21 Temmuz 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

Ergı_T'mm"ŞŞ__._-__________-_:——_——g—g__%_E_ - Ka afer | n HARİCİ TELGRAFLAR .)ren i “ Tip” Bı'r F otoğrafMakinesi Bir mücit, tabil Amerikalı. başlıca hususi basit olmasın dadır. Fuı..uyı:.“ bu makinenin karanlık odacığı, yani körüğü ve kutusu yoktur, hassas cam veyâ pelikil doğrudan doğruya adese" Ye temas etmektedir. Diğer ta> Taftan adese de camdan dl%*'ı ':.mrlnl tutacak başka bir en yapılmıştır. Mucidi, gupıııkhııh fotoğraf- Cilıkta devrim “İnkılâp, yapacağını Söylemektedir. * Kıhh—ıdı yoksullar evine yerleştirilmiş olan l::nhlm bir ti Helhavi dünya- çırpıda aü öa yaşk İki rekor | çlmak sıfatile ik- Hfa etmemiştir. Bu zat 138 ya- Hiadadır. Fakat — fazla yaşama Tekoru ile birlikte diğer bir rekor aha kırmıştır ki, o dâ dünyanın n farla evlenen amı olmak Bıfatıdır. Zira Kbral tamam defa evlenmiş, her evlenişinde de bir genç kız almıştır . LahurdaKargaşalık 300 Müslüman Tevkif Edildi Lahur, 20 (A.A.) — Buradaki Müslümanların ayaklanması Üzerine 300 kişi tevkif edilmiştir. Yatsıdan tonra müslümanlar sokaklarda yerle. terek oturmuşlar ve gün doğarken tlayla dolaşmağa başlamışlardır. Taş Yağmuruna — tutulan polisler, — geri tekilmeğe meocbur olmuşlardır. Yar- dima çağrılan #del kuvvetler, gönte- Hçleri dağıtmak İçin dört defa ataş etmişlerdir. Ölenlerin — sayım, daha belli değildir. Şehrin üzerinde uçak- doluşmaktadır. Yugoslavyanın Finans Yasası Belgrad 80 (A.A) — Parlâmento« da finanaal görüşmeleri açan Finana kanı Lepiça son finums yasasına RBöre tazarlamış olduğu projenin. eko- Bomik kalkınma amacını güden 28 &ne yasa hükmünde kararnameden bu'unduğunu söylemiştir. ölçebilir miyiz?, Affedersiniz. Ben Yemeği Çam Hmanında hazırlat- Mıştım, İsterseniz iskeleye çıkıp — Çam limanma kadar yoru- Hanım bu yaşta hayati okadar İacağımı zannettiniz galiba Eşref anlamış görünmenize şaşmamak BJ';' Dü Zani Va d=h Daha genç tü l - nız var. BO kızlık hâımıııhldırhl kaybet- -3i enebilirlm medim. Hemen hemen - m“"l-&ı';ı'::ü çok olmadı. Fa- ıylkı:vliylı. Fakat evimin kuytu, g eee d l"İı-ıı Ho'yw ünün | şimdi hergünüm bana uzan kazgın sıcağını emen çamlar ake | vın dersini werecek vak'alar, hâ- serinliği ile kokularını diseler, ııhııebgtlıdo_ dolu geçiyor. havaya veriyorlar. Keskin bir yosun hı_ Yine “i:ı]::ı odk.ıl.malııı;ıı'*lg okusu 1 tim yNAYI ı""'dıçk k”',.l:.’: ıııdl:u’: Bu da gösteriyor ki Hda Büyükadanın Nizam tarafı hâlâ güneşin sarı alevleri içinde Yanıyor. Ağı.r ağır kürek çekiyorum. — Yoruldunuz mu? — Hayır. O kadar güzel ki. Bu yol çabuk bitecek diye kor- l'I)Orum. M No İyl kadınsınız Gülseven anım, Güldüm: ! Müstakil — — emeeeer7rş — Arnavutluk Değilmi Imiş ? Tirana, 20 ( AA) — Arnavutluk # bildiriyor: *_Bııı gazetesi, Tan gazetesinin Roma aytarı Jantizon tarafından gazetesine gönderilen ve Arnavutluk erginliğinin armulusal bir kayıt altın- da olduğuna dair olan betkesi bak- kanda Arnavutluk Dış Bakam Cafer Villa'nın diyeyini yaymaktadır. Jantizon makalesinde bu mütalet- min İtalyan resmiğ anahafilinin müta- Tensı - olduğunu kaydetmekte ldL.Iıı mokta hakkında Bakan demiştir kir İtalyan mes'ul inin Arma- vulluğa ve onun a: ulusal statözüne taslluk eden bu fikre içtirek etmeleri bana imkânsız görünmektedir. Zira dev- GA çi gerek arsıulusal ve gerek u'usal l:::ı:âı::e"ı sağlam bir surette elde edilmiş bulunmaktadır. Armulu- çal bakımdan üç önemli belge mev- cutlurı 1 — 1912 de Londra elçiler kon- foranm kararı, : 2 — 1921 deki Parla elçiler kon- kararı, İ'n’ıı-' Ve ı.lhı,ıl Uluslar Sosyete- alae kabulü hakkındaki karar. : belganin memleketim tam erginlik ve egemonliğini gözünün- do bulundurduğunu söylemek faz'adır. Miymiş; SON POSTA , ' n “Ge BU GÜN |Amerikada Yine Bir Zen- Şaşılacak ciyi Linç Ettiler Kü - Kitiks - Klan mensuplarının bir gösterişi Fort Landerdale ( Amorika) 20 YAA) — Beyaz bir. kadına bıçakla saldırmış olmaktan suçlu bir Zenci, Kü - klüks - klana mensup oldukları sanlan maskeli 100 kadar adam tarafından Maç edilmiştir. Bu maskeli adamlar,polle gefini ve gardiyanları Kımıldamıyacak hale göotirdikten son- ya zenelyi tutup aamışlar ve vücudu- nu korşunla de'ik deşik etmiş'erdir. W Yeni Yunan Kabinesi Aşaki Şekilde Ve Kati Olarak Teşekkül Etmiş Bulunuyor Atina, 20 ( A. A.) — Kabine şu lde tadil edilmiştir. Çaldarla » Başbakan, Kondilis - Başbakan mua- yimi ve Harbiye, Rodepulos * Harbiye müsteşarı, Maksimos - Dış işleri, Pezmezoğlu - Finana, müsteşarı, Stefanopolos - Ulusal Ekonomi, Kartaliş - Ulusnl Ekonoml müsteşarı, Pier Rallis * Münakalât, Teodorldes - Tarım, Sagiyar- Yardım, Amiral Dusmanla - Daniz, General * Hava, Romanosmanos - Te ae akle 'Rahltr - İç işteri, Nikolitans - Sıktınt, Hatrikos - Kültür, Erojiadakla - Girit — gentl ::;: ğ « Nakedonya genel , ==(M sayları) - Trakya — Iyilik.. Mes'ut olmak için kâfi gelmiyor Eşref Bey. Hayat okadar karışık ki yalnız iyi dü- gşünce, İyl duygu lasanı tatmin etmiyor. Hatta bu iyiliklerin fe- nalığı bile dokunuyor. — Çok — gençsiniz Gülseven zekânızla beraber karakteriniz de kuvvetli. Yerinizde başka bir genç kız olsaydı bu tehlikeye düşebilirdi. Sizin esaslı seciyeniz bu tehlikeye karşı loactif, masıl diyeyim, lâkayıt, tesirsiz. kaldı. Çok temenni ederim ki bu mu- Kkavemetiniz kırılmasın. Onun yavaş yavaş 'dnmııı kırdığım görüyorum. Çamlimanına sapıyoruz. genel valisi, Tsiekos-Epir genel valisi Yenl kabime azası saat 23 de yemin etmişlerdir. İ yenl kabinenin çok — sağa yatkın olduğunu ve krallıktan yana o'anlar için bir muvalffakiyet demek olacağını #Öylüyor. — Romanyada Komünizm Hareketi Bükreş 20 (AA) — Romen komü- müst portisi son günlerde, yascaz ç - Yaşmasım arttırmış olduğundan po'ls #ikenin türlü yerlerinde araştırmalar 4, belgeler ele geçirmiş, Lirçok arseleri de tevk £ etmişt'r. öi Burası bir cennet.. Denir © Siyasal #akisinden daha lhdır berrak ki — derinliklerin temiz kumları elle tutulacak kadar yakın gunnny:; ;îıbh tarafın koya inmiş gibi, Ses yok. ’..ılıîîğü derin bir sükünet ’vuı. — Oh, diyorum, ne iyi ettiniz. Her akşam kulübün palırtılı cazbandı yahat klâsik havaları ile kafamız gişerek yemek ye- mekten, teşrifatlı, sıkıntılı oturup kalkmaktan, şumun bunun giyip çıkardığını — diline — dolayanların dedikodusunu dinlemekten okadar bıkmış, usanmışım kil Hafta arası” olduğu için kim- seler de yokl Akşam banyosu için gelenler de çekiliyorlar. Sandah ince uzun İskeleye bağladık. Okadar sakin ki her hareket, her ses boşlukta blr iz bırakıyor. Garinonun denize en yakın masası hazırlanmış. Üstünde üç tane de kâğıt fe.ıır asılı. Güldüm : " — Fenerin birini yakmıyalım. Ha kişi kaldık. Eşref ngiı şeyler söylemiye hazırlandı. Sustu . — Vazgeçtiniz. galiba, — Cesaretim yok. — Lâütife etmek için cesarete lüzum var mı Eşref Bey, — Lâütife sayarsanız söylerim. Bana kalsa ben birini daha yak- mam. « ? - '%kı,—ı..amıı bir - erkeğe Barışı Tehlikeye Düşürenler Bunlara Karşı Neler Yapılabilir ? Cenevre, 80 (A A) — 13 ler ko- mitesi tarafından, arsıulusal teahhüte lerini reddedip bar şı teh'ikeye düşü- recek olan herhangi bir devlete karşı #ekonomik ve finansal ne gibi tedbirler slınmak gerekeceğini araştırmak için kurulan Özel komitenin raporu ortaya konmuştur. Bu raporu, özel komite elbirliğile onrylamıştır. Rapor, allâhlara ve silâh yapmağa yarar birtakun eşyaya el konmasını tavsiye etmekte we barışı bozmak istoyen devletin dış tecimine karşı büslütün, yahut ki yarım bir boykotaj yapılmasın: ve Hinansal aıkıştırmalarda bulunulmasını gözden geçirmektedir. Takibat Berlin, 20 (A. A) — Bir takım Pvayetlere göre, Almanyanın — ber bucağında Çelik Miğferlilere kargı geniş — ölçüde — bir polie hareketi Laşlamıştır. Yerli graplar dağıtılmakta, — şefler yakalanıp hapse atılmakta ve mun bütün mal'ları müsadere edil. mektedir. Kuramygn genel surette kaldırılması Lirkaç günlük tek ıçık yeter, — O halde Lâtife saymakta devam ederek ben cevap vere- yim. Bu tek aşık iki başı birden aydınlatmak şartile değil mi? Bu konuşmamız o kadar ho- şumuza gitti ki artık ber lâkır- dinin başına bir lâtife saymak şarlile eklemeye başladık. Yemekten önce bira içiyorduk. Eşref Bey: Lülife ortadan içelim ! Dedi, Ben de: — Lâtfe saymak şartile ye- meğe başlayalım. Dedim. Tek fenerimizi yaktık, Sofra- mızın Üstünde toz pembe bir güneş doğdu. Gazino sabibinin gramofonla bize İkram etmek İs- tediği konsere teşekkür ederek 'nmhü (Gecenin süküneti çam koku- larını eman havamn * serinliği me zamandır dans, müzik hummaları içinde sarsılan vücudümü gerilen sinirlerimi adeta okşaya okşaya yumuşatıyor. Eşref Bey Gönceden buraya gelip siparişler vermiş olacak. Gazino da herzaman bulunmayan birçok şeyler masamıza geliyor. Boğazına da çok düşkün olan Emin Tosun Beyin bu güzel ge- ceyi kaçırmış olmasma — canım sıkıldı. ni saymak — şartile Bana bu hoşuma giden akşamı , Çelik Miğferillere Karşı İş Mi Bu ? Frank Brigman adlı bir Ame- rikalı, © tuhaflıklar diyarı kuru yaşarken içki kaçakçılığma baş- İamış, polise parmak kertede usta davranarak Ün almış, ıpara kazanınış ve en sonunda yakayı ele vererek deliğe tıkılmış. Amerika kuruluktan çıkıp yaş'an- dığı halde bir kanunun ancak çıktığı günden sonra değeri ola- bileceği kuralma uyularak Frang Brigman yine delikte birakılmış Buraya kadar şaşılacak bir şey yok. Amerikalıları şaşırtan bapl- #ünede corzasını çekmekte olan bu eski kaçakçının içinde — doğup büyüdüğü şehir halkı tarafından polia buyurmanlığına ( amir, şef ) seçilmesidir. Yeni dünya gazeteleri bu seçimi pek aykırı bulup direk direk haykırıyorlarmış!. Ben, eski bir kaçakçının polis gefi seçilmesine — değil, bu işe Amerikahların şaşmasına şaştım. Çünkü böyle şeyler her yerde ve her diyarda olagelmiştir. Söz ge- Hmi 1650 yılmda Osmanlı impa- ratorluğunu idare eden devletii- lerde Katırcı oğlu adını taşıyan eli kanlı bir haydudu —“paşa,, yapmışlar ve bir vilâyetin başına geçirmişlerdi. Katırcı oğlu dağ- larda dolaşır, köy ve şehlir basar bir adamdı. Bir türlü ele geçir- Jemliyordu. Bunun üzerine kendl- sine mektup yazdılar, yalvardılar, Istanbula — getirdiler, Hünkârın yanına çıkardılar. Katırcı oğlunu saraya götlüren Sadrazam Kara Murat paşa İdL Sırtında bin bir cinayetin zi gömülen haydudu Hünküra çu biçimde prezante etmişti: — İşte Katırcı oğlu dedikleri domuz budur, ayağınıza yüz sür- meğe g * 17 İnci asrın ortasında ve Osmanlı idaresinde yapılan bu iş'e yirminci asrın ortalarına doğru Amerikada yapılan seçim arasındaki fark, Katırcı oğlunun dağdan inip paşa olmasından, Frank Brigmanin isç hapisanede yatarken polis amirl yapılmasından ibarettir. Şark ve garp tarihinde bun- lara benzer neler ve neler yok ki?.. M. T. Tan hazırladığı için Eşref Beye ne söyliyeceğimi bilemiyorum. Nazik bir adam. Bana yalnız kalmanın üzüntüsünü duyurmamak İçin er- keklerin iş hayatında karşılaştık- ları zahmetlerden göğüs gerdik- leri mahrumiyetlerden bahsediyor. Emin Tosun Beyin de kimbi'ir nme kadar — sıkıldığıni söylemeğe çalışıyor. Elrkaç gün Önce yine böyle bir bahane ile Adaya gelmeyen Emin Tosun Beyin arkadaşları ve sokak kadınları ile yaptıkları mo- tör âlemini hatırladım — kendi kendime : — Kim iddia eder ki bu ak- şamki İzmirli tüccar bikâyesi de bir masal değildir. Ve bizim mo- tör bu gece yine kim bilir hangi kıyılarda dolaşıyor. Makinisti söyletmek kabildir. Fakat yüzgöz olmak istemiyorum. Birşey daha var, Herşeyi öğrendim. Şiphelerim sahi oldu. Ne olacak? Tehlikeyi görünce Üstüne gitmek cesaret değil. Evli erkeklerin kadınlar:ndan gizli yaptıkları en kötü çapkım- lıktan bile gıcıklayıcı bir zevk buldukları muhakkak. Onu bu zevkten mahrum etmekle bir çey kazanacak mıyım. Ne gezer? Daldığımı gören Eşref Bey: — Sıkıldiniz. sanırım, - dedi. Silkindim: ÇArkası var )