Maraşın Yıldönümü Bu Uğurlu Günde Şehir Işıga Da Kavuştu, Elektrikler Yand L Maraştan bir görünüş: Yeni pazar yeri Maraş 11 (Özel) — Maraş bu- Bün kurtuluş yıldönümünü kutlu - dı. Halk daha geceden merasime zırlanmış bulunuyordu. Gün do - en kasabaya ulaşan bütün yol- r kurtuluş merasimine iştirak et - Mek istiyen köylülerle dolmuştu. Sehir çok Kkalabaliktı. Merasim! b_'olrımluı intizamla tatbik edil - df— Kurtuluş günü 11 yıl önceki gi -« ! canlandırıldı. Söylevlerden ve 8eçit resminden sonra halk hükü - Met konağı, belediye ve Parti dai - releri önünde tezahürat yaptı ve fkıımı kadar coşkun bir sevinç içinde eğlendi. Maraş bugün yalnız 11 inci kur - Emet Gençler Birliği Emet (Özel) — Gençler birliği | Şillik kongresini yapmış, yeni ya - “Pilan intihapta muallim Tahsin re- ı'liie. tahsildar Hakkı veznedarlı -| S Ahmet Cemal kâtipliğe seçil - "f'!kld'u'. Evin avcılık, temsil, mu- siki, spor ikolları vardır. »0 saraeamanm— ——— — — — Eski bir filozofun «zalime kan ko -! Munu sevdiren etralı, ve gene be-| Rânlarına peygamberlik ve şeyhlik ERVAN k mü veren de gene cemaatlerdir.» Ki ği gibi Bediüzzaman Molla Saidi L:îîihin sürgün biraderini de şah - Tan muhiti oluyordu. 'ün adını bile bilen yoktu. dlisteki kaydi; Kürt şeyhi maslüp | in kardeşi Mehmetti. Fakat ona | herkes (Şeyh efendi hazrat -i iyarlardı. k;nl burada leri) 4 Ya hu y'yül'.. bedava yaşıyor, hattâ yıllığı- d imiş liraya tuttuğu Halıa Mesu- köşkünde bedava oturuyordu. İçin nun mübarek kelâmını — işitmek ai vetine girenler çoğaldığı — gibi '& halv h:ih"“k Hefesinde!: * topalını, inmelisi , ? sıkmayan kızını, firengili karısı- 'f"-_lnılı kocasını getirip okutanlar 'î“'kçe artıyordu. '““'—r.ç yıldır firengiden her tarafı dö- &, terlikçi Hasana bir nefes etmişz- da ( a — / Bürhan Cahit Cizre Cenubun En Güzel Kasabası Oldu Kurtuluş Kutlulandı kaydedilebilir. Irak ve Suriye hu - dutlarının Türk hududile birleştiği noktada Diclenin güzel sahillerine ı'yıılınmı; olan bu güzel kasaba bu- |gün yepyeni bir çehre arzetmek - tedir. Belediye bütçesinin darlığına rağ- men 1935 te kasabada bir çok ye - İnilikler yapmıştır. Eski belediye bi- Jnasından Cumhuriyet caddesine gi - den ve bir buçuk metre genişliğin - |de olan sokak 12 metre genişliğinde ve bir bulvar halinde yeni baştan a- çılmıştır. l Halkevi binasının yapısı bitiril - |miştir. Halkevinin kuruluş yildö - nümleri kutlulandığı gün bu bina- jnın da açilma töreni yapılacaktır. |Güzel ve asri dükkânlardan müte - şekkil yeni bir çarşı yaptırılmıştır. tuluş yildönümünü kutlulamakla ' Yeni bir belediye binası yaptırıl - kalmadı. Belediyenin yeni tesisatı maktadır. İnşaatı bu yıl bitecektir. kurtuluş savaşında can veren ıziı:(;gııe bu yıl Cizreye fenni şartlara şehitlerin hatıralarını ebedileştir - uygun tesisat ile bu civarın en İyi mek için dikilen anıtın da açilış tö-|' menba suyu akıtılacaktır. reni yapıldı. Kurulması biten elek - trik santralı işlemeğe başladı. Ma - raş bu gece ilk defa medeniyet nu- runa kavuşacak, caddeler, ıoluklırı gündüz gibi aydınlık olacak ve her t yerde elektrik ampulleri ışıldıya - Bizzat Yaptırıyorlar caktır. Karaman (Özel) — Cedit ma - Bugünkü merasimden sonra be - hallesi halkı çarşı ile maballeleri a- lediyenin yeni tesis ettiği pazar y&lruımdıki bozuk yolu bizzat tamire rinin, asri mezarlığın, hâlin, şehit- karar vermişler ve Şamkapıdan iti- ler anıtının, çocuk bahçesinin küşat baren mahallelerine kadar uzayan resinileri yapilmıştır. |bu yolu beş metre genişliğinde ve şose halinde inşaya başlamışlardır. Karamanda Bir Vahalle Halkı Yollarını Sinop Ve Kastamonu Vilâyet Saşsr Meclisleri Menaman Feneri Bozuldu Sinop — Vilâyet genel meclisi il-E İzmir civarındaki sığlıklardan bi- bayın bir söylevile açılarak çalışma- 'ri üzerinde 'bulunan Menemen fe - sına başlamıştır. neri bozulmuştur. Keyfiyet —deniz * Kastamonu — Umumi vilâyet seferleri ile alâkadar olanlara bil - meclisi ilbayın başkanlığı altında | dirilmek üzere bütün limanlara ta- ilk toplantısını yapmıştır. İmim edilmiştir. 5. bam telini iyi bilen Çolak Hasan'bu iş- de ekmek olduğunu hissetmişti. yhi pohpohlayarak ekle ettiği AÇ AZ P o U R ü Y o şi kendi başaramıyacağını biliyordu. - Ona o kadar emniyet etmezlerdi. — 12 9.9396 söyleye bitiremiyordu. sofiye reisi Müderris Nuri ile Hatip Hakikatte terlikçi Hasanın hükümet Ak Osmanı buldu ve onları öne kata- doktorunun sıkı emriyle devam ettiği Tak işe başladı. dispanserde yapılan Neosalvarsan şı-| — Çölük Hasan yanılmamıştı. rıngaları'bu açık yaraları kapatmıştı. —| İspartada mescidi karargâh yapan şarınga- $€yhin tuttuğu yol kârlı bir yoldu. Herif bedava yaşıyor, üstelik ka- tısı, kızı, yemeği, parası ayağına ge- Gün geçtikçe ş#eyhin cesareti artı- liyordu. yor, dergâhma gelen hastalara, — düş- Eğer onlar da muvaffak olurlarsa künlere mühürlü muskâlar — veriyor, artık geçim meselesi kalmayacaktı. ziyaretçileri arasında görünmeğe başla- — Nakşi tekkesine kapılandığı zaman Fakat kendi bile bu iyiliğ lardan değil, şeyhin nefesinden 'biliyor- du. Şeyh efendi hazretleri artık beda- yan genç kadınları evinde okuyor, gö- da ne'rahat etmişti. Bedava yemek, Nuri sımahaneyi açmasını şeyhten is- güslerine âyetler | Jisler —yazıyor, o bedava yatak vardı. nal kadar meşhur mühürünü rastgelen Şeyhe okunmak için gelen kadın- yerlerine basıyordu. lar çıkarken Çolak Hasanı da memnun Şeyhin bu yoldaki ustalığı da ka- etmeden gitmiyorlardı. dınlar arasında pek çabuk duyülmüş-| — Şimdi alttan alta, dudaktan kulağa öne gilen, bayadisler artik muled- 'des bir sır gibi yeni tarikat mensupla- Böyle böyle etrafında toplanan rının parolası olmuştu. Ve asıl garibi müritler halkası genişleyince — yalnız İspartada değil, civar kasabalardan da tarikatın ele başılığı — müderris onu ziyarete gelenler çoğaldı; fiz Nuride olduğu halde asıl ehemmi- İşte bu sıralarda Antalyadan kal-'yet verilen Çolak Hasandı: Onun İs- kıp İspartaya gelen eski nakşi tekkesi (partada Bediüzzamanın biraderi — ile Çizre (Özel) — 1935 yılı beledi-| ye için bir muvaffakiyet yılı tılıı'ıkW Ha-| Geredğdğ—Ma_%;ü:îşîeırin ÇokEhemmi Mengen (Özel) — Pazar köyün- de yeni bir yatı mektebi yapılmış - tır. Bu yeni mektebin küşat resmi pek parlak olmuş, vali ile bütün vi- lâyet erkânı merasimde hazır bu - lunmuşlardır. Yeniçağa nahiyesinin Ören köyündeki yatı mektebine ye- niden dört köyün çocukları için ya- takhane ve yemekhane tesisatı ilâ- ve edilmiştir. Bundan başka Dörtdivan Kadı - lar köyü, Samat köyü, Kazanlar | köyü mekteplerinin de yatı mektebi haline tahvili kararlaştırılmış, hep- Bigada Kafın Pazarı (!) Biga (Özel) — Burada iki yerde pa- zar kurulmaktadır. Bu yerlerden biri 'kasaplar civarı diğeri de kadın pazarı |denilen yerdir. Kasaplar civarı keniştir. |Fakat kadın pazarı o kadar dardır ki bu pazardan aksata etmek akla karayı seçmek kadar güç olmaktadır. Bu pazarın belediye civarına nakle- dilmesi hem pazar yerinin hiç güzel ol- mıyan adının değişmesini, hem de hal- kın rahatca alış veriş etmesini temin edecektir. - e yet Veriliyor Yeniden 4 Yatı Mektebi Açıldı, 24 İlkmektepte 27105 Talebe Okuyor sinde icap eden yeni tesisat yapıl |mış ve bunların da küşat resimle) icra olunmuştur. Yeniçağa nahiyesinde de yenide |bir yatı mektebi yaptırılmaktadu Bu yeni okulun birinci katı ikmı edilmiştir. Kalan kısmı da ilkba harda tamamlanacaktır. Gerede kazası içinde altısı yat diğerleri de tam teşkilâtlı olmal üzere 10 ilk okul, ayrıca üçer sı nıfli 14 tane de köy mektebi var dır ve bunlarda kız, erkek 2705 ta 'lebe okumaktadır. Sirtte Sürek Avı Sürt — İkinci sürek avı valinii başkanlığında yapılmıştır. — Ava , Halkevinden ve köylülerden 180 kiş iştirak etmiştir. Walatya Mensucat Fabrikası Malatya (Öz.el) — Kurulacalı mensucat fabrikasının yerini seç | | mek için Ankaradan 4 kişilik bir fer heyeti gelmiş, tetkiklere başlamış : Mar, 'İneh Inebolu, (Özel) — Halkevi içtimat termektedir. Evde bir salon mekteplı vermeğe tahsis mek verilmektedir. Ayrıca bir de pol oluda Dğ;;'urulan Yoksul Çocu klar yardım şubesi büyük bir varlık gös- lerde okuyan yoksul çocuklara yemek edilmiştir. Burada her gün 81 yoksul yavruya sıcak ye- ikilinik açılmıştır. Burada da köylü ve şehirli yoksul hastalar haftanın üç gününde parasız muayene edilmekte, pek muhtaç olanlarının ilâçları da bedava verilmektedir. Asıl â in_),'ıpıîın tuıfınA kapısı dı- şarıdan mühürlenmişti. Perdeleri indi- rilmişti. İçeride kime ait olduğu meç- İbi bırakılmıştı. Dışarıdan bakılınca içeride bir şey | üsülen mühürlenmişti. | Yalnız harem dairesirideki mahfelden ıâyin yapılan ve sımâhane denilen |kısma bir kapı vardı ki burası mühür- lenmiş değildi. Hattâ şeyhin karısı Lâ- liyâr hanım ara sıra buradan — geçer, ,sandukanın şamdanlarının tozunu alır, yerleri süpürürdü. Yeni tarikat men- ııuıplmı önceleri harem dairesinde şey- hin oturma odasında toplanıyorlardı. Gün geçtikçe artan cemaati bu kü- çük oda alamaz oldu. Müderris Hafız | | tedi. Şeyh biraz tereddüt etti. Duyulur- sa işin tehlikesi vardı, vâkta onlar nak- şi tarikatı usulü gürül gürül âyin yapa- cak değillerdi. Dışarıdan — duyulması “imkânı yoktu. Yalnız bu toplantıyı hü- kümet aezerse cezası büyüktü. Ve ilk ateşe tabii şeyh yanacaktı. Onun tereddüdünü gören müderris: — Anlıyorum, dedi. Çekiniyorsun, fakat şunu bil ki hepimiz din ve diya- net fedaisiyiz. Bu din uğruna boynu- 'muz kildan incedir. Ehli imanın fise- İmeydancısı esrarkeş Çolak Hasan bir halvet olması ona âdeta bir sahâbe, biz billâh meşveret etmeleri dinen em- gn &üne kalmadı. Yarası, beresi'ka- H ğ C hefkeı şeyhin bu kerametini,ölüm- < “talara can — verdiğini oöyleyel münasebetle şeyhe hulül etmiş, —gö- havarf, bir apotr kıymeti vermişti. rüşmüş, ona binlerce insanın Antalya- Eski Nakşi tekkesi kapanmıştı, Fa- da emrini beklediğini söylemişti!. kat harem dairesinde eski şeyhin ka- Dervişliğin, müritliğin, — şeyhliğin İrısı ve kızı oturuyordu. ee redilmiştir. Bizim yaptığımız da an- |cak budur. Müderrisin bu ağır sözleri şeyhi bi- raz yumuşatmakla beraber me.ıuliyetl korkusu baskın olduğu için içindekini saklamadı: — Makaadımızın büyüklüğünü ber, |mühürü ve risaleleri sinesine basarak |hul, şeyhin rivayetine göre mazanne- de takdir ediyorum, fakat ne yalan hemen İspartaya dönen esrarkeş bu i- den bir zata nit sanduka da olduğu gi- söyliyeyim hükümetin emrine karşı gelmeği de doğru bulmuyorum. Bunu haber vermek şartiyle yapsak hiç kor- Bunun için hemen eski Cemiyeti görünmüyordu ve tekkenin kapısı da / kumuz kalmaz: Müderris kızdı: — Bire ne düz taban adamsın. diye bağırdı. Bunca ehli iman arkanda iken ne korkuyorsun. Sende biraz olsun din, diyamet kaygusu yök mudur. Bunca zamandır oturduğun Bahaettini nakşi- bendi hazretlerinin postunda biraz ol sun salâbet öğrenmedin mi? Dünyant bu kadar düşünüyorsan git Şövalya Hasanın yanına. Sen de kıpkızıl zin- dik ol, çık. Bütün gözler seyhe çevrilmişti. Biraz daha geri dursa belki de üs- tüne saldıracaklardı. Onlar arasındaki itibarını elden kuçırmak ta işine gelmi- yordu. Yalmz olsalar müderrisin hü- cumlarını teper, onu — susturabilirdi. Fakat bu kadar kişi arasında işin püf tarafını ortaya atmak, ne kadar — olsa şeyhlik ve hocalık esrarı namına doğ- ru olmayacaktı. Yumusadı: — Kelimetullah için bu fakir gibi şeyhe bin kişi feda olsun. Ben şahsım için değil hepimiz için düşünmüştüm, Mademki öyle istiyorsunuz, buyurun. | Ve belinden sarkan zinciri FH_J Cebinden büyük bir anahtar — çıkardı. | Ötekilere işaret etti; (Arkası var) — *