Memleket Manzaraları Dörtyol'da- Kırk Gün Kırk Gece Düğün Dörtyol ( Husust!) — Memle- ketimizin çok eski devirlerinden kalma an'anevi hususiyetlerinden biri de düğün maselesidir. Hikâyelerini dinleyip te İnan- madığımız kırk gün kırk gecelik düğün efsanelerinin bir örnegi de hâlâ bizde görülmektedir. Bura- da evlenecek bir erkek hal vazi- yetine çöre Üç, beş gün eğlenti ve ziyafetler yapmazsa makbul sayılmıyor. Z Buhrana karşı en birinci silâ- hın tasarruf olduğu şa zamanda bu masraftan kendimizi korusak bu parayı ileride yeni tütecek olan aile ocağımıza sarfetsek aca- ba daha İyi hareket etmiş olmaz- mıyız. Bu hafta zarfında bu şe- kilde günlerce devam eden üç düğün oldu ve yine avaç dolusu paralar sarfedildi, bazı müessif hâdiselere de vesile hazırlandı. Bu meyanda ocaklı köyünden Rıza fismindeki adam birkaç arkadaşile birlikte düğün — dönüşünde sar- boşluk saikasile nara atarak bar vaya mavzer ve tabanca #ikti. Silâh seslerini işiten Dörtyol jan- darmaları bunları takip ederek köylerinde yakaladı. Suçlular bu yakalanma esnasında jandarmaya karşı mütecaviz vaziyet aldıkları için tevkif edilerek mahkemeye sevkolundu, hem halkı tasarrufa alıştırmak, hem de bu gibi mües- diselerin önüne geçmek için günlerin menedilmesi gok isabetli bir hareket olacak. S.M El'aziz'de Beş Kişi Arasında Kanlı Bir Kavga Elâziz (Hususi) — Burada beş kişi arasında kanlı bir kavga olmuş, iki kişi ağır surette yara- lanmıştır. Kavgayı Bitlisli Kemal iaminde biri çıkarmıştır. Kemal eskidenberi Rahmi Efendi ismin- de birisina mugbermiş. Rahmi Efendi ile kardeşi Hüseyini çarşı içinde Mehmet vea eskici Ahmet ismindeki arkadaşları ile gider- ken görmüş, tabancasını çekip ateş etmiş ve içlerinden Mehmedi ağır surette yaralamıştır. Ahmet ile Rahmi de Mehmedin yaralan- dğını görünce Kemalin üzerine çullanmışlar ve bıçakla beş ye- rinden yaralamışlardır. Yaralılar hastaneye kaldırılmış, diğer kav- gacılar da yakalanarak adliyeye verilmişlerdir. Ankara'da İmalâtı Harbiye Spor Kulübünün Kongresi Ankara (Hususi) — İmalâtı- harbiye spor kulübü #enelik kon- gresini akdetmiş, nizamnamenin bazı maddeleri tadil ve yeni bir #por programı tanzim olunmuştur. Kulübün ismi de değiştirilmiş, ye- ni isim Ankara Gücü olmuştur. Kongrede yeni idare heyeti reis- liğine Nasuhi Bey, ikinci reisliğe Hüseyin Yakup Bey, umumi kâ- tipliğe Rüştü Bey, umum! kap- tanlığa Fonerli Alacddin B., mu- basipliğe mühendis Cevdet Bey, tahsildarlığa Raif Bey, idara mü- dürlüğüne Salahattin Bey, intihap edilmişlerdir. — N. K Samasun ( Hu- sus! ) — Yeni yumurta ihracatı başlamak Üzere- dir, Yumurta tüccarları geçen sene İspanyaya — ihraç edilen yu- murta bedelleri- nin, bir kyamının bloke edilmesi- nin bu seneki £ ibracat üzerinde çok büyük tesir icra — edeceğini söylemektedirler, Samsun — iskele- sinden her sene ( 50,000 ) sandık kadar yumurta barice sevkedilmektedir. Bu aşağı yakarı (2,000,000) Türk İirası tutmaktadır. Geçen seneye nis- betle bu ihracatın bu sene daha fazla olacağı tahmin ediliyorsa da, paraların İspanyada bloke edilmesi yumurta tacirlerini te- reddütte bırakmaktadır. Aldığım malümata göre halihazırda İs- panya hükümeti nezdinde bloke edilen paranın miktarı bankalar da dahil olduğu halde yüz bin Türk İirası kadardır. Bilhassa Karadenizin belli başlı ihracat merkezi olan Samsun piyasasını Fevzipaşa - Urfa Yolu Yapılıyor Bu Mühim Yolun İnşasına Yakında Başlanıyor Gazlantep ( Hususl ) — Fev- zipaşa — İstasyonundan — Urfaya kadar mevcut ve fakat çok bozuk olan şosenin yeni baştan İnşa ve tamirine Nafıa Vekâletince karar verilmiş ve tatbika da girişilmiştir. Bu yolun İstanbul - Edirne yolu gibi asfalt olacağı da ihtimal da- hilindedir. Bu İş için tetkikatfa bulunmak Üzre Yollar Müdiri Umumisi buraya gelmiş ve bura- dan da Urfaya doğru tetkikatına devam etmek Üzere hareket et- miştir. Bu yol milli şoselerden addedilecektir. İnsa ve tamiri Husust İdareler tarafından değil Vekâlet tarafından İcra edile- cektir. Yol, Fevzipaşa - Antop - Nezip, Birecik, Urfa özerinden geçecek tahminen 230 kilometre kadar bir tuldedir. Birecik'te Fırat nehiri üzerine betonarma olarak gayet cesim bir köprü — yapılacaktır. Gerek köprünün gerekse yolun keşfini yapacak olan Heyeti fen- niye birkaç güne kadar gelip işe başlıyacaktır. Şarkı garp vilâyet- lerine bağlıyacak olan bu mühim yolun İnşastı İsmet Faşa Hazret- lerinin #on cenup vilâyetlari seya- hatlerindeki — tetkikatlarının bir eseridir. Bu yol, geçtiği vilâyetlerin iktısadi hayatında mühim bir rol oyn.yacaktır. HKET SON POSTA Samsunun iIhracat İskelesi bu miktar para pek ziyade mü- teessir etmektedir. Şehrimiz yu- murta ve zahire tacirleri İktısat Vekâleti ile mütemadi temas- tadırlar. Bazı ecnebi vapur kumpanya- larile navul husasunda mukave- leler yapılmaktadır. Ayrıca şeh- rimiz yumurta tacirlerinin bir şirket yapacakları da söylenmek- tedir. Her hafta İstanbula ve Avsrupaya — külliyetli — miktarda zahire ibraç edilmektedir. Bu hafta içinde yine — depolarda ihraca hazırlanmış yedi sekiz milyon kilo kadar buğday ve upı mevnulkuı HABERLERİ Samsun’da İktısadi Faaliyet Samsun LimanındanHer Sene 2Milyon Lıralık Yumurta İhraç Edılıyor Samsun Tuhafi- yeciler Birilği Şehrimiz tuha | fiya ve manifa- tura — tüccarları, aralarında — bir birlik yapmak te-« şebbüsündedirler. Birlik müessisleri Vilâyete müra- eaat — etmişler ve Vilâyet te tahkikatı — İktı- sat Müdiriyetine havale etmiştir. Bu birliğin birçok faydaları olaca- ğını zannediyorsak ta Ticaret Odasınca bu hareket muarız bir cephe olarak telekki edilmektedir. Fakat her balde birçok münevver - tacirlerimizin İştirak ettiği bu cemiyet meslek- taşlarına ax çok hizmetlerde bulunacaktır. Samsun Ticarot Odası İnlihabı Ticaret Odası intihabı yapıl: mış, neticede Yelkenci <ade Şükrü, tüccar Emin Âli, ğeıki_ Nuri, Şükrü, Rüştü, Şevki, Salim, Muammer, Abdülbaki, Hâmit, Kigı oğlu Süleyman Beyler ile İş ve Ziraat Bankaları Müdürleri heyeti idareye İntihap edilmiş- lerdir. — C Ş. | Gerede'de Eğlenceli Bir Gezinti Yapıldı Gerede gençleri ve Ihilyar rolsleri Gerade (Hususi) — Gençler Birliği kış gecelerini hoş geçir- mek suüretile sohbet İsimli bir an'ane tesiş etmişlerdir. Her yıl bir parça daha kuvvetle yer tutan bu an'ane bu sene çok rağbet görmüş, her gece bir evde toplanan gençler müsahı- beler, — konferanslar, — temsiller Soma'da Bir Koyun Dört Kuzu Birden Doğurdu Soma (Hususi) — Hatun köyü imamı Ali Efendinin koyunu bir defada dört kuzu doğurmuştur. Kuzuların ikisi yaşamaktadır. İki- «i ölmüştür. Bir batında dört kuzu doğurma hâdisesi ilk defa vuku bulmaktadır. ... tertip ederek kış gecelerinin boş geçmemesini temin etmişlerdir. Gençler Reşadiye — köyüne kadar 12 kilometrelik yerde kış gerintisi tertip gtmişlerdir, Çok eğlenceli olan bu gezintide gençlerin başında ihtiyar reisleri Mustafa Bey de hazır - bulün- muştur. Şarkışla'da Bir Ceket Yüzünden Cinayet Şarkışla (Hususi) — Şarkışla- ya 3 anat mesafede bulunan Ka- racaviran köyünde çolak Adil oğlu Salahattin, Aslan beyoğlu Enver tarafından pıçakla yarala- narak öldürülmüştür. Cinayet bir ceket mesolesinden çıkmışlır. Mart 1 -— Heveskâr Mecmuaları, Temsilleri Nurullah Ata Gerek Anadolu'da, gerek İs- tanbul'da bazı mekte ler birer mecmua çıkarıyorlar. Ötedenberl bunlara, talebeyi çalışmaktan alır koyuyor diye — kızanlar, — veya “genç istidal,, ların dahâ mektep sıralarında belirmesine sebep olu- yor diye memnun olanlar vardır. Ben, derhal itiraf edeyin ki, kızanlardan, hem do fevkülâde kızanlardanım. Bu — mecmualar talebenin çalışmasına mı — manl oluyor? Hayır, hiç zannetmem belki bazılarını çalışmağa sevket- tiği bile söylenebilir. “ O hâlde ne zararları var?,, mı diyeceksiniz. Mektep mecmu- alarının zararı talebeyi eksikle iktifaya berhangi bir mesleğin zorluklarını yenmeğe değil, ber- taraf etmeğe sevketmesidir. Bir mektep talebesinin çıkar« dığı mecmuada iyice bir. manzu- mo, güzelce bir hikâye bulunma- m daima istisnaf bir hâldir; çüne kü onu çıkaranlar henöz gençlik yaşına bile gelmemiş çocuklardır. İşte bunun için bir mektep tale- besini mecmua çıkarmağa teşvik etmek onları eksik, fena olması mukadder olan şeylerle uğraşma« ğa sevketmektir. Talebe şiir, hikâye yazmasın mı? » Niçin yazmasın? Yazmaz olur mu? Fakat yazdığı şeylerin henüz “ham,, olduğunu da bil- meli. Yazdıklarını bir mecmuada, bilhassa kendi mektebinin mec- muasında neşrettiren talebe deş “Bak! ben bu Yaşta neler yapa» biliyorum!, diyen, yazı ne kadar fena olursa olsun müsamaha beke liyen bir hâl vardır. Bu da sana« ta en ziyade münafi olan, onu öldüren şeydir. Heveskârlar, yanl “amatör,,ler bakkında ne düşündüğümü şim« diye kadar çok tekrar ettim. Heveskâr ile çırak ayni şey değildir. -Çırak ustasınin yanında sanatinin bütün icabatına göre çalışır. Bir marangoz çırağının yapacağı dolap, onu yapan daha acemi bir çocuktur diye, müsa» maha ile karşılanmaz kil Hele birkaç marangoz çırağının bir araya gelip bir dükkân açmaları, * Bizim mallarımızı - kusurlu olsa beğenip alın,, demeleri kabil değildir. Çok şükür ki “amateur,, marangozlar yaplıkları dolapları satmağa, teşhire kalkmaz, onların takdir ve teşvik edilmesini bek- lemerler. Yalnız marangozlukta değil, *zanaat , ın her şubesinde böyle bir haklı gurur vardır. Bu sanatte yokl. Esasen aktör olmiyan, sirf gönlünü eğlendirmek için arasıra cyuı oynıyan gençler elâlemden “ Maşallah! , bekler. - İşin nal fenası, bunların — teşvik — edik mesi dir. Bir mecmua, kariin alâkasını celbe çalışmağa mecburdur; kas rilerine entipüften yazıları beğen” meyi tavsiye edemez. “ Bizlii yazılarımız, muharrirlerimizit hepsi de birer acemi ç olduğu için, bittabl iyi olmiya” caktır. Ama siz kusura bakmayını bizi alkışlayın , diyemez. tiyatro da bunu söyliyemez. işte bunun içindir ki mektep mecmi” aları, “ amatör , temsilleri ve bt kabilden her sanat — tezahlri esasından çürüktür, ıını“"l kârı demektir, sanatkâr © '”d.' fatidadında bulunan kl""'y'_ daha küçük yaşta müşant talebine ılı'tmp zehirler.