İtalya Ve Yugoslavya > yeme Gerginliği İtalya ila Yugoslavya arasında zaten gergin olan münasebat, harp- ten sonra Yugoslavyaya intikal eden Trojir şehrindeki cekl Venedik hey- keltraşı eserlerinin bazı gayretkeş genç Yugoslavyalılar tarafından tah- vip edilmesi İle büsbütün gerildi, Her nekadar bu lüzumsuz tahribatı yapan beş genç Sırp meydana çıkıp bu zarar verici nümayişi kendilerinin yaptıklarını söylediler ve beşer gün kapse mahküm oldularımn da, fikir« ler yine sukün bulmadı. Bir. kasım İtalyan gazeteleri, Yugoslavya aley- hinde hâlâ çiddetli neşriyat yapıyor« lar, Bunlardan bir tanesi, M. Muso- lininin oğlu Vittoryo Musollninin ka- leminden çıkmıştır. Lisan — itibarile ya ile Yugoslavya görülemiyon geçimsizliği çok - canlı hir surette ifade ediyor. Bu yazının bilbasaa blr fıkrasını hususi ve resmi f kirlerini ifade etmesi itibarile şayanıdikkat bularak alıyorum. Bu fıkra çudur 1 *Fena bir surette ksrışmiş ve muvaffak olunmamış irk ve millet halitasına ihtar etmiye mecburur ki başkalarına meydan okumaya İznlkış- madan evvel aralarında anlaçmalı. dırlar, Çünki tabiatsizce yapılan bazı şakalar fena netlcoler verebilirler. Maamafih izam etmiye değer bir şey yoktur. Sakin olalım. Biz kendi he- sabımıza soğukkaalılığımızı kaybet- miyeceğiz ve Duçe'nin bize edecek- lerini yapacağız.. MHtalya'da, Başvokl! M. Musolini'nin oğlu komşu Yugoslavya devlet ve milleti hakkında işte böyle şeyler yazıyor. — Büreyya Amerikada Grip Salgını Nevyork, 29, — İngilterede olduğu gibi Amerikada da grip salgını büküm sürmektedir. Sıhhiye idaresi 35 hükümet dahilinde 43997 vak'a çıkmış olduğunu bildirmiştir. Bu rakam, hakikt rakamın macak sekizde biri raddesindedir. Yalnız Nevyork'ta 10,000 vak'a kaydedilmiştir CEPHE TEFRİKA NUMARASI: 37 SI Protegerof Taraftarlarından İn Sofya, 29 — Dün Kıralın sa- rayı önünde hakik? bir muharebe olmuştur. Sobranya reisi M. Malinof kıralın yanında iken ve halk ka- bine buhranı hakkında malümat beklerken, Mihailof ve Vassiliyef isminde Protogerof taraftarların- dan iki şahıs, av tüfeklerile Miha« ilof taraftarlarından — Ettimof'un Üzerine ateş etmişlerdir. Ettimof çok ağır sürette yaralanmıştır. Polis mütocavizleri takip etmiştir. Bunlar, tüfekleri ile ateş ederek vo hatta bir de bomba atarak kaçmışlardır. Neticede, bir- mak- tul S yaralı vardır. Yaralılardan biri pencereden geçen bir kur- şunla yaralanmıştır. Bu suikast, evvelki gün Stanişef'in katli ile neticelenen cinayetin bir mukabe- lesidir. Komitecilerin daha birçok mukabil suikastlar — yapacakları tahmin edilmektetir. Tayyarede Balayı Seyahati Yapan Kadın Öldü Madrit, — Lerifaya gitmekte olan bir posta tayyaresi kapak- lanmış ve ateş almıştır. İki kişi ölmüştür. Ölen yolculardan birisi balayı seyahatına çıkan bir kadındr. Kadının kocasr da — ağır sürette yaralamıştır. Yeni Mançuri Devleti Roma 29 — Bançüri meselesin- den bahsşeden Resto del Karlina ga- zetesi diyor klı Mançuri süratle: sağlamlaşan ve teşekkül eden müstakbel bir hüvi- yettir. Mançuri, eçnebilerin bukukuna riayetkâr, komünizm tesirlerine karşı kapalı ve kendi başına yaşıyabilecek bir devlettir. Milletler cemiyeti, bu devleti fce- hedebilir, fâkat Çin İle Japanyı sında sulbun teessüsünü tem mer. “MİLLİ ROMAN, AA — Müuharriri: Burhan Cakit Annesi yandaki odadan ce- vap verdi: — Babalar kıymetlidir. kızım. Çocuğun zahmetini ana çeker, babalara yalnız sevmek düşer, Fakat Faruk Bey de İstanbula gel- diği halde yine eve geç geliyor. Bu vapurda çıkmadı. Belki oto- mobille gelecek. Narin Cengizi — susturduktan sonra annesinin yanma gitti: — Biliyormusun anne, onun bu Almanya seyahatları — beni ne kadar üÜzüyor. Bari geldiği za- manlar birkaç gün yüzünü görsek. Annesi onu teskim etmiyo ça- lıştı! — Bu onun elindemi kızım. Asker adam, emir kulu. şükret- ki cephede değil. bak Selâmi beylerin. damadına.. Üç — yıldır hasretini çekiyorlar.. adamcağız gitti, hâlâ & gidiş. Bayramda bir hafta olsun izinli gelmesi için kayapederi Nazır Paşaya yalvar- miş. Şimdi çoluk çocuk bayramı bekleşiyorlar. Narin itiraz etti ; — Hayr anne, vazifeyi, cep- heyi hep kabul ederim, fukat Istanbula geldikten sonra da ir- san evini ihmal eder mi? — İhmal değil ki yavrum, bi- liyorsun ki Faruk Bey doğrudan doğruya paşa ile temas ediyor. onun emrindeki adam Öyle ser- bestçe meş; ul olabilir mi. Faruk B. kalem efendisi değil ki her akşam saatinde çıkıp evine gel- sin.. Bak geçen gün Yaver Be- yin hanımı da söyliyordu, Harbi- ye Neraretinde yece sabahlara kadar çal şıyorlarmış. Narin sustu. Akşam oluyordu. Kar Boğa- zia kayrintılı - sahillerini döven rüzgârla bulutlana bulutlana ya- ğıyor, deniz kurşuni bir tül altın- da bayal gibi görünüyordu. Narin petcerenin önünde bo- yazdığı tinkalede diyor ki; Janmağa bevşalerip kalkışı Lam & Bulgar Komitecileri Taraftarları, Mihailof irak Kıralı Fay- sal Haszretleri, bi- raderi olan sabik Kıral Aliyi Bağdata $ davet etmiştir. Bu ziyarete husus! ve Bilevi bir mahiyot verilmektedir. İra« nn yüksek slyast mahafili ziyaretin siyast — mabiyotta olduğunu ve İngil- tere-İran — İbtilâ fı ile alâkası olduğu- nu GSöylemektedir. ler. Resmimiz Kıral ile biraderi sabık Kıral Ali'yi göste- riyor. tikam Alılar Faysal ve Kıral All Berlia 23 — Alman Hariciye Na- zırı Fon Nörat Alımanyanın — silâh- lanmakta müsavat talebi hakkında dünya karşısında ya br mana vermek, biri idenr silâh- a itti için muhtelif taraflardan birçok teşebbüslerde bu'unuldu. Bu iddialarda asıl meseleden, yani başkal rına nisbetle hâ â daha kuv- vetli surette müsellâh bulunan mi!- Tetlerin silâhlarını azaltmak mesele- sinden dikkat nazarlarını — çevirip başka bir yola döndürmek gibi aşi- kâr bir maksat tak p edilmektedir. Silâhları azaltma ve bırakma hekkındaki her türlü tedbirler', hat- ta cezri olanları bile - bu tedbirler bütün devletler hakkında — müsavi surelte tıtb.k edl'ecek olursa- kabul edeceğimizi Cenevrade her vakit tokrar edip durduk. ganın bu tipsi kiş manzarasını bir zaman seyrettikten sonra anne- sine dündü: — Geldiği zaman hatırlat anne, Faruk'tan bir telefon isti- yeceğim, bize muhakkak bir te- lefon fAzım. Hiç olmazsa geç kal- dığı zamanlar bize haber ver'r. Tecrübeli kadın sakin ve yu- muşak cevap verdi: — Üzülme Narin, o da olur. Hayiırlisile şu muharebe bir bitse de herkes evini, barkını bilsel Genç kadin. annesinin, bir kordiyal gibi sinir bubranlarını teskin eden bu şefkatini ve kü- çük Cengiz'in ona başka düşün- celere fırsat vermeyan meşğalesi ile okadar avuniyordu ki, koca- snın hayatındaki bu değişiklik- ten şüphe edemuyordu. Onun geç kalışları, eve — geldiği zamanlar eski bararetli varlığını gösterme- yişi gözünden kaçmıyor değildi. Fakat kalbinin böyle her bulut- lanışında ya annesinin pek ma- kul bir müdahalesi ve yahut Cengiz'in bergün — değişen ve artan sevgisi imdada — yetişi- yor ve bu endişe şüphe haline ;dnıde.ılyîp gidiyardu. “Koc kendi | gından böyle yavaş yavaş çekilişi belki AlmanyanınHukukMüsa- vatmdaîı Maksadı Nedir? Yalnız diğer milletlerden daha fazla müsellâh olan devletler, bilhaz- sa Ftansa, silâhları azaltma mukave- lesinde tayin edilecek madde ve hükümlerin — tahakkuku — imkânının mes'uliyetini deruhte etmiş bulunu- yorlar. Bu meselenin — süratle halli husu- sundaki talebimiz. tırf mevcut mua- hedelerin değil, ayni zamanda mem- leketimizin selâmetl düşüncesinin de lcabettirdiği bir işt'r. İagiliz - İran İhtilâfı Tahran, 29 — İngiltere ile İran arasında zuhür eden ihtilâf hakkında müzakeratta bulunmek tzre Cenereye gidecek olan İran heyeti 31 kânunuevelde hareket edecektir. Heyet meyaninda Nasrüllah Han bulunmatkdır, daha çabuk ve daha çetin ola- | caktı. Fakat her evin erkeğini yuvas ndan uzaklaştıran harp ve onun kendi köşe ini dolkc'uzan çocuğu bu çekilişi hissettirmiyor, onu tatlı bir. gaile olan bu ev hareketleri ve evlâd sevgisi içinde oyalıyordu. O gece Binbaşı Faruk gelmedi Sabah öğleye doğru gelen bir asker ondan bir mektup getirdi. Genç erkânı harp bu iki satırlık pusulaya benzer mektupta geceyi kumandan paşanın yalısında ge- çirdiğini, mühim işler görüşüldü- gü için gelemediğini söylüyordu. Narin, bu mazereti haklı buldu. Fakat mektubunda bu akşam geleceğine dairde bir işaret yoktu. Yalmız bir sıhhat haberine benziyen mektupta hattâ teesslir ifade eden bir satır bile yoktu. Genç kadın askere mektubu vereden aldığnı sordu. Bu malul Mebmetçik mektubu Erkân:har- biye Dairesinden yolladıklarını fakat Binbaş yı. çörmediğini söy- ledi, Yalnız bu cevap Narin'i dü- şündürdü. Tekrar sordu: — Binbaşıyı görmedin mi? — Hayır efendim. — Moktubu sana kim verdi? Karımla Geçinemiyorum Ne Yapayım? 28 yaşındayım, asrın en gerefli — bir- mesleğile — iştigal etmekteyim, altı senedir evliyim, bu müddet zarfında 2 çocuğum dünyaya geldi. Birisi vefat etti, halihazırda 2 yaşında bir çocu- m vardır. Evlilik müddetince ir rahat görmedim, bu sebepten maddi 've manevl zararım namü- tenahidir. Refikamın ailesi efra- dile ben ve kendi ailem efradı uzun zamandanberi görüşmemek- teyiz. İlk günlerden itibaren vak! münazaaların haddi hesabı. yoke tur. Bir erkeğin yapması müm- kün olan bütün fedakârlıkları yaptığım halde refikama ve ailesi efradına makbule geçmediği gibi hep Ffenalıkla — itham Bu — vaziyetlere karşı — evlilik, hayatında imtizacın kabil olması için — mubtelif — tarzlara teşeb- büs ettim. Her şeklin de de bir müddet sonra yine eski vaziyete rücu ettiğini gördüm,. Şimdi- ne tarzda hareket ede- ceğimi şaşırdım vo bu sebepler- gın lııb= b= ho;nldu. Kendisi © gayril ıslah bir vaziyet kesbetmiştir. Bunun için son münazaadan sonra kendisini am- nesine göndermiye mecbur ol dum. Badehu artık bu şekilde imtizacın kabil olamıyacağını ve güzellikle —ayrılmamızı — tahriren bildirdim. Çünki: ihdas etmiş olduğu — imtizaçsızlıklardan — ne kendisinin ve ne de çocuğumun yüzünü —görmek — istemiyorum, Herşeyden soğudum. Fakat yaz- dığı cevapta ben ne yaptım, diyor ve barışmamızı - isliyor. Eğer bu arzusunu kabul etsem yine müz'iç ve müşkül vaziyete düşeceğim gibi gitgide bir derece daha .îddıâ:ııeıı bu münazaaların neticesinin vahametini düşünüyo- rum. Kuzum Han:mtoyzeciğim, benl bu azaptan kurtarmak için bir yol gösteriniz. y İzmirde: A, H Araya bu kadar — soğukluk girdikten sanra geçinmek güç olur. Bir müddet ayrı yımız, Bu tecrübeden sonra da barışa- mazsanız mahkemeye müracaat eder, resmen ayrılırsınız. Sizin bahatinizin — derecesini bilmi- yorum. Fakat bazı kadınların kocalarıtı. idare etmeyi bilme- dikleri muhakkaktır, HANIMTEYZE — Erkânıharbiyede N (at Bey verdi. — Ne dedi? — Mektubu Hisar'da Binbaşı Faruk Beyin evine götür, d...” Yüzbaşı Asker başka bir 'şey L[:f._ yordu. Genç kadın sükünetini kaye » betmemek için çalıştığı halde dudaklarının titrediğini, yanaklar rnın seyirir. gibi oynadığını his- sediyordu. Elindeki iki satırlık kâğıdı tekrar tekrar okudu. Ko- casının söylediği mazerete karşı birçok sualler buldu. Mühim meseleleri görüştükten sonra da bir. otomobile atlayıp evine — gelebilirdi. Kumandan Paşanın bu kadar hususiyetine giren bir adamın o Kumandan Paşanın otomobillerinden birine binmekte hakkı — ola- bilirdi. K Üüşülen mühim ı tamı devam edi- yordu. - Evini uviv:%ıı için çıldıran, oğlunu görı muzta- rip olan binbaşı Faruk İstanbulda olduğu halde iki saat için olsun bu sevdiklerini görmiye gelemez miydi ? ( Arkanı vari ö aB İç e “ğlM