17 Kasım 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 1

İ Bir Avuk İALKIN GÖZÜ HALKIN-KULAĞI HALKIN DİLİ eni Bo oşı ir Kişi Zabıta, çok — esra kanlı bir hâdise ile karşılaştı. Bu hâdise şimdiye kadar tesadüf edilen en tüyler Üürpertici cina- yetlerden daha esrarengiz ve daha kanlıdır. Bakınız nasıl; Polis Merkezinde Bir Yaralı Kadıköy iskelesinde boyacılık yapan 45 yaşlarında — sabıkalı- lardan Lâz Osman isminde bir adam, geceleyin kalçasından ve arkasından — kanlar sıza — siza, tolâşla Kadıköy Polis Merkezine müracaat ediyor. Kadıköy çarşı ortasında meçbhul bir şahis tara- fından yaralandığını iddia ediyor. Polis, derhal Osmanı Tıp Fakül- tesi hastanesine kaldırıyor ve Osmanı — yaralıyanları aramıya başlıyor. Yarı Ölü Bir Cesat Deha Bu esnada Kadıköyünde ta- limhane meydanında dolaşmakta olan mahallee bekçisi o civardaki Askerlik Şubesi arkasından bir in- leme ve can çekişme sesi duyuyor, düdük çalarak polisleri çağırıyor, zabıta memurları - sesin gıwrl tarafa gittikleri zaman başı taşla #zilmiş, vücudü burdahaş olmuş, ber tarafından kanlar sızan yatı Blü bir cesetle karğşılaşıyorlar. Hırılllar arasmda çıkan bir Isim Bu yarı ölü adam ağzından çıkan hırıltılar arasında ancak isminin Hasan olduğunu . söyliye- biliyor. Ve bu sözüne tek bir kelime ilâve edemiyor. Polis ök mek üzere olan bu adamı da Tıp Fakültesi hastanesine kaldır- yor. Bu ağır yaralı adamın üze- rinde Devlet Demiryolları müs- şahdemininin giydiği — bir elbise Dün Adliye dairesinin kurk- dorlarında yakından tanıdığımız bir avukat, yine yakından tan- dığınız bir arkadaşına gülerek soruyordu: — Para kazanmak ister misin? — Elbettel, — O halde beni dinlel Bu muhavereyi işitince gayrı ihtiyari olarak kulak kabarttık. Fakat konuşanların gözleri üze- rimize ilişi ve bir an için bu tatlı muhaverenin arkasını işlde- memek — ihtimali ile korktuk, Fakat tanıdığımız avukat| koşfini ize de anlatmaktan çekinmedi, rendiğimiz hâdise şudur: “ 25 sene evvel hükümet tarafından İstanbuldan Edirneye gönderilen bir posta arabası Yarı yolda durdürülmuüş ve İçinde tiunan mübhim miktarda para "—I_Hırııı'u, Bu taarruzu yapanlar kımlanii? Bilinmiyordu. jandarma umandanlığı derhal tahkikata “"Şmiş ve taarruzdan - nasılsa Sanlı olarak kurtulan arabacıya Sormuştu. Yaz işleri teletonnı İstanbul — 20203 _g)_ıgü, at îâi)ıta, Başı Ezilmiş Bi Cesetle Karşı Karşıy İ Daha ı Var? e İki Ölü ae — PERŞEMBE — Kadıköyünde Tüyler - Ürper- tici Esrarengiz bulunduğundan hüviyeti kolaylıkla | PTT tespit ediliyor. Ve zavallının Dov- let Demiryolları gardifirenlerinden Arnavut Hasan olduğu anlaşılıyor. Biribiri arkasından iki yaralı ile karşılaşan Kadıköy zabıtası, bu esrarengiz ve karanlık hâdise- leri aydınlatmak için her çareye baş vurürken, Hasanın yaralan- ğı yerin civarında iki şapka yor. Verde bulunan iki şapka Bu şapkalardan biri Hasana aittir. Diğer şapkanın, Hasanın katiline ait olmasını düşünen za- bıta memurları bu soluk ve pej- mürde şapkanın sahibini aramıya başlıyor, Tahkikat ve tetkikat biraz — derinleştirildikten — sonra Bı_;gün Sayfa zabıta hayretler içinde bu şapka- nin sahibini buluyor. Bu şapka kimindir? Bu şapka biraz evyel zabıtaya müracaat ederek meçhul bir şahıs ( Devamı 13 üncü — sayfada ) Arabacı sadece: — Üç kişi idiler, yabancı bir lisan — konuşuyorlardı, — demekle iküfa etmişti. Buna — rağmen bir müddet sonra soygunu tertip edenlerin — Sırp tabaasından üç Karadağlı olduğu anlaşıldı. Fa- kat herifler hâdiseyi mütcakip savuşmuşlardı, tutulmalarına im- kân yoktu. — Yalmız başka bir nokta daha öğrenildi: — Çalınan para gümüş ve altın olarak (60 ) bin Türk li- rası — tutuyordu. piyce ağırdı. Bu itibarla — haydutlar paranın hepsini yanlarında taşıyamamışlar, bir miktarını almışlar, Üsttarafını Küçükçekmece — gölü civarında bir ngacın altına gömmüşler, içlerinden — birini de icabında gözcülük yapmak üÜzere İstanbul civarında bırakmışlardı. Maksat« ları hâdise unutulduktan — sonra gelip paraları almaktı. İkinci Salha, Buraya — kadar — anlattığımız hâdise maziye aittir. Halo taalk- lük eden kısma gelince: “Altın,, Zi- yafetine Davet Edildi! Çatalcada —Dğfıişne' Arıyacak —a İstanbulda — kalan haydudun adı Geroço imiş üB;ıd:dım arkar daşlarını uzun mi t beklemi,; Iıl!ıı onlar, yolda bir lıuııy.'ı mı uğradılar, bilinmiyor, bir da- ha gelip görünmemişler. Geroço da yalmız başına gidip — defi- neyi aramaktan korkmuş, esa- sen de bir müddet sonra hasta- lanmış, fakat öleceğini anlayınca nde sakladığı sırrı yeşil k 'oç:ıırııı Yeıııimlâlı lıııııl'ııeâ;ı bıııyx ile zevcesi ntiye — anlatı ve onlara definenin bulun; - yeri gösteren bir de plân tevdi etmiş. Üçüncü Salha.. Bu son kısım yakınlarda ces reyan etmiştir, gazeteleri dik- katle okuyanların hatırlarındadır. İki sene evvek — Çatalca civarında ve mem- mnu mıntakada dolaşan bir kadın ile birkaç erkeğin yakalandıkları, yazılmıştı. Bunlar Yorasimos ile zevcesi ve bir iki arkadaşları idi. Kendilerine oraya niçin gittikleri ( Devamı Süncü sayfada) 17 Teşrinisani 1932 İdare işleri telefonu: İstanbul — 20203 Fiati $ kuruş DiplomatlaraHükm eden GizliKuvvetler Meşhur Entelicens Servis Nasıl Kurulmuştur ? n Bu İşteki Rolü Ve Muhtelif İhtiyaçların Mevkii öi Üü Yazan: R. Boucard Efrat arasında komşunun ne |kimselerdi. İngilix Entelicens servisi, yaptığını öğrenmek merak ve tecessüsü ne İse, devletler ara- sında da casusluk ihtiyacı odur. Yani komşu milletin halüha- rokâtım takip etmek arzusudur. Dünyanın en kuvvetli casns teşkilâtlarından biri olmak itibarile İngiliz Entelicens servisin çok eski bir mazisi vardir. Bu teşkilâtı ük kuran yedinci Hanridir. Ona bu işte yardım gösteren de nedimlerinden Papaz Volsey dir, Bir müddet sonra, yani K- raliçe Elizabet zamanında bu teş- kilât hususi bir ehemmiyet a- mıştır. Bunun sebebi, Elizabet ile Fransız Kıraliçesi olup kocasının vefatı Üzerine memleketine dönen Marie Stuart arasındaki rekabel- tir. Kıraliçe Elizabet, rekibesinin her hareketini takip çimek ve öğrenmek istediği içi: ki Ente- licens servisi genişletmiş ve daha ©o zamandan bir takım gezici me- murluklar ihdas etmiştir. Bunlara ;.l:fihı:ânl uıımh: denirdi. eleri, işittikleri şeyi mer- keze bildirmekti. Merkez de, bu malümatı, Kı- raliçeye arzeder, Iemmıbı; kım giderı olurdu. ıc_rlııı-v“h eniz değildi. kü para muka- bilinde kolaylıkla satın alınabilen Malatya Yolu Üzerinde © sıradatamamen dahili mahiyette ıt.ı'ı teşekküldü. Fakat beynelmilel yat inkişaf etmiye başlayınca Entelicens servisin - vazifesini de ona göre tanzim etmek lâzım- geldi. Vilyam Sesil, Lort Barlef Sir Fransis Velsingam, İngiliz casusluk teşkilâtımı esaslı surette tensik ettiler. Bütün malümatın bir merkezden geçmesini temin ve bu teşkilâta, büyük bir fera- etle bağlanabilen memurlar bul- gıılır. O sırada Entelicens servis hesabına çalışan ve yüzlerce insan hayatının cellât eline teslim edil- mesine sebep olan Delbona isimli İtalyanla Giffard isimli bir papaz ve Tomas Filips adlı casus, bil- hassa zikredilmek icap eyliyen si- malardır.Çünkü o zaman, İngilterede Katoliklikle Protestanlık ciddi bir mücadele halinde bulunuyordu. Bu adamların d veya uydur- ma olarak memleketin ileri gelen Katolik aileleri hakkında verdik- leri gizli raporlar, yüzlerce oca- ğın sönmesine, binlerce insanım ölmesine sebep olmuştu. Kromvel ile beraber Entelicens servisin fıılc_.:*vıdyı::&ıulî Örüyoruz. B ©o Si karşısında Franın ve rTansada da tam bir merkeziyet ( Devami 18 İnci sayfada ) Bir Otomobili Soydular Malatya (Hususi) —Şehrimizle Hekimhan arasındaki yol üzerinde kanlı bir otomobil soygunculuğu yapılmıştır. Hâdise şöyle olmuştur: Sıvastan gelen ve şoför limin idaresinde bulunan kamyon, Gökyokuş Kurudere tepesi önünde beş silâhlı baydudun hücu- muda maruz kalmıştır. Haydutlar yolculardan üçünü yaralamışlar ve yolcuların bütün para ve eşyalarını aldıktan sonra kaçmışlardır. Gaspedilen para ve eşya 2500 lira kıymetindedir. Haydutlar şiddetle takip edilmektedir, şüphe Üzerine Kirmana köyünden dört kişi Cephe Gerisi yakalanmıştır. İşin bir iki güne kadar intaç edileceği muhakkaktır. Muharriri: Burhan Cahit SON POSTA'da Yakında