Afacanı bir aralık sofraya almazlardı.. Ona ayrı bir yerde yemek verirlerdi. — Annesi ek- seriya : — Bıyıkların çıkmadan ba- banla yemek yiyemezsin ! diyordu |. Afacan günlerce bıyıklarının çık- masını bekledi.. Fakat ne gelen vardı, ne de giden... Bir gün aynı bir odada yemek yerken, evin kedisi mestan geldi, karşısına dikilek yemek beklemi- ye başladı Afacan kızmıştı: — Hadi git, dedi; senin b- yıkların var. Git babamla yemek yel... Afacanın Masalları — Âman Afacan çok hızlı gidiyoruz, gimdi devrilip batacağız, balıklara yem olacağız 1. e — Korkma canım, demin buralarda iki yelkenli battı, balıkların hepsinin karnı toktur |.. ; : l - alacaklı l geldi. Hasan Bey merak etti sordu: —ıîle o, suratın bir karış a- ğ — Söyle bakayım ne vıı?..' 3 Afacan küskün, küskün ceyap verdiz . alacağı olari bakkal yokmu?. —— — Etcece? ğ — Hasta idi?.. , — Ölmüşmü? i — Hayır babacığım, hayır.. Eyileşmiş.. Sokakta gördüm.. — | —11?2. İ SICAKLAR İ Aizcann Tüküyeleri — TUFAN İtiyar bir nine bizim çocuk- lara şu ınlgth: Evvel zaman içinde bir aralık çok fena olmuşlardı.. çoluk, çocuk, ihtiyar, kadın alla- hın büyüklüğüne inanmıyor, A- lah babanın olmadığını söyliyor- lardı.. — Git oradan bunak! diye eğleniyorlardı.. Nihayet Allah baba, dayana- madı, birgün Nuh babayı yüksek :î:lığ tepesine wğuâ ve de- — İnsanlar çok fena oldu.. her fena insan ınuıîıkı cezalandırı- hr.. ben de bu fena insanlar için bir ceza düşündüm.. lıı):- di Nuh baba, sen git büyük bir mi yap. içine her mahlüktan Ğw tane al, hazırlan.. — Nuh baba günl::o uğraşarak büyük bir gemi yaptı.. ç '& sonra fena insanlaranasihat etti.. Allahın gadabına uğıı= caklarını söyledi. Bunlardan kısmı gemiye geldi; bir kısmı ine onunla alay ederek dışarıda dı.. Nuh baba bütün hayvan- lardan, aslandan, kaplandan, l':ö- .pekten ikişer tane aldı gemiye getirdi. ü ” Nihayet hepsi bir gün gemiye kapandıkları vakit müthiş bulut- lar geldi, deli gibi iğmurlar yağmıya başladı.. birkaç saat içinde bütün topraklar su ile ka- -panmıştı.. dereler - taşmış, ovalar göl haline gelmişti. Yağmur, sel, fırtına günlerce ——— — —- Yeoo, ben bu kirli bıçakla senden peynir almam., — Almaz mısın?. Fakat ben şimdi Bu biçakla sabun kestim . Afacanl. — devam etti.. Bütün insanlar bo- guldular.. Afacan şaştı : — Bütün insanlar boguldular mı Hanım nine ?. — Bütün insanlar boğuldular Afaca aptal Aaptal ihtiyar kadının yüzüne baktı : — Amma, sen nasıl kürtul- dun hanımnine ?.. Cingöz de birdenbire sordu: | — Tabiü balıklara birşey ol- I mamıştır. değil mi hanımnine?. Deniz ş Afacan denizi çok sever.. Fakat bir türlü evden kurtu- lüp ta denize giremez.. zaten yüzdüğü zamanlar hep ba>- basından gizlidir.. Bazan annesi onu kolundan alır, Samat- m:ki :mplm giderler. Bu ahpapların evleri de deniz FINA e İ Afacan - geçen cuma babasile, — aanesile beraber deniz z çmîııgi;ıu"ıd üzüyorlar, üstlerinden, balık suklar durmadan yüzüyorlar, kaya N, e lama, arkaüstü denize ıdryoılııdgkîfu:ınuı yüreği yanı- ordu.. Bir dürlü —cesaret edip te — babasını izin oparamıyordu. Çocuklar işi azıtmışlar, sular bağrışıp, lâstik top oynuyorlardı.. iç çekerek babasına döndü: — — Babacığım, denize gireyim mi? Hasan Bey ciddi ciddi başım salladı: — Hayır.. yüzme öğrenmeden girilmez... Çarpmış 1 Afacan Kafası şişmişti. Hanım- teyze gördü: , “ — Ne 07. Gel bakayım bi- raya Aaal,, Bu senin kafana ne olmuş böyle.. Şişmiş, davul gibi iı;indn köpükler çıkararak Nihayot Afacan derin bir lmuş.. şi Afacan korkarak önüne ba- kıyordu. Hanımteyze sinirlenmişti: — Söyle yaramaz çocuk, ne oldu kafana?. söyle: Afacan korka korka mıril- dandı: — Su çarptı anne?.. — Su mu ” çarptı ?.. O nasıl Söz?.. Su çarpınca kafa böyle şişer mı?.. — Şişer ya anneciğim.. Çün- kü su şişenin içinde idi.. Başıma y ee Ce Cüce Afacan tütün içen bir çocuğa rastgeldi, şaştı: — Bu yüşta tütün mü içiyorsun?.. — Öhhö, öhhül.. — Amma sen cüce kalırsın!?.. ür îmö:m“: kalırım?, Haydi sen de.. Baksana sen fab. rika bacalarına.. Boyları nekadar uzun... Buz olaa insan erir, Buram buram ter çeker, Hey Allahım elverir, Günün sıcaklarından... * Kışın: “Gelsin yaz!,, deriz, Xızııı Tüzgür bekleriz, Ah su!, deriz “su!, Günün sıcaklarında.. — Beanim- on d — Ölder baleği b:ehyınlîı;.;n!ı! söyledi. — Geçen gün annem çocuklulara ikramiye veriyorlarınış ? konuşamazlar?. isiniz? UY Afacan tuhaf bir çocuktur. Uyumağı çok sever.. bazı sabah- lar saat 10 da, 11 de bile kalka- maz.. buna siz isterseniz, “ Tem- bellik! ,, te diyebilirsiniz. Hele mektep olduğu günler Afacan bir türlü gözlerini aça- maz, uyanamaz, bıraksalar, bütün gün horul horul uyur. li Bir sabah Afacan yine böyle deri., tuttu: Baston Hasan Bey Afacana nasihat etmişti: — Eve misafir gelirse, mutlaka ellerinden bastonlarını al ayıp olur. R — Almadan içeriye bırakmayayım mı babaf. — BSakın bırakma ha... E mif Birgün ove genç bir misafir geldiz. “Afacan kapida Üyoıdı.. Adamın elinde baston göremeyince birdenbire u: — Hani senin bastonun efendiamcat? — Ne bastonut?. — Baabayağı baston — Yok.. Afacan adami kolundan tuttu, kapıya doğru itti: — Öyle ise git — bastonunu al da — gel. Babam bana öyle tembih etti. I Dördüncüsü Hanımteyze avaz avaz bağı- rıyordu: — Afacan, Neredesin?. — Buradayım annel, — Hulakların sagırmı, duymu- yormusun?, — Vallahi anneciğim, dördüncü çağırışını şimdi işittim.. — © Öksüz - Birgün kapıya bir dilenci ço- — Senin annen, baban varmı? — Var amma, ikisi de kötürüm. — Yal... İ — Evet, iki de kardeşim var.. Zavallılar öksüz kaldılar... a— —a haınzır - Afacanl. Çok Neden ? Afacana sordular: — Balıklar niçin konuşmazlar Afacan?, — Söylesene canım.. — Ne susuyorsun?. Balıklar niçin Afacan ocevap verdi: L süyun içine soksam konuşabilir | —Kalk bakalım, bu ne uyku?, — K ee c li ğ y SDi eee KU Öğle oluyor... Hâlâ erken kalk- mıya alışmadın m? — Biraz daha uyuyayım ba- bacığım.. ne olursun? — Kalk bakayım., öyle yok.. haydi. ğ Hasan Bey Afacanın kolundan S Cördlim e ördün mü erken kalk faydasını.. sen de böyle erke bir törbü ııbu"n zhuuıîumo aS Ti ? Alacak botder Ve j — O adam acaba kaçta kmıîr eZ h.ju saat a — Her d Tden e Ilbıh 6 | Afıâııı lı:ıı kıs güldü: — Her halde, dedi.. - to 3 düşüren ondan çok erken Lîlılg mış olacak!.. O zamanda 5 Kalkanlar. © tayda - yeraş L - görmezler mi?. ) G AA GEİ AA LA | İN Bakkal — TDüh, öokağın inti ininl -bidieri Hayiy Aanlatale a Müuşum. 3 Kolay be, evin biçimine “_KV ü