i ı ! ) t İ " İktısadi Haberler Halkı Sıkmıyan Vergiler Hangileridir? — Halkı en az sıkacak ver- giler nelerdir? Amerika hükümeti geçenlerde bütçe açığını kapatmak maksadile yeni varidat membar bulmak is- tediği zaman bir mütehassıs he- yetine bu suali sormuştu. Heyet uzun uzadıya düşün- dükten sonra bir liste yaptı, hükümet te bu listede bazı ka- lemleri seçti, kahun haline ge- tirdi. Bu kanun artık tatbik mevkiine de geçmiştir. Amerikalıların, halkı sıkmıya- cak diye buldukları — vergiler şunlardır. 1 — Tiyatrolarda ve sinema- larda fiati bir Türk lirasım ge- çen — mevkilerin — biletlerine 22 kurşluk bir pul yapıştırılacak. 2 — Dört buçuk Jlitrelik bir teneke benzinden 2 kuruş fazla resim alınacak. 3 — Her banka çekinden (4) kuruş alınacak. 4 — Her telgrafa dahil için (10) hariç için (20) kuruşluk pul ilsak edilecek. 5 — Satılan her otomobilden yüzde üç resim alınacaktır. Yeni vergilerin en gözeli de şudur: 6 — Her nevi kakular yüzde en zamma tâbidir. Fransada Buhran Fransada iktısadi buhran de- niz nakliyatına da sirayet etmiştir. Bu dakikada muhtelif Fransa li- manlarında âtıl yatan vapurların miktarı (921,000) tonilâtoya baliğ olmuştur. Bu miktarda üç ay evvelkine nazaran (153,000) toni- Vâto fazlalık vardiır. Binlerce denizci işsiz kalmış- tır. — Vapurları atalete malhküm edilen kaptanlar boş durmamak için sefer yapan vapurlarda dü- menciliğe ran — olmakta, genç kaptanlar da tayfalık yapmakta- dırlar. İnşaat tezgâhları da aynı haldedir. Evvelden sipariş edil- miş olanları — istisna ederseniz yeniden tezgâha konulmuş olan hiçbir. gemi — yoktur. Mevcut inşaat durduğu zaman bu sahada da faaliyet tamamen sönecektir. Bizzat Deniz Ticareti Nazırı M. Leon Meyer'in söylediğine göre, vaziyet vahimdir! Kısmi tedbirlerle — vaziyeti imkânı yoktur. Bu itibarla Fran- sızlar da bütün ümitlerini, dünya iktısadiyatının ayni zamanda dü- zelmesine raptetmiye — başlamış- hardır. Buhranın Evlenmeye Tesiri Pariste Fransız Musevilerinin büyük sinağonunun idare heyeti, Baron Rober dö Roçildin riyaseti altında Fevkalâde bir içtima ak- tetmiştir. Bu içtimam sebebi si- nağonun mali vaziyetini gözden geçirmektir. Filhakika —muhasebeci — söze başlıyarak cemaatin din işlerine &it varidat membalarının günden güne kurumıya başladığını anlat- mış ve- bu arada övlenmelerin ayda 65 ten 44 e düştüğünü ve bunun da para sıkıntısından ileri geldiğini söylemiştir. İdare heyeti müstahdemininin maaşlarını yüzde on nisbetinde indirmiye karar vermiştir. düzeltmek | f —Dünyada Olup Asılarak, Kğsile_;;:lx—, Kı;rğü;ia Dizilerek | veya zemini kazarak , ya- ğiteıilef öit Âni Surette Değil.. Fakat Tedricen Tatbik Edilen Bir Ölüm Cezası.. Romanya Zindanlarında Kürek Mahkümları Bükreş, 22 (Haziran) — Ro- manya, ölüm cezasını kabul et- miyen çok nadir memleketlerden biridir. Burada bir haydut başka memleketlerde ancak hayatını vermek suretile ödeyebileceği bir cinayet İşlediği zaman sadece muvakkat veya müebbet kürek cezasına mahküm edilir. Fakat hakikati halde müebbet kürek cezasının ölüm cezasından | farkı yoktur, hududu on seneyi geçen muvakkat kürek cezaları da ayni haldedir. Bunun sebebi | şudur : Müebbet veya muvakkat kü- rek cezasına mahküm edilen bir adam hapishaneye değil, tuz ocaklarına gönderilir. Bu — tuz ocakları memleketin, muhtelif fa- kat daima çok ıssız yerlerinde ve toprağın üstünde değil altın- da kâindir, ucu bucağı bulun- mıyan yekdiğerine merbut birer mağara silsilesi hâlindedir. Mahkümlar — sabahtan akşa- ma kadar bu — mağaraların içinde duvarları yararak hut ta yeni ocak açarak kazma kürek ile çalışır- lar. Bastıkları zemin ra- tıptır. Ayakları daimi bir çamur — içindedir. — Fazla olarak ta mağaranın tava- nından — Üüstlerine damla damla tuzlu bir su akar. Burada yaşamak imkân- sızdır, binaenaleyl: — Romanyada ölüm cerası yoktur, demek hatadır. — Romanyada ani ölüm ce- zası — yoktur, yavaş — yavaş, tedrici bir ölüm cezası vardır demek daha doğrudur. Filhakika geçenlerde yapılan bir istatistik gösteriyor ki, bu tuz madenlerinde en fazla' daya- | nan mahküm (10j sene yaşayabi'- miştir. Şu halde müebbet olmasa bile on seneden fazla bir küreğe mahküm edilmiş olan haydut ha- kikati halde ölüm sezasına çarpıl- mış değildir, fakat bu ceza der- hal gelmeyen, zamanla tabakkuk eden, yavaş — yavaş öldüren bir cezadır. Küçük Bir Işık Mahkümlarda kaçma ümidi vardır, zannederseniz yanılırsınız. Hayır, tuz madenlerine gönderi- len kürek mahkümunun buradan kaçması mümkün değildir: | dar mahkümlar geceleri de bu mağarada yatarlardı, içeri gir- dikleri günden itibaren 'güneşin ziyasını görmekten mahrum ka- hırlardı, fakat parlâmentoya veri- len bir takrir üzerine küçük bir ıslahat yapıldı. Şimdi mahküm- lar geceleri mağaradan çıkarıl- makta, mağaranın civarında ya- pılan büyük bir kovuşa götürül- mektedir. Gerek — mağaraların, — gerek kovuşların — etrafı jandarmanın muhafazası altındadır. Fazla ola- rak bin bir mania ile çevrilmiştir. Evet tekrar edelim: Buradan kaçmak mümkün değildir. Bununla beraber — tuz ocakla- rına gönderilen her mahkümda küçük bir Ümit aşığı mevcuttur1 Filhakika 3 sene arkadaşlarına nümune olacak bir uslulukla ça- hştığı takdirde tuxz acakların« dan çıkarılır, — nisbeten — daha sıhhi olan demir madeülerine gönderilir, yahut ta hapishane atelyelerinde — çalıştırdır. ve bu süretle muvakkat kürek mah- kümlarına cezalarını ölmeden bi- tirmek imkânı verilmiş olur. Bir Tarihçe.. Romanyanın meden! kanunu Rusya ile aramızda çıkan muhare- bede külâh kapmak suretile istik- lâlini kazandığı zaman yapılmış ve aynen ( Napolyon ) un — eseri olan Fransız kanunundan iktibas Bir Mabedin Takdisi Roma, 27 — Harp esnasında tahrip olunan ve Faşist hükümeti tarafından yeniden inşa ettirilen Gorizyadaki büyük mabedin tak- dis merasimi dün askeri ve sivil hükümet erkânile, ruhani maka- mat mümessillerinin huzurunda icra edilmiştir. Bir Facia Bağdat, 27 — Şamdan Bağ- dada hareket etmiş olan 4 Fran- gz zabitini aramak için gönde- rilen — tayyareciler, — zabitlerden birinin — cesedini — bulmuşlardır; cesedin — üzerinde “Susuzluktan Geçen seneye gelinceye ka- İ ölüyorum,, cümlesi yazılıdır. | edilmiştir. Romanyalılar sadece bu ka- nunda kendi milli âdetlerine te- vafuk etmiyen birkaç maddeyi ve bu arada ölüm cezasını si- mekle iktifa etmişlerdir. Resimlerimiz Romanyada kü- rek mahkümlarından bir grupu ve atelyede bir çalışma şeklini göstermektedir. Siyamda Sükün Var ; Bangkok, 27 (A.A) — Bang- kokta sükün hüküm sürmektedir. İktidar mevkiine gelmiş olan yeni halk fırkası, vaziyete tama- mile hâkim bulunmaktadır. Yeni hlikümet işe başlayıncıya kadar rehine olarak muhafaza edilmekte olan prens ve prenseslere muamele edilmektedir. Hindistanda Bir Hâkim Öldürüldü Bombay, 27 — Ganj eyaleti- nin Munshiya - mıntakası busust bâkimi meçhul bir şahıs tarafı- dan öldürülmüştür. * iyi | ,'Klslkll Mecrası Çamlıcada — tramvay sinde kâin olan Kısıklı camli mecrası sokaklara akmakta vt cuma günleri biraz olsun dinlerı mek ve hava almak için gelen birçok kimseler bu yüzden rar hatsız olmaktadırlar. t Biz o civar sakinleri ise bun” dan hergün rahatsız olduğumuz gibi sokakta dolaşmıya — çıkan duklarını oluyorur, görmekle bu hale nihayet ve- rilmesi için mercii aldinin mnazari — rim efendim. Çamlıcada Abdi Paşa kerimezi. Fatmt Hapishaneyi Ziyaret cadde* ; ufak çocuklarımızın da — bundan , üst ve başlarının kirlenmekte ok müteellim — Hapihsanei Umuminin bugün — cuma olmak münasebetile ziyaret günü idi. Saat İlde ismimi yaz- — dırmıştım. Benim gibi yazılıp ka- pıda bekleyenler 50 kişiyi müte- — cavix idi. Halbuki daha beş dakika olmadan kapıya gelen boyunbağlı ve kıraratlı efendiler kapıdaki memura biz filân ada- — | l dikkatini celbetmenizi rica ede- | ma geldik dediler ve hemen — içeri girdiler. Halbuki biz sant- | lerce bekledik. Burada sıra ta- kip eden olmaz mı? Kabataşla sandalcı Satku Cevaplarımız Bir doktor imzasile mektup gönderen kariimize : Temas ettiğiniz noktayı tet- kik ve takip edeceğiz. mektup sahibine : Defterdarlığa, icap — ederse Maliye Vekâletinde — Muntazam Borçlar Müdürlüğüne iatida ile müracaat ediniz. * Uşakta Karahallı, Çukçak oğlu Ahmet Hamdi Efendiye : Vaziyetinize nazaran, bir an evvel barışmanız lâzımdır. Hem baba ocağına avdet etmiş, hem de sefaletten kürtulmuş — olursu- nuz. l ı Mustafa Oğlu Ahmet İmzalı Çingeneler Kıralı Öldü Nevyork, (Hususi) — Çinges — neler Kıralı Teodor Mitcel ök müştür. Çingeneler kıralının isminl ölünciye kadar yalnız çeribaşılar bilirlerdi. Cenaze — merasimine Amerikanın her tarafından gelen çingene — heyetlerinden — maada Fransız, Romanya, Lehistan, Ak man, Bulgar ve İspanya Çinge* t nelerinin gönderdikleri heyetler df r iştirak etmişlerdir. Cenazeyi ta- kip eden çingene kadınları rens — gârenk milli şalvarlı elbiseler giy» miş, erkekler de siyah elbiseler giymişlerdi. Aslen Fransalı olap çingeneler kıralı Teodor Mitçel her nedense — hiristiyan — usull gömülmüş — ve duası da orto* doks papazı olan Pötr Kohanik tarafından okunmuştur. Çingeneler, — kıralmı göryaş” ları arasında rine bir fıçı şarap dökmüştür Cenaze merasiminden sonra büyük gazinolarindan birini angai* ederek 24 saat — mütemadiye” eğlenmişlerdir. Çingeneler kırali Teodorun san'ati nalbanttır. gömdükten sonrâ ı" Çeribaşılardan biri mezarın üzer — vi