Çocukları Ciban barbi 1914 te başladı. İstiklâl Harbi 923 te bitti. Ondan evvel Balkan Harbi, ondan evvel de Trablus Harbi ile meşgul ok duk, — Yani 910 danberi harp içindeyiz. 1932 senesini bitiri- yoruz. Bu zaman zarfında yetişen nesil, harp çocuklarıdır. Bugün 20- 22 yaşına giren bu nesil, şimdi ya hayata atılmıştır, ya | atılmak Üzeredir. Bu yeni nesil, bugünün çetin mücadelesi —ile — çarpışabilecek midir ? Harp çocuklarının omurz- ları, bugünün ağır yükünü taşı» mıya mütehammil midir ? Harp çocukları, ayni zamanda sefalet ve felâket çocuklarıdır. Onlar barut ve kan kokuları, top ve tayyare sesleri arasında doğdular, Yine barut ve kan kokuları - içinde Mıhdlller. On Üç yaşına kadar bir kâbus içinde yaşadılar, Mahrumiyetin her tür- lüsünü tattılar. Süt bulamadılar, babalarını göremediler, aile mu- habbeti nedir bilmediler. Kendilerini bildikleri günden- beri de garip ve yeni bir âlemle karşılaştılar. Harp sonu sarsıntı- ları ve buhran içinde yüzdüler. Bu mahrumiyet ve felâket gocuklarının bir kısmı vücutça zayıf, ruhça buhraalı ve bedbin yetiştiler, Fakat bütün bu Felâ- ketlerden ders aldılar ve yeni | bir dünya için hazırlandılar. Şimdi onlar yeni bir âleme | giriyorlar. Onları bekliyen hayat ta buh- ranlar geçiriyor. İktısad! buhran, Eimıl ve ahlâki yeni buhranlar ğuruyor. Onlar, muvazenesi bo- gulmuş ve yeni bir devreye gir- miye hazırlanmış bir cemiyet içine l atılıyorlar. Ne yapacaklar? Bu büyük sar- sıntıların altından kalkabilecekler mi? Bu ağır yükün altında ezi- meden çıkabilecekler mi? İstik- balin en mühim suali budur. Mısırçarşısı Tamir Edilmezse Belediye Tarafından Yıktırılacaktır Belediye Mısırçarşısının — yıkı- lan kısmının tamirine başlanıl- lması için sabiplerine 48 saatlik | bir mühlet verilmiştir. 48 saat | Zarfında tamire başlanılmazsa bu | kısım Belediye tarafından yıktı- | tılacaktır. Adliya İntihap Encümeni Dün toplanması icap eden Adliye İntihap Encümeninin top- lantısı yeni istinaf teşkilâtı dolayı- sile şubatın on beşine — tehir ıdilııiş"ir.. İki Vapur Çarpıştı Şirketi Hayriyenin SI numa- valı vapuru ile Saraybürüunda Güzelbandırma vapuru — çar- pışmıştır. Müsademe şiddetli ol dmuş, her iki vapur hasara uğra- mış, fakat nüfusça zayiat olma- muaşlır. Bir Avukat “Altın,, Ziy- fetine Davet Edildi (Baş tarafı 1 inci sayfada ) sorulduğu zaman: — Define aramıya demişler- di, Akıllarını kaçırmış olmaların dan veya böyle görünmek — iste- melerinden şüphe edilmişti, t tahkikat — neticesinde — ca yapacak insanlar olmadıkları 2nn- laşılınca serbest bırakılmışlardı.,, Dürdüncü Saiha.. Bu aile dün tanıdığımız avu- katı bulmuş, sırrını söylemiş, pa- rayı birlikte aramayı teklif et- miştir, Avukat teklifi makul bulmuş- tur. Şimdi söylediğine bakılırsa hükümete müracaat ederek arka- daşları ile birlikte memnu mıta- aya gitmek için müsaade istiye- tek ve parayı - bulursa - yarısını hükümete bırakacaktır! eei İNT AT ç A n Postanın Resimli Makalesi Ç Geçinmek Us |— Evde karınızla, çocuklarınızla - SON POSTA 2 İşinize devam — ediyorsunuz. geçinamiyor musunuz? Evinizde bülün| Vazifenizi Iyi yapıyorsunuz. Fakat hayatınız. kavga, gürültü içinde ml geçiyor? Amerikalılardan İstifade! Demiryollarımızın Gittikçe Artması Dolayısile Yeni Tedbirler Alınıyor müddet kalacak, gittikçe ziyadeleşmekte olan demir- | yollarımız için tarife yapacak, idare şeklinde ıslahı istifadeye karar verilmiştir. Gümrük mütehassısnın | icap eden nokta bulunup bulunmadığına bakacak Azıkara, !7 (Hususi) — Gümrük veten şimendilerlerim.z için de eccnebi ihtısasından seçilmesinde olduğu gibi demiry nın seçilmesinde de Amerika tökniği tercih edile- cektir. Bu mütehassıs memleke Sabık Kıral Sofya, 16 (A. A.) — Sabık Bulgaristan Kıralı | menfaatine —mugayir — bulduğumuzu, bu şeyia- Ferdinandın Bulgaristana avdet edeceği hakkındaki | lar şayialarla “ayni zamanda kıralın gelmesi münasebetile Sosyalist meb'us Postuhov | hükümete bir sunl sorulmuştur. Başvekil M. Muşanof buna cevap vererek demiştir | k: “Bu meşelenin ortaya atılmasını tarafından Mecliste Tarihi Evrak Manisa M;l;'usu Bu Hu- susta İstizahta Bulundu Ankara 17 ( Hususi ) — Ma- nisa Meb'usu Refik Şevket Bey Meclise bir takrir vererek Maarif Vekâletinin tarihi evrakın muha- fazası için ne gibi tedbirler aldı- g, Maliye — Vekületinin de bu evrakı “ satanlar — hakkında — ne muamele yaptığımı sormuştur. Bir Dalgınlık İthal Edilen Eşya Bilâhare Geri — Alındı Gümrükler Vekâleti ayın do- kuzunda gömrüklere bir müddet için bazı eşyanın ithalini menet- miş, fakat gümrük bu emrin hiç Farkında — olmıyarak — eşya- ların — şehre irmesine ses çıkarmamıştır. Fakat bilâhare yanlışlık anlaşılmış, ithaline mi- saade edilen eşyalar dükkânlar- dan teplattırılıp gümrük ambar- larına iade olunmuştur. Son zamanlarda bir Yo - Yo duruyor. başlıyalıberi Kapalıçarşıda ramacılar işi gücü bıral İSTER Çocuk, ihtiyar herkesin elinde bir. Yo - Yo, oynayıp Biz muharririmizin yaptığı tahkika göre bu iptilâ da bütün marangozlar, doğ- şlar, bütün diğer siparişleri evlerinizle ve iş arkadaşlarınızla ge- çinemiyoraunuz; niçin? İ mütehass sına ilâ- ollar mütehassıs- | ve istikbal için timizde kısa bir çıkar çıkmaz matbuata — söylemiştim . yaverinin Sofyaya | Kıralın yaveri sırf husust işleri — için Bulga- | ristana — geldiğini — ve gerek bükümet gerekse memleketin ! etmiştir. Gümrük — Mütehassısının Tetkikatı Ankara, 17 (Hususi) — İnhi- sar Vekâletinin celbettiki Ame- rikalı mütebassıs Gümrüklerde tetkikata başlamıştır. Mütehassıs Gümrük Umum Müdürlüğünden tahrirt bazı malümat istemiştir. Gazi Marşı Alman prenslerinden musiki- şinas Johchim Albrecht Gazi Hz. için bir marş — bestelemiş ve bvslıı marş Viyanada büyük bir müsamerede çalınmışlardır. —— Bir Ahiâksızlık Nümunesi İzmir, 17 ( Husust) — Hasan Lütifaki “tsmiade' bir adam' 14 yaşındaki kızı Haticeyi sarhoş ederek kirletmiş ve hamile bırak- mıştır. Hasan Lâtifaki — tevkif edilmiştir. İSTER İNAN, İSTER İNANMA! modasıdır. gidiyor. İNAN, İSTER ——— D aa Ferdinant Bul- garistana Dönebilecek Mi? W bir proğram hazırlıyacaktır. Amerikadan isştediğimiz ve istiyeceğimiz müte- | hassıslarm memnuniyetle verileceği anlaşılmıştır. hiçbir kimse nezdinde berbangi bir teşebbüste bulun- madığın: söy liyerek bizyat bu D ! Örmaı—ı'_Mğniı_ı—rları Tedahüle _Kılan Tazminat- larımı Alacaklar Ankara 17 (Hususi) — Bütçe Encümeni 931 senesinde hizmet gördükleri halde tazminat istih- Orman Fen Memurlarının almadıkları taz- minatın tediyesini muvafık gör- müş ve hazırladığı lâyihayı heyeti kaklarım almanış olan umumiyeye sevketmiştir. Altın Kaçakçısı 6 Ay Hapse Mahküm Oldu Türkiyeden Fransaya bin altın lira kaçırırken yakalanan yataklı Va şefi bî'ıml Bilyoti 6 ay hapse, bin altın İlra para ceza- sına mahküm olmuştur. Tutulan altınlar da müsadere edilmiştir. Kütahya - Valisi Ankara, 17 (Hususi) — Yeni Kütahya Valiliğine Milkiya Mü- ehiç Bey tayin Fettişi Saip edilmiştir. tehir etmişler, mütemadiyon Yo - Yo yapıyorlarmış. “| Şimdiye kadar yapılan Yo - Yoların adedi 100,000 rakamını aşıyormuş. İstanbulun nüfusu 700 bin kişi. Demek ki halkın yedi de biri Yo - Yo oymuyor. İNANMA! 'Vi z M d Şez I| Veti ol | 3 — Çünkü kendinizi eve ve İşe uydurmamış, uydurmak istememişsis niz. Rahat yaşamak, yalaız kendini düşünmekle olmaz. Başkalarına ra- hat veriniz ki, siz de rahat edesiniz. SON TELGRAF HABERLERİ şayiaları tekzip —_"'—"’:a; Sözün Kısası Darülfünun 'Ve San'at Hakkında Bir Mütalea *& İki gün evvel Falih Rıfkı B.in (İki namevcut ) serlevhası altında bir makalesi çıktı ve şehrimizde epeyce dedikoduyu mucip oldu, Bu yazı aynen şudur: ğğor bir gün yeni Türk da- vasında hazır olup olmıyanların bir yoklaması yapılsa, birçok: — Mevcut! Sesleri arasına, iki: — Namevcut! Sesi karışacaktır. Biri Dartik fünun, öteki san'atl Herkesle bir sıraya girmek İstemiyecek kadar kibar mıdırlar? Ankaranın yayla havası lerine sert mi gee liyor? Yoksa ıslak İstanbulun ıı:'g:u nezlesine mi tutulmuş: Fikir ve san'at, mektep çocu ğu gibi, devam sıkısı altına alıe namaz. Kafa ve kalple, barp ve inkılâp gibi büyük mem« leket davaları arasında bir x0r nikâh kurmiya çalışanların emeke leri şimdiye kadar boşa gitti İnkılâp, eski saray gibi, ne resml ulema, ne de beylik kasideci ister: No cer, ne caizel Hayır, deva bulunmak - İçin teşhis do; konmak lâzımgelir, Türk uîmi'ı:ıîn ve Türk san'atkâ- rının asıl ül;t:ık davasızlıktır. Öğe renip öğret gibi, yazıp yaze dırmak ta başlıbaşıın dava de- gildirler. Eğer âlim ve san'at- kâr, herhangi bir büyük hareke- tin esaslarını sezmemişse, heye- canlarını sevmemiş, benimseme- mişse, eğer kendi İşi üstünde geçim veya süsten başka tasası yoksa, Üzerlerine varmaktan ne cıkar? Büyük hareketler ilme ve san'ate vazife olarak verilmez; âlim ve san'atkâr tarafından aşk olarak alınır. Şüphe yok ki ya- pici ih:ıh ve y:î:heı san'at için en verimli topri genç inkılâp topraklarıdır. Bu kurıklırdı n düşünen kafa ve duyan kalp için, yollar, ufuklar ve imkânlar hu- dutsuzdur. Yapıcı ilim ve yartıcı san'at, hazırdan ve tamamdan kaçar, Hazır ve tamam dekoru ortasında, seyircilik veya kopye- ciliğe düşmek, ona ölümlerin en ağırı gibi gelir. k Aliminin ve san'atkârının kabiliyetini, daha ilk gençliğinde hotbinlik kurdu yiyor. Bu kurt öyle bir sersemlik verir ki insan, kendi başını, Je sais tout'un kap resminde - olduğu gibi, — dünya hacıninde görür,. Memleket ufala ufala bir dü- şüncesinden daha ufak, millet küçüle küçüle bir mısramdan daha küçük maddeler olur ve hergün zihninden, doğduğu yurdun ve Içinıı:ı ’mı:'ığı d]lulkıı kendine lâyik - olu; imadığı suali geçer. Hakkı bPıı türlü verilmiyen bir alacaklı hiddeti le, bir gün, Hi- sar tepesindeki yuvasında ölür, Türk san'ati edebiyatı cedide osmanlıcasından olabi- lir. Fakat Tevfik Fikret hotbin- Hiğinden kurtulmamıştır. Kendin- den başka bir şey düşünmiyen, sevmiyeD, aramıyan Alim ve san'e atkâr, oturma odası kadar cevvi, evinin tavanı kadar ara- sında sinek uçuşuna mahküm kalacaktır. Falih Rıfkı Romanya Türkleri Türkiyeye Hicret Ediyor Romanyadan vukubulan muha- ceret akını devam — etmektedir. Dün de yüz evlik mühacir gek miştir. Bunlar Alârizde ve civa- rında iskân edileceklerdir. Heyeti Vekile Toplandı Ankara, 17 (Hususi) — Heyeti Vekile dün toplanmış, devletlerle yapılan anlaşmalar ve yeni kon- tenjan kararnamesi esasları etrar fında müzakeratta bulunmuştur.