SÖON POSTA İTTİHAT ve TERAKKİ — Her hakkı mahfuzdur. — Tefrika No, 74 Nasıl doğdu?.. Nasıl Yaşadı?.. Nasıl Öldü?.. Bu Garip Ruhlu Hoca İzmir Telgraf Memurlanndan Kara Her şeye tahammül ederim. Fa- kat böyle fena bir zan altında kalmayayım. Diye rica etti... Bereket ver- sin, mesele — derhal - anlaşıldı. Gani Bey hakkında fena bir fikir beslemiye lüzum kalmadı. Meger Romanyadan İzmire şüpheli bir şabıs gelmiş. Zabıta, takip Rifat Bey tesadüfen bu adamla tamas etmiş. Bu da, tevkiflerine sebebiyet vermiş.. Lütfi Beyle arkadaşları, kışla — meydanında polis karakoluna merdiven koya- rak mevkufları kaçırmak İstedi- ler. Fakat hükümetin nazarı dikkatını cemiyet Üzerine cek betmemek için bu fikirden var- geçtiler. Yine o esnalarda Idi ki : Ce- miyetin tarih' ve mukadderatında en mühim rol oymyan bir şab- siyet, garip bir surette Hüseyin Lütfi Beyle temas etti... İzmir postahanesinde ( mandapost me- muru, Hasan B.) isminde bir zat vardı. Tahsili kıt olan bu adam, kendi itimat ettiği şahıs- ların yanında: daima Abdülha- mide küfreder : — Mekteplerde, hep bu zalim ve müstebit Padişahı metbhettik- leri için, çocuklarımı mektebe vermiyorum. Derd. — Esasen — veremezdi. Çünkü bütçesi fazla masrafa mü- tehammil — değildi. Lütfi Bey, icabında bu adamdan da istifade edebilmek için onun çocuklarını meccanan mektebe aldı ve Ha- san Beyi, kendisine minnettar bıraktı. Bir müddet #sonra da cemiyete dabil olması için bir bahis açtı. Hasan Bey, bu teklifi dinledikten sonra t — Fena şey değil. Fakat ben, kendi başıma iş yapamam.. Benim, bir hocam vardır. Hele ona bir kere danışayım da sonra size cevap veririm. Dedi... Aradan, birkaç gün geçti. Hasan Bey, Lülfi Beye geldi : — Hocama danıştım.. (cemi- yete gir. Fakat yemin etme..) diyor. Dedi, Tabü, Hasan Beyi ce- miyete ithal etmediler. Sadeca teması muhafaza — ettiler... Bu adamla, Dr. Nâzım Bey de görü- şüyorda. Bütün bu mülakatlar esnasında HasanB., (Hocası) n- dan bahsediyor, onun kıymet vae faziletini — göklere — çıkarıyordu. Gerek Lütfi ve gerek Nâzım Beylerde, ba hocayı görmek için bir merak uyandı. Onunla görüşmek — istediklerini — Hasan Beya söylediler. Hasan Bey: — O, gayet münzevl! yaşar.. kimse ile görüşmez.. maamafih, bir kere kendisine söyleyim. Dedi... Bu esrarengiz adam, tabii ötekilerin daha ziyade me- rak nt tnhnk elü lıhlııkı! yap- bunu | etmekte İmiş. Cemil ve | | ej ( Çavuş manastırı ) İçtimaında bulunan ve sonraları su.ııj..a.ı_. kumandanı olan 'emal Büy ( Yüzbaşılık resml ) tılar, Hasan Beyi tashir eden bu garip ruhlu hocanın (İzmir telgraf memurlarından, Kara Kemal B.) denilen bir adam olduğunu an- ladılar. Kara Kemal B... bu şahm, hakikaten herkesle görüşmiyor.. bütün hayatı evi, vazifesi, tenha bir kahve köşesindeki nargilesi arasında çizilen bir müselles için de geçiyordu. Kara Kemal B. Lütfi Beyle temas etmek istemedi. Sadece Dr. Nâzım Beyle görüşmeyi ka- bul etti... Uzun ve yağlı saçları, derinden bakan hiddetli gözleri, menfi bir mana ifade eden #henk- siz çebresile insanın kalbine Üşü- tücü bir tesir veren bu adam, Nâzım Beyle kahva peykesinde bağdaş kurarak nmarğile içerken karşılaştı. Nazım B. onda bir mümtazi- yet aradı. Fakat medrese hayatını kolaylıkla hazmeden bir softa ru- hundan başka birşey bulamadı. Böyle olmakla beraber, Kara Kemal B. doktar Nazım Beyin kalbini kolayca avladı... Bu zeki adam, kendisine (tütüncü Yakup ağa) diye tanıtılan bu çenber sa- kallı, pejmürde * kıyafetli, göste- rişsiz adamın, cevval ve azimkâr gözlerine bakarak bu çehre ve bu kıyafetin arkasında büsbütün baş- ka bir şahsiyet olduğunu anladı. Ona göre davrandı. Her şeye ka- Kemaldi mak istiyen bir adam tavru aldı. Bir saat kadar süren bu mülâ- kattan sonra bu iki garip şahsi- yet, birbirlerini çok İyi tanımış ve anlamışlardı. Birbirlerinde, ne mana buldular?. Nasıl anlaştılar ve bağdaştlar?. Bu, ebedi bir sırdır. Yalnız aalüm olan bir şey varsa, Kara Kemal B. meşrutiyetin ilâ- mnına kadar cemiyete girmekten istinkâf etmiş.. böyle olmakla be- raber, iki defa daha Nazım beyle mülâke* ederek ona, bazı dersler rmiştir. (Bilahare cemiyetin en nübim rüknünü teşkil eden bu Birgi'de İki Asırlık Bır Türk Şaheseri 1175 Senesinde * Yapılan Çakır Oğlu Şerif Ağa Konağı iki adamı birleştirmiye vesile olan mandapost memuru Hasan Beye gelince. bu zat ta (hocası gibi) meşrutiyetin ilânına kadar cemi- yete girmemekle beraber, inke lâptan sonra Midilli, Edirne pos- ta müdürlüğü, İzmir müfettişliği, (Rana B.) (!Je vekâleten İzmir posta ve telgraf mildürlüğüne atlamış.. harbiumumide — evvelâ Şehremaneti umum — müfettişi, sonra da . iaşe müdürü olmuş ve nihayet vasi bir salabiyet ve açık bir bono ile İzmire gelmiş.. (İzmir ve havalisi iaşe mümessili) namı ve (Kara oğlu Hasan) firması ak tında büyük işler görmüş ve milyonlarca lira ile oynamıştır. (Arakasi var) () İnnisarlar vekili Rana B. OPERA'da Kemali muvaflakiyetle gösterilmekte olan DENİZ KAHRAMANLARI mükemmel Fransızca sözlü filmindeki dalgıçların denizin dibine dalmaları sahnelerini göreceksiniz. Baş rollerdet TONY BORDELLE ve GRAZİA DEL RİO Hâveten: Mickey Mous2 ve halihbazır FOX dünya havadisleri, 8 GENÇ KIZLAR KLÜBÜ Maedels im Boot L TT a dir fak:k kuvvetini pıhal)ı nt— Bugıin M E L E K Sinemasına gidip en büyük sinema yıldızları FERNAND GRAVEY KATE DE NAGY muzaflerane muvaflakiyetler kazandıkları GÜNDÜZ BENİM.. . GECE SENİN. Büyük ve parlak UFA komedisinde görünüz ve candan alkışlayınız. ha a: Halihazır Paramount dünya bavadisleri. Bugdn sııl 11 dı lenıllâtlı rauarlı mıllne -— Yarın akşam: Mümessilleri : JEAN WEBER ve Paris Komedi 177 genalik Çakır oğlu Şerit All Ağa konağı Birgi, (Husust) — Küçük Mendires havzasının eski mede- niyet merkezlerinden biri olan Birgi bugün Ödemiş kazasına bağlı şirin bir nahiye merkezidir. Otomobille Ödemişten Birgiye on beş dakikade varılır. Bozdağın eteğinde va büyük şirin bir dere içinde bulunan bu belde Aydın Oğulları zamanında hükümet mer- kezi, Osman Oğulları zamanın- da vilâyet merkezi olmuş şanlı bir tarihe maliktir. Aydın va Osman Oğullarına ait pek çok asar vardır. Bilgili ve kıymetli müdürü Fikri Beyle asarıatikaları gezerken — resmini gönderdiğim eski bir Türk evinin kapısı önüne geldik. Fikri Bey: #77 Yıllık bir. ev — Buyurunuz! size 177 yıllık bir Türk evini gezdireyim! dedi. Düşmanlar Birgiyi yakarlarken bu kiymetli evin bulunduğu semt her nasılsa ateşten kurtulmuştu. Evi gezdik. Bu ev büyük bir konaktı. geniş bahçesi ve safası müteaddit odaları vardı. Türk mimarisinin şabeserlerinden ad- dolunacak kadar — san'atkârana yapılmıştı. Her oda va salonun tavanları ayrı ayrı şekillerde ve geçme idi. Aradan 177 sene geç- mesine ve bütün bakımsızlıklara rağımen boyalar solmamış, tak- dirlere — şayan — bir - haldedir. Tavanlarında Küçük Mendires havzasının ye- tiştirdiğ umum © meyvaların şe- © killeri madent " boyalarla ter- | sim edilmiştir. Müdür B. ko- ! mak hakkında şu — malümatı * verdi. Konak Nasil Yapılmış —" Bu ko- nak, Çakır oğlu Ali Ağa tara- fından — 1175 hicri senesin- de inşasına baş- lanılmış — ve inşaatı — ile boyası ve sıvası Üç sene devam etmişlir. Nakkaş ve mimarının isimleri tesbit edilme- miştir,. Şerif Ali Ağa, 1205 tarihin- de vefat etmiştir. O tarihlerde Birgi'de pek revaçta olan dibağlık Şerif Ali Ağama san'atı imiş ve parlamasına da dibağlık sebep olmuş, kendisinin Birgi'nin kadim ve asil hanedanından olduğu da rivayet suretile nakledilmektedir., Konağın bir köşesinde Çakır oğlu Şerif Ali Ağanın 1190 ta- rihinde yapılmış sulu boya bir resmi vardır. Bu gözel Türk eseri im- kılâptan — beri iyi muhafaza edil- mekte ve ber ziyaretçiye açık bulunmaktadır. M. N. Çakır oğlu Şa- Fif Ağanın 1190 tarihinde yapıl- mış sulu boya resmi gee Dünyanın en meşhur tenoru JEAN KİEPURA Büyük yıldızlar grupu arasıtıda iş_—__— Bugün ve yarın son malineye Kadar MAJİK'te ARMAND BERNARD - LOUIS TRENKER lıııfıuı'urı temsil — edilen sızca muazzam filma CALİĞÇYA CEPHESİ devam etmektedir. İlâveten: Radyo dünya havadisleri —— —a MAJİKt © ZEVK GECESİ JOSSELİNE GAEL Fransez artistlerinden İlâvetan: R.K.O. dünya hayadisi. Yerlerinizi evvelden temin ediniz. Telefon: 40690 I BİR GECENİN ŞARKISI Şayanı hayret filminde taganni edecektir. 4 Bu akşam 21,30 da SAKA Komedi 4 perde UMUMA Şchıı"r'uaîro:ı '"”'IH Matbuat Cemiyeti tarafından tertip edilen 1933 Matbuat ALMANAĞI çıktı. Her kit yançi Ja bulunur. Flaa * Uradır. €| | j | J