23 Şubat 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

gl?,i’l..“i yolunda birçok sıkın- Sizliki Tıbn"d'“ bunalıb — duruyoruz. ':n'l“dın beri "'ttu mak & Vor, H N :lkovl lişlemesi İçin ğ'lltılırın en I inu:h' *da g, Plara, Nü t İğlRatla ? Yüksek * ı*ın Ğ. yardım et ' ' K ılîzın melerini on- n:kl'! Ş ı;:îerini teşvik etmele- '% .l. H SON POSTA Hergün Fazı Çok Olduğu için B'lxön Konamadı zlü Bir İşareti Urdun Yükselmesi İçin aradan Önce Bilgili Adamlar Lâzım! ,umAnklra, 22 — Halkevleri ku- ı,'d.““llll 3 üncü yıldönümü bu- 3 Halkevinde de Ulusal me- hım' kutlulandı. Bu münaze- ,::ğ' Başbakanımız General İs- İnönü mühim bir söylev verdi. bakanımız, ulusal kültür Yolda ği olan 'Hılkeı.rlorinîn bı?- Olduğ Çok geniş vazifeler almiş %îunu, güzel san'atlar ve müsbet eri ' tanıtıb sevdirmek için yapı- l::" işlerin fırkanın ve Halkevleri- Sözü Öönünde olması lâzım Bela; n Yna ini, Halkevlerinde kanferans #klerin çok iyi hazırlanma- hevler müdavimlerinin her yıl tir kii;ım söyledikten sonra demiş- “— Memur — olsun, — serbest ek erbabı olsun herkes Halk- ut de en temiz bir alle top- ıiinm gibi bulunmayı kendisi uiltınillr bir iş saymalıdır..,, Memleketin ilerleme ve TMaz) ıv]. Zeçiriyoruz, birçok vasıta- unların — başında yıpranmış, — ha- zenginliği — eri- memleketin — varlığını ı mühim vazifelerimiz- olarak önümüzde duru- Fakat, arkadaşlar, bütün nde bulunanlar İşitsinler ki memleketin ilerlemesi ve ge- muhtaç olduğumuz başında, paradan, S" şeyden evvel, bilgi İâzımdır. adi hayatın her alanında, uzun (0 ) bir &a biri tün her bucağında bilen bilgi Tüzumuna inanmış dlma & ihtiyacımız çoktur. Hiç ik—:: Hikevleri memleketin Yiğşim İk ye — kültürel yaşa- .k.'ıtt her — yanında — tarla kayp (* büyük — bir — fabrl- "I»'_tloyo kadar. bütün iş- huuy"lnht[ hazırlanmış özel bir î::—.lldır yaç olduğuna iİnanımı * Önun için okuma l"'l:âl"l' kitab Jhevesini, halkev- d'“di: foğaltmak başlıca işler- '*h:;l"':'kll:ılmız. derin bir alâka t N bu göylevini özlü BU bitirdi. A Ğ Yüke ) Bütün şartlar — ailelerin hr;:: Ülküde yetişmelerine çok Ctay — *tmektedir. Memlekete '“;blet ilimler, gerek güzel olunda ve gerekse içti- , ;ı::_nı"dn vatandaşların bir t *lnâ.b."b" bulunub yaşa- h » her şeyden evvel va- Ağı Srlik hisleri kuvvet bulur. Fikeş * kuvvetlenecek vatan Mleketi gerek dışarıdan, HUan | eh gelecek hâdiselere h'irı, On lam bir kale haline î:l?'m“lnn:ı için Hakevlerinin N a, doğrudan doğruya ::lı.:.:;': hislerine yaptıkları %“ Sa İyi bir netice ola- Yay Mek orcumdur. Vüyg İ açtı “le N Siğim halkevlerinin İyi Si Yüparak 3 “ııq"'"l"iui kl?dilıtinl ulusa | İsteriz, Bütün türk -— Salışacak yeni Halkev- Na 'merasimline nid Zu Afsi d ——— —— — Resimli Makale K Karasevda B bir ihtiyacdır. saltanat vallı kadın sivdi, Şu <ze- SON TELGRAF HABERLERİ Bir Vapur itaiyan Askeri Daha Yola Çıktı ( Baştarafı 1 'no' yüzde ) lideri B. Baldvin, burada söylediği bir nutukta demiştir kl: “ — Istisnasız bütün Avrupa uluslarının vazifelerini yapmaları ve yalnız barış istediklerini değil, fakat emniyet hissinin gelebilmesi için lüzumundan fazla fedakâr- lıklar yapmağa da hazır oldukla- rını göstermeleri zamanı gelmiştir. Bu emniyet hissi gelmeden Av- rupada ticaret İçin itimadın vücud bulmasını ümid edemezsiniz. Hal- buki, herkes için ve bizim için ise herkesten fazla lâzım olan uluslararası ticaretinin — yeniden doğabilmesi için bu itimad esas teşkil etmektedir. “Gözünün rengini sordum, karasevda dediler!,, Aşk ve sevla bir hastalık değil, <önlün sev- mea ve merbut olma kabiliyetini göste en . manevi Fakat sevda, sinir erden bir ihtirs fiırlması gibi boşandığı takdirde, devası bulunamı- ğ yan bir hastalık halini alır. Seviniz, gönül veriniz, Kati t fakat aşk tılısımının sinirleriniz arasında mut ak bir kurmasına meydan vermeyiniz. ilk günlerde gönlünün bütün samimiyelile sevd. Fakat günün birinde ginirlerine &öz geçiremediği İçin karasevdaya tutuldu. Na — / Bay Musolini De Gidecek Roma, 22 (A.A.) — B. Mu- solini, akdeniz Italyan müstemle- kesi meselesinin bu günkü vaziyeti hakkında kendisine — geniş İza- hatta bulunan Trabulusgarp - ve havalisi valisi Mareşal Balbo'ya, gelecek nisanda Mısırı Tunusa bağlıyacak olan — sahil yolunu açmak üÜzere — Trabulus garbe gideceğini söylemiştir. 1300 amöle Daha Cenova, 23 (A.A) — Toprak tesviyesi — işlerinde çalışmak üzere 1300 amele Eritreye müteveccihen vapura binmişlerdir. Âfrikaya Gönüllü Yazılıyor Roma, 22 (A. A.) — 29uncu fırkadan 2000 asker yarın saat 14 de Vulkania vapurile Mesina- dan hareket edecektir. Gönüllü kaydına devam edilmektedir. Napoli'de kıtaat için bir ka- rargâh teşkil edilmiştir. Karargâh bu sabah Prens Piemont tara- fından ziyaret edilmiştir. Habeşistan İtalyanın Şartlarını Kabul Etmiyor Roma, 22 (A. A.) — Roma ile Habeşistan arasındaki diplo- matik vaziyette değişiklik yok- tur. İtalyanın ileri sürdüğü şart- lar halen cevabsız kalmakta ve bekleme — vaziyetinde — bulunul- maktadır" örüşmeleri Sofya, 22 (A. A.) — Bulgar - Yugoslav komisyonu, biri Drago- man - Çarbrod — demiryolunun şimalinde ve ikisi bu yolunn ce- nubunda olmak Üzere Üüç yeni hudud geçid noktası tesis etmek süretile çalışma programının ilk maddesini ikmal etmiştir. Gebe Bir Kadın Merdivenden Bulâar - Yuşoslav Düşüb Öldü Küçükmustafapaşada Şerefiye sokağında 20 mumaralı — evde oturan Şaziye —adlı sekiz aylık hamile — bir genc kadın dün akşam evde mördivenleri silerken düşerek ölmüştür. Çocuğu kurtar- mak için Şaziyenin cesedi hasta- noeye kaldırılmıştır. Üç Aylıklar Dul, yetim ve mütekaidlerin 3 aylık maaşlarının — tediyesine 2 martta başlanacaktır. Tramvay Şirketi | İle Müzakere Yeniden Başlıyor Tramvay Şirketinin birkaç gün evvel Ankaradan gelen müfattiş- leri hükümetle temas etmek üzere Ankaraya — gitmişlerdir. — Şirket sermayesinin Türk İirası, Ücret tarifelerinin de Ticaret Odı.ıı geçinme endeksi üzerinden tesbiti etrafındakl müzakerelere devam edileceği söylenmektedir. Şirketin tarifeleri ucuzlattık- tan sonra yolcu sayısının günde 12 bin kadar arttığı anlaşılmıştır. Şirket buna rağmen zarar 'ettiğini söylüyerek fiatların arttırılmasını istemiş, fakat bu İstek reddedil- miştir. Dış İşleri Bakanı Ankarada ehrimizde bulunmakta olan Diş İşleri bakanı Bay Tevfik Rüşdü Aras dün akşam Anka- raya dönmüştür. Kim Öldürmüş? Bir Kadın, Erkek Karde.- şini İtham Ediyor İzmir, ( Hususi) — Urla rında Bayan Meleği kıskanclık yüzünden öldürmekten suçlu Mug- tafa karısı Bayan Eminenin mu- hakemesine Ağır Ceza mahkeme- sinde devam edilmiştir. Maznun kadın bu celsede demiştir ki: “ — Ben katil değilim... Me- leği öldüren kardeşim Ahmeddir Ahmed, bu hakikati itirafım ha. linde beni öldüreceğini 5ö ; du. Ben de şimdiye kadar izle- mek mecburiyetinde kaldımg !(at_il kadının ifadesi eh;ı'ı'ımiw- yetli görülmüş ve tahkikatın ge- nişletilmesine karar verilmiştirg CİvVa- ylüyor- Ruhani Kılıklar z Ibadet yerleri dı ların giyecekleri etmek Üzere Salı Ermeni patrikhaneleriııdo ruhani meclisler toplanarak müzakere yapacaklardır. şında papas- elbiseyl tesbit günü Rum ve Bir okuyucumuz yarzıyorı İSTER İNAN “Ökonomi bakanlığı, İstanbulda kok kömlrü satı- şında bütün kış mevsimi müddetince ihtikâr yapıldığı neticesine varmış ve kömür fiatlerinin ton başına, bugünkü fiattan altı lira eksiğine i geldiğine karar vermiş. Demek oluyor ki İstanbuldaki kok kömürü tacirleri halktan vüz binlerce 1lira fazla para almışlar. satılması İâzım nın bu husustada geldiğine; İSTER /NAN t's-î-'-s-z: İNANMAI! ISTER INANMA! Telefon şirketinin, Tramvay şirketini aldığı sabit olan paralar, hükümetin mü alındı. Acaba kok kömürü satışından paralar da geri alınamaz mı? Bence, İktisad bakanlığı- mutlaka 9 n fazla olarak dahalesile geri faz'a alınan bir karar vermesi lâzım e 4 .iıv_rsı 3 ir TeT Sözün Kasası Asri Er Kahvehaneler ** — Ankaraden, Istanbul — gazetelerine telefonla ge'en bir haber, k: hvehane- lerin islâh edileceğini müjleliyor : İlkin, Ankara, İstanbul ve İzmır gibi büyük şehirlerde birer örneklik kah- vehaneler yapılacakmış. Bunda baş- ka, mahalle aralarındaki küçük kah- vehaneler'n de birleşerek, kahvehane sayısının azalması, buna karşılık, ka- lacak kahvehanelerin daha temiz bir hale gelmesi için tedbirler alınacak- mış. Gayet doğru, son derecede haklı bir fikir! Okadar doğru ki, insan şim- diye kadar, bu fikrin neden hıbra gelmediğ'ne şaş'yor. Öyleya her şey yenileş'yor, asri o'uyor. Asrilik herşeyi kapledı; evler asrileşti, kübik oldu. Odalarııaızın töşemeleri sari — ve kübik oldu!'ar. Esci salhane'er asri bir mezbaha oldular. Mezarlıkların bile asri olma- sına karar verildi. Kahvehanelerin eskisi gibi, mahalle aralarında, sayıları bilinemiyecek ka- dar çok, fakat her biri daracık duü« manlı küçük küçük dükkânlarda kal- ması elbette doğru olamazdı. Kahvehaneler hakkındakl Üdiy. vurda, beni düşündüren yalnız - bilre nokta var: Büyük şehirlerde yapı'acak örneklik kahvehanelerin orta Avrupa şehirlerindeki kahvehanelere benzer bir surette kurulması isteniliyormuş. Vakıâ. orta Avrupa - şehirlerinin, hele Viyananın büyük ve güzel kahvehaneleri çok meşhurdur. Başka bir yerden ke-hvehane örneği almak lâzım olursa, orta Avrupadan almak çok doğru olur, Fakat, benim fikrimce, — bizim kahvehane örneğini başka yerden almamız doğru olamaz. Bunu o 'ta Avrupalılar değil, kenar Avrupa ılar, hattâ yukarı ve aşağı Amerika ılar duyarlarsa bizi ayıblarlar, Çünkü, herkes bilir ki bütün dünya kahveyi de, kahvehaneyi de bizden öğrenmiştir. * Rahmetli Tevfik Fikret öldüğü vakit, onun şerefine bir yerde top- lantı yapılmış, konferanslar verilmişti. O vakit konferansçılar arasında bu- lunan ve kendisine “biricik filozofu- muz, dedirten biri, rahmetli büyük şairi anlatırken l bir- #abbire Rülerek:.i amış, sonra bir - — Tevfik Fikret mahalle kahve- sine gitmezdi. Biz gideriz! Demişti. Eğer onun dediği gibi rahmetli ömründe mahalle -kahvesine hiç gitmemiş ise, şairliğinde olduğu gibi, yaşamasında da müstesna idi demek olur. Çünkü mahalle kahvesi olsun, yahud “kıraathane,, dediğimiz daha yülsek kahvehaneler — olsun, kahve içilen yerlerin bizim hayatımız- da büyük &hemmiyetleri vardır. Çocuk iken, biraz büyüyüb de, bir kahvehaneye yalnız başınıza, yahud arkadaşlarınızla giderek, gşöyle bir oturmaya ne kadar havâs etmiş oldu- | ğunuzu elbette hatırlarsınız. Çünkü kendi kendine, yahud - arkadaşlerla kahvehaneye gidebilmek Aâdeta bir serkestilik elâmetidir. Daha sonra - mahalle kahvesinö gitmeseniz bile - şübhesiz birçok va- kitler nizi kıraathanelerde îeçirı:niı— sinizdir. Yorulursunuz, bir kıraectha- neye girersiniz. Birile buluşmak ister- siniz. Bir kıraathanede buluşmak için sözleşirsiniz.. z Hele Bayanlar da büyük kahve- hanelere serbestce gidebildiklerinden- beri kahvehanelerin kıymeti ne kadar arttı!. Geçenlerde Bursaaya gittiğim vakit bana en ziyzde sena ettikleri yer, güzel bir manzaraya karşı bir sed üzerinde, Bayanların çokca git- tikleri bir kahvehane olmuştu! Bizim icadımız olan ve hayatımızda büyük yer tutan kahvehaneleri islâh etmenin yolunu bu!'mak da yine bize düşer. İstanbulda Bahar Günleri Şehrimizde hava dün çok gü- zeldi. Bulutsuz bir gök ve ılık bir güneş dün İstanbullulara çok iyi bir gün yaşattı. lge!e yBcşığaziçinin birçok yer- lerinde hatk kıyılara dökülm_üşfü. Hava bugünde, mayıs günler: gibi çok açık ve güzeldir.