, tenviriye ve vakıf borçları borçluya aittir. Arttırma şartnamesi 17-4-036 tarihine müsadif Cuma günü dairede mahalli mahsusuna talik edilecektir. Birinci arttırması 11-5-936 tarihine müsadif Pazartesi günü dairemizde saat 14 ten 16 ya kadar icra edilecek birinci arttır- mada bedel, kıymeti muhammenenin “6 75 ini bulduğu takdirde üste bırakılır. Aksi takdirde son arttırmanın teahhüdü baki kalmak üzere arttırma on beş gün daha temdit edilerek 226-5936 tarihine müsadif Salı günü saatl4ten 16ya kadar dairede yapılacak ikindi arttırma neticesinde en çok arttıranın üstünde bırakılacaktır. 2004 numaralı İcra ve İflâs kanununun 126 ıncı maddesine tevfikan hakları tapu si- cillerile sabit olmıyan | aşi alacaklarla diğer alâkadaranın ve irti- fak hakkı sahiplerinin bu haklarını ve hususile faiz ve masarife dair olan iddialarını ilân tarihinden itibaren 20 gün zarfında evrakı müs- bitelerile birlikte dairemize bildirmeleri lâzımdır. Aksi takdirde hak- ları tapu sicillerile sabit olmıyanlar satış bedelinin paylaşmasından hariç kalırlar. Müterakim vergi, tenviriye ve tanzifiyeden ibaret olan Belediye rusumu ve Vakıf icaresi bedeli müzayededen tenzil ölunur. 20 senelik Vakıf icaresi tavizi bedeli müşteriye aittir. Daha fazla malümat almak istiyenlerin 935- 2802 numaralı dosyada mevcut evrak ve mahallen haciz ve takdiri kıymet raporunu görüp anlayacakları ilân olunur. — (1902) Yediyüz adet Arı kovanı Satın alınacaktır. Ziraat Bankası İstanbul Şubesinden: Trakya ve Havalisi ihtiyacı için pazarlık suretile Yediyüz adet Arı kovanı yaptırılması tekarrür etmiştir. İhalesi 11/ Nisan/836 Cumartesi günü saat 12 de Bankamızda ya- Şartnameler Umumi kapıya asıldığı gibi İsteyenlere de Bankamızda' görülebilir. pılacaktır. verilir. Ve Kovan nümunesi Muvakkat teminatı Altıyüz liradır. İstanbul Belediyesi İlânları Beher metre murabbaına 8 lira değer biçilen Ayvansarayda ko- rucu Mehmetçelebi mahallesinde Ayvansaray caddesinde 12 metre 86 santimetre murabbaıda kulei zemin yeri satılmak üzere açık arttırmaya konulmuştur. Şartnamesi levazım müdürlüğünde görülür. Artırmaya girmek isteyenler 772 kuruşluk muvakkat teminat mak- buz veya mektubile beraber 20/4/936 Pazartesi günü saat 15 deda- imi encümende bulunmalıdır. “B., “1781, İstanbul Varidat Tahakkuk Müdürlüğünden: Si Sıra Ticaretgâh İhbarna, No. adresi C. V. Senesi Vergisi 4 Hasan Ahmet (o Kahveci (o Emir mahallesi Ralli han 7 No. 18/55 92 241 2 — İbrahim, Kasım Tütüncü (Hocapaşa M. Ankara caddesi 143 No. 13/58. ii 647 3 © Davit Sarraf » o Hamidiye C. 5/1 No. 13/63 . 2.10 4 İbrahim Tütüncü » — Aziziye 143 No. 13/64 » 4.53 5 Hasan Kıraathane Karaki Hüdavendigâr 15/2 No. 13/88 5 21.98 6 Salih Manav » o Nöbethane 10 No. e " Ke T Koça Fırıncı Hocapaşa Muradiye 45 No. 13/91 © 8 a Ğ â 5 13/92 ” 307 9 Cemal, Naim Sucu > Hocapaşa 57 No. 11/16 © 20.62 10 Arşak Saat tamircisi o, Hamidiye 15 No. 117 5 36.00 1 — İbrahim Kahveci Emir Vezirler İske. 57 No. 148 , 1575 12 oHüseyin Arpacı » — Hasan 5. 5 No. 1120 5 22.11 13 (o Akif Kahveci, otelsi Hocapaşa Muradiye 8 No. 11/28 » — 14066 14 — Hayık Mekikci Bisikletçi , — Hamidiye Türbe Cad. 22 No. 11/29 “, 46.10 15 Mustafa Mahd. o Bakkal © » 32 No. 11/30 ö 1290 16 Mehmet Çavuş (o Sucu 5 . Şad ği 5No. 132 © 9.35 17 o Habet m Ğ Hamidiye C, 5/1 11/33 — 28.60 18 Bedri Gramafoncu — o 31 No. 11/34 - 4 JOLIZ 19 OO Hayık Mekikçi (Bisikletçi « — Hamidiye Türbe 22 Na 1W 9 ü 4539. | 20 A. Nari “Müteahhit Emir Köprülü Han 30 No. 10/14 ” 247.93 İ 21 Çakır zade hafız Yusuf Otel, kahve Hocapaşa Hamam 4 No. 16/65 a 677 22 — Fabri Çorap Makineleri. ;, (o Aşir Ef. 11 No. 16/66 , 20873 23 (o Andon Kunduracı » © Hüdavendiğir #1 248 93 200 24 Ali Peynirci Eminönü Taşçılar 27 No. 24/59 M2. 11737 Eminönü ve Hocapaşa Maliye şubesine kazanç vergisinden borçlu olup yukarda adı, işi senesi, vergi miktarı yazılı bulunan mükelleflerin terki ticaret etmelerine ve ikametgâh adreslerinin de yapılan tahki- katta meçhul bulunmasına binaen hukuk usul muhakemeleri kanununun 141 ve 144 üncü maddelerine a, İlbak tevfikan ilân yolile tebligat ifasına lüzum görülmüş olduğundan tarihi ilândan itibaren 30 gün zarfında matruh vergilere itiraz olunmadığı takdirde kat'iyet kesbedeceği tebliğ olunur. minik ded e 2 nk, (1881)