14 Şubat 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

14 Şubat 1935 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ankara Köylerinde Son Posta Ankara ( Hususi ) — Bağzlum buraya 17 kilometre mesafede Keçiören ile Etlik bağları civa- rında 300 evli 1800 — nufuslu blr köydür. Meşhur Ankara armu- du bu köyde yetişmektedir. An- karaya bağlı bir nahiye merkezi olan Baglum kendisine bağlı 10 köyün tam ortalık yerinde ku- rulmuş bulunmaktadır. Nahiyede her adım başında bir suya, bir kaynağa rastlanmaktadır. D- iz yüzünden 1500 matre yükseklikte olan Baglum'da köyleri ile birlik- te senede 400-500 doğum, buna karşı da ancak 40-50 ölüm vakası kaydedilmektedir. Bu mukayese havasının ve suyunun — güzelliğini tarif ve halkın sıhhatli oluşunu ifade içindir. Armudculuk Baglumda kazane temin eden belli başlı işlerdendir Her aile her yıl en az bin kilo armud iİstihsal etmektedir. Bagzlum halkı şimdiye kadar Ihmal edilmiş bu yüzden de oku- yub yazma bilgisinden mahrum kalmıştı. Fakat köylerde mek- tebler miya başlıyan Cumhuriyet Hü- kümeti burada da Üç sınıflı bir mekteb kurmuş, sonra da bu. - mektebi beş sınıflı olarak büyüt- müştür. Bu sayede Bağlumlular da okuyub, yazmıya, dünyada | olub bitenleri duyub öğrenmiye başlamışlardır. Nahiye müdürü ile muallimler elele vermiş bir vaziyette çalış- makta, böyle elbirliği ile yaplan çalışmalardan da iyi neticeler alınmaktadır. —Muallimler bütün masraflarını da kendi keselerin- den ödeyerek iki sınıflı bir mil- let mektebi açmışlar, — okuyub yazma bilmiyen büyük köylüleri de okutmiya başlamışlardır. Bir Kadın Savlav Şoerofine Ziyafet İzmir, ( Husust ) — Balıkesir saylavlığına seçilen Karşıyaka kız muallim okulası çevirmeni Bayan Sabiha Göçkül şerefine muallim arkadaşları taralından bir ayrılma ziyaleti verilmiştir. Baki Zabtiye, Çatalçeşme sokağı, 25 İSTANBUL Gazetemizde — çıkan yan ve resimlerin bütün hakları Mahfuz ve gazetemize aittir. Gelen evrak geri verilmez. ilânlardan MeS'uliyet alınmaz. için mektuplara 10 Devep W:ıııl ilivıııp'luıı&ı.hm“ Posta lıııluıııı' 741 İstanbul Telgrat :Sonposta Tıı:::maozoS tesisine, — herkesi okut- | Bakırı Kokusundan Anlıyan Bir Işçi 33 Sene Ergani Madenlerinde Amele Başılık Yapan Bay Şerif Bir Külçedeki Cevheri Bir Kimyager Kadar İyi Bilir Ergani (Husu- si) — Yakında işletilmeğe baş- | lanacak olan Er- gani Bakır ma- denlerindeki ha- zırlıklar bitirilmiş gibidir. Erganl bakr rının evyela Asır riler - tarafından bulunduğunu, sonra Cenevizli- lere, — İranllere, Türklere — geçti- ğini — söylerler. İlk zaman'arda Orman nazare- tine merbuttu, buralarını parça parça müstecirlere verirler, sonra çıkan bakırları müstecirler hükü- mete satarlardı. Seferberlikte İş- leme iki sene durdu. Soora Har- biye nezaretine geçti. Ilk defa madene geen Almanlar sondaj yapıb gittiler. Kurtuluş savaşını 3 müteakıb da Iktisad Vekâletine, Itibarı Millt bankasına devredildi. Şimdi maden İş Bankası, Ma- liye Vekâleti, Doyçe Banktan müteşekkil 3 milyon liralık bir sermaye ile kurulan şirket tara- fından işletiliyor. Ergani Bakır madeninde şir- ket bütün faaliyetile çalışmakta- dır. Yapılan inşaat meyanında 5 ambar binası, bir kanlin, bir de- mirhane, bir tamirhane, vagon asansörü, 2 su doposu, bir köprü, iki memur ve bir müdür evi, bekârlar dairesi ve fiınn binası yapılmıştır. Bu sene de bir müdü- riyet dairesi, bekârlar apartımanı, izabehane, elektrik santralı yapı- lacaktır. Yakın zamanda başlanacak olan çalışmalarda bir milyon met- re mikâb tahmin edilen toprak kütlesi de kaldırıldıktan — sonra başka bir iş kalmıyacak ve ma- denlerin sevkı başlıyacaktır. Senelik İdhalâtı w Karaman (Hususi) — Kasa- bamızın kir senelik ithalât vazi- | yeti şudur: Bir sene iİçinde Karamana 1500 kilo kahve, beş — vagon petrol, 1000 kilo çay, 20 bin kllo prinç, 15 bin kilo sabun, 10 bin kilo zeytinyağı, 30 bin lirahık — manifatura, 400 —vagon arpa ve buğday idhal edilmiştir. Bundan başka birer miktar derl ve yapağı İdhalâtı da vardır. Karamanda Zehirli Gazler Hakkında -| Konferanalar Veriliyor | Karaman, (Hususi) — Orta mekteblere müsald zaman bulun- dukça talebeye ve ve İlerine zehirli gazlar ve korunma çareleri hak- kında konferans'ar verilmektedir. Dersler fen — muallimi — Ali Dağdeviren vermektedir, Wardinde G:ca Dersleri Mardin (Hususi) — Halk Evi gece dersleri ihdas etmiştir. Bay Habib — tarafından — isteyenlere Fransızca öğretilmektedir. Adapazarında Umumi Keclis Azaları Adapazarı (Hususi) — Mec'isi Umumi ivtihabı yapı mış, y Galib Doğancı, Bay Salih, Bayan Lâmia Gaffar, Yusuf Özkaya, Bay Selim azalıklara seçilmişlerdir. Adapazarında GCrip Adapazarı (H: ) — Grip hastalığı (salgın halindedir. Bütün | | mektebler bir hafta müddetle tatil edilin şlerdir. Göçmenlerin Paraları Tekirdağ ( Hususi ) — Bulga- Fislan ve Romanyadan gelen göç- menlerin ellerinceki Rumen ve Bulgar paraiarının Türk parası ile değiştirilmesi Için Ziraat Ban- | ka'arına emir verilmiştir. Erganide imalâthane sahası ve Ihtiyar işçibaşı Bay Şerif bakışta apzlarlm. Hattâ bundan lmıfç_ sene evvel, Almauyadan ılld maden mübhendisi Dünya bakır Piyasasında ehem- miyetli — tesirler uyandıracak olan bu tükenmez ser- vetimiz hakkında 33 sene maden mağara çavuşlu- ğunu yapmış olan Bay Şerif ile ko- nuştuk. Bay Şerif diyor ki: — 33 sene Ergani madenle Hndü — çalıştmı, görgü ile bir ma den mübendisin- den ziyade bilgim vardır. Bir maden külçesinda yüzde kaç bakır olduğunu bir gelmişti. Bunlar Ergani bakırının en iyi cinsinden bir nümune göndere- ceklerdi. Tedkikat yaptılar ve birer parça gönderdiler. Halbuki gönderdikleri nümuneler — vasat derecede idi, bana müracaat et- tiler, ben de bakırın en iyi cim sini şöyle bir göz gezdirişte bul- dum, verdim. Senelerce bakırın renginden, kokusundan yüzde kaç bakırı havi olduğunu anlarım., — Iğdırda giydirilen yavrular ve himaye heyeli Iğdır ( Hususl ) — İlkmekteblerde okuyan yardıma muhtac - tale: belere himaye beyeti tarafından esaslı yardımlar yapılmaktadır. Bu yavrulardan yirmi kişiye heyet tarafında elbise ve ayakkabı veril- miştir. Talebelerin diğer ihtiyaclarının da teminine çalışılmaktadır. Antalyada Belediye Meclisi Kafeslerin Ve Çarşafların Kaldırıl- masına Karar Verdi Antalya, 13 (A. A.) — Am- talya belediye maclisi nisan ayı nibayetine kadar sonu alınmak üzere çarşafın kaldırılmazını ve şubat sonuna kadar kafeslerin kaldırılmasını karara bağlamıştır. Sıvasta Operet Sıvas (Hususi) — Tırhal şeker fabrikası Şarkın sadece şeker ihtiyacına cevab vermekle kalma- makta, halkin rubi — zevklerini okşamıya da çalışmaktadır. Fab- rika güzel bir sinema salomnu yaptırmıştır. Bu salonda temsiller de yapılmaktadır. İstanbul Ope- ret Heyeti —fabrikanın sinema salonunda temsiller vermişlerdir. İnegölde Hilâliahmer Genclik Der- neği Kongresi Yapı!dı Inegöl, (Hususi) — Genclik Hilâliahmer derneği senelik kon- gresini yapmış, yeni idare heyeti seçmiş, idare heyeti başkanlığım da ortamekteh müdürü M. Ural Abka edi'miştir. Kâtibliğe maarif memuru Faik Ergün, vezne-arlığa merkez mektebi başmuallimi Re- şad Şener seçilmişlerdir. İzmir Umum! Mecis Azaları İzmir, (Husvsi) — Valilik ge- | nel kurultayına Üye seçimi yapık | mış ve şu zevat seçilmiş'erdir. — | Doktor Kâmran, eczacı Fer'd, ı Bayan Maide Dirik, dektor İz- zeddin, avukat Mosa'a” Münr, | avukat Nuri Fetlab, #vukat Mu- | rad Çınar, dokter Osm:n Yuaus, avukat Ahmed Şükrü. l Küçük Görünen Büyük Kayıdsızlıklar! Yazı işleri dolayısile Pleyat kahramanı Osman Paşanin basını öğrenmek lâzım Şu kitaba baktım, yok. Bu ba baktım, yok. - Siniri büyük kitabhanelere baş 'Nî; Plevneden, Osman Paşadan seden ve etmesi muhtemel bütün kitabları karıştırmıyâ yuldum. Bu araştırma ııfl” Osman Paşanın kendi hı)'lw dair bizzat kaleme aldığı ' buldum, Hattâ onun harbiye mek tebinden çıktığı yıldaki genc bitler Bstesini de elde ettim. kin oolurda da şöhretli M hn babası yazılı değil!... Canım - sikildi, - ayaklı kl“? hane olarak tanıyıb saygt terdiğimiz Bay Hafiz Tamaile, Mahmud Kemale gittim, ğım adı bilip bilmediklerini $4 dum, menfi cevab aldım, Osman Paşa, yakın tarihil en belli başlı simalarından biridifi Içimizde kendini görüb nnı!;; lar bile vardır. le iken H basının adını öğrenmek işte V laylıkla mümkün olmuyor. Çİ“J bizzat Osman Paşa, bu adın bakımından bir gün aranacağ: düşünmemiştir. Halbuki eski Tü'E der, baba adına değil, yedi göbek? kadar ata adına ve o ııoyll', oymak, oruk, ulüs a: pok büyük değer verirlerik fırsat düştükce onları sıralama! borc bilirlerdi. Söz gelimi, aral? rında tanışıklık olmıyan, iki '"a karşılaşınca kendilerini birbirler” ne şöyle prezante ederlerdii — Babam - filândır, Dedef filândır, onun babası şu, d.dd şu, büyük dedesi şudur. Filif ulusun filân oruğuna bağlı glif oymakdanım, filân yerden [', filân yere gidiyorum. y gidiy '.; e Tarihin kıymetini, tarihi kaların ehemmiyetini pek İyi sonra gelecek nesiller tarafın okunmak Üzere tercümeihaltel zarken nefsini şöyle tarif edi) * Asya kalesinde Tokad şek| rinde 1249 tarihinde dünstf geldiğim kuyudat — ile sabitti" pederim Istanbulda bulunduğ!ü dan küçük yaşımda ailemle O'J hicret edilmiştir.,, d Görüliyor ya. Babasından setmek İçln İkinci bir vuil.# varken yine ihmal ediyor, adını yazmıyor. Bunlar küçük büyük — kayıtsızlıklı e Ünkü tarihin bir sayfasını İr satırını aksaklaştırır!.. FAKAŞI M&m Bürün üLkeyi HER CÜN

Bu sayıdan diğer sayfalar: