22 Mayıs 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

SON POSTA Sayfa 3 Yazı Çok Olduğu için Bugün Konamadı Ulusal Parti Gurupunda Dünkü Toplantıda Değerli İşler Görüşüldü Ankara, 21 (ALA.) — C. H. Partisinin kamutay gurupu dün öğleden sonra saat 15 de toplandı. Gurup, kendisini ilgilendiren bir takım işler hakkında ıbınılükto!ı ve kararlar aldıktan sonra parti- nin yenilenen programında amaç- ladığı toprak kanununun esasla- rını hazırlamak üzere partice ya- Ppılması kararlaştırılmış olan onbeş kişilik özel komisyonunu seçti ve kamutay başkanlık divanında açı- lan sekreterliğe partice adaylana- cak olan arkadaşı saptaladı. Bun- dan sonra hükümetten kamutaya sunulmuş olan vergi kanunlarının esasları Üzerindeki — görüşmelere geçildi. Birçok aytaçların söylev- lerine finans bakanı ve bütçe ko- Misyonu cevap verdiler. Bu ko- huşmalar sonunda gürüp, hükü- Mmetin, sunduğu bu kanunların yerinde ve doğru olduğu kana- B ererek esaslarını benimsedi ve kabul etti. Türk Ve Yunan Donanmaları Yunan Bahriye Bakanı, Beraber Manevra Yapıl- Masının İhtiyaç Olduğu- nu Söyledi Atina 21 (Hususi) — Yunan iye bakanı amiral Dusmanis, Ürk ve Yunan filolarının bera- ce manevra — yapmalarının Mümkün olup — olmadığı sualine karşı demiştir ki: “— Yıllardanberi tebellür et- Miş düşüncem şudur ki, Türk ve Unan bahriyesinin sıkı doevamlı temasları, biribirini tanıştırmak lâzım olduğu gibi birliği kuvvetlendirmek — için de — bu imezonlu — manevraların ya- bir Ihtiyaçtır. Umarım ki Yakın bir zamanda buna İrk- Şilecektir. Bütün bunları, vaktile Averof e Elli kruvazörleri kumandanı tfatile Türkiyeye karşı harbetmiş, t bugün Türk- Yunan dost- ün en hararetli taraftarı bulunan bir adam sıfatile size Söylüyorum. ,, "Bravo Ankara Belediyesine ! Ankara, 22 (Hususi) — Bura ::'k'ü’ld hileli Taşdelen suyu ı:ıll bir bakkala elli lira ceza İ ve adınmı balka ilân etti. AlBulludaki - Hırsızlık Hâdisesi 13 Mayis tarihli gazetemizde e bu sayfada Alpullada vukua ı.ı': bir cerh hüdisesini yazmıştık. h..“:)'ulı haber aldığımıza göre Beker © hafif surette yaralanan Yas yabrikası hamallarından Si- tonra stafa, kusa bir tedaviden —“; iylleşmiş ve işine başla- MH.'H" üzerinde büyük bir i âtle tahkikat yapmakta olan Lou'i"klm Bay Seracettin ve “uı;::,' Bay Ihsan faillerin izleri lnd. Yürümektedirler. Pek Clkı hırsızlar meydana çıka- tır. Bu meyanda ilk yazı- Tet da S:lnı bazı dizme yanlışla- zeltir, okuyucularımzdan N Brüş ileriz, Resimli Makale ö ._.(-w— - iki devri temsil eden iki sembol: Kağaı ve tayyare, Kağnı orta çağın nakil vamtasıdır, tayyare yirminci asrın. Biz kısa bir zaman içinde orta çağdan yirminel asra Onun içindir ki — inkılâpt yürüyoruz. Naklil vasıtası, medeniyetin serpilme vasıtasıdır. ları nekadar sürat ve konfor temin etmişse, atlamıya mecburuz. Nakil vi *U Bir taraftan da n İnkılâba ulunduğumuz kâfidir. SON TELGRAF HABERLERİ H Kağnı Ve Tayyare W l S a V z K _"âî(.”)l | medeniyet o derece ilerlemiştir. Bugünkü nesil memleketl kağmı devrinde buldu. Şimdi onu demir raylarla kuşatıyor. şarkı garbi. bicibirine — tayyarelerle bııîııdııyı çalışıyor. Bu İkl sembol bize, geçirmekte inkılâbın büyüklüğünü — göstermiye Almanyanın Yeni Politikası - Hitler Bunu Anlattı Ve: “Barış İstiyoruz, Tam Bir Müsavat İstiyoruz,, Dedi Berlin, 21 — Devlet Relisi Hitler dün Rayhştag'da mühim bir söylev verdi. Almanya öko- nomisinin barp tazminatı yüzün- den yıkılmış olduğunu, fakat yeni bir düözenlik — verildiğini söyle- dikten sonra dedi ki : “ — Biz barış isliyoruz, fakat bu korkaklığımızdan değildir. 3v0 yıldanberi Avrupada dökülen kan- lar ile elde edilen müsbet sonunç- lar arasındaki nisbetsizlik çok açıktır. Artık Avrupada boş yer yoktur ve her utku ( zafer ) bir devletin sadece sayısını çoğalta- bilir. ,, Hitler Almanyanın siyasal gidiş yolunu da şöyle anlatıyor: “— Almanyanın barışa - ihti- yacı vardır. ve onu iİstiyor. Ab manyanın atlığı imzaya herkes güvenebilir. Netekim Sar işi bit- tikten sonra Fransa ile aramız hiçbir anlaşamamazlık kalmadığını söylemiştim ve bu sözde de duru- yorum. Bugün galip uluslar harp so- nu andlaşmalarını ve hele silâh- sızlanma sözünü yerine getirme- mişlerdir. Çünkü daha zamanı gelmemiş. Buna hayret ediyorum. Halbuki Almanya silâhsızlanmıştı. Genel silâhsızlanma için siyasal şartlar da vardı. Diğer devletler ise yalnız silâhsızlanma sözünü yerine getirmekle kalmamışlar, yeniden tepeden tırnağa kadar silâhlanmışlardır. Müsavat sahasında değişmez prensipimiz — şudur: Ya hep, ya biç! Ya herkes silâbını bırakacak, yahut — herkez silâhlanacaktır. Barış yolunda bütün uluslarla beraber çalışmaya hazırız. Taar- ruz misakları değil, barış andlaş- maları yapmak İstiyoruz.,, hayret içinde anlatıyordur — Tanıdıklardan bir. mütökait #rada maaş yoklaması yapılır, © da büviyetini lebat eder. Bu defa m de “bize üç aydanberi hayatta olduğunuza dair mahal- derler. Adamcağız şaşırır. “İşte hüviyet cüzdanım, işte Fotoğrafım, der, siz de beni tanıyorsunuz. Niye beni mahaileye ıaıdıılyoıy— nuz? Memur aldırmaz. “Usul böyledir, getirecekelmiz.n İSTER İNAN İSTER İNANMA! gider, leden İlmihaber getir, | goöml Bakanlığı, Millt Dün vapurda yünımızdakiler konuşuyorlardı, Biri Millt Bankalar Memüurları Maaş Zammı Görmeleri İçin Tetkikat Yapılıyor Ankara, 22 (Hususi) — Öko- bankalar müdür, memur ve müstahdemle- rinin de muayyen müddetler içinde maaş zammı görmeleri ve bugün- kü vaziyetleri ile barem usulünde derecelendiri!melerini istemekte- dir. Fakat Maliye Bakanlığı bunda bazı mahzurlar görmektedir. Iki bakanlık bu işi beraberce görü- şecektir. İki İdam Tirebolu, — Asım ve Hüse- yin adlarında iki katil suçlusu hakkında Idam kararı infaz edildi. Venizelos Fesatçılıktan Bir Türlü Vazgeçmiyormuş Atina, 21 — Fransada bulu- nan isyancı başı Venizelosun yine fesatçılığa yeltendiği, Plâstiras ile gizli görüşmeler yaptığı haber veriliyor. Yunanistanda Son Vaziyet Atiaa, 22 (Huıu;? — Başba- kan Çaldaris ile Harbiye Ba- kanı “Kondilis arasında — yapı- lan uzun müzakerelerden sonra parlâmantarizm —aleyhine ihdas edilmek istenilen vaziyete meydan verilmemek — kararı muştır. Kırallık lehindeki tahrik - edici yazılar da yasak edilecektir. Ökonomi Bakanı Söyledi : Ihracat Devlet İnhisarı Altına Alınmıyacak — Tecim ) öönlüsel karak Sana; ları; ncü tayı :llıı konomi Bakanı Celâl Bayar tarafından çok önemli bir söylevle açıldı. Celâl Bayar bu söylevinde açıkça şu bildirimleri yıllarda ulusal öko- nomi yolunda çok değerli işler aşarıldı ve daha da başarılıyor. %ınınıdıu yıllarda da ayni ve- rimli yoldan yürüyeceğiz. Rasyonelleşme, — önümüzdeki yıllarda emek vereceğimiz İşlerin «n Üstünüdür. Eşi dünyada olm- yan mallarımızı - tiplendireceğiz, Standardize edeceğiz. Bir malın menşei Türkiye olması bir itimat ve emniyot ifadesi haline gelme- lildir, Buna mutlaka vasıl olma- lıyaz.,, Ökonomi Bakanı vaktile ya- hileli ihracatı da sözgelişi ettikten sonra şöyle devam etti: *— Ihracatı devlet inhisarına -İSTER İNAN ISTER INANMA! der, “İhtiyar adam var, dedi. Arada kını alıp edişin- ilâve ettir evrakını gösterir. mecebur olur. Mahalleye gider. alır. Yaşadığını lebat eder., Ötekiler gülüştüler. Mecliste bulunanlardan — biri — Ayni şey hemşiremin başına geldi. Hemşirem duldur. Yoklamaya gider, hüviyet eüzdanımı, fotoğrafını olduğunuza dair vesika getirin.,, almak — yolunu takib — ettiğimiz hakkında yapılmak istenen bazı baberler asılsız. ve hafif tabirile cahilânedir. Tecimimizi teşkilât- landırmayı ulusal muvaffakiyeti- miz İçin en kestirme yolu telâkki ediyoruz. Bütün devlet teşkilâAtı tecimen- lerimize (tacirlerimize) bu yolda yardıma amadedir. ,, Celâl Bayar deniz servetlerine de ehemmiyet verileceğini bildir- miş ve söylevini şöyle bitirmiştir: — “Kararlarınızın, son tütün kon- gresinde olduğu gibi, ehemmiyetle nazara alınacağından ve tatbik alanına konmaları için icaplarının tezelden başarılacağından emin olabilirsiniz. Verdiğiniz kararları ulusumuz için, ulusal tecimimiz için kutlu ve verimli olmasını dilerim. ,, Kongre, yüce önderimiz Ata- türke tükenmez saygıları sunmuş ve büyüklerimize bağlılıklarımı tel yazılarile bildirmiştir. kendisinin hayatta olduğunu isbata Belediyeden bir. rapor *“Olmaz, derler, mahalleden hayatta Sözün Kısası Tabiatın İssız Köşesi Berver Bsül saeaa Şehrin gürültüleri havan elleri gibi kafa tascızın içinde beyai- Dizi döğerken tabiatin 1ssız bir köşesini — özlersiniz. Hayalinizde bu, öyle bir yerdir ki orada elektrikli tramvay, otomobil, yük arabası, dükkân kepengi, satıcı gırtlağı gibi şamata fabrikala- rından hiçbiri yoktur: Şamata, gürültü, patırdı, gümbürtü, hışırtı, tan; şangırlı gibi dilimizde Mmüteradil sözleri pek zengin olar lı.ı_fı patlatıcı seslerden uzaklaşa- cağınızı umarsınız, Mart sonlarına doğru kararınız verilmiştir : K racaksınız, saracaksşınız, üç ora- dan, beş buradan kırpacaksınız ve yazlığa gitmek İçin gereken dünyalığı toparladıktan sonra şu günlerde yola çıkacaksınız. Durunuz ! Pek & nliğe, yanl aceleye lüzum yok. Sizden evvel bu tecrübeyi yapmış olanlardan birinin hatıra defterine bir göz atmanızı dilerim. Kararınızı ondan sonra veriniz. İşte o defterden bir sayfa: N Gece, saat 11,20 — Artık yatayım, saat on ikiye doğru uyurum, sekize doğru kalkarım. Tam sekiz saat, yanl klâsik sağ- hk bilgisinin öğütlerine uygun bir uyku. Gece, saat 310 — Aman yarabbil. Odamın içinde — bu Acaip ses nedir? Kulak zarımı bir burgu zorluyor. İnce, sinsi, devamlı, garip bir vızıltı... Sinek değil, sivrisinek değil, karasinek değil, arı değil, eşek arısı değil, radyo da değil, nedir bu? Aman Allahım!.. İşte, görüyorum, Duvar- dan tavana doğru kalktı, ay bu tarafa doğru geliyor, dehşet |.. İlk icat olunduğu zamanlardakine benzer, tayyare biçiminde bir ga- rip hayvan!.. Ne kalın sesi var, siz deyin bariton, ben diyeyim bas. Onu mutlaka öldürmeliyim. Gece, saat 4,15 - mal öldürdüm! Fakat bir saatten fazla, ben de onun gibi kolumu kana- dıimı divardan kapıya, kapıdan gn çarptım. Ne ise... Öldü ya... lrip yatağa uyuya; ğıb’ıh.ğıııt 5.2?-.6 ne?,. Et- raftaki bahçelerde kıyamet kopu: yor. Nekadar çok horoz varmış. biri bitirmeden öbürü başlıyor. Aman! Penceremin dibinde bir tavuk yumurtlamiya başladı. Ne zahmetli, boğuk, içe İşleyici hay- kırış. Yumurtla da bitsin be hay- van... Bir daha mı?.. Ne vakit uyuyacağım ben? Şi ğl.hd.ı knıl Bılu-“ıiyvıhl.. imı öyün eşel opera söylemiye başladılar. Horozlar da susmadı, eyvahi.. Mandalar da =lıı::yo çıkmadan evvel yataktan Sabah, saat 6,25 - yi ki kalk- mışım. Deniz tarafından vapur, kara tarafından şimendifer dü- dükleri ara vermeden öterken hororzlar, tavuklar, kazlar, ördek-« ler, mandalar, eşekler, arılar, si- nekler hep bir ağızdan sabah korosu yapıyorlar. Gürültü kanu- nundan haberleri yok. Sabah, saat 7 - İki saat ya uyudum, ya uyumadım. Şehre gi dip bütün tramvayların çanlarını, otomobillerin kornalarını, yük ara- balarının demir - tekerleklerini, dükkân kepenklerini — okşamak, vatmanlara, — şoförlere, arabacı- lara, satıcılara: “ Affedersin! ,, yorum. * Babasının Tabanca- sile Oynarken Bir Çocuk Kendisini Fena Halde Yaraladı Fındıklıda oturan Bay Şevkes — tin çocuğu 7 yaşında Sabri dün gece babasına ait — tabancayı alıp oynarken ansızım ateş almış ve çıkan kurşun kendisini tehli- keli surette yaralamıstır. Sabri Çocuk hastahanesine kaldırılmıştır demek — istir — AD A ©