z et SAÇ Y K n l A K, #ür ON Ç w M A M M A a A ZARL ERe, e SA BDEERE t ÂAh Yede, Bir Leh üpon A'Iİaşması _._"J;""l' Kurumundan — memnun aa uosurların siyasal fanliyetleri mak Oriaae töyle dursun gittikçe geniş- Japon tum bir. tezahürü, bir Leh- —.:' aakeri anlaşması şeklinde mey- e tikmiş oluyor. Japonya Uluslar hı.-'“"' ayrılmıştır. Lehistan bu mda aza ise de bazı cihetle en ..,_';:: değildir. Binaenaleyh - birl- yaklaşmak hususunda bu U bir sebeb olmuştur. Japonya ise de S” Kurumundan çi .._""'“"lın elabilmek çekildi. bildirdiği tarihtön — İtibaren İki ehi Zeçmek İârımdır. Japonya İle töre GUN aralarındaki anlaşmaya x.'__hhlm-. Japonyanın Uluslar 4 nezdindeki — menfaatlerini :""- vazifesini Üzerine alacak, SNi devlet mubarsbüyo amosbur ı,&ı"l biribirlerine lâzım — olan Maddeleri ve harb malzemesini bişi SS er, eğer taraflardan yalnız far; '.llllınbo edecek olursa öbür &a İsstane bir bitaraflık muhafaza sik, :'“ Umuümi — çizgilerile buna böyle bir ittifakmame dememezse de _:: ittifaka yarmak İçin atıl im bir adım olduğunda da #ibhe Yoktur. — Süreyya S KSOVyet Rusyada Olkozlar Kongresi koy MStkova, 13 (A. A.) — Kot m kongresinde Yakovlef Rusyanın ziraat vaziyetini ı.,l"' Sahada elde edilen mühim 'akkilerden sonra kolkoz nizam- lerinde yapılmasına lüzum Sörülen tadilâtı anlatmıştır. h.B" izahata göre, 1933 de * kental buğday, Iki kental Pâtes ve yarım kental sebze ı n Kolkozlu — bir - aile şimdi I kental buğday, 8 kental pata- ve iki buçuk kental — sebze aktadır. Ziraat mahsüllerinin bu d ="| Sayesindedir. ki vesika Ünü kaldırmak imkâni hâsıl Aı.,.."." s“'yot - İspanya Hava Hatları 18 (A. A.) — Kabine, Al. drid, lı., p ÜRe Güngar berürbelben işalii Yeni Amerikan Deniz Tahsisatı Vaşington, 18 (A.A.) — Hükümek, deniz programının tahakkukuna sar- fedilecek 38 milyon 98 bin dolarlık tahsisatı kabul etmiştir. Bunun 15 milyonu Havay adalarında Psarihar- | GÜsall bahrinin takviyesine meaktır. Bu tahsisat, 1936 büd- e bayındırlık büdeesi için kon- muş olan 300 milyondan alınacaktır. Pearlharburda cesim ve sabih bir havuzun İnşası İçin 10 milyon, Pana« ma kanalı havzasında — yapılacak teslsat için 2 milyom ve harb gemile- rinin teehizatı için 6,110,000 dolar tahsis edilecektir. Fransada Bir Alman Zabiti Casusluk Yaptığı Şübhesi Üzerine Tevkif Edildi Paris, 13 — Löjurnal gazetösinin verdiği*habere göre sabık bir. Alman zabiti olan ve seryeti milyonları bulan Baron Kleman dö-Radoviç Fransa zabıtası — tarafından — tevkif edilmiştir. Bu zat 1900 yılında Pariste yerleşmiş ve harb müddetini P: geçirmiştir. Bu sırada İspanya, Ame- rika, Felemenk ve diğer bitaraf memleketler arasında birçok seya« hatler yapmış, zabita — kendisinin easusluğundan — şübhelenmiş, fakat kendisini bir — türlü — cürmümeşbud balinde yakala: mıştı. Hitler Sar'a Gidiyor Sarbrük, 13 (A. A.) — Bay Hitler 7 Mertta buraya gelerek birkaç gün kalacaktır. İki Tayyare Çarpıştı Londra, 13 — İki İngiliz tayyaresi Malta adası civârında hayada çarpiş- mış, İki zabit ölmüştür. Alman Mültecileri Londra, 13 (A. A.) — Alman mültecileri yüksek — komiserliği daimi komitesi, bir kısım mülte« cilerin cenübi Amerikaya muha- cereti —imkânlarını — mahallinde mümkün olama- tedkik projesini tasvib etmiştir. Yüksek komiser B. Jaymes Makdonald, Mart ayının başında Amerikaya cenübi muvasalat M0" Projesin tasvib etmiştir. edecektir. *'ı"'%m_mwı GECENİZ HAYROLSUN ! Yazan: Server Bedi Te İnce çocuk! Bir sani- teyi ı'"llırlıı falına bakarak her tan B l anlar! İşte onunla To- 5“.':lllıdı|(| fark... he N.:]ıdıı ellerini göğsü- B çi ıır'ıl; &. Bilmer, : *i bir mezsin değil, gayet Yen ..f_'_;_'-hı sebebini kat'iye -< edemezsin. oldup — SSanla bir münakaşa mı u'lly::::ı K P_'hi sen fazla ök- , Aırhl:’“" Bugün ruzgâr ün gid So0nbahara girdik. h—Uliııı' 5.,“:"'- bir. otomobile SA konuşalım e Uda bir dükkân- — Peki., F lıuıdıyo,m bi ı biraz ıı.bı,MdPı"' Tllüür ni tmesini ” be ni söyledi. Bebek- U bir etomobile bin- akat sen anlat, M-2 35 ihtiyatsızlık olacağı İçin hemen ayrıldılar ve Dolmabahçe önünde buluşmak Üzere ayrı ayrı iki otomobile bindiler. Beyoğlunda tenha bir dükkân meleri köşesinde — oturmuşlardı. Selma anlattı. Kendisinin Nejada gönder- diği bir mektubla Nejadın o gün yazdığı mektubull Halimenin nasl sakladığını ve vermediğini söyledi. Nejad bağırmıştı: — Maksadı nedir? Sebeb? Se- beb nedir? Ah... Işte Selmanın bunu söy- lemesine imkân yoktu. Bütün maharetile birşey gizlediğini mez- dirmemiye çalışarak: — Bilmiyorum, dedi, işte beni korkulan da bu ya, bilmiyorum... — Nasıl olur? Kendisi ne diyor? — Üstüne hücum ettim, sa- çım başını yoluyordum, boğacak- dım, fakat hiç birgey söylemiyor. SON POSTA Makon Balonu Düştü 81 Kişilik Mürettebatını Amerika Harb Gemileri Kurtardılar Ka * v Makon Amerikan şehirleri Üzerinde uçarken... San Framsleko, 13 (A A.)— Acunun n yüce hava gemisi olan ve Âmeri- alı bulunan * Makon ,, balonu, ma: alar ema- sında Keliforniya açıklarında denize düşmüştür. Makonun 80 kişilik mürettebatı harb gemileri tarafindan kurtarılmış ahamıştırı “ Balonda sakâtlik var, düşüyoruz. ,, Bunun arkasından bir telsiz daha alınmıştır. “Ciddi bir kazaya uğradık, denize konar konmaz balonu terke- deceğir.,. Harb gemileri olelâcetü, balonun denize düştüğü noktaya koşmuşlar ve mürettebatı kurtarmış'ardır. Kurtarılanlar 81 kişidir. İki kişi kayıbdır. Kazanın Sebebi Vaşington, 13 (A. A.) — Makon balonunun süvarisi raporunu vermiştir. Rapora göre, balon kıç tarafındaki bir infilak yüzünden'kazaya uğramış, süvari balonu denize İndirince balon Ikiye bö ünmüş ve sonra batmıştır. Bu kazanım mahiyet itibarile gara- beti guradadır ki kurtulan kumamdanı bundan evvel Akrom balonunun kazası sanasında kurtulmuş olan tek bittir. n :Boıı Posla: Bu münasebetle — No demek? Elbette bir maksadı var. — Tabit bir maksadı olacak... — Peki nedir? Maksadı nedir? Mektubları ne yapacak? — Bilmiyorum, belki de beni linde tutmak İstiyor. S "_: Nasıl elinde tutmak? Niçin? — Belki beni âciz bırakmak isteyor. Ne bileyim... Onu bir daha kovamıyacağım, — edemiye- ceğim, her dediğini yapacağım... Bu mektublar onun elinde daima ezici ve dolu birer silâh olacak... Nejad gözleri bir tarafa dala- rak, hafif öksürükler arasında, sayıklar gibi mırıldanıyordu : — Demek senin bir mektubunu bana vermedi, benimkini de sana... Ne vakit yazmıştın ? Bu mektub- dan niçin bahsetmedin? Maksadı nedir? Çok tuhaf — şey.. Ne cür'et! » — Tehlikeyi düşün, Nejadi... Bu mektublar Tosun Beyin eline geçerse ben mahvoldum, bunu eyi bil! ' — Susl! Felâket! Benim de bu karıyı boğacağım geliyor... size son yıllara aid balom facınlarını hatırlatalım: İngilizlerin (101) numa- ralı balonu bir uçuş esnasında Franza toprakları Üzerine düştü, bütün mü- rettebat öldü. Bunun üzerine İngiliz- ler (102) mumaralı balonu - kullan- maktan vazgeçtilör. Franmızların Al- manyadan tamlrat boreuna karpılık aldıkları Dikamut balonu da — Ak- deniz üzerinde uçarken bir yıldırım Isabetile yandı ve bütün mürettebatı yanarak oldü. Amerika bahriyesinin Akron balo- nu da bir kaza neticesinde mahvoldu. Yine Amerikalıların Şenandoa balonu da bir kazaya kurban gittl — Bugün Arızanız olarak Avrapa ile Amerika arasında devamlı seferler yapan za- dece Almanların Zeplin balonu vardır. Almanlar ikl zeplin daha inşa edi- yorlar.) Bir İsponyol İhtilâlcısının Mahkümiyeti Oviedo, 13 (A.A.) — Harb divânı, ilen emirlere rağmen, ihtilâl esna- tüfeklerin — hakanizmalarını üzerinde bırakan miralay Deverezayı müebbed hapse mahküm et Z Avusturyada Bir Fabrika Çöktü Viyana, 18 — İki fabrikanın infilak ederek yandığı haberi asılaızdır. Yal- nız Ştayfeld fabrikası — bir çöküntü yüzünden hasara uğramıştır. sında Sayfa 5 Gönül İşleri İki Kadın, (ki Derd Bursadan “ N, R. $,, imzasile al- dığım bir kadın mektubu; “Dört sene evvel tanışmıştık, dost olmuştuk, bir kardeş gibi konuşuyordu', fakat benim içim- de bir nişanlı sevgisi vardı, yalsız bunu bhiç — söylememiştim, hep kendime saklamıştım. Sonra iki- miz de mekteblerimizi - bitirdik. Anadolunun ayrı ayri birer köşe- sine dağıldık ve zaman geçti. Bir müddet evvel Samsundan bir mektubunu aldım, bir birimizi asla unutmıyacağımız hakkında yekdiğerimize — verdiğimiz — söza sadık kalmayışımdan şikâyet edi- yordu. Halbuki ben böyle bir söz vermemiştim, — anlaşılan sevgimi gözlerimde okumuş olacak dedim ve mektubuna yazdığım cevab- da ilk defa olarak aşkımdan bahsettim. Ses çıkmadı, ikinci, üçüncü mektübum da şiddetle karşılandı, bu arada (Samsun) dan ayrıldığını işittim, tereddüd için- deyim, acaba mektublarımı al- madı mı, yoksa bende bekleme- diği bir sevginin mevcudiyetinden ürktü de cevab mı vermedi, bi- miyorum.,, Bu okuyucum mektubuna, bah- settiği gencten aldığı mektubun kopyasını da leffetmiş, okudum ve itiraf ederim fazla sıcak, ümld yerici bulmadım, Hakikati uzak- dan kesdirmek mümkün - değil, fakat bahsettiği tahsilde ve tanı- şıklıkda bir gencin birdenbire sesi kesivermesini tabil bulamiyorum, mektubların kaybolmuş olması ih- timali daha galib. Bu takdirde ise ümid ederim bu satırlar mes- ? eleyi halletmekte âmil olacaktır. TBYZE Bir Tıb Âlim! Paris, 13 (A.A.) — Tıb aka- demisi B. Kamil Gereni tababeti baytariye kısmına üza seçmiştir. B. Gern, profcsör Kalmet ile 36 yıl birlikte çalışarak, B. C. G. verem aşısının keşfine yardım etmiştir. ——— Fakt niçin, canım, niçin?.. Olur şey değil... İnsanın... Boğucu bir öksürük Nejadın #özünü yarıda bırakmıştı. Selma onun boyun atkısını daha munta- zam ve daha sıkı sararak; — Sen bir çay ç, yavrum., dedi, Ffena soğuk almışsın, — Biraz da sinirden,, Tasanın bütün kuvvetlerini âciz bırakan alçakça bir taarruz.. Ah, Nejad Halimenin asıl maksadını, iğrenç teklifini bilseydi alçaklığın — derecesini © zaman anlardı. Bu düşüncesinin de onun tarafından sezilmemesi için Selma gözlerini önüne iğdi. Nejadın kol düğmesile oynuyordu. — Çok ihtiyatsızlık eti Diye mırıldandı. aei — Evet, fakat senin bu karıya emniyetin vardı. — Benim hiç kimseye emniye- tim yoktur. Fakat bu kadın para canlısı olduğu İçin nihayet hük- müm paraya geçer, diyordum. — Para aşkı, müzayedeye tabl bir ihtirastır, ona da güve- nilmez. | — Ben Halimeyi evlenmeden iki sene evvelinden beri kullanı- yorum. Şimdiye kadar hiç böyle bir hareketini görmedim. Selma bunu söyledikten sonra düşündü: « Fakat o zaman İbra- bim — yanında değildi. - Kambur balzsının * yanında — oturuyordu. Eğer e mel'un olmasaydı. Hal'me bu namussuzluğu yapmazdı. » Nejad dedi ki: — Belki senden para kopar- mak isliyor? — Teklif ettim tabil... Elli, altmış, yüz lira teklif ettim, kabul etmedi... — Belki daha fazla, çok daha fazla koparmak istiyor? — Bilmiyorum, — zannetmiyo- rum. — Evet, çünkü bir şantajda paradan başka ne gaye olabilir, Selma? Azıcık sabret, göreceksin ki bu karı ıı:.ndoı daha — fazla ara İsteyecel . — Hıyyır. Nejad, hayır.. Öyle olsaydı bir az hissettirirdi, teklifiml kökünden söküb atmazdı, gör- medin, öyle bir hali vardı ki, okadar kat'i söylüyordu ki.. ( Arkanı var )