Seyfa L 8-2- 985 valdesi, bu fikre binaen, belki de Şaban paşalarla dibi daha çukur, etrafı yaldızlı, Sofra piyatalarından büyükce kenarları ( A) markalı, elmestraş beş tabak. perisi hoş olma- Birinde güllü, tarçınlı, berga- | dığından, davram matlı akideler; birinde bademez- | dı: mesi, fıstıkezmesi, Hindistancevizi — Artık bize ezmesi; birinde kaymaklı, fıstıklı, | müsaade gözüm.. fındıklı lâtilokumlar; birinde ala- | Sizlere — doyum turka badem şekeri, portakal | olmaz, hamdise şekeri, kişniş şekeri; birinde de | akşam — ezanları alafranga fondanlar, çikolatalar, | okunacak.. Biraz Karamelalar... Mehmed paşala- Bu beş kâsenin önünde, balık |İra, bira da Hasan tabagı şeklinde, uzun, yayvan, y | paşalara, — vakit ne elmastraştan, yaldızlı, markalı | kalırsa bir lahza bir kap; içinde früvi glase. Kâse- | da, şöyle ayakta, lerin arkasında, bir düzüne gümüş | Hüseyin paşa- kupa; içinde Karakulak suyu. lara uğramak da Kalfalar İçeri adımını atarken, | lâzım... Hiç ra- antredeki org kılıklı rehavi çalgı | hatsız olmayın da harekete getirilmiş, Hamidiye | yavrum, Rabbiye marşını tatturmuştu.. emanet olun gü- Salondakiler, yine itişip kap- | zelim! şarak ayağa dikilip divan durma Şaban paşa- şekli aldılar. nınkilere, tek lâf Marş bitinceye kadar kimse söylemek - değil, yerinden kıpırdamadı. Başlar öne yan bakış bile eğik, gözler pabuçların ucunda, | yok. Bostan korkuluğu yerine ko- zifaf gecesi ehlinin da yub yürüyüverdi. (Âbu canım âbul) der gibi bir vaziyette beklediler. Rehavi çalgı bu, durduramaz- san yahut vidasını döndürmezsen kurulması bitinceye kadar ayni havayı çalar, Bereket versin, o beğenmedikleri Gülfem, akıl edib Üçüncü devre başlarken alâmeti durdurmuş, herkese: (Oh kurtul- duk! ) dedirtmişti. Şeker tepsisi, Şaban Paşa- nınkilerin önüne getirildi, Büyük hanım, -gözü de galiba tavuk karalı olacak- dişsizliğin- den açıb bademezmesi veya lali- lokum aradığından tutturmuş, her kâseye bir defa el daldırıyordu. Mübarek kadın parmağını değdi- riyorsun, katı mı, yumuşak mi anlasana... Hayırl.. Şekeri alıb ağzına soktuktan sonra (bu değil!) diye çıkarıb yine tabağa koyuyor, baş- kasını deniyordu. Nihayet ortanca hanımı — Elimden iğrenmezsenliz ham- ferdiciğim!.. diyerek kocaman bir fistikezmesi uzattı; büyük hanım da, titrek parmaklarile avurduna yerleştirdi. Bu iş çorab söküğü gibl gider. Hımhım, peltek hatun İle birkaç hammefendi daha, yerlerinden kalktılar, Şunu bunu geçtik, bunlar vü- kelâ takımları, ileride paşaların mensubları. Binaenaleyh antreyo kadar çıkarıldılar. Öplşülerek, koklaşılarak ve- dalaşıldı Dilâver ve Mecan ağalar keltuklara girdi. Kendi hadımları etek tuttu. Binek taşına yanaşan arabalarına bindiler, başağa, Boş- nak kapıcı, bahçivanbaşı taraflar rından da kapıdan selâmetlendiler, Fırsat bu #Frsat.. Atâ paşanın hanım bir tarafdan, ablası ortan- ca hanım diğer tarafdan, yuvar- lana yuvarlana koridora kaşuyor- lar, güya seslerini salondakilere duyurmiyacaklar, hiç farkında ol- madan avaz avaz haykırışıyorlardı: — Kız Yekta, kâfir yumurcak neredesin?.. O kazık karıyı da alıb yine hangi deliğe tıkıldın? — Yekta, evlüdcığım ses ver, çık meydanal.. Kişi arlanmaz s0- yü arlamır; cicimliği bırak, misa- firlerin yanına gel. Haberin yok, ban — paşamınkiler —buyurdu... Şaban Paşanın hanımı şekere âîn_ / yi | x erede — diyorlar, seni hiç ikbal buyurmadı. Azı dişini dü ar? . gösterdi : — Bakmız ne derece çürük. Içindeki pamuğu da yuttum ga- Hba, zira kovuk yeri dilime batı- yor. Tatlı kaçıp da ağrısı bir tu- tacak oluraa başsız tavuk gibi çarpınırım, Kerime hanım, hurma iliği gibi yarık, hiç dudaksız ağızcığı- na küçük bir badem gşekeri so- kuverdi. Şeker dağıtan kalfalar, yeni gelenler var mı diye etrafa bakı- nırlarken, Şaban Paşanın hanm- efendi halayığa seslendi: — Karanfilli olursa dişi tuttur- Öyle ya, en muannid ağrıları bile karanfil yağı dindiriyor... Bana turuncu bir akide verir misin yav- rum?.. Gül gibi tazesin, elinden mi tiksineceğim?.. Karşıdan uza- Küçük odada, misafirlerden filânca paşanın kalfasına koca sağlık vermekle, falanca paşanın kâhya kadınına basur ilâcı tavak ye etmekle, feşmekân paşanın taya hanımın da korku damar- larını basmakla meşgul olan Zi hanım, bu sesleri duyar duymaz, eteğini beline sokub mb diye hanımlarının karşısına çıktı: — Şimdi yukarıdan iniyorum. Yavrucağıma haber verdim. Hiç Üzülmeyin, hazırlanıyor; pembe satendilyonlarını giyiyor; beş da- kikaya kadar geliyor güzelim! Hemşireler, kâhya kadınlarına arkadan koyuna atıb tutarlar, (bir gün tutmak caiz değil!.. Bir ayak evvel deblemeli, bir daha da bu eve oğraşmamalıl.. ) der- tiver kızim! lerdi amma yüzünü görünce da, Bayram misafirliği saatlerce | bu Ilflın_ söyleyenler kendileri sürer mi?.. Adeti biraz oturub | değilmiş gibi, candan ve mültefit gitmek, başka yerlerin de sırasını | bulunurlardı. savmak. Yekta Hamım, yukarı ıını. O bilmem ne paşanın çeneli |matmazelile burun buruna, fanfinde P Büyük resimli roman sammmmmamar 11 aamammumun Vazat: Sormod Muhtar Alus SON POSTA | Zati paşanın kızları idi. Zaten konağın içinde ayrı odada, kazık karı dedikleri ens- titütrisile oturur, kimsenin yanına yaklaşmazdı; ahbab mahbab, kim- seye görükmezdi. Buyuran mişafirler - isterse vü- kelâ ve vüzara takımm olsun, kı- ııfuı ve muamelece mahalle karısı ilıklı iseler, daha doğrusu alal- ranga — değilseler, çizerdi. Yaşlı Başlı hatunlar mümkün- mü ki aradığı gibi - olsun; Böyle- | lerl de varsa da vücutta ben kar bilinden. Kızları ve gelinleri taze- ler de şık değilse, frenk matma- zeller ayarında olmazsa, bir baha- ne bulub ortadan sıvışır, yine odasına kapamır, kıli bile kıpır- damaz, adımını dışarıya atmazdı. ( Arkası ver ) hepsine yan ——— MÜESSİF BiR İRTİHAL Bay Ernest Hoffer, bay Emanusl Hoffer bay ve bayan Daut Motola, Bay ve Bayan Saüli Dwvek ve çocuğu sevgili refikası, anmeleri ve kayın valdeleri BAYAN EMMA HOFFER im vefat ettiğini büyük bir elem ve keder içinde bildirirler. Censze merasimi bugün saat 2 de Yüksekkaldırım Aşkenazit sinağe- nunda iera edilecektir. Üsküdar İcrasındanı Çamlı- cada tötüncübaşı köşkümde mukım iken ikametgâhları meçhul bulun"a Müsyü Hermen ve Müsyâ Mor. Mus- tafa Beye olan Borcunuzdan — dolayı mukum bulun uğu Tütüncübaş köğp kündeki eşyalarınız tahtı hacze alınr mıiştir asna 1 hacizde hazır bulunma» dığımızdan lera ve if.âs K. nun 108 cü maddesi mucibince maballinde tutulan haczi zâbıt varakasını tedkik etmek üzere ilân tarihinden itibaren 15 gün içinde Üsküdar İera dairesinin 933/2222 No. lu dosyasma müracaatları ve bir diyeceğiniz varsa dermeyan edilmek üzere tarafınıza ilânentebliğ olunuz.(341) Denizyolları İŞLETMESİ Acenteleri * Karaköy — Köprübaşı Tek 42362 « Sirkeci Mühürdarzade Man Tel 22740 iskenderiye Yolu EGE vapuru 5 Şubat SALI gönü saat İl de İskenderiye'ye İKİ GÖNÜL BİR OLUNCA.. | Samanlık Seyran Olur ! Salondaki Âlem Devam Ediyordu.. ı Şubat 3 KIYAMET GÜNLERİ Büyük harbe ald yegâne ve müstesna bir raportaj olap tenkidi, CLAUDE ğARRERE'h sert kalemine medyundur. KIYAMET GÜNLERİ yaşanmış bir dram kuvvetini haiz ve bütün dünyayı alâkadar edecektir. KIYAMET GÜNLERİ filmi studyodan değil cepheden gelmektedir. Ve sizi da son derece memnun edecektir. KIYAMET GÜNLERİ Pek yakında SÜ MER Sinemasında Bugün Pangattı — T AN Sinemasında BiTMEMiŞ SENFONi filminin son günüdür. MARTHA EGGERTH Suareden itibaren yeni program BiR GÖNÜL BÖYLE AVLANDI KAY FRANCİS-GEORGE BRENT Tel 43374 Pazur, Çarşamba günleri iki film gösterilecek ve ilk matine #sat birde başlıyocaktır. Şehzadebaşında a —— arın matinelerden ilibaren Hİ hâaı.: î::?: S ŞIK Sinemasında Dünyada mevcud bütün lisanlara tercüme edilen EKMEKÇİ KADIN Meşhur Fransız gahaser filmi başlıyor. Bu senenin iki harika filmi birden, sinema âleminin kiymetli ve sevimli yıldızı RAMON NOVARRO En son olarak yaşattığı ASRiİ TALEBE G-dııî neşe vı”ı'oı filmi Ayrıca ! LİLY DAMİTA ve Hönri GARAT'in pek yüksek temsil :ühl-l ÇALINAN ADAM Heycemnli büyük zahıta filmi, Beşiktuş Sulh İkinci Hukuk Mahkemesinden: Teyzem Feyzul- lah kızı Hatice Nadirenin albı sene evvelinden beri her nmevi irade ve tasarruf kabiliyetinin mevcut olma- dığı fannen sabit olmuş ve mahke- mece hacir Çaltına alınmıştır. Mahcur Kenbuf Bülediyeri . #t Tepebapı — Şahir teyzemin Hacı Ahmed kımı Vesileden Şehir Tiyafeosu — Tıyatrosunda — | güya lli bin lira borç alarak Haydar- hane mahallesinin yeni Tekke soka: Bu akşam saat 20de | yında eski (5) mükerrer yeni (7) No evini rehln gösterdiğine mütedair ya- lNSANUK pılan müameleala kanuni bir kıymeti KOMEDİSİ | olmadığından — gerek bu ve gerek haberimiz olmayan diğer muamelâ- M porda tından mütavellit olarak İhdas edilen Yazan - Balzak | hakların üçüncü bir şahsa devir ve N eş eee )| temliki huzusunun altı sene evveline Eeki Fransız tiyatrosunda kadar tanınmayacağı ve bu babta Bu akşam saat 20 de hüsnüniyet iddiasının dinlenemiyeceği DELİ DOLU ilan olunur. Operet Hatice Nadirenin vasisi Gülhane Yazanı Ekrem Reşid hastancsi muallimlerinden doktor Besteliyen : Cemal Reşid Burhanettin Oszman Tesviyeci ve Tornacı alınacaktır. Askeri Fabrikalar U. Müdürlüğündan: Kırıkkale Fabrikaları için Tesviyeci ve Tornacı ahlnacakdır. İsteklilerin İmtihan için islida ile Ankara'da Fişenk Fabrikasına İstanbul'da Bakırköy Barut Fabrikasına, İzmirdekiler Silâh Tamirhanesine müracaatları. H ağacı 163 kilo çiriş, 112 kilo yapraksız ıhlamur çiçeği 1000 aded kızılcık çubuğu, 10 kental mahlud 112,5 kental kilo meşe kömürü 984 kile iç mahleb ile Yenikapıda kental meşe odunu ve Iki kalemde 450 kilo meşe — TÜRKİYE Bankamızın 1934 yılı Hissedarlar umuml heyeti toplantımı Idare Meclisi kararile 21/ Şubet /935 Perşembe günü saat on dört buçukta Istanbul'da Yeni postane arkasında Imar hanmdaki Banka binasında adiyen yapılacaktır. Toplantıya dahil olmak için mezkür tarihten bir hafta evveline kadar gerek asaleten ve gerek vekâleten 20 his- seye sahib olanların hisse senetlerini Bankaya — tevdi ile karşılığında makbuz almaları rica olunur, Görüşülecek işler: 1 — Idare Meclisi ve Murakıp raporunun - okunması 2 — Bilânço kâr ve zarar cetvellerinin tetkiki ile idare Meclisi azalarının zimmetinin kaldırılması. 3 — 934 senesine aid kazancın doğutulması sureti, 4 — Murakiblerin yeniden seçilmesi ve ücretlerinin tayini, $ — ldare Meclisi azasının toplanma hakkı.