30 Temmuz 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

KO GARİ © Lİ Sayfa 9 a peki SON POSTA Hâdisede Suikast Olmadığı Ahlaşıldı Fransız Vapurunun Batmasına Sebep, Sadece, Elektrik Tesisatının Fenalığıdır Filippar Vapuru Hâdisesinin Tahkikat Raporu Neşredildi 7 30 Temmuz MU am SMM. TİMURLENK Atlar Uyanık İnsanlardan Daha Hassastı Gözlerini Açtılar Ve Kulaklarını Diktiler! © © dolaşıyordu. Bu iç titreyişini Bunu yapamadıkları için ade- ta atları kıskanıyorlardı ve Be sinin sakit ağızlarında uyuma iştiyakımı temsil eden esnemeler dolaşıyordu. k Fakat uyuyan atlar, uyan insanlardan daha hassas İdi Çünkü — öbürleri dalgın dalgın bülyalar kurarken onlar, kamçı birden uykulu gözle- — Geliyorlar. * Şimdi onlar da kulaklarını yere vermişler ve toprağı dinle- miye ( koyulınuşlardı. Asrımızın i zelzele kaydeden (âletleri gibi çok uzaktaki yer kımıldanışlarını sezebilen bu adamın nefislerini içlerinde bapsederek ve bütün hassasiyetlerini kullanarak uzun müddet dinlediler ve hep bir- den mırıldandılar. , — Evet, geliyorlar. ğ Gelen geçti? Onu bilmiyor- lardı, Fakat hepsi meçhul kova- Tayıcıların ölüm getirdiğini anlı- yorlardı. Ölümün şu veya bu ek den alınıp verilmesi onlarca dü- değildi. Sa- na kişi — olduklarını, ecelin nasıl bir mevkiple izlerine düş- düğünü merak ediyorlardı. Uzak- taki nal seslerini kulaklatına ak- settiren toprak, bu meçhulüde aY- dınlatacak kadar henüz Tutüfkâr görünmüyordu. Bu sebeple hepsi ellerini sakallarına, şakaklarma götürüp düşündüler ve sonra genç binbaşının — etrafına çevrelenip sordular le “dersin “Bey, gelenler çok muydu, başa çıkabilir miyiz? O, gülümser gibi oldu: — Az olsun, dedi, çok olsn boğuşacağız. Ve münakaşaya mahal ye memek için atları gösterdi: — Bininiz |! Ulcay Hatun, yine onun ix kisinde idi. Lâkin bu sefer, : dının kollarında petri çi h t değil, (endişeli raş* ararei eği 17 —— fr SON POSTA. eri maal EDE vg Halk Yevmi, Siyasi, Havali gd gazetesi Zaptiye « Jetanbuk Keki Za idare: Çatalçoşma sokağ! > yese Telelon İstanbul - 20203 Posta kutusu: fetanımi - 741 Telgrat: Istanbul SON posTA ONE FİAT: g0 Kena*.. i 1 Fens g70) Ke. 700 » GA; 1409.» 40» 3” 804 z ipa e. 349 pa Gelen evre geçi verilene ilanlardan — mes'aliyot Nm İ cevap için. mektuplar» g kuzupus Pul ilâvesi Jımdır - ieilmast (29J kuruştur. mi i ii ... kulaklarını diktiler ve bir şeyler o anlamışçasına | dağruldular. Genç binbaşı, arka- daşlarından evvel bu ouyanr . mışım farkında oldu ve haber verdi. kocasına sezdirmemek için geri- ye, atın kuyruğuna kadar çekik | miye savaşıyordu. Ölümü karşılamıya hazırlanan altmış (kişi, ikindi o güneşinin serinleşmiş o büzmeleri (altında heybetli (o bir manzara (o teşkil ediyordu. Hepsinin dudaklarında kurü bir süküt sararıyordu. Fa- kat bu süküt, manalı bir hutbe gibi kulaktan kulağa ve gönük den . gönüle birçok şeyler oku- yordu. Ulcay, hicranlar, iştiyak- İar, ümitler ve ümitsizlikler ter- til eden bu sessiz hutbeleri dink lemiyordu. o Yalnız kocasını ru hunu işitiyordu. O ruh, bumüh- lik ande yuca ve kızgın bir kuş gibi çırpınıyordu, yerden göğe ve gökten yere çıkıp iniyordu. Nihayet beklenilen tehlik, o bin kişilik müfreze, yürüyen bir duman kümesi gibi uzaklan gö- ründü. Gittikçe büyüyerek, mü- cessem' bir şekil alarak küçük kafileye doğra yaklaşmıya baş- ladı. Önlerinde bir de bayrak vardı ve bayrak, bu hücum ko- unun resmi bir mahiyet taşıd- ğını gösteriyordu. Timurlenk, hayali temaşasının İ bu noktasında yine gözlerini açtı, terliyen alnını elile sildi ve müte- akıp tahayyüllerine avdet etti. Terkesinde karısı, bin kişilik müf- rezeyi bekliyen genç binbaşıyı, hayalinden o kaybetmemek için âdeta telâş ediyordu. Filhakika vaktile (cereyan oOedip şimdi hayal olan bu sahnenin en heyecanlı noktasına (gelmişti. Tekel Bağatorlaj genç binbaşının karşılaşması onu son derece alâ- kalandırıyondu. | Binbaşı, gelenlerin umdukla- rından da fazla olduğunu görünce duduklarını” isirdı, fakat soğük kanlılığını bozmadı, hemen bir iakip plâm çizdi, altmış kişiyi on iki grupa ayırdı — Biz saldıralım, dedi, onla- rın saldırması bizi berbat eder! Biraz sonra bu on iki grup on iki alay gibi-bin kişilik fırka- nın ta içinde bulunuyordu. Tekel Bağatorun askerleri, ummadık- ları amansız bir savlet önün- de parça parça o ayrılmışlardı, karışık vaziyette boğuşmıya giriş mişlerdi. Genç binbaşı daha ilk adımda Tekel Bağatoru tanr mıştı ve başına bir kazan ateş dökülmüş gibi yanık bir heyeca- İ na kapılmıştu Önüne rastgelen- leri topuzla devirerek, O atına çiğneterek ona doğru yürüyordu ve bir taraftan da Ulcay Hatuna bağrıyordu: | — Bu savaş senin içini Bu savaş senin içini Altınışla bin arasındaki uzun mesafe, genç binbaşı ile arkadaş- larının kılıçları övünde gitlikçe azalıyordu. Tekel Bağator takımı bir düşman öldürmek için on beş kurban veriyordu. Boğuşma, © kadar kanlı ve o kadar aman sızdı. ( Arkasıvar ) Filippar vapuru yanarak balarken Paris, 25 (Hususi) — Filippar adını taşıyan büyük Fransız Trans atlantik vapuru (Aden) kurbünde tutuşarak yandığı zaman bu hâ- dise etrafında vücut bulan romanı | bilmem hatırlar mısınız? — “Vapur ilk seferini yapa- cağı sırada kumpanyaya imzasız bir mektup gelmişli, bu mektup- ta bir suikastin hazırlanmakta olduğu söyleniyordu. Böyle bir şeye ihtimal verilmemekle bera- ber gemi denize açıldığı vakit hususi polis müfettişleri tarafından baştanbaşa aranmıştı, içinde şüp- heyi mucip bir şey görülmemişti. Fakat bir defa açık denize çıkık dığı zaman bir gece yarısı vapu- run imdat çıngırağı ötmiye baş- lamıştı. Bunu çalan kimdi, bir türlü belli olmamıştı.,, Kazanın vukuunu müteakıp aa a a nn a Sun'i İnsan Bir İngiliz Âlimi, Konuşan Ve Şarkı Söyliyen Bir Adam Yaptı Konuşan adam Elektriğin sanayie tatbiki ile elde edilen fevkalâde ve akıl almıyan neticelerden hep haber- darız. Son zamanda bir İngiliz mühendisinin yaptığı şu sun'i adam, şimdiye kadar bu vadide elde o edilen (o muvaffakıyetlerin hepsini gölgede bırakmıştır. Bu sun'i adam, söz ve söylüyebildiği gibi alık” el yazı yazar, havanın nasıl olduğu sorulursa cevap verir, silâh kul lanir, hatta, eline verilen gazeteyi okur gibi mükemmel surette elinde tutar ve göz gezdiriyor muş gibi bir tavır alır. ortaya atılan bu hikâyelerden sonra ilâve ediliyordu: — Muhakkak ki vapur bir suikaste kurban gitmiştir. Filha- kika ateş birdenbire çıkmış ve bütün vapuru sarmışlır, söndü- rülmesi mümkün olmıyacak ka- dar süratle yapılmıştır. — Peki bu suikasti kim ve e yapmıştır? suale verilen cevaplar çok mubtelifti. Bir dafa: . — Çin komünistleri! cevabı veriliyordu. Güya bunların, bil bassa Çin Hindistanında Fransız müstameresi (aleyhinde kıyam eden milliyetperverlerin o Fran- sızlardan alınacak (o İntikamları vardı, bunun için vapura bomba koymuşlardır, deniliyordu. Bun- dan başka şu cümle de ilâve edi WE Vadeli Alber Londr is- minde bir Fransız gazeteci var- dır. Bu gazeteci Fransız düşman- larının o çevirdikleri (o manevralar baklında birçok vesikalar o bul- muştu. Fransaya getiriyordu. Fransanın düşmanları da bu- na mâni olmak istiyorlardı, bu maksatla vapuru yakmışlardır! Şeklinde iddialar ortaya atılıyor- du. O sırada vapur kaptanının raporu neşredildi. Bu raporda herhangi bir suikast ihtimalin den bahsedilmemekle (beraber ateşin süratle genişlemesi üzerin- de hayretle duruluyordu. Suikast ihtimalini ortaya atan- lar bu rapordan isti ederek: — Gördünüz mü, kaptan bile bu fikirde! diyorlardı. Halbuki hâdiseyi tetkike me- mur edilen mütahassıs komisyon Berberlere Fena Haber Endefrizabi Denilen Kadın! Saç Tuvaleti, Zararlı İmiş Paris, 29 (Hususi) — Tıb a- kademisi azasından M! Andre Fel son zamanda kadın saçlarını tanzim için kullanılan bir siste- min sıhhat noktasından mazarra- tına kanaat getirerek akademinin tetkihatını bitirmiş ve bu tetkikatı neticesinde vapurun sadece bir kazaya kurban gittiği hakikatini tespit etmiştir. Komisyonun kanaatine göre ateş elekirik tesisatının fenalı- ğından çıkmıştır. Filhakika bir kursirküvi olmuş, telleri kırmış, botuları eritmiş, tahtaları tutuş- turmuştur. Geminin koridorları pencereleri de baca hizmetini gördüğü için koca gemi kısa bir müddet içinde batıp gitmiştir. Fransız Tahtelbahirleri Hasta Mı? Geçenlerde batan Promethe ismindeki Fransız tahtelbahirinin ziyaı münasebetile ortaya bu tip- te olan bütün Fransız tahtelba- birlerinin işe yaramıyacağı iddiası yg Tahkikat devam etmek Kadın , Erkek Kadınlar Erkekliğe Fazla Yaklaşırsa Netice Çok Garip Olacak Masa başına oturmuş olan ve pipo içen sakallı adam zannet- meyiniz ki bir erkektir. Bilâkis kadındır. Amerikalıdir. Adı Misis Marya Beyerdir. Fakat genç nazarı dikkatini celbtmiştir. Busistem | yaşımdanberi ağır ve erkeklere endefrizabl denilen ve uzun müd- det balın saçlarının kıvrıklığının bozulmamasını temin eden elek- trikli saç tanzimi usulüdür. Sabit olmuştur ki bu suretle saç tanzim ettiren kadınlar, ilk gün şiddetli bir baş ağrısı çekmektedirler, Bazılarında, bu hal, sebebi meçhul baş dönmeleri, yorgunluk ve uykusuzluk tevlit etmektedir. Bilhassa asabi ve sinirli insanfar- da bu âraz iki, üç gün devam etmektedir. Tıp o Akademisi bu mesele ile meşgul olacaklır. mahsus işleri oyapıp hayafım kazanmıya mecbur olduğu için bir erkeğin bütün itiyatlarını benimsemiştir. Bir erkek gibi bira içer, bir erkek gibi pipo içer ve bir erkek gibi sakal sahıveriniştir. Erkeklerle müsavi hukuk iddia edenler arasında, Mis Marya Be- . yer kadar erkekliğe yaklaşmış kadın az bulunur, kanaatinde- yiz. .