LAİ CZ v $ Pai seşTrr aa ee e e Son Ve Nakili: A.R. Âdil VKarar z Bir Muharririn Tetkikatı, Yedi Buçuk Seneye Mahküm “Melek,,in Beraetini Temin Etmişti — (Feriköyünde Omurca fabri- kasının alt tarafındaki — bostan kuyusunda bir taaffün hasıl ol- ması Üzerine kuyu taharri edil- miş, bir insan — cesedi çıka- rılmıştır. Ceset çürümeye yüz tuttuğu — için kime ait olduğu anlaşılamamıştır. İcra kılınan mu- ayenede cinayet eseri görüleme- miştir. Ceset sahibinin sarhoş- hükla bu kuyuya düşerek — vofat ettiğine hüküm — verilmektedir. ) Tarih.. 9 eylül 1340... Alâ, Derhal — polia müdürüyetine koştum. Bu 'vak'anın — dosyasını buldurdum. — Aman, şunu eiyce tetkik edelim. Bu adamın cebinden neler çıkmış?... Beni hiç alâkadar — etmeyen bazı ufak tefeklerden sonra bir- kaç mektup ve bir hesap defteri. — Aman, şu mektupları bu: lamaz mıyız?. — Hiç bulunmaz — olur mu?. Hepsi de burada.. dosyasında... Buyrun, şu bir.. şu, iki.. şu, Üç... — KAâfi azizim, buldum.. ara- dığım bu — Bu, ( Melek ) imzalı mek- tup mu?, — Evet.. lütfen şunun dosya numarasını verir misiniz?, Oradan' çıkınca soluğu müd- deiumumilikte aldım. Eskidenberi tanıştığım — başkâtibin — masasına dayandım. — Azizim, mühim bir tahki- katum var. Haniya, şu geçen ağustosun 21 İinci gecesi Ferikö- yünde katledilen Nihat Beyin ikametgâhında — taharriyat — icra edildi mi?.. — Edilmez olur mu? — Bunun dosyasını görebilir miyim?.. — Müddeiumumi Beyden izin alabilir. misin? Müddeiumumi Beye meseleyi şöylece — çıtlatı verince derhal muvafakat etti: Hatta: — Böyle mühim bir meselede, hakikatin meydana çıkması için her türlü yardıma hazırız. Dedi... Nihat Beyin, Bursa sokağında 4 numaralı pansiyonun- da bulunan eşyasın listesi ara- sında Melek Hanımın iki mek- tubile maktulün Melek Hanıma * yazdığı mektupların müsveddeleri sıra — numarasile görünüyordu.. Derhal bunları da not ettim. Tekrar başkâtibe geldim. — Başkâtip Bey! Katil aleti olan rovelver nerededir? — Emanet dairesinde. — Teşekkür — ederim. Kal sağlıcakla... Bu sefer de hemen bir arabaya atladım. Beyoğluna çıkarak Nihat Beyin samimi arkadaşlarını ara- dım. Biri, daha hâlâ o pansiyonda oturan şükrü Bey isminde meşhur bir kumarcı ile pansiyon sahibi Matyosu buldum. Bunlara şu suali sordum: — Nihat Beyin taşıdığı rovel- veri görseniz tanırmısınız?. İkisinden şu cevabı aldım? — Tanımaz mıyız, hiç.. Siyah saplı, küçük kıt'ada — bir Smit Vetson. Hattâ, sapının alt tara- Hadi fında küçük bir parçası kırıktır. — Âlâ.. Size pek çok teşek- kür ederim. * Şimdi Melek Hanımın avuka- tile karşı karşıyayız.. Önümüzde, Melek Hanımın defterleri, İşaret ettiğim satırları okudukça, avukat hayretler içinde kalıyor. Benim son sözüm şu: — Şimdi efendim, ben size meseleyi hulâsa edeyim... Güm- rük dairesinde yaptığım tahkikat ile sabit olmuştur ki Şevket Bey, ağustosun on dokuzuncu günü resmi bir vazife ile Tekirdağına gitmiştir. Buna binaen aynı gün- de Melek Hanımın kendisine yaz- dığı mektubu, alamamıştır. Şev- ket Bey tam Aağustosün 21 inci günü Muratlı tarikile ve trenle İstanbula — avdet etmiştir. Ve., avdet eder etmez de Melek Hanı- mın — mektubu. eline geçmiştir. Şevket Bey, mektupta kendisine verilen talimat mucibince gece olmasını beklemiş ve tam zama- nında Madam Agavninin evine gitmiştir. Melek Hanımın hikâye ettiği şekilde cinayet olur olmaz, Şevket Bey adeta şuurunu kaybe- decek hale gelmiş.. belki de birkaç tane çakıştırdığı — için gideceği yolu tayin edememiş.. o zifiri karaklıkta kuyuya düşerek öl- müştür. Avukat sordu: — Pekâlâ amma.. katilin biz- zat Şevket B. olduğunu nasıl ıspat edeceğiz? — Bunun kat'i olarak üç delili var, azizim. Birincisi bundan tam yedi ay evvel yazılmış olan Melek Hanımın notla İkincisi, rovelverin bizzat Nihat Beye ait olması.. Üçüncüsü ve en mühimi de Şevket Beyin o civarda bir kuyuda, cebinde Melek Hanimın son mektubu olduğu halde, ölü olarak bulunması... — Tamam.. Ben, yarın Tem- yiz lâyihasını takdim ediyorum, * Aradan, üç ay geçti... Yine yüzlerce samiin müyacehesinde, Melek Hanımın muhakemesi tekrar icra edildi. Okunan uzun karar- dan sonra kulağımda kalan son sözler, şundan ibaretti: *.... İşbu katil hâdisesinin Şevket Bey tarafından ika edil- diği delâili kanuniye ile sabit olduğundan Melek Hanımın bera- etine karar verilmiştir. ,, * Ey muhterem karilerim!.. Şim- di soracaksınız: — E, muharrir efendi!.. lek Hanım, ne oldu?.. Diyeceksiniz, değil mi?.. Size kısaca cevap vereyim: — Bu mühim maceranın kah- ramanını — kaçırmak — istemedim. Onunla evlenmiye karar verdim. Armutlur 10 Temmuz 1984 A, R. Me- Tepebaşı Tiyatrosu Tepobaşı — Belediye — bahçesinde Şöhir tiyatrosu sanatküârlari tarafın- dan 19/7/984 perşembe günü akşamı saat 22 de Adalar Revüsü 14 Tablo Yazan Ekrem Reşit - Besteliyen Cemal Reşit —e T Daha | Şimdiden: —O000 maşallah, siz evlenmiş- siniz de haberimiz yokmuş.. — Hayır dostum, daha evlen- medik, nişanlıyız! Dünya İktısat Haberleri :S'o'uyet Rusyada Hayvan Iktısadiyatı Sovyet ittihadı dahilinde kol- lektifleşmenin ilk senelerinde tesis edilı Kolhoz besi çiftlik- leri, hali hazırda mühim bir mev- ki işgal ediyorlar. İttihat dahilin- de bu suretle vücude getirilmiş (132,000) den fazla çiftlik vardır. Sovyet Kolhozlarının hemen mısfı besi çiftliklerine maliktirler. Bu çifliklerdeki öküz ve inek miktarı 1931 de - (5,400,000) iken — şimdi (6,400,000)i ve domuz — miktar! (1932)de(2,100,000)iken(2,900000)i bulmuştur. Koyun miktarı son iki senede dört beş misli olmuştur. Kolhoz «<çiftlikleri Kolhozların zati ihtiyacı için hayvan temin etmek- tedirler. (1933)te bu çiftlikler Kolhozlara (170,000) genç İnek, (880,000) domuz — yavrusu ve (100,000) kuzu tevzi ettiler. Bu sene (300,000) dana,, (1,500,000) domuz yavrusu ve (500,000) kuzu tevzü mutasavverdir. Besl çiftlikleri hayvanların cin- sinin ıslahına büyük dikkat sarfe- diyorlar. Cins öküz ve inek (1,935,000) i - bulmuştur, Domuz çiftliklerinde (45,000) damızlık ve koyun, besi çiftliklerinde(125,000) damızlık vadır. * sınal istihsalât ve ihracat hakkında muhtelif cereyan- Talkal lar ve fikirler var- ziyetine bir dır. (Osaka Mai- bakış nişi) gazetesi neş- rettiği şayanıdikkat bir makalede fazla istihsallerin nasıl müphem bir korku tevlit ettiğini ve pek bulanık olan istikbalin piyasa özerinde nasıl tesirler yaptığını kaydederek, fazla istihsalin se- beplerini şu noktalarda temerküz ettirmiştir : 1 — Para piyasasın- daki düşüklük ihracatı teşvik et- miştir. 2 — İthalâtın yerini tutan yerli fabrikalar çoğalmıştır. 3 — Dahilt mübayaalar dolayısile as- keri ve muaveneti içtimaiye mas- rafları — fazlalaşmıştır. — İstihsalat, memleketin istihlâkinden ve ihra- catından daha sür'atle çoğalmıştır. Gayritabii sınai faaliyet za- hiren refah temin eder. Fakat Japonyanın bugünkü vaziyetinde halkın satın alma kudreti artmış değildir, Buna rağmen istihsali çogaltmak için plânlar yapılmak- tadır. Bu işin sonu ne olacak ? Münekkitler; — müstahsillerin ne gibi kartellere sığındıklarını ve bilâhare bunların bir fayda temin etmiyeceğini Aanlıyarak, her ne ba olursa olsun ihracatı çoğaltmak gayretine düştüklerini anlatıyor ve Japonyanın içtimaj damping siyasetini takip ettiği iddiasının doğru olduğunu ve bu- nun, Japonyanın arzusu ile olma- yıp dünyanın iktısadi vaziyetinin İ cebrile olduğunu yazıyorlar. Japonya'da Japonyanın iktısadi va- Sıcaklarda ( Baştarafı Tinci sayfada ) dolu idi. Fakat unutmamalı ki sıcaktan kurtulmak - için kendi- nizi suya fazla vermek doğru değildir. Hasta — olur yaz mevsimini — yatakta — geçirmeye mahküm kalırsınız. Sıcağın şiddetine gelince; dün bizim matbaadaki derece öğle üzeri kapalı odada 34 dereceyi gösterdi, güneşte de 54 dereceyi bulduk, Rasathanenin hararet derecesi ise (32,5 ) kaydetmiştir. Rasathaneden — verilen malü- mata göre, mevsim icabı olan bu sıcaklar bir müddet bu şekilde devam edecektir. Rüzgâr 11 ile 13,5, arasında lodostan, diğer za- manlar yıldızdan esmiştir. Âzami sür'ati saniyede ( 10 ) metreye çıkmıştır. Bu münasebetle dün şehirde sıcaktan ufak tefek bayılma hâ- diseleri olmuştur. Diğer şehirlerimizde de sıcak- tan şikâyetler olmaktadır. Bunları da aşağıya) kaydediyoruz. Diğer Şehirlerimizde Sıcaklar I7 (A. A.) — Üç ve Amasya, Temmuz 18 n El'aman.. gündenberi çok şiddetli — sıcak vyardır. Dün gölgede hararet de* recesi 35 idi, * İzmir, 17 (A. A.) — İki gün denberi derecesi 39 & kadar çıkmıştır. Şehir içinde bu- naltıcı bir sıcak hüküm sürmek* tedir. hararet * Isparta, 17 (A. A.) — İki gündenberi şehrimizde bunaltıci sıcaklar başlamıştır. Gölgede ht raret derecesi 32 ye kadar yük” selmiştir. Zelzele de Oluyor Isparta, 17 (A. A.) Bugün saat 17/53 te oldukça şiddetli ve çok gürültülü cenuptan — şimale doğru bir zelzele olmuştur. Nü- fusça zayiat yoktur. * Siirt, I7 (A. A.) — Beşiri civarında yer altından su fışkır- ve makta ve ara sıra hafif sallantılar husule gelmektedir. Hâdisenin tetkiki için vilâyet- ten mühendisler gönderilmiştir. İstanbul - İzmir Seferleri g.. ( Baştarafı 1 inci sayfada ) olduğu mutlak bir hakikattir. Ev- velce İzmir-İstanbul aşasında haf- tada dört ve hattâ beş munta- zam posta vardı. Bundan başka İzmir - İstanbul arasındaki mesafe ancak (24-25) saatte katedilmek- tedir. Halbuki yapılan tetkik ve tecrübeler göstermiştir ki İzmir - İstanbul yolunu azami (18) saatta katetmek pek mümkündür. Bu suretle — kazanılan — altı saatlık müddat zarfında — bir iş adamı çok defa işini bitirerek gittiğinin ertesi günü vazifesi başına döne- bilir. Herşeyden evvel memleketin iç ticaretine faydalı olan Istanbul- Izmir deniz seferlerinin sıklaştı- rılması ve mesafenin daraltılması lâzımdır. — İzmiri İstanbulun en uzak limanlarından biri olmaktan kurtarmak herşeyden evvel istih- sal emteamız ve yaş sebze ve meyva ticaretimiz içın faydalı olacaktır. » Senelerce, — garbi — Anadolu müstahsili tarafından — merhum Kasaba şimendifer kumpanyasına yolcu ve mahsul navlunlarının indirilmesi hakkında yapılan te- şebbüs temenniler, daima “ziyan ediyoruz, zararla işliyoruz; buna imkân yoktur, cevabile karşılaş- mıştı. Bu hat, Devlet Demiryolları- nin eline geçer geçmez, Nafıa Vekâletinin mütehassısları navlun- lar üzerinde tetkikat yaptı ve anladı ki bu tarifeler kabili tat- bik olmıyacak derecede yüksektir, Bu şerait altında ve bu tarife- lerin tatbikine devam halinde ziyan muhakkaktır. Bunun üÜzerine yeni tarifeler tatbik sahasına konuldu ve ales- seviye navlun ücretlerinde en az yüzde elli tenzilât yapıldı. Tam bir devletçi zihniyeti ve tüccar kafasile hareket eden iare her hafta Alaşehir ve Bandırma hat- larından İzmire azami tenzilâtlı avizolar tertip ediyor. Alaşehirden İzmire kadar navlun üçreti dört liradan bir liraya indirildi. Merhum Kasaba şirketi, İzmir Karşıyaka tarifesini yirmi kuruş olarak tesbit ettiği için bu hattı kaybetmişti. Şimdi bu hat yalnız beş kuruşa indirilmiştir. Devlet demiryolları idaresinin bu hareket tarzı, iç memleketler mahsulünün kolaylıkla İzmire inmesini temin ettiği gibi aradaki mesafe farkını da kaldirmıştır.. — A, Adnan Benzinle İşliyen Va Devlet Demiryolları Idaresi tarafından benzinle işleyen yenl vagonlar getirtilmiştir. Resmini burada gördüğünüz bu yeni arabalar yakında bir kığım Devlet Demiryollarında işlemiye başlıyacaktır.