—— —e SON POSTA 2 İkinci Teşrin y No 55 A 9.11-935 TU Zindan Köşelerinden Yıldız Sarayına Her hakkı mahfuzdur Yalanlara Başlamış, Mecbur Olmuştu böyle bir adam tanımıyo- Yazanı Z. Ş. " Vahan, Evvelâ Sonra ltir_aîg Mi Koraltki lınl'İ'ım;H""' . Diyiverirse, araba doluları sopa yi - ı.,,-hıııılılllıhdıiwı.ii- . din?., — Kafkasyadan. F Bu sözü işiten Halil Bey, derin bir hayretle yerinden sıçradı: — Kafkasyadan mı?.. Bu sarih cevap karşısında "ı c ."'İ_ın Halil Beyin gözleri j hdı; şu kelimeler sıralanmıya rarmıştı. Kendi k:n&ı* — Demek ki, Fehim Paşanın adam| | — Yakayı ele aldıkları malümat doğru imiş. b'mpzm-ı sonra: Kafkasyalıyı, prensesin hususi im?.. Paşam!.. İster dö - isi ile gizlice konuşurken yaka- SS B Ça ) z lzrlanan d h:i havaya, suya, yiyecek ve İÇ G0 Tet leli, on bul: i, on a Nit değildir. Muhakkak mühim bir me- ';.:'ı ';:k::ım ©o zamandanberi de tele içindir. Demek ki; Ka bir h : KŞ ge Rusya sefarethanesinde wüı el ve W'b Prentes Nadya ile birleşerek Salâhad - Sin Efendiyi kaçırmak istemeleri me - açi doğru imiş... Ancasakı, burada Mesele var: Eğer böyle bir komite :':' ise, ve Prenses Nadya da x Demirofun da bundan haberdar olması Tözım gelir. Hal böyle iken, bu adam ni- Ş ; İste bir hdık, yim. Diye bağırmıştı. İ Bu’eıöılı'in karşısında, Halil Be- yin ağzı büsbütün ıçı.kkı.,lı:dıgh Vahan, işte doğrusunu itiraf ediyor- du. Hem Kafkasyalı, hem e P kapısına geliyor, Prensesin oda| ; hizmetcisi ile gizlice görüşüyor. DU ©-| yarayda & Zampara mdir, hirsiz midir, © -|j4 mühim bir 5,,? Yakalayın da isticvap edin; diye 'yaman, mutlaka herifi ele verdi. de bııaınıı;;_ y mmaler Vahanın Yalanları de sü hlînııe iki Hail|ba devam edilirdi. çe B"h"hıhî:ı:ndı:uu:kı:lâmb Halil Bey; arnavulça olarak iki herifi iyice muhafaza ü m"'"ğ”'ı, — Siz bu Karşısındaki Vahana dikkate bak -| ( ge şimdi gelirim. Gaştı. Yıldız sarayında, mü emmel bir| “pedikten sonra odadan ç.'ıhııu: :l;"—r-fıoı..mınnq.vwm doğruca küçük mabeyin dairesine ir zampara olma « işti. i ğ -:ı.':n:eu.d;uwı..u- a alenin | Abdülhamit; alt kattaki salon - hakikatini, ancak çıkı bir tahkikat orta-|da, Ebülhüda ve feraşeti şerife Ya Skaracaktı. Fakat ba aa aa ae e L D ee itizansız hi istemezdi. İ yapılan istintaklar da böy- nokta ile karşılaşıldığı Bün gözleri ve çehresi o kadar 4 e l lâhiyetini haiz oldu- Bi Manaya delület ediyorda Ki HN ae S Ca salondan içeri gir iş; kapının yanını durarak D*_:i:h-ım.ı:ııorw*' :i'îhıı:i:;ı&üııwlıimdiimîh' ş 'e mecbur kalmıştı. 8 etmii ._;'—üıkhhhvm'wucmwwavum geleli ne kadar oldu? Adı am Abdülhamit, Halil chın mühim bir şey söylemek istediğini anlamış, — Çok değil efendim. Bir sene; bir KSS ederek yanına çağırmış- e Sişl isan konu- | elile işaret yanına hıu..ı:'ı' Bo M tu. Halil Bey, Abdülhamidin oturdu- ğu koltuğun arkasına geçmiş: — Rusça.. Ermenice. t — İyi ama Vahan, sen bülbül gibi| Yü .—::;:îiylüyonun, bre?... Kj le'n_'ğaıdhniı!.. ==Vh» n, hi şaşaladı. Kendini bahçe pren- '“"'"-r-ç:lî:îe « çesin hizmetçisi ile konuşurken —A, ; bizim Kafkasya mem- l kketinde otuz iki millet vardır. Bun- arasında çoğu da Türklerdir. Ara st- Ta onlarla da görüşürüz. Türkçe öğre -| T"x- Eh, burada da geldim - geleli| Ürklerle, düştüm, kalktım. Sayenizde “kteyi öğrendim, (Kafkasya), — Bu iş olmadı ama Vahan; hadi| “4;)... Bu kelimeler, Oklu diyeli — Söyle bakalım şimdiz |e stanbula geldin geleli nerelerde otur- Ğ"R?Bunhnbüıhimhüd" Seğim. Eğer bir yalanın çıkarsa yok h artık sonunu, sen Bu sözleri söyliyen Halil Bey, ora - daki küçük bir masanın başına geçti. uh*bikmhhlıhnkv'_' Rin söylemesini bekledi. k Vm.u,,&fmwwıd-%mwhi Mişti. Hangi verecekti. Bir ara-| — K u.ıı_mw..ı.-ıona—ww*h*“’ di. Fakat bu kadın, bu vaziyetten ha-|raya gelirim. l:a.a.u.ı.ş.,.u.ıımı—.ı- Cevabını verdi. de, o da... Şi Kulağına eğilerek şu sözleri söy- ? dülhamit bu sözleri işitir işit S hafif bir sarsıntı geçirmişti. (Ermeni), (Rus sefa- hiç hoşuna git- i. Zihni Ka mînı;:ıhıı. ehemmiyet vermediğim jurnalların aslı mi çı:ıyur?_.. Haniya sefarethanesi bu le :ı:bh suretle temas edip alâkadar olmıyacaktı. Sefir, bu hususta kat'i (Arkası var) vaziyet Abdülhami- | tahkikata devam | al. Çit köşküne getir. | ) m::ıuı n iZ VE BiL N MÜKEMMEL TEMİZLEME VASITASI » OLAN L MUTBAK EŞYA VE EDEV LAR INIZİ,BANYO: | VE SAREYi YORULMAKSIZIN TE- MiZLEYiB PARLATABi LECEĞİNİZi HATIRINIZ DA TUTUNUZ, BiR -TURAN AMULÂTIDIR! DEMİi iKTIDAR Bel gevşekliğine HORMOBiN Tafsilât 1 Galata Posta kutusu 1265 VAPURCULUK TÜRK ANONİM ŞİRKETİ Istanbul Acentalığı Liman han, Telefon: 22925 Galata şubesli Tel: 43663 | TRABZON YOLU TARI vapuru 3 İkinciteşrin PAZAR günü saat 20 de RIZE'ye kadar. MERSİN YOLU DUMLUPINAR vapuru 3 Ikinciteşrin PAZAR saat 10 da MERSİN'e kadar. Bartın Yolu BARTIN vapuru 2 Ikinci teşrin CUMARTESİ saat 19 da Ciddeye kadar. Ayvalık Yolu KEMAL vapuru 2 Ikinciteş- rin CUMARTESİ saat 19 da izmire kadar. Dr. A. KUTİEL Karaköy Topçular caddesi No. 83 Sayfa 13 - —— Ikinci Nevi Ekmek Çeşn'sine Doğru (Baş tarafı birinci yüzde) Bugünkü duruma göre ekmek bir- kaç ay içinde tam beş kuruş yüksel- miştir. Ve bu yükselmede görünü - şe göre yedi buçuk kuruşa kadar çı- kacaktır. Bu vaziyete göre acaba | halka daha ucuz ekmek yedirmek imkânı yok mudur? Bu düşünce bizim değil, başta il- bay ve belediye başkanı Muhiddin Üstündağ olmak üzere belediyede bu işle ilgili olanların düşüncesidir. |Bunun için de iki nokta gözönünde |tutulmaktadır: | 1 — Şehirde bir de ikinci ekmek yaptırmak. 2 — Birinci ekmek için daha ucu- za malolacak bir çeşni kabul etmek, Bugünkü birinci ekmek çe;ııiıiııil yerinde bırakıp bir ikinci ekmek| çeşnisi yapıldığı taktirde ekmek ba- şına (40) para ile (60) para arasın- da bir ucuzluk temin edilebilecektir. ha az kabarık, bir nevi ekmek yiye-« cektir. Maamafih bu ikinci nevi ekmek meselesi daha evvel de tecrübe edil« mişti. Esasen Ankarada yapılan tec« rübe de bu işin iyi olmıyacağı neti « cesini vermiştir. ç Birinci ekmek çeşnisini de ğgiştirerek şimdiki ekmeği daha ucu« za mal etmek işi akla daha uygum gelmektedir. Ve bu taktirde de gene kilo başına 40 para veya 60 para kas zanmak mümkün olacaktır. Fakat bugün ne birinci, ne de ikinci sekil kararlaşmış değildir. İlgililer her ikf nokta üzerinde de incelemeler yap « maktadırlar. Fakat umumi istek V şimdilik verilen karar şehirde ka « zancı ve bütçesi müsait olmadığı içimi, bugünkü ekmeği yiyemiyecekli çok farzederek ekmek üzerinde bea hemehal bir ucuzluk temin edilme « sidir ve ilgililerle yaptığımız temate ta da gördük ki bu umumi istek üzüe. Buna mukabil halk daha az iyi pi- şirilmiş, biraz fazla rutubetli ve da- rinde durulmakta ve çalışılmakta « dır. | Müşterek esnaf cemiyetleri hesapları | tetkik edilirken bu cemiyetle ılikılı!, bazı yüksek mevki sahibi zevatın cemi- yetten borç para aldıkları, bu paranın yekünu da beş bin lirayı geçtiği görül- | ,müştür. Yapılan müzakerelerden — sonra bu paranın borçlulardan tahsili kararlaş- tırılmış, para — istenmiş, fakat — verilen mühlet zarfında hiç kimse ne parayı| Ivrv-ıııi., me de parayı vereceğini bildir- |miştir. Yeni Neşriyat Ahmot Ağaöğlu M. Şevkinin savaş hikâyelerini havidir. Edebi kıymeti haiz tatlı hikâyelerdir. Aymı zaman içinde yaşanmış gibi savaş ta anla- şılmaktadır. Akşam matbaası tarafından çı- karılmıştır. eee eee di ea saşease ça SKKT STSMNETNAN SANRERA SELÂNİK BANKASI Tesis tarılı 1888 İdare merkezi ( Galata, Yenicami); İzmir, Mersin. Yananistandaki şubeleri: Selânık, Atina, Pire. o Her nevi banka muamelâtı BN DU G CAT OAY GÜCCKE al0çaiDe MiTimi CĞınl &LUR W EPNİYE vano) SANŞIDA MUYOMLAR VAR D 4M£şter6i< Esnaf Bürosu dan Para Alanlar Bu vaziyet karşısında bunlar bakkın- | —a NN- da kanuni lılîbılA yapılması kararlaşı tırılmıştır. Esnaf cemiyetlernden para almış olan bu zevatın hııılıkm metleri icra dairesine verilecektir. Şoförler Cemiyeti Başkanı Şoförler cemiyetinin yeni seçilemi idare heyeti azası dün akşam cemle yet başkanlığına adliye şoförü Ah medi ekseriyetle seçmişlerdir. lkinj Ireiıliie de otomobil sahiplerindemi Ömer getirilmiştir. İ BÜTÜN ÜLKEYİ! î.:ı