12 Eylül 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10

B STSS Ç ON HilâÂl -ve- Büyük Tariht Roman BAA Muharriri: 4. R. : No.1: 338 BO 3 12 -9 - 934 Mı_vkujl_ann Zindanı .. "'Muhlılif Hayır Müesseselerine Mğnsup Papaslar, — Arasıra Mahpusları Ziyarete Ve Teselliye Gelirlerdi.. — Muhterem pederin verdiği emirlere, tpkı benim emirlerim — gibi itaat edeceksin. Ve sonra O da, ifla ettiğin bu hizmete dair — hiç kimseye bir şey söylemeye- © ceksin. k Dedi. Muhtelif hayır müesseselerine mensup papazlar, ara sıra mah- Opusları ziyarete ve ( mahza, hak O Bizası için ) teselliye gelirlerdi. — Buna binaen bu rahip te kapıci- lar tarafında böyle zannedilmiş — ve nazaridikkati celbetmemişti. — Önde, elinde fener olan baş- /— gardiyan Marsil gidiyor, papaz da — onu takip ediyordu. Evvela geniş — bir avludan geçlikten sonra kü- çük bir kapıdan dar bir koridora — girdiler. Birçok merdivenler indi- “ler. Basamakları asınmış, taşları — dökülmüş olan bu merdivenler İnildikçe adeta hayat ile insanla- — rın alâkası kesiliyor; sanki kade- -— me kademe deri bir mezara girl- liyordu. Nihayet Marsel bir kapı- nın önünde tevakkuf etti: — — İğşte geldik. Mevkufların ozındanı — burasıdır, muhterem / peder. — Dedi. Papar, hafifçe titreyerek: — Pekâlâ.. Kapıyı açınız. Ben / girdikten sonra, tekrar kapıyı kapayarak buradan uzaklaşınız. “Yarm saat sonra - geliniz, beni alınız. Cevabını verdi. * Kapı paslı rezelerinin üzerinde “Gdönerek açıldı. — Bu derin zindan, korkunç bir Mmezar gibi karanlıktı. Fenerin İ odayı hafifçe — aydınlattı. “—Adeta çamurlaşmış zemin üzerin- “de birer köşeye uzanmış olan iki ücut kımıldadı. Antuvanın, öfke- den pürüzlenmiş sesi, rutubetli duvarlara çarptı: — Buyurun, mezarcılar kâh- ası,, Diri diri bizi şu mezara ömdünüz de, daha bizden ne İsti- yorsunuz?.. Bırakınız bari üç gün gece rahat bir uyku uyuyalım. man, aman, aman.. Köprücük kemiklerim.. Sızım sızım sızlıyor.. Siz nasılsınız, aziz şövalyem?... Bu suale, şövalyeden evvel papas cevap verdi. Halim, şefik, mkinli bir ses, titreye titreye ükseldi: — Ey muüsztarip insanlar!.. Ey felükete uğramış zavallılar!... Me- 'n olunuz... Dünya ve ahrette salâskâr olan rabbimiz, İselmesi- Cin bir mucize yaratarak sizi bu büyük felâketten kurtarabileceğini - daima hatırınızda tutunuz. — Anlaşıldı, babalık.. Sen, gu duayı kisa - kes... Maksadın 'nedir?.. Günah - çıkarmak mı?.. Eğer tadece gelenleri saymiya başlarsam, yemin ede- —im ki üç gün üç gece burada eklersin, Senin beklemen, birşey Ceğil.. Şimdi darağacının dibinde “İze muntazır olan cellât efendi- in de sabrı tükenir... Aziz şö- valyeml.. Lütfen hazırlanınız. Eğer dakikada rüya görmüyorsak, karşımızda şu- mühterem - papas #fendiyi görmek niye delâlet eder bilirmisiniz?.. —Müsaade buyuru: nuz da bendeniz arzedeyim. En (kısa yoldan cehenneme gidece. Ze... aklıma t Şbv;lyo. metin bir sesle mw- l kabele etti: — Cehennem denilen yer, herhalde bu zindan kadar müs- tekreh değildir. Papaz efendi lüt- fetseler.. Çarçabuk yol gösterseler de., Bir an evvi idi; rahat etsek. T SİE G Papas, cevap verdi: — Aldanıyorsunuz, — evlâtla- rmım... Ben, öyle korkunç bir va- zife için gelmedim. Ben, bilâkis size ümit ve teselli getirdim. Antuvan, dayanamadı : — Ah, müşfik ve muhterem peder. Eğer şöylece, eski cinsin- den bir şişe Burgonya şarabı getirseydiniz, daha makbule ge- çerdi, — Merak etme evladım.. O şarabı de içersin. Ve içeceksin... Elverir ki dindar bir hıristiyan ol. Kiliseyi tanı. Onun emrine ita- at et. — Emir.. Burada da mı kili- senin emri... Vallahi benim Üze- rimde tek metelik yok... Bilmem Şövalye Hazretlerinde ufak para bulunuyor mu... Papas, bu alaycı adamın kar- şısında sinirleşir gibi olmuştu. Antuvanı — birakarak Şövalyeye doğru sokuldu: — Evlâdım, sizi daha muzta- rip ve düşünceli görüyorum. Onun için (Rabbimiz Hazreti Mesih) ın rızası için der'uhde ettiğim vazi- feyl ifaya başlıyorum. Onun size halâs ve mnecat verebileceğine kanisiniz değil mi?.. — Yanlış kapı çaldınız, Papaz Efendi. Sizin rabbinizle hiçbir alış verişim yoktur. Çözkü ben.., Papas, bir anda kökredi. Şö- valyenin sözünü kesen hiddetli sesi yükseldi: — Kuüfür.. (ilhâd).. töbe edi- niz, bedbaht adam. Yeis ve 1ız- tırap sizi dalâlete sevkediyor. Şimdi şövalye öfkelenmişti: — Papaz efendil. Böyle fe- lâketli zamanlarda insanların his- lerile oynamak çpek tehlikel bir şey olur. Eğer buraya din" bir va- zife ifası için gedinizse, şu kar- şıdaki arkadaşıma müracaat edi- niz, Eğer isterse o sizi, belki mem- nuniyetle dinliyebilir. Bana gelin- ce, her din -gibi hiristiyan dini- ne'de hörmet etmekle beraber onunla hiç bir alış verişi olmiyan bir adamım... Yok eğer insani bir vazife ifasına geldinizse, otu- | runuz konuşalım. Papaz, sevincinden titremişti. Fakat hissiyatını belli etmek — is- temedi, ellerini semaya kaldırarak: — Ey rap !.. Bizi,, ve bütün yer yüzünde yaşayan insanları dalâletten kurtar.. onların günah- lazını affet.. büyüklüğünü göster.. seni tanımıyanlara bile halâs ve necat ver... Amin. Diye kısa bir dua etti. Ve son- ra şgvılyenin önünde yere çöme- Tereki — Nasıl isterseniz öyle olsun mösyö.. farzediniz ki buraya insa- ni bir vazife ifasına geldim... Söyleyiniz, size ne suretle yar- dim - edebilirim?.. Şövalye, dudaklarını bükerek omuzlarını kaldırdı: — Bizim vaziyetimizde olan- lar, ne yardım bekliyebilirler. Ta- büdirki şu anda bütün düşüncemiz, buradan çıkmaktır. ( Arkası var ) — Bu Helvacı Kabaklarını niçin böyle ektiniz?.. Yalancı Taşlar Ticareti Dünya buhranı hakikt elmas ve pırlantayı orta uzaklaştırınca asrl kadın, süslenmek ihtiyacını sahte taşlarda aradı. Bu suretle 1932 ve 933 seneleri zarfında yalancı kolyeler, küpeler, yüzükler bilezik ve diğer süs eşyası imalâtı Avru- pada çok arttı. Çekosloavakya bu işte ön ayak olanlardandır.. Bu — memlekette birçok fabrikalar sahte inci sahte taş yapmakla uğraşırlar. Bu sana- yila merkezi Gablonz'dadır. Bu şehir yalancı taşların ihracatından çok para kazanır. Fakat bu ihra- cat gittikçe azalmaktadir. 1932 senesine nazaren 1933 senesinde hemen her nevi taş ve süs eşyası ibhracatı — azalmıştır. Çekoslovakya istatistiklerinin kıy- metleri kuron olarak tesbit edil- miştir. Bir kuron aşağı yukarı beş kuruştur. Buna nazaran Çek istatistiklerinde yalancı taş eşya ihracatı olarak gösterilen kiymet 201 milyon olduğuna göre bizim paramızla 10 milyon Türk - lirası eder. Satılan neviler hokkında oku. yucularımıza bir fikir vermek ve 1932 genesine nazaran olan azalışı göstermek — maksadile Çekoslo- vakyanın bu maddeden olan ihra- catını (bin kron hesabile) aşağiya yazıyoruz: 1933 1932 Taci gerdanlık — 73742 — 124708 t Sp454 40714 aLs31 — SAT 23750 — Z7 lezik 10381 113; 1933 senesi imalât ve iliraca- tında görülen azalışın sebebi modadır. Kadın elbise ve şapka- larında süs olarak — kallanılan düğme pul vesairenin - gittikçe azalışı bu hali doğurmuştur. v Diğer taraftan da Fransanın da bu yolda yaptığı rekabet Çekoslovakya ihracatının eksil- mesine sebep olmuştur. Mamafih ne de olsa bu sanayi sahasının Çekoslovakyaya soktuğu on mik yon Türk lirası bu işin henüz ehemmiyetini kaybetmediğine en güzel delildir. * Arnavatluk — hükümetl - tütün işlerini bir inhisar lıilindık idare et- meğe karar ver- hisarı ya> ııılâlr. Bu işi ya pılacak bir yerli şirkete veyahut ta bir ecnebi grupa tevdi edecektir. - Yunanistan'ın — Tiran elçiliği keyfiyeti iktısatğnezaretine bildi- rnavutluk- ta tütün in- — Koşlar kaldırmasın diyel,. | halli ailelerdende | KN K DünDe Bir Sağna Boşandı | Yukarıda: Serencebey yokusunda yıldırım düşen ağaç, Dün yine öğle üzeri şıddetli sir yağmur sağnağı boşandı ve bir saat kadar devam etti. Bu yüzden Istanbulda tekrar seller aktı, münhat yerlerdeki evleri | su bastı. Evvelki gün yağan şid- detli yağmurların tesirile Kasım- paşa deresi taşmış, birçok evleri sular basmış, itfaiyenin yardımile boşaltılabilmiştir. Rasatanenin teb- liğine göre yağan yağmur miktarı iki milimetredir. Barometre yedide Ef. yetimleri: Mülga Şehremaneti Nuri bey yetimleri: Aşağıda; Yağmurdan yıkılan bir ev yedide 19,9, on dörtte 20,1, aza- mi 25, askari 17 derece kaydet- mişti. Rüzgârın azamt sürati yedi metre idi ve istikameti değişikti. Giresunda Giresun, 11 (A.A.) — On gün- dür devam eden bunaltıcı sıcak- lardan sonra dün akşam zuhur eden fırtına ortalığı altüst etmiş, bir çok camlar kırılmış, kiremit- ler uçmuştur. Şiddetle yağan yağ- murlar Giresun sokaklarını seller içinde bırakmıştır. Fırtına iki saat 757,4, 14 te 758,8, termometre | sürmüştür. İstanbul Belediyesi İlânları 1551 866 Beykoz belediyesi tahakkuk memuru ve kâtibi Mehmet Arif Fatih zabitai Belediye memuru Ahmet Cemal bey yetimleri: tahmin komisyonu azâsından Mustafa Belediye dühuliye müdürlüğü tahakkuk memuru Şevket bey; Cerrahpaşa hastanesi kâtibi Mehmet Şerif Efendi; Sıhhiye müdürlüğü kalemi mahsus ve İstanbul Belediye umuru iktısadiye mümeyyizi Cemal bey zevcesi Zehra hanım: Köprü tahsildarı Bekir Efendi yetimleri; Çubuklu gaz depoları ambar memuru Ahmet Kemalettim Ef. zevcesi Peyhan H.; Vilâyet bahçeler müdürlüğü muhafızı Mehmet Efendi: Belediye fen işleri kâtibi Talât bey yetimleri; Üsküdar Belediye Şubesi tahsildarı Yusuf Efendi; Husui idareler Şehremini tahsildarlığından mütekait Beytullah Efendi; müzakereye anlamalarını ve istifadeli olduğu takdirde bu işi Tiran hükümetile girerek şeraliti üzerlerine almalarım tavsiye et- miştir. * Atinadan yazılıyor: Pire lima- nı idaresi ile Ma- liye nezareti ara- '©7| sında yapılan bir anlaşma neticesinde posta tasar- Beyoğlu Belediye veznedarı İhsan bey yetimleri; Belediyo mütekait, yetim ve dullarının yukarıda cüzdan numa- rası İsim ve memuriyeti yazılmış olanların ikramiye ve maaşlarını almak üzere Ziraat Bankasına müracaatları ilân olunur. ; Devlet Matbaası Miîdürlüğünden: Devlet Matbaasında bir yılda birikecek tahminen 65 bin kilo kadar en çok beş santim genişliğindeki kırpıntı kâğıtları açık art- tırma ile satılığa çıkarılmıştır. Arttırma 29/9/934 Cumartesi günü saat 14 te Matbaada yapılacaktır. önce yüzde yedi buçuk pey akçelerini vezneye yatırmaları gerek- tir. Şartnameler Matbaadan alınabilir. y “5681,, Isteklilerin arttırma çağından "5536,, nına 50 milyon drahmilik(625 bin 'Türk lirası) bir istikraz yapılma- sı kararlaştırılmıştır. Bu İstikra- zın faizi yüzde yedi olacak ve in- şası başlamiş bulunan - siloların ikmali için kullanlacaktır. Bu münasebetle Nafia müste- şarı gazetecilere Pire limanının faaliyeti artacağını beklediklerini ve yeni tesisat sayesinde buğday fiatında ufak bir azaltış vukubu- hacağını söylemiştir. ğ