YA İlıhd#'.r Sayfa ö - v T ÜSONMDGSNA — , V BNDi , Büyük Yatani İngiliz Dış Bakanının Söylev İ . |Korsanın Aşkı |—. ||| “Thtilâfın Halli Için | Üç Atlı Dört Nala, Kanatlanmış Gibi Zaman Ve Sabir Lâzım Cezayire Doğru Gidiyorlardı — 24 — Şeyh Ebu Yahya Aşağı yukarı on gün kadar sonra idi. Üç atlı becayeden Cezayire doğru dört nal gidiyorlardı. Fakat acaba fırsat rm bekliyordu. Şimdi Ebu Eymen hem VUezayire Fumlardıı Brlk'en öndü'lik Adka, doğru atı sürüyor, hem de bunu düşü- sında beyaz bir bornus, başında yeşil we sırma kaytanlı ipekli beyaz bir kelt f.| T nüyordu. Düşüncesini arkadan gelen iyi ve sadık adamı Abdullaha da söyliyecek olmuştu, fakat kendisini ça- Londra 2 (Özel) — İngiliz Hariciye;alınmasını münasip zörlll_ ve ö ı Nazırı Sir Samuel Hoare telif komite-|lar sosyetesi de bu tedbirlerin *7 — Beni tanıyamadın mı aptal... söylev vermiş ve: rarlaştırmıştır. 4 Zabit hem şaşkın hem de kızgın bir| — Umumi intihabıtın yapıldığı şu| — İttifakla verilen bu karar bütt” halde baka kalmıştı. Askerler araların- | sırada İngiltereden ayrılmak istemez-|ların, harbin fecayiine nihayet V da fısıldaştılar: hwc—vmplüimıünmüww ” — Ebu Eymen!.. Ebu Eymen!.. de çok memnun oldum. Uluslar sosye- :mde ııhy:: nühimdir: fit yakınlarda Telimsandan tesi bugün en önemli toplantılarından lurı için b i;ız:::um—îwı.t. birini yapmış ve en önemli kararların- hıly.ıyıve!'ıemdıuluıh bu adı iyi biliyordu. dan birini vermiştir. ' tatmin edebilecek şartlar bul Hatta onün Ebu Yahya ile olanı eski| — Bu içtimada bilbassa milletlerin bir-| Ztmdır. ye vardı. Ara sıra rüzgârdan bornusun b Önü açılıyor ve onun altına ııiyilmiıpıı'_“'k toparladı ve söylemekten vaz geç- . sıkı fıkı dostluğuna, sonradan bir cari- | birlerile olan iktisadi ve ticari müna -| Bugün İtalyan delegesi B olan çelik tellerden örme hafif bir zırh ye yüzünden çıkan kavgalarma da ya-| sebetleri büyük bir imtihan geçirmiştir. | ile görüştüm. örünüyordu. Fakat üstü başı biraz| t 9 “|bancı değildi. Yerlere kadar iğilerek se- | Ve neticede pek parlak olmuştur. Ulus- Bu ihtilâfın halledi şımıl::ı:': ve elbisesinde kan Iekekril"m_ Dfd_" Fakat eğer oraya "l__ 350 ( lamladı: lar sosyetesine mensup 56 devletten, | zaman, sabır ve uzlaşmıya Çü HL vazifesini yapmamış olacak, Sultan Arkadaki iki atlı da onun gibi gîyin-ı mişlerdi. Fakat onların . kefyeleri adi| bezden olduğu gibi bornuslarının altın- da da zırh yoktu. Dağların sarp geçitlerinden, dere| baylarından, deniz kenarından geçerek yıldırım — hizile gidiyorlardı. Üçü de Berberiyenin biraz kısa boylu fakat güzel atlarıma binmişlerdi. Akşam oluyordu. O sıralarda, Tunus, Cezayir, Fas ve Endülüs kat'alarını birleştirerek uzun zaman yaşıyan Muvahhidin hükümeti yok olmuştu. Endülüsü İspanyollar| zaptetmişlerdi. Garnata ile onun etra- fındaki daracık topraklarda Beni Ah- mer denilen bir Arap hükümeti vardı. Fakat bu da artık son yıllarını yaşıyor- | du. İspanyollara karşı hiç bir - varlık gösteremiyordu. Muvahhidin devletinin yerine Fasta Ebu Hamu Zeyyen tarafından verile- ceği şüphesiz olan ölüm cezasına da hak kazanmış olacaktı. Ebu Eymen atını mahmuzlıyor, kır- baçlıyor ve alabildiğine sürüyordu. Za- vallı Abdullah efendisine yetişebilmek için o kadar çok kuvvet harcıyordu ki © zamana kadar atile birlikte yolun or- tasına düşüp kalmadıklarına kendisi de şaşıyordu. Güneş kırçıl dağların ardında bat- mak üzere idi. Tarlalarından, bahçele- rinden yahut civar köy ve kasabalar- dan Cezayir şehrine gelenlerin ardı he- men hemen kesilmişti. Neredeyse kapılar kapanacaktı. Babülazam'ın yüksek kulelerinde mızraklı kıhıçlı nöbetçiler dolaşıyor, birbirlerine sesleniyorlardı. İşte kapıcılar geldiler. Kalın ağaçlardan yapılan ve dış ta- Beni Meryen, Telmisanda. Beni Zey-| " yen, Tunusta da Beni Hafas hükümet- leri kurulmuşlardı, Ebu Becaye ile Cezayir gibi bir çok bü- yük şehirler ve kaleler de işte bunlar- dan Beni Zeyyen sülâlesinin ellerinde bulunuyordu. Beni Zeyyenlerden Ebu Hamu zev- kine düşkün, kendisini halktan ve din-! den daha çok seven bir adamdı. Bunun | içînEndiilüı!eıııonnçimınMrhyı: Sonra yanındaki on kadı ei da gelen İspanyollarla savaş yıpıcığı' gıcırdadı. Beşer kişi bunları zorla rinden oynatabiliyorlardı. Tam bu sırada yolun dönemecinde iki atlı göründü. Biribirinin izlerind> ve bir kasırga hızile geliyorlardı. Kapıların kapatılmasına bakan za- bit onlara dikkatle baktı ve Arap olduk. larını gördü: Beni Tanıyamadın Mı Abdal?.. yerde onlarla iyi geçiniyor, alış verişte 'kadar yürüdü. Elini havaya kaldırdı: ve başka işlerde onlara elden gelen ko-| / — Duwuuurır!.. ğ laylığı gösteriyordu. Bununla beraber | — Diye haykırdı. eğer oraya İspanyollardan daha kuv- Fakat bunu ne duyan — vardı, ne de vetli bir devlet gelmiş olaydı bu sefer| dinliyen... — Kusura bakma ya Seyyit!.. Hoş geldiniz!.. Dedi. Yakışıklı Bir Arap Yiğiti Ebu Eymen ona şu emri verdi: — Arkadan Zübeyir adında bir atlı man hemen şeyh Ebu Yahyanın sarayı- na getirin. — Baş üstüne ya Seyyit!.. Ebu Eymen şehrin daracık ve kala- balık sokaklarından da dört nal geçi- yordu. Halk bu çılgın atlıya çiğnenme- mek için sağa sola kaçışıyor, gözleri ve şaşkınlıktan <onun ardından bakıyordu. Akşam vakti tam kapıların kapana- cağı sırada böyle atlıların gelişleri ha- yırlı bir şey sayılmazdı. Hele halkın yınca, onun üstünü başını yırtık ve |kanlı görünce bu haber bir kaç dakika içinde şehrin her tarafına yayıldı. Ebu Eymen bütün Cezayir civarm- da en tanınmış, en becerikli ve atılgan, vi Ja yakışıklı bir yiğitti. (Arkası var) Dövülüp Isırılan Ev Sahibi baş Şahinde tarafından dövülüp yüzünün asırıldığından şikâyet etmiştir. Ktetut Bilmdiyesi — Töpebaşı Şehir ğ Tiyatrı L:"'m" aı'ı’ımz':::ı: HK MH | | I gündüz saat 10'da YKT ÇİRAM ( TT llli CÜ TT * , çocuklara b gündüz enat 15 te akşamı saat 20 de SAZ GAZ l opereti de onlarla hoş geçineceği şüphesixdi. Kale bekçilerinin -toparlanmalarına Becayeden Cezayire üç atlının dört vakit kalmadı. İki atlı birer yıldırm Naşit - Ertuğrul Sadi nal gittikleri sırada - o taraflar işte bu| gibi onlarım üstlerinden yabut kenara |— Şehzadebaşı TURAN halde idi. çekilenlerin aralarından geçerek kaleye | #yatrosunda 20,30 da — Ya Seyit... Ya Ebu Eymen!.. — İgirdiler, — BABA — Ne var Abdullah?.. .Müıh-iqiıle- piyes 3 perde — M BK b rini çektiler. Şaha kaldırdılar. Oldukla- | ayrca Naşıdin komedisi ZB0i Mee PlGiree . O Çi u l l ÜN e Tni birdenbire durdular. yazaararre (ÜRörsik e -— .. Ebu E,_ d_h— _ B ııı.ıııx tıyatrosun: ugün — Eğer ona bakarsak kale — Ka matine 16 da, ukşam 20,30 da, kapanır, sabaha kadar bekleriz. ;"';::'*"*-H-üv BAY - BAYAN — Tanitıraz, z büyük operet — Tanıtıncıya kadar vakit geçer...| aa a l AYA Belki de... | b Gömkeeae | ANNA STEN ve FREDERİC MARGH bir hatırayı düşünerek üzülüyordu. Ebu Yahyanın ne kin güdücü bir adam olduğu çok iyi biliyordu. Sultan Ebul| Bu hafta S A R A Y Sinemasında Hııluzen—oılınbınılınnnh.libu Eymen sevgilisini kaybetmekle bera- görülmemiş bir muvaffakiyetle gösterilmekte olan ber sultanın araya girmesine sevinmi: sevinmiş- ti. Çünkü ancak - böylelikle şeyh Ebu Yahyanın düşmanlığından kurtulabil. miş ve Becaye kalesi kumandanlığına geçmişti. Şeyh Ebu Yahyanın emrinde olduğu halde işte kaç yıl oluyör ki ona karşı kiç bir düşmanlık ve hınç ıâıtı—-l memişli, Hâveten * İSLÂV İHTİRASLARI Fransızca sözlü büyük aşk ve ihtiras filminde bütün seyircileri gaşyediyorlar ve gözlerini kamaşlırıyorlar. HOLVUDDA BIR MÜSAMERE hakik! bir MIKI MAVS ve PARAMOUNT JURNAL arasından bir çoğu Ebu Eymeni tani-| — ——— hemen hemen hepsi iktisadi tedbirlerin | dır demiştir. v Avrupada İki Taraflı Anlaşmalar M Berlin 2 (A.A.)— Korrespondans Diplomatiko Politik Almand # günün hâdiselerinden bahsederek diyor ki: Akdenizde bir Fransız - İngiliz anlaşmasının, Avrupa kıt'asında ilâP anlaşmalara örnek teşkil edeceği fikri bazı endişeler uyandırmıştır. W” anlaşmasını imza eden devletleri hesaba katmadan hususi mukaveli dini istemek, bu anlaşmanın amacını anlamamak olur. İtalyaya Bir Günde 12 Bin Vagon KöM! Ve Demir Girdi | — Paris 2 (A.A.)— İtalya, zecri tedbirlerin tehirinden istifade ed | olduğu derecede fazla iptidaf maddeler ithaline çalışmaktadır. ; | — Yalnız dünkü gün Sen Gostardan İtalyaya 12 bin vagon kömür: 44f saire girmiştir. Sofyada Bir General Tevkif Edildi Sofya 2 (A.A.)— Geçen hafta tekatid edilen topçu generalı Sem0t ÜŞ öğleden sonra tevkif edilmiştir. Generalın son komplo ile ilgili l40 dirilmektedir. e Yeni Bina Vergisinit (Baş tarafı 1 inci yüzde) de bina iratlarının takdil kat'iyet kesbeden itiraz veya tem- temyiz muamelelerinde t! Ayvansarayda oturan Veli, polise| yiz vaziyetinin 930, 931, 932 mali | landığı senenin rayici nazâri © vurmuş, kiracisi Hamdi ile karısı |rayiçlerine göre icra edilmek sure-| &lınacaktır. tile kat'iyet iktisap eden iratların| Birinci maddenin şümulüf” yüzde (25) i (935) mali senesinden | miyen yerlerde umumi tahf itibaren terkim ve bakiyesi (1837) 'lerinin tatbik tarihinden İt numaralı kanunun (9) uncu madde-/sene geçmemiş olan dahi; sine göre vergiye matrah ittihaz e- içinde yeniden münferidef * dilir. | yapılabilir. 4 İstinaf ve temyiz komisyonları ka- ü Na rarlarında hangi sene rayicine göre Cumhurıyet De karar altına alındığı yazılı olmıyan ğ gayri safi iratlar o şehir, kasaba ve ramı ve Tebf M lerin tahririne başlandığı tarihe B N müsadif mali sene rayicine göre tes- me 12 bit edilmiş addolunur. Birinci fıkra« nümü münasel da yazılı mali senelerde mali ko -:m Kamâl Atatürk ile misyonlarca takdir olunan gayri sa- naibi hükümeti Kondili$, *"b4 fi iratların usulü dairesinde tebliğ bi Horthy, İran Şahı R7? » edihn_uind:ıdnlıyı'üııılık-w[nkknlıw&d. ** larını kullanmadıkları iddiasında İbnissiut, Yugoslavya T5? Vaçi bulunan mükellefler hakkında da Pol, İspanya Cumhur birinci fıkra dairesinde muamele ya-|kala Zamora, Mısır 3in Ve yüzde (25) tenzilâttan sonra j kalan iratları kat'ileşmiş addolunur. İcra Komitesi Reisi 2— 931, 932 mali senelerinde tah- W“'“:;_h”" ririne başlanmış olup ta bu kanun Zogo, Belçika mer'iyete girdiği tarihte henüz tah- ) tahrir, bidayet, istinaf ve gayri p amelelerinde 1935 senesi mali rayi- " ci nazarı dikkate alınır. Bu gibi şe - hir kasaba ve köylerde 935 mali se- nesi nihayetine kadar iliraz edil - meksizin veya itiraz halinde temyiz komisyonu kararile kat'iyet kesbe - n üYOT den gayri safi iratlar hakkında da| Dönüyo ga birinci madde hükmü tatbik olunur.| — Paris 2 (A.A.)— YuS9* b Bu kanunun mer'iyetinden sonra naibi Prens Paul yi yeniden yapılacak umumi tahrirler- dönmüş ve Belgrada barektt HU a raarr L —— l Yugoslavya Kıral 1” g