SON P O STA Ağustor 4 Karşıya Seferin Kaygusuz Ya- gar, bu — sözleri söylerken — derin darin düşünüyor- du, —parmaklarını kendi de farkında olmadan çatırdatıp duruyordu" Hadım Süleymanın su6- buyuruyorsun dev- Tetli, dedi, adime Tarımızı tarta tarta atınalıyız. — Hattâ sağımızı, solumuzu ortada Sözgelimi bir Zübeyd işi var, pürüzlü mü pürüz- Hü. Biz gimdi Ye- ©rta sıyırıp geçer- ğ sek hiç de doğru bir iş yapmış olma« yız. Senin gibi ünlü — bir — vezir, Zübeyd ülkesi önüne den — gözü kapalı lldir. Ya- ı yar, leşker var. Allaha P, tüfek de bol — Bu fırsatı kâçırmamalısın, Zübeyd işini kökün- den düzeltmelisin. Ban kulun nlce pıllardır sürüp giden bu yaman çıba- mı sönin bir. haftada timar edeceğini umarım. Süleyman Paşa, bu fikrl beyen- mediğini gösteren bir işaret yâüptı, ağzile de — hoşuutsuzluğunu — açığa vurdu. — Aslan avına çıkanlar yol değiş- tirlp tavşan ardına düşmezler. Biz Hinde gidiyoruz. Şimdi dümen kırıp Züböyd'e ml çıkalım. Vargeç kaygu- sur, Öyle düşüncelerden vazgeç. Öbürü ayak diredi, sözünü kuv- vetlendirdi, fikrini yeni baştan ortaya koydu.. — Adlanın öle geçmdel güpküli görünürse tavşanı yakalamak büyük bir kazanç olur. Hindistamı kavramak #ze de güç görünüyor. Ele güne karşı küçük düşmemek için Zübeydi hün» kâre kazandırmak doğru olmarz mı? Terkimizde aslan derisi taşıyamazsak biç olmazsa dağarcığımızda bir tavşan bulunsun! — Allah korusun ya, korktuğumuz başımıza gelirde eli bop — dönersek dediğini yaparız. Zübeyt işine bir dürzen veririz ve bun! İ tutamağı sayarız. Şim şaşırmıyalım, yolcu — yolun Faşar. Bu ata sözünü unutma. Kaygüsuz yaşar, dudaklarını ısırdi, Fakat gözlerini kızıllaştıran kazgınlı- ğını belli etmedi, edömedi, başka bir torane tutturdu. — Peki — devletli, — sözümü gerl aldım. Söylemek benim borcumdur, boş görüp görmemek senin hakkındır. Mühür kimde Lâkin ekmeğini yiyorum, iyiliğini gö rüyorum, Onun için yüreğimden çenleri saklamam, Be; olsaydım şu Zübeyt | Türk yapmak demektir. Zübeyt, Te- hamenin kalbidir. Tehamede Yemenin siğeridir. O kalbi ele geçiren o ciğeri d& avucuna almış olur, Yemen — İse yarı Hindistane bedeldir. Süleyman Paşa Başını salladı; — Geç Kaygusuz geç. Biz yolu- muza yidelim. Yemen şimdilik yerin- do dursun. — Ya Aden ne olacak — devletli? Onuda mi yerinde koyup geçeceğiz. — Tabli değil mi? — Aman Paşam, ayağını öpeyim, doğru mu söylüyorsun? — Ben her vakit doğru söylerim. Hsle adamlarımdan hiçbir düşüncemi saklam, — Nasıl olur Paşam. Aden, kızıl denizin ağzıdır. Allah göstermesle. Bir kazaya, bir bozguna uğrarsak ilk İKi SN Hint Denizlerinde Türkler Pirl Rele- Murat Reix - ise Süleyman — odur. , Yazan: M. Turhan Hadım Süleyman O günün gecerinde, Paşa baştardasında kaygusuz Ya- şarla Toraman yavaş sesle konuşuyorlardı. soluk alacağımız yer Adendir. " Orası miz altında bulunmazsa balimiz nice olur? — Him.. — Bir iş daha var. Sizden önce Türk diyarını idare eden devletliler yukarı doğru yürümeyi tasarlarken Karadenizi bir Türk havuzu yapmayı gerekli buldular. Rahmetli Gödik Ahmedin, Adiryatik dönizini de öyle yapmak istediğin! söylerler. Şimdi siz Hint iline sefer ediyorsunurz. Kızıl denizin ağzımı yad illerde bırakiyor- sunuz, Bu, akla sığar bir iş mi? Süleyman Paşa, bir daha “hım , dedi, uzun uzun düşündü ve sonra konuşmıya koyuldu. — İşte bunda hakkın var Kaygusuz. Şu Kımldenizla ağrını mutlaka elde bulundurmalıyız. Bütün denizi öz malımız bir göl haline koymayı da dönlüşte düşünürüz. Habeş kıyılarını ilkönce dediğini içini başarmalıyız. Kaygusuz — Yaşar, düşüncelerini kumandanına kabul ettiren bir erkâ- mıharp zabiti gibl davrandı, çalımsız bir durumda teşekkür etti ve gu söz- leri söyledi : — Ben bir. zamanlar Adene de gittina, — Adene mi gittin, münasebet? — Savaş yerlerinde bahtım kapalı gidiyordu, alış veriş yoluna dökülmek istedim. Acem körfezine gidip inci toplamayı — kurmuştum. — Bindiğimiz gemi bu Şap denizinde parçalandı, biz küçük bir kayıkla dalgalar arasın- da günlerce çalkalandık, sonra Adene çıktık. Miısıra — oradan — döndüm devletli. — Demak ki Adenl şöyle böyle tanıyorsun ? — Şöyle böyle de «öz mü paşam ; ibiğine iliğine kadar tanırım, üçiririz. Fakat yapmalıyız, Aden ler, rüşvet verip A bağladılar. vurup şehri kol &h için işaretle © O günün ge tardasında Kaygusuz Yaşarla Tora- man köpeşteye yaslanmışlardı, yavap serle konuşuyorlardı. Ve Yaşar şun- ları söylüyordur — Tüysüz vezirl kandırıp Zübeyde çıkartamadım. Benim öç, geri kâaldı. ( Arkası var) Yağlı .. , Güreşlerimiz ( Baştarafı 1 inol yüzde ) yırlıeıkur. Gittikçe büyük bir ehtmmiyet kazanan yağlı güreşler için memleketin her t ndan müracaatler yapılmaktadır. Bu- günkü müsabakalar için Afyonlu Süleyman ve Çoban Mahmut, Pomak Ahmet gibi çok tanınmış peblivanların da şehrimize gelmiş olmaları güreşlere başka bir muhabbet ve ehemmiyet ver- mektedir. Geçen hafta ayağından sakat olan Alinin Tekirdağlı Hü- seyine mağlübiyeti güreş müsa- bakalarımızda mühim bir hâdise olmuştu. Aynl pehlivanların bu, intikam ı:llu':ıku için llıi'ı:l:lı defa karşılaşmaları çok çetin bir vaziyet yaratacaktır. Geçen haftaki müsabakalarda kendi oyunile mağlüp olan Arna- vut Mülâyimin bugünkü müsaba- kası da Molla ile intikam müsa- bakası olacaktır. İkinci bir ma lübiyeto uğramamak İçin çalışaca! olan Mülâyim bugünkü — zorlu müsabakayı kazanırsa — gelecek hafta Tekirdağlı Hüseyin ile karşılaşacaktır. Bugün saat birde başlayacak olan müsabakalar her noktadan ayrı ayrı ehemmiyeti balxdir. Yelken Yarışları Dün saat 15 de Moda ko- yunda yelken şampiyonası İlk ya- rışı yapıldı. Anadolu hisarı kulübü, azala- rının kendi ellerile busene dört şarpl laşa ederek yarışa - iştirak etmiştir. Denizcilik federasyonu kulübe bir kupa hediye etmiştir. Yarış bir saat kadar sürdü, çok heyecanlı oldu, Teknik neticeler şunlardır: | — Trike adlı tekne ile De- ir Turgut birinel LS.K. 1 saat % dakika 41 sa. 2 — Bekâr adlı tekne ile Şe- ref Refik ikincl Anadolu 1 saat 10 dakika 25 sa, 3 — Bucl adlı tekne ile Sadi Üçüncü L S.K. 1 saat 27 dakl- ka 3 saniye. 4 — Karayol adlı tekne lle Mehmet Fenerbahçe 1 sant 28 dakika 32 saniye, 5 — Moran adlı tekne ile Zait Anadoluhisar 1 saat 38 dakika, Şiddetli Bir Zelzele Sumatrada Duyuldu Bombay, 8 (A. A.) — Kalküta rasathanesi, bu sabah saat 6,45 de, merkezi kuyvâtli bir ihtimale göre, Sumatra bölgesinde bu'unan şiddetli bir deprom kaydetmiştir. Rasathane direktörü, bu depremin merkezi karada olduğu takdirde, hasa. rın pek ağır o'abileceğini söylemiştir. Aynı deprem Londra'da da kayde- dilmiştir Zelzele Burada da Duyuldu Istanbul, 3 (A.A) — Istanbul rasathanesi bildiriyor : Bugün , Türkiye santile 38 21 dakika 20 saniye geçe merkezi İstanbuldan 6500 kilometre uzakta şiddetli bir deprem kaydedilmiştir. Bu deprem merkezinin Hindistanda olduğa tahmin edilmektedir. Emniyet Direktörlüğünün Bir Mektubu Emniyet Direktörlüğünden : Gazetenizin 91-7-983 — günj ve 1698 sayılı müshamı birinci sayfa altıncı sütununda — yazılan (Çingeneler iki çocuğu aşırmışlar ) başlıklı yazı Üzerine tetkikat yapılmıştır. Bursanın Gürdüs kazasına bağlı Uzun- çam köyünden Mustafanım — muhtellüşşuur karısmı Zeyaebin beş ay Özce kocasımın Slmesi kimasalz kaldığı İçin Üç gocuğu ile İstanbula gelmiştir. Bu kadın yolda tanıştığı Fatma ve Ayşe adındaki iki çingene kadınına oğlu Orhan ile kizı Babahati evlâtlık olarak vermiştir. Sonradan bu ikl kadının Çingene — olduklarını ve çocuklarının bakılamıyacağını ve bunların elinde terbiye elamıyacağını anlıyorak Ka- ragümrük karakolana müracaatla çocuklarını geri almıştır. İşte çocuk aşırma keyfiyetl yoktur. Bu şekilde tashih ve tavzihini dilerim. Dünkü Beşiktaş - Uypeşt Maçını Beşiktaş Kazandı Rakiplerini 1 - 2 Yendiler. Fakat Bu, Uypeşt, O Üype şt Değildir KMT Dünktü maçtan bir enstantane Dün Macaristanin — Uypeşt amatör futbol takımı ilk maçını Taksim — stadyomunda Beşiktaş takımile yaptı. İsimleri etrafında bir hayli dedikodu yapılan Macar takımı hepimizin çok iyi tanıdığı meşhur Üpeşt olmayıp amatör futbolcu- lar olduğu — anlaşıldığı zaman futbol alâkamız pek tabit olarak bafifledi. Macar — takımı beyaz pantalon, mor fanilâ ile sahaya çıktı. Son maçları maruf kadro- sile yapan Beşiktaşlılar merkez muavinine Vefalı Lütfiyl Hakkı- nin yerine de Nuriyi oynattılar. Oyun beşi kırk beş geçe Ma- carların akınlle başladı. Macar- ların nisbeten — düzgün — oyunu daha ilk dakikalarda — Beşiktaş kalesinde bir tehlike olmıya baş- lamiş ve yedinci — dakikada sağ açıkları vasıtasile yaptıkları bir hücum — güçlükle — atlatılmıştır, Rüzgâr altına düşen Beşiktaşın durgun oyunundan istifade eden Macarlar üÜst Üüste yaptıkları hü- cumlarla bir hayli tehlikeli olma- ya başladılar. Macar sağ açığının çizgi Üzerinde — ortaladığı topu Boşiktaş kalesi içinde yakalayan 80| için mükemmel bir şutu Meh- met Alinin ellerinde kaldı; bunu yine sağiçin ikinci bir şutu takip etti ise de dışarı giden — topu bu hücumların kesilmesine yare | dim — etti. Yirminci — dakikada Hasan oyundan çıktı, Hakkı sağ iç yerini aldı... Yirmi altıncı da- kikada Macar kalesine çekilen bir. firikiki — yakalayan Hakkı Macar sol müdafiini — atlata- rak ilk sayıyı yaptı. Beşiktaşın galebesine rağmen oyunu hâki- miyetlerizaltına —alan — Macarlar Beşiktaş sahası içinden bir türlü uzaklaştırıramadılar. Otux yedinci dakikada Macar sağ açığının hiç beklemeden çektiği güzel bir şüit Mehmet Ali tarafından kor- nere atılarak kurtarıldı. Beşiktaş müdafaasından uzak- laşan top Şerefin uzun bir h- cumile Macar kalesine kadar gek di isede bu hücum ofsayt olarak kesildi. Beşiktaş müdafaasını ol- dukca hırpalıyan Macarlar - lik devrede hikim bir oyun oynadı- lar. Ikinci devrede Beşiktaş toplu bir halde hücuma başladı. Rüz: gür altına düşen Macarlar kale- lerini müdafaya başladıkları sıra» da sekizinci dakikada aleyhlerine bir penaltıdan ikinci goli yediler. Boşiktaşın — nisbeten — düzelmiyo başlıyan hücumları Macar kale- sini ziyadesile sarsmıya başladı ise de oyuncuların durgun hare- ketleri ale düşen fırsatların kaç- masına sebep oluyordu.. fena va- ziyete düşen Macarlar bu tarz- yıktan — kurtüla — bilmek — için zaman zaman hücuma geçtilerse de Beşiktaş müdafaası bu akın ları kolaylıkla kesiyordu, Buna rağmen düzgün oyna- mağa muvaffak olan Macar ta- kımı her hücumunda avrı bir tehlike yapmaktan geri kalmıyor- yordu. Gittkçe hücumlarını kuvs vetlendiren Macarlar merkez mu- hacimlerinin pek boş bulduğu arladan kaçarak sürdüğü topu kolaylıkla soliçe — vermesi otux sekizinci dakikada Macarlara ilk sayıyı kazandırdı. Macarların bu şekilde devam ettirdikleri hücum- lar buna yakın tehlikelerle geçti durdu. Macar takımı baştan sona ka- dar iyl futbol oynayan bir takım halinde çalışmış 've Üümidimizin fevkinde bir oyun çıkarmıştır. Beşiktaş takımı : Mehmet Ali, Hüsnü, Nuri, Faruk, Lütfi, Fey- zi, Hayali, Hakkı, — Muzaffer, Şeref, Eşref., Maçı İzzet Müuhittin idare etti. Bugün Galatasarayın merkez muhacim oynayacak olan Gündüz Kılıç Bugün Beşiktaş şeref stadın da Galatasaray, Macar - takımile son maçı oynayacaktır. Amatör takımlar içinde en derlitoplu fut- bol oynayan Macar takımının bu günkü maçta yine iyl bir oyun oynaması Üümit edilir. Top kontrolu, pas verişleri ve nefesleri muntazam olan Upeşt amatörlerinin son gelen takımlar” dan hiç aşağı bir kıymette olma* dığı, hattâ bunların birçoğundan kaymetli bile olduğu muhakkakür! Denizli Bisikletçileri İzmit, 3(A.A) — İki gün dür şehrimizde bulunan denizli bisikletçileri bugün Istanbula git” mişlerdir. — Bisikletçller — burad& kaldıkları müddetçe Halkevi tara* fından misafir edilmişlerdir. '