Mubarriri: A. R. No.: 49 İstanbula Geliş.. Cihangirlik Sevdasına Düşen Şnrlkeniıî Bir Sürü Ca- sus'arına Rağmen Seyahat Muvaffakıyete Ermişti.. — Arkasından gelen nal gesleri | pembe bir tül geriyordu... Ter- yaklaşmış, etrafını Kont, Demir, Antuvan almıştı.. Şakacı Demir, gevrek gevrek gülüyor: — Hiç saklamayınız.. Herşeyi gördük... Harhalde köyden mes'ut bir hatıra ile ayrılıyorsunuz. Şövalye, sanki saadetini bütün cihana ilân etmek istiyormuş gibi üzengilerinin Üstünde doğrulmuş.. Elindeki, sırma saçlara sarılı olan gülleri semaya doğru kaldırarak : — Mes'udum — dostlarım... -Hem de çok mesudum... Diye bağırdıktan sonra bu gük- lerin üstüne, candan gelen bir buse kondurmuştu. Zeki Kont, işi derhal anlamış: — Yemin ederim ki, bu gük- ler.. Dün gece herifi kızgın yağ- la haşlayan kızın hediyesidir. — Şövalye, şen ve bahtiyar bir sesle cevap vermişti: — Evet, dostum kont.. Onun. O cessur kızın.. Demir de, söze karışmıştı: — Ah bilmezsiniz... Bu Boş- nak kızları ne candan şeylerdir. Bence Boşnak kızı, aşk demektir.. Sevmek — için — yaradılmışlardır.. Sevmek için yaşarlar.. Ölürken bile severler. — Iş bu kadarla kalsa, birşey değil.. İasanın hayatım da kur- tarıyorlar... Dün gece o Avustur- yalı kart domuz eğer bir tava kızgın yağda — kavrulup — gitme- seydi, bugün bir pusuya daha uğrayacağımız muhakkaktı. Muhb- terem efendime takdim edilen... Ve renkleri - itibarile her halde pek büyük bir mana ifado eden şu güller hakkında bir fikir — beyan etmek had- dim değildir. Ancak, koca bir Avusturya domuzunu bir tava kızgın yağda kavuran el, eğer bana da bir baldıran yaprağı gönderseydi, derhal şapkamın Us- tüne takar, ölünceye kadar çıkar- mazdım. Fakat, nerede bizde © tali?... « Bu sözleri söyleyen, Antuvandı. Şövalye, Kont, Demir; başlarını çevirip ona baktıkları zaman, sü- rekli bir kahkaha atmaktan ken- dilerini ılıııııııl-_dı. * Bu emselsiz güzellik, Şö- valyenin kalbine bir damla Zehir akıttı Antuvanın hakkı vardı. Parise ayak bastıkları dakikadan itiba- ren birçok müşkül hâdiselerle karşılaşmışlardı. Bundan da anla- şılıyordu. ki ( cihangir ) olmak sevdasına düşen ( Şariken ) çok kuvvetli bir casus şebekesi tesis etmiş ve bunları her tarafa yer- leştirmişti. Istanbul surları görününceye kadar şövalye ile arkadaşları çok dikkatli hareket etmişler; en küçük bir vak'a ile karşılaşmadan nihayet Istanbula gelmişlerdi. * Güneş gurup ediyordu. (Eyip- sultan) sırtlarından — Kâğıthane deresine inen bu üç atlı, derenin karşı sahiline geçtikten sonra, Okmeydanına doğru ilerliyordu. Eyibin servi ormanı Üzerinden batan güneşin kızıl ışıkları, Hali- cin “durgün — sularına aksediyor; bütün Istanbulan üzerine koya ! sanenin önünde sıra sıra yatan kadırgalar, baştardeler, büyüklü küçüklü gemilerin direklerinde al, yeşil bayraklar dalgalanıyor.. De- rinden derine akseden davul ve zurna sesleri, uzaktan gelen ezan sadalarına karışıyordu. Ökmeydanının tam tepesine geldikleri zaman, atını dört nala #üren kont Franj Pani ellerini semaya kaldırmış; Marmarayı, Adaları, güneşin son akislerile kıpkızıl bir renk —alan Çamlıca sırtlarını kucaklamak istiyor gibi kollarını açmış : — Ah, Allahım.. Ne güzel memleket:. İşte — Müslümanların cennet dedikleri yer, burasıdır. Her taraf gşiir.. Her taraf hayal.. Diye bağırmıştı. Fakat bu söz- rleve bu emsalsiz güzellik, şö- valyenin kalbine bir damla zehir akıtmıştı. O da, derin derin içini çekmiş: — Eğer babam Osmanlı tah- tına malik olsayd., ben de bu Şir ve hayal beldesinde doyade- ya yaşıyacaktım. Diye mırıldanmıştı.. Halbuki şimdi o, vatan hasretinin bütün acılarını çeke çeke guürbet elle- rinde can veren zavallı Sultan Cemin oğlu, kendisini kimseye göstermek istemiyen muzr bir mahlük gibi tenha ve dolambaçlı yollardan dolaşarak — ecdadının hükümran olduğu bu memlekete giriyor; İstanbul halkının kalbinde hürmet ve muhabbetle yaşıyan babasının ismi üzerine kalın ve siyah bir perde geriyordu. Fakat şövalyenin bu hüznü, birkaç dakikadan fazla devam etmemişti. Kont Sarayburnunun koyu renkli ağaçları arasından camları parlıyan — binaları elile göstererek: — Bahse girişirim ki sultanın Sarayı, muhakkak oradadır. Demişti. O zaman, şövalye yüzünü buruşturarak, cevap - ver- mişti. — Ben de öyle ümit ederim.. Babalarını, kardeşlerini ölddüren.. Saltanat hırsını teskin etmek için her cinayeti irtikâp eden adam- ların oturduğu yer, hiç şüphesiz- dir kl orasıdır. Büyük bir şeref ve memnuniyetle hatırlamalıyım ki babam, alnına bir damla cinayet kanı sıçramadan Allahın huzuru- na gitmiş... — Hay, rahmet olsun canına... Ölüleri arada sırada anmak fena değildir. Yalnız, kapıların kapan- masına pek az bir vakit kaldı. Hayvanları biraz daha sıkıştırsak nasıl olur Şövalye hazretleri?... Antuvanın hakkı vardı. Biraz daha vakit geçerse, kırda yatmı- ya mecbur olacaklardı. Bu üç yolcu — şimdi atlarını dörtnala sürüyorlar; bugün (Taksim), (Tar« labaşı) — mevkilerinin bulunduğu yerdeki —ormanların — arasından sür'atle geçiyorlardı. O tarihte, küçük bir kasabadan ibaret olan (Galata) nın - bugün bile - (Kule kapısı) denilen sur “kapısına geldikleri zaman ortalık kararıyor kapılar kapanıyordu. l BESTT M L ). * Emektar Bir Memur — Demek bana artık - yol veriyorsunuz? Bu yaptığınız doğ- ru bir şey mi?, Ben bütün yaşı- mı müessesenizde yıpratan emektar bir memurunuz değil miyim?. — İşte yıpranmış olduğunuz için buna mecbur kaldık yal.. BERASTE A AY NDĞN ĞN Dünya İktisat Haberleri Beynelmilel Demiryolu Konferansı Sofyadan bildiriliyor: Bugün-- Y lerde Sofyada bey- âz"y:dı Gi nelmilel bir de- uşma miryolu konferansı gapıliyor toplanarak - çalış- mağa başlamıştır. Toplantıya Po- lonya, Romanya ve Bulgaristan heyetleri iştirak etmektedir. Bu toplantının gayesi Roman- ya ile Bulgaristan arasında ve bu memleketlerden merkezi Avrupa- ya yapılan doğru marşandiz nak- liyatının esaslı bir tarifesini vü- cude getirmektir. Bu sayede Romanya ve Bul- garistandan merkezi — Avrupaya doğru ve çabuk mal nakliyatı da- ha kolay bir hale sokulacak ve bilhassa taze meyve ve sebze nakliyatı işleri daha geniş bir inkişaf sahası bulacaktır. * Belgrattan yazılıyor: Eylülün 24 ündenberi kü- çük itilâf iktısat konseyi — toplan- mıştır. Murahhas- lar arasında ameli ticaret saha- sından yetişmiş kimselerin de bulunuşu bu defaki toplantıların Küçük Itilâfa dahil memleketler toplantısı arasındaki ıktısadi bağları daha | kuvvetli bir şekle sokmak yolun- da pratik kararlar alınacağına şüphe bırakmıyor. k Geçen Bükreş toplantısından- beri geçen zaman zarfındaki iş- leri görüşecek olan Küçük Itilâf Iktısat Konseyi anlaşmıya dahil memleketler arasındaki mesele- lerle beraber itilâfın diğer mem- leketlerle olan münasebatı hak- kında da tetkikatta buluna- caktır. Çekoslovakya ile Yugoslavya | arasındaki ticaret bu sayede gün- den güne artmaktadır. 1934 se- nesi için yapılan istatistikler yedi ay içinde iki memleketin müteka- bil ihracatlarının bir sene evvelki dokuz aylık rakamlara tekabül | ettiğihi göstermektedir. “ Belgrat toplantısı bu inkişafı devama çalışıyor. c Bükreşte çıkan Argus gaze- tesinin verdiği | malümata .- göre Belgrattaki Kü- çük itilâf konfe- ransının neticeleri anlaşıldıktan sonra bu itilâfa dahil Yugoslavya, Çekoslovakya ve Romanya millt bankaları umum müdürleri Teşri- nievvel sonlarında Bükreşte top- lanacaklardır. Küçük itilâf işlerinin başarıl- ması için yapılan programda bu Banka “toplanması da K B eee eei " Inhisarlar . Müdürlüğünden: l 280 Adet Ağaç Kalem sapı 2000 ,, Mürekkep Lâstiği 1100 ,, Büyük El Defteri ) 1425 ,, Mukavva kaplı küçük el defteri 13/10/934 Cu- 200 ,, İmza küurutma defteri martesi — saat 14500 ,, Küâğıt dosya 14 te. 900 ,, Masa kartonu 125 ,, Maden kalemlik 4825 Yumak 50 gramlık sicim. 000 Şişe Yarım kiloluk sabit mürekkep b 1000 », ie w kırmızı mürekkep 1800 ,, İstampa mürekkebi 1800 Kutu Büyük ve küçük tel raptiye 15/10/934 Pa- 1650 Şişe Zamk 125 gramlık şişelerde zartesi — saat l 1800 Adet Zamk fırçası 14 te. 1150 ,, Cam süngerlik 1000 ,, Küçük sünger 2650 ,, Yazı makinesi şeridi. 530 Top Çizgili kâğıt 5350 ,, Ka'ın ve ince makine kâğıdı 675 ,, Tezkerelik kâğıt 3610 Kutu Büyük ve küçük karbon kâğıdı 17/10/934 e mü- 36000 Adet 7 numara sarı zarf sadif Çarşam- 15600 ,, Siyah kurşun kalemi h: günü sant | 29000 ,, Kopye kurşun kalemi 14 te. 9600 ,, Renkli kurşun kalemi 275 ,, Yazı makinesi fırçası. Yukarıda nev'i ve miktarları yazılı Levazımı kırtasiye hizalarında yazılı tarihlerde pazarlıkla satın ulmacaktır. Taliplerin nümune ve şartnamelerini görmek üzere hergün ve pazarlık için de tayin olu- * İVAPURCULUK TÜRK ANONİM ŞİRKETİ İstanbul Acentalığı Liman Han, Telefon: 22925 Trabzon Yolu DUMLUPİNARpın30 yi Pazar günü enat 20 de Galata rzıhtımından — kalkacak. — Gidişter Zonguldak, İnebolu, Ayancık, Sam- sun, Ünye, Ordu, Giresun, Tirebolu, Görele, Trabron ve Rizeye. Dönüşte bunlara ilâveten, Of ve Sürmeneye uğrayacaktır. Karabiga Yolu CUMARTESiİ, ÇARŞAMBA günleri saat 20 de Tophane rıhtı- W mından bir vapur kalkar. Gidiş ve dönüşte mutat lakelelere uğrar. İZMİT YOLU Cuma, Pazar, Salı, Çarşamba, günleri bir vapur saat 9 da, Top- | hane rıhtımından kalkar. DABCOVİCH ve Şürekâsı Teli 44708 - 7- 41220 Avrupa ve Şark limanları arasında muntazam posla. Anvera, Rottordam, Hamburg ve Tekandinavya limanları için yakında hareket edecek vapurları ve dünyanın başlıca limanlarında tranabor demen Yakında gelecek vapurlar Norburg vap. 6 'T evvele doğru. Hansburg vapuru T. evvel sonunu doğru. Yakında hareket edecek vapurlar Norburg vap. 12 T. evvale doğru. Hansburg vapuru 3-5 T, saniye doğru. Fazla tafsilât için Galata, Fronkyan han umümi acenteliğine müracaat 'Tel 44707/6 - 41220 |— — —- | kararlaşmıs ise de şimdiye kadar böyle bir toplantı yapmak kabil olamamıştı. Bükreşte toplanacak olatı bu banka müdiranı konferan- | gı Küçük itilâfın para iıluiıi: *t ! nan vaktinde 96 7,5 muvakkat tem'aat parasile birlikte Cibalideki alım satım komisyonuna müracaat arı. *“6190,, * Şartnamesi mucibince 12.000 kilo vakum yağı 6/10/934 tarihine müsadif Cumartesi günü saat “14,, te pazarlıkla satın alınacaktır. Taliplerin & 7,5 muvakkat teminat paralarile birlikte Cibalideki Alım, Satım Komisyonuna müracaatları. *8191,, İstanbul Yedinci İcra Me- murluğundan: Yeminli üç ehli vu- | kuf tarafından tamamına 735 lira kiy- met takdir edilen Hüsrev paşada ka- ap İvaz mahallesinde Aynalı çeşme sokağında ceki 11 yeni 13 arsanın tamamı açık artırmaya vazedilmiş ol- duğundan 3-11-934 tarihine müsıdif Cumartâsi günü saat 14 den 16 ya ka- dar dairede birinci arrttırması İicra edilecektir. Arttırma bedeli kıymeti muhamminenin 9675 gşini bulduğu tak- dirdâ müşterisi üzerinde bırakılacaktır. Aksi takdirde en s#on arttıranın teah- hüdü baki kalmak Üzere arttırma 15 gün müddetle tecdit edilerek 18-11-934 tarihine müsadif Pazar günü aat 14 ten 16 ya kadar keza dairemizde yapılacak ikinci açık arttırmasında arttırma bedeli kıymeti muhammine- nin * 75 şini bulmadığı takdirde satış 2280 N. lu kanun ahkâmına tev- fikan geri bırakılır. Satış peşindir. Arttırmaya iştirak etmek istiyenlerin kıymeti muhamminenin *67,5 nisbe- tinde pey akçesi veya milli bir ban- kanın teminat mektubunu — hamil bulunmaları lânımdır. Hakları tapu aicilli ile sabit olmayan; ipotekli ala- caklarda diğör alâkadaranın ve irtifak hakkı #sahiplerinin bu haklarını ve hususile falz ve masarife dair olan | iddialarını evrakı müsbiteleri ile bir« Hikte ilân tarihinden itibaren nihayet 20 gün zarfında birlikte dair&âmize bildirmeleri lâzımdır. Aksi - takdirde hakları tapu sicilli sabit olmayanlar satış bedelinin paylaşmasından hariç kalırlar. Müterakim vergi, tenviriye tanzifiyeden mütevellit Belediye rüsu- mu müşteriye aittir. Daha fezla ma- lümat almak isteyenler 11-10-934 ta« rihinden itibaren herkösin görebilmesi için dairede açık bulundurulacak art- tırma şartnamesi ile 93441566 N. lu dosyaya müracaatla mezkür dosyada mevcut vesalkı görebilecekleri ilân olunur. (LEM) Elektrik mühendisi Refik Bayin: Ameli elektrik, makina, telsiz, Oto; mufassal sinal elktrik ve hararet kitapları deposu ; Pos- tane arkasında Basiret Hanı Odabaşısı Şecaettin Bey (3010) ——— tetkik ile mütekabilen bu hususta yapılabilecek kolaylıkları araştıra- | çaktır. Bundan böyle bu heyetin üç ayda bir toplanması da karar a elerini _Ww.