İSTANBULDA S$SON POSTA Greta, Lili'ye Gitti Dansöz î..ıîı’yı Ziyare;’rcr Etmesi Fikrimi İşgal Etmiye Başladı —ST Bu maddeye göre mücrim, ifşahın mahiyetine göre, on beş sene kürek veya idam cezasile tecrim . edilmek — lâzımgeliyordu. Gayri — ihtiyart ve titriyerek sordum: — Madam, bu çok mühim Nasıl aldın? — Siz plânları tetkik eder- ken, ben de kitaplara bakarken., — Fakat S... Bey buna arar- da yerinde bulamazsa.. bizden güphelenmez mi? — Sayısız kâğıtlar içerisinde çok İşsiz olmalı ki bunu arasın. $... Beyin evinde mahrem ve mühim olmıyan ne varkil Greta'nın cür'eti beni fena halde sarsmıya başlamıştı. Ben neler düşünüyordum, netice nere- lere gidiyordu? Birkaç gün evvel Yunan istih- barat şefine harıl, harıl, yazdığı mektuplarla birçok haberler ye- tiştiren casus kadın, şimdi de en mühim bir vesikayı düpedüz | çalmaktan ve bana göstermekten çekinmiyordu. — Bunu emin bir yere sak- lamak lâzım, dedim. — En emin yer, benim çam tamdır. Çantasının içindekl husust ter- Hibatlı gizli ve ancak bir eseri cedit kâğıdı s gdırılabilecek ka- dar küçük gözünü gösterdi ve illâve etti: — Bunun yeri burası. Greta'nın eline iade ettiğim “vesika, buruşturulmadan esraren- giz çantan n gizli gözüne yerleş- tirildi. Bu muhavereden sonra iki günlük masraflarımızın tes- biti için masanın başına otur- duk. Bütün masraflarımızı, uşağa verdiğim liraya kadar birer, birer göstererek yazdık. bitince: — Bakalım bu uşağı kazana- bilirsek.. — Bu vesikaların — pek çoğunu buluruz. — Uşak hem çok genç hem tecrübesizdir. Kolayca elde edile- bilir, çünkü işin ehemmiyetine akıl erdiremez. Bununla beraber ufak bir boş boğazlığı bizim için aksi neticeyi verir. — Para kuvvelile buna mey- dan bırakmamaya üğraşacağız.. * - İki günlük vaziyeti anlamak İiçin bugün ticaret maksadile konuştuğum — Sadi ile Nedim Beyleri ziyaret etmek zarurl idi. Hakkım zda — uyanabilecek Şüphe tehlikesine karşı, bizim yegâne müdafaa silâhımız, bu ikl tüccar ile olan münasebetimizden ibaret idi, Vakit — zevale yaklaş yordu. Greta ile birlikte Nedim ile Sadi Beylerin Soğan pazar ndaki yaz- hanelerine gittik. Sadi Bey kizi görünce: — O,dedi. Ne iyi oldu. bizde size çelmeyi tasarlıyırduk. yirrai | görmekliğimi bir Burada yarım saat — kadar kaldık, İhale şartnamesinin değiş- tiği, mukavelelerin hazırlanmakta olduğunu öğrendik ve yine Greta ile birlikte otele döndük. Öğiedeıı sonra gelecek olan uşağı beklemek Üüzre yemekten sonra olelde kalmak mecburiye- ti vardı. Uşağı benim yalnz muvafık — gördük. Bunun üzerine Greta: — Ben yalnızlıktan sıkılırım. O halde bu müddet xzarfında beâ de (Lilijyi ziyarete giderim. Dedi. — Hangi (Lilijyi Madam? — Canım şu (Merkez bar)da çalışan Macar dansözünü, — Böyle bir zamanda bula- bilirsen pekalâ, dedim. Saat biri geçmişli: Casus kadın, Ankara- nın meşhur. Macar dansözünü ziyaret etmek Üüzere benden ay-« rıld. Bir az daha oturduktan sonra, otelin alâkadar memuruna: — Beni arayan olursa, odama haber getiriniz, dedim ve yukarı çıktım. / Gretanın dansöz (Lilijyi ziya« ret etmek için ayrılması, fikrimi işgal etmiye başlam şt. Bunda da gizli ve kâfirce bir maksadı olup olmadığını düşünürken oda- min kapısı kısa - fasılalarla ruldu. — Buyrunz! Ötel müstahdemlerinden bi- risi idi: — Sizi birisi ziyaret etmek istiyor efendim. — Buraya getiriniz, dedim. CAracan var | vuü- u Bir Ölünün Hâtıra Defterinden | | m # İNGİLİZ CASUSLARIİ a | edilmesini ( Baştaralı 1 inci saylada ) ileri sürmekte ve bunların, dünya sulbunun — korunması - için tadil istemektedir. — Yarı resmi İtalya gazeteleri İtalya'nın bu maksadını anlatan yazılarla doludur. En mühim İtalyan gazeteleri son zamanlarda Triyanon mua- hedesinin , Macar milletini ezici hükümleri taşıdığını, bu baksızlığa nihayet verilmesi için bu mua- hedenin Üzerine s#ünger çekilmesi lâzım — geldiğini açıktan açığa yazıyorlar . Hitler son intihabattan mu- zaffer çıkınca M. Musolini İtalya- nın Berlin sefirini Hitlere gön- derdi ve onu tebrik etti. Siyasi meseleler arasına sıkışan bu son hâdise bütün diplomatları dü- şündürmekten — uzak — kalmadı. Diplomasi hayatında M. Musolini- nin ihdas ettiği bu yenilik sadece bir nezaketten ibaret olmasa gerektir. Aşikâr olan şey şudur ki M. Musolini Avrupa siyasetinde bir rol — oynamak niyetindedir. Fakat acaba bu rolü oyniya- bilir mi? Almanyadan yayılan baberler İngiliz efkârı umumiyesini endi- şeye düşürmektedir. İngiliz ga- zeteleri Almanya — hâdiselerini ehemmiyetle takip ediyor, hükü- —- —-—ran —— —— T Ygürnyyt n P> W TT |— —— müracaat ediniz. uharebenin Önünü Mart AL k Teşebbüsleri Başladı | metten sulhun tehlikede olup ob- madığını soruyorlar. İngiliz hükü- meti, gerek Almanyadaki siyasi değişiklik — karşısında, — gerekse İtalyanın Alman siyasetine taraf- tarlık etmesi hakkında şimdiye kadar hiç sesini çıkarmamıştı. İngiliz -kabinesinin bu ” sükütt vaziyeti çok manalı görünüyordu. Fakat yukarıya koyduğumuz telgrafları okuduktan sonra İngit- tere hükümetinin, silâha sarılmak istiyen devletlere karşı politika hareketine geçtiğini anlamakta güçlük çekmiyoruz. Diğer taraf- tan Fransız Başvekili M. Daladye evvelki akşam söylediği bir nu- tukta şöyle diyor: “İngiltere başvekil ve bariciye nazırile konuştuktan sonra İngilix nazırlarının — Avrupanın — vaziyeti hakkındaki durbinliklerini daha iyi takdir ettim.,, İngiltere hükümeti muahedo- lerin değiştirilmesine taraftardır. Fakat bu değiştirilme işinin silâ- ba sarılmak süretile yapılmasını hiç ileri sürmemiştir. Son telgraflardan çıkan mana şudur: İngiltere ve Fransaya göre, italya hükümetinin, silâha sarık mak İstiyen Almanyanın siyase- tini iltizam etmesi dünya sulhunu tehlikeye koyabilir. Bu sebepledir ki M. Makdo- nald'ın Romada söyliyeci M. Musoliniyi her yhild:“d.::ll: dürecektir. — Af Sulh Havası Balkanlardı Lekesiz Ve Devamlı bir Vaziyettedir Sofya, 14 — Yarı resmi La Bülgari gazetesi, Bulgar hüküme- tinin daima sulh siyaseti takip ettiğini yazdıktan sonra diyor ki: * — Türkiye Hariciye Vekili tarafından Atinaya yapılan ziyas retin tevlit ettiği tezahürat fikir- lerin inkişafı noktai nazarından çok kıymetli bir İşarettir. Bun- dan böyle milletlerimizin müşte- rek menfaat hususundaki şuuru- nun ilerilemekte olduğunday. ar tık katiyen şüphe edilemez.,, Yugoslavya'da Yılanlarla Mücadele Belgrat 14 ( A. A. ) — Ohrida gölü kıyısında Siruge köyünde bir bahçede çalışan iki işçi, için- de 100 e yakın ençerek yılanının çöreklenip uykuya daldığı bir yu- vaya rastlamıştır. Yılanlar işçilere sald.rmışlardır. Yılanlardan 48i üdirulmüı- tür. İşçilere birşey olmamıştır. Ertesi gün işçiler, yine o bahçede daha kalabalık bir yılan yuvasile karşılaşmıştır, bu sefer 187 yılan öldürmüşlerdir. Fakat işçiler oka- dar yorgun ve dermansız düşmüş- lerdir ki, bu mücadeleden vaz geçmiye mecbur kulmışlardır. İşçiler bahçe sabiplerinin iki kat göndelik ver'nek istemelerine bakmıyarak a bahçeye bir daha ayak atmamışlardır. ç Bahçe mevsimi geldi Bahçenizin tarh ve tanzimi mevsimi gelmiştir. Yenl usul plânla şık bir bahçeye sahip Olmak ve yeni nevi çiçekler, güller, karanfiller tedarik etmek isteseniz İstanbul Şamlı Han T0 No da Fenni Bahçevanlık — Müessesesina DŞ