3 Eylül 1933 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8
© üŞ GÜL HANIM v R *ON POSTA Haçlılar, Mücahitler, Fedatler Arasındâ öarmramsarman> 47 eyhülcebel, Sana Sadakatle Hizmet : Ettım, Beni Öldürmek Mi rek Mi İstiyorsun ? Mesrure hâlâ duru)or ve oıılın gözetliyor. Ây ışığı onun yüzün- de parlayordu. Doğan dikkat etti. Mesrurenin gözlerinden yaş- lar dökülüyordu. Geri döndü. NMesrurenin önünde diz çöktü. Onun elini eline alarak öptü. Sonra: — Bundan böyle, dedi, sen- den ayrılmıyacağız. İki kardeş iki kadına bizmet edeceğiz! Kurt kardeşinin geri döndü- günü gördükten sonra o da döndü. Mesrure cevap verdi : — İki kardeş iki kadına hiz- met edecek, fakat. bir aşka bağlanacaksınız: Ayrıldılar.. Ve bahçeye döl— düler. Sakiyeler dönüp dolaşıyor- lardı. İki kardeş, bunların arasın- dan geçerek misafirhaneye gir- diler, * Bir gün daha geçti ve ortalık yeniden karardı. Masyef kalesinin dağları üzerinde tam ay doğuyor, gümüşten büyük bir lamba gibi her tarafı aydınlatıyordu. Kurtla Doğan misafirhaneden çıkarak atlarına bindiler ve yan yana ilerlediler. Ay ışığı, onların gümüş —gibi zırhları üzerinde dalgalanıyordu. — Cebel — halkı, akn alkın mübareze sahasına inmekte idiler, Katiller ve haydutlar milleti bu gece, her zamandan fazla eğlerecekti. Bu gece, onların eğlencelerini bozacak hiçbir şey yoktu. Sultanr Salâhaddin tara- fından bile bir tehlike gelemezdi. Gelsede ne olurdu?.. Hepsi de ölüme alışıktılar. Ölüm onların gıdası idi. Hergün, fedailer teker teker, çifter çifler, kaleden çıkı- yor ve Sinanın emrini yerine tirmek için büyük, küçük herkesi öldürüyorlardı. Fakat bu fedai- lerin çoğu da geri dönmemekte idiler. Bunlar, günlerce, aylarca, yıllarca bekliyerek ilk fırsatta kurbanlarına — zehir — kadehini sunuyorlar. Yahut hançerlerini kalplerine gömüyorlardı. Fedailer | muvaffak olursa öldürüyor, mu- muvaffak olmazlarsa, ölüm yine onları — bekliyordu. Onun bir emrile fedailer uçuruma yuvarlanıyor, onun — zevki — için fedailer — kızlarını. ve - karılarını feda ediyorlardı. Onların bu ha- yattaki — mükâfatları, — afyonlu, esrarlı şaraplar, ihtiraslı rüyalardı. Fakat asıl umdukları şey, — s0- nu gelm'yecek ve esrarlı say- dıkları bir cennetti. Şeyh için | canlarını feda edince oraya ulaş- tıklarımı zannediyorlardı. Bu akşamki eğlence birhayli meraklı idi. Kurt Beyle Zaloğlu Rüstem Bey, insanların, üzerinde yaya yürümekten yıldıkları köprü üslünde, mübareze — edecekler, fakat yaya değil, at sırtında dövüşeceklerdi. Atın ayağı bir sürçse, at ta, binici de bir lâhza içinde ölümü boylıyacak. Onun için cebel halkı memnundu. Pu — manzara onlar için, seyre değer müuı.enhqeıılı manzara idi. kardeş ıllınıı binerek Fedailerin | kanlı bhalifesi, bir ölüm kılıcı idi. | ! ı ! | yurudülu ıkııı de bir kere dıhı gün yüzü görüp görmiyeceklerini bilmiyorlardı. Belki ikisi de bu gece, dar köprünün üzerinde uçu- rumlara yuvarlanacak ve kayalara çarparak öleceklerdi. Cebel halkı bağıra çağıra iki gencin etrafını sardılar. Ve hep birlikte müba- reze sahasına ilerlediler. Kalaba- lığı yaran bir el doğana bir kâ- ğit uzattı. Doğan kğıdı aldı. ve ayışığına tutarak okudu: — “Aziz kardeşlerim! Sizinle görüşemediğim için mabzunum. Muvı“ıkıyebııu için dua ediyo- rum, Benim için zerre kadar en- Yazan: Ömer Rıza şi için bu kadar eziyet çek.r. Senin ağına düşer?1.. Sinan, elini kaldırdı ve: — Sus! dedi. Sonra devam etti: — Bu gençler bu kadının nesi olursa olsunlar siz düğüşe- ceksiniz! dailerden biri ayağa kalkarak bağırdı; : —Zaloğlu Rüstem Bey! atınızı sürünüz. Köprünün öbür tarafına tiçnlal Arkası — var) Hitlerin dişe etmeyin. Ben de sizin yolunuzda B"ı Nutku yürüyeceğim. Yaşarsanız yaşayıca- ğım ölürseniz öleceğim. Cesaret ve | », Gül, metanet! Doğan mektubu okuduktan sonra kardeşine uzattı. Fakat muhafızlar bu mektubu getiren kadını yakalamışlardı. tiyar, perişan bir kadındı. Muhafızlar kadına birkaç saal sordular, Fa- kat kadın cevap vermedi. Yalnız kaçmak için sağa sola baktı. ! Muhafızların amiri bağırdı: — Kadinın işini bitirin! Birkaç muhafız birden atlarını sürdüler ve zavallı kadını çiğne- “yip geçtiler. Kurt ta kardeşinin uzattığı kâğıdı okuyup iade etti, Sonra rica etti: — Bu kâğıdı yırt! Doğan kâğıdı parça parça edip attı. Açık sahaya varmışlardı. Köp- rü bu sahanın ucundan uzeniyor- du. Ortada duran muhafızların arkasında cebel halkı yığın yığın durmakta — idi. —Evlerin dam- ları, karınca gibi insanlarla dol- muştu. Köprüye giden yolun ba- şındaki kemerli kapı, şeyh için tahsis olunmuştu. Şeyhin sırtında kıpkırmızı bir elbise vardı. Gül hanım, şeykin yanıbaşında idi. Oda ay ışığı altında parıl parıl parlıyan mücevherler içinde idi. Mesrure Gülün arkasında duru- yor ve siyah saçlarının arasından murassa bir hançer sarkıyordu. Dai'er, mubafızlar daha arkada idiler. İki kardeş, geniş sahanın or- tasında atlarından indiler. Çok geçmeden Zaloğlu da, aynı şekil- de geldi ve iki kardeşi görür görmez: — Bu ne? Dedi, iki adamlamı döğüşeceğim? Kurt cevap verdi: — Hayır, ben seninle döğü- şeceğim, Beni öldürebilirsen kar- deşim sana karşı çıkacak, onu da öldürürsen Allah ile karşı karşıya kalacak ona hesap vereceksin! Zalağlu kızdı ve derhal Sina- na döerek bağırdı: — Şeyhülcebel! sana sadakat- le hizmet ettiğim halde beni öl- dürtmek istiyorsun beni yanında oturan kadının aşıklarına bria- kıyorsun! Sinan, donuk gözlerile Zaloğ- luna baktı. Zaloğlu devam etti: — Evet, bu gençler — yanınız- daki kadının kardeşleri değil aşık- larıdır. Kk kalkar da kız karde- CöRüağ Üi Nuremberg, 2 — Alman Başvelili Hitler bir mütuk söyliyerek de- miştir kiz: 1933 Künunusanisinde iktidârı ele aldık. Martta inkılâp nmihayete erdi. Ancak bu dahili mücadelenin özünü anlıyamamış olanlar, Naziliğin kat'i eserini bitirmiş olduğunu zannederler. Nazi'lik her sahaya tatbik - edilebilen bir felsefedir. Nazilik kahramananâ bir kan laymeti, irk, şahsiyet ve seçme talâkkisi üzerine kurulmuştur. Beynelmillelik, sulheuluk ve demok- rat telakkilerine kat'i surette muha- liftir. Vazifemiz, Almanya'nı Vaymar devresinin maddeciliğinden çıkararak daha yüksek bir şekle eriştirmektir. Yahudi airki gibi — yaratıcılık meziyetlerinden tamamen mahrum olmadıkça, — her — irkın. kendisine mahsus bir sıtıfı vardır. MELERK Sineması 6 Eylâl Çarşamba yeni sine- ma mevsimine başhıyor. 6 Eylül Çarşamba akşamı şeh- rimizin en şık ve kibar sineması mevsime başlıyor. Her sene en güzel filimleri göstererek san'at zevkımızı tatmin eden bu sevimli sinemanın bu mevsim için hazır- ladığı eserler her seneden daha güzel ve zengindir. İlk başlangıç haftasında gösterilecek olan ve | artist HENRİ GARAT'nun tem- | TERSİNE DÜNYA | filmi, Melek Sinemasının güzel | sil ettiği filimlerinin ilk müjdecisidir. Bu büyük filmi, Melek Sinema- | sı müdiriyetiDin çok dikkatli bir | ihtimam ile seçtiği ve hepsi biri- birinden güzel eserler takip ede- cektir. Halkımızın çok sevdiği | MARLENE DİETRİCH ve MA- URİCE CHEVALİER'nin güzel filimleri FERNAND GRAVEY. BRİGİTTE HELM'ın eserleri, LİLİAN HARVEY ile CHARLES BOYER'nin beraber çevirdikleri BEN VE İMPERATORİÇE filmi, MARİE BELL ve JEAN MURAT nın DELİ GÖNÜL, MARİE GLORY'nın ÇAREVİÇ KLARK GABL. ve KAROL LOMBARD an temsil ettikleri “Fena İnsan- lar,, şaheseri, meşhur komik ARMAND BERNARD'ın 360 Karılı adam isimli muazzam filmi hep Melek Sinemasının bu mev- Sineması koltuklarından bir çoğu- 'nıhıııııuıhiwıhıu'n' rahat koltuklerla sinema müda- wimlerinin istirahatini temin et- miştir. ğ BBi *li sim zarfında göstereceği yüksek Terlüdendi | Bu filimlerden başka MELEK | Jandarmayı Kim Öldı_ırdu? Kılişeci Alâettin Bey Nezaret Altında ( Baştarafı 1 inci ııyfıdı) n Beyoğluna — gelerek polise ııınrıcııttı bulunmuş olması pe- kâlâ mümkündür. |— Otomobilin Anahtarları Alelhusus bu ikinci noktai nazarı teyit ettiği zannolunan bir düşünce de vardır. Bu düşünce ise otomobilin anahtarları üzerin- dedir. Malüm olduğu üzere otomo- bilin iki tane küçük anahtarı vardır. Birisi kapısını kapatır, diğeri motörünün kontak düğme- sini kilitler. Birinci anahtar olma- dıkça kapının açılması, yani oto- ıuıhtıı bıı!unıııymu da motö- rün işletilmesi. mümkün olamaz. Hiç bir otomobilin anahtarı diğe- rininkine uymıyacağı cihetle oto- mobilin başka vasıta ile açılması ve işletilmesi kabil değildir. Bu anahtarların otomobil — üzerinde ) bırakılması, unutulması ise alışkın bir otomobilcinin yapamıyacağı ihtiyatsızlıklardandır. Bilhassa bir yere oturmıya girmiş ise. 4 Alâeddin Bey henüz Beyoğlu polis merkezinde nezaret altında bulunmaktadır. Bugün tevkif edik mobilin 'ıçinc girilmesi, ikinci | mesi muhtemeldir. Maarif V. Rivayetleri Tekzip Ediyoı ( Baştarafı 1 inci sayfada ) *“Birkaç gündenberi gazete- lerde gördüğüm istifalar veya tahviller veya ecnebi profesörle- rin adetlerinin tenkisi hakkındaki havadislerin hiç birisi hakikate mutabık değildir. Elyevm Üniver- zimi, tesisatın nakli işlerile uğ- raşılmaktadır. Kadrolar üzerinde her hangi bir tahavvül yoktur. t Hİ . 3 Eylül Pazar İstanbul — 18 Gramofon: Plâk neşnvnlı 19 alaturka saz — Müşerref | H, Faik B. ve arkadaşları, 90 Belkis tıı 2030 tanbüri Refik B. ve arke | | daşları, 21.30 gramolfon: Plâk neşri- yatı, 99 Anadolu - ajanmı, borsa haber- leri, sast ayari. Varşova — 20 Londradan naklen hikâyenin sonu isminde küyük bir ko- medi, 21 hafif komedi, 22 Lembergden vaklen dans havaları. Peşte — 19.05 Salon 20.15 opera — parçaları, 22.45 haberleri, 28 piyano konseri. | Viyana — 19.40 Öregor bazı eser | lerini takdim edecek, 2010 Sohubert- | ten parçalar, 21.15 akşam hüavuları, Palermo — 21 Haber ve gramo- fon, 21.45 senfoni. Münih — 20 Orkestra, 2150 ak- şam kopseri, Prag — 19 21.05 konder. Bükreş — 2020 — Duns havaları, orkestrası, akşam Popper'in — eserleri, ) 2040 dera, 21 Saydeman,dan parça- | lar, 21.20 Kuvartet. Breslau — 19.55 Konferanı, vatan haberleri, 21.30 alman proğramı, Yeni Üniversite ders program- ları üzerinde fakültelerin ve on- “lara merbut mektep ve enstitü- lerin takip — edecekleri — yol buralara memur olanlardan s0- vekâletçe tetkik edilmiş ve esaslı bir ders proğramı tedrisat baş- layıncıya kadar hazırlanmış - ola- caktır. $ RADYO İ » € 4 Eylül Pazartesi Varşova — 1815 Solist konseri, 1985 gramofon, 21 Bayade K Peşte — 1005 çığan — örkestrası, 2006 — musahabe, 21 garkı, 2200 konser, Palermo — S1 Haber ve gramo- fon, £1.05 şen gece, 28.15 gramofk A çesi eni kitaplar, 20 adliyeden nakil, akşam knnı? İ Viyana — 20.25 Mahebeth opera binasından taklen. Prag — 2010 Brünodan nakil, £$ konser, — 2090 Şarkı, Si trio. Bükrüş Breslau — 20 Konser, 22 akşam haberleri, 29.10 yeni eserler. Tifo ; Mektepler Açılınca Tale- belere Aşı Yapılacak Şehirdeki tifo vaziyeti hakkın- | da ıılıhıye ııldM Ali Riza Bey dııxı!ır 30 ağustos zafer bayramı memleketin her tarafında büyük tıııhllntlıuııtMYıhndıhn—dıluıdıyıpılıım
