y * u b n Kİ A, <F l B d B ç SĞ İ * K? ÜŞ - Bd LAİ Nasıl Geldi? Nedir? Ne Oluyor? Yazan: De Monzi Halbuki geç kalınmış, iş işten geçmişti. Reisin ve reise iltihak ede Jeneral Aleksiyefin bu kabii ikazları dinlenmek ve bir - tesiri görülmek için fırsatlar kaybol- muştu. İhtilâl şubatın 27 inci günü | Volinski ve Litovski kışlalarında ve amele arasında gök gürültü- lerini andırır. bir azamet ve kudretle başlamıştır. İkilik Şubatın 27 inci - (12 mart - günü sabahı Dumanın feshedil- diği haberi şayi oldu. Bu suretle kanun dairesinde bir meclis ol- mak sıfatı nezedilmiş olan Duma bir ihtilâl meclisi olarak şevket ve azamet içinde yerinde kalmış- tır. Duma evvelâ tereddüt etmis, kendi hüküm ve — kuüvvetinden ürkmüş, fakat gayriresmi olarak Açtimalarına devamda israr et- miştir. Bu halile © da, halkın üumumi, kanuni vekâletini haiz olmıyan diğer müesseselerle ayni seviyeye geçmiş — bulunuyordu. O günden itibaren ortada iki iktidar mevkii bulunuyor, demek- ti: Biri, kanuni mevkiinden te- cerrüt etmiş, fakat ihtilâlin ihti- yacı noktasınden kendi kendine sun't bir hayat vermiş ve Muvak- kat Komitesi tarafından temsil edilmiş olan Duma; diğeri amele ve asker murahhaslarının meclisi olan ve kendi cür'etile işlere el atan ve bir icra komitesi tara- fından temsil olunan Sovyet. Bu Sovyet 1792 yi müteakıp Pariste zuhür eden Koamünün yerini tutacaktır. Müuvakkat Kaomita bundan sonra Rus ihtilâcilerinin fikrini sık sık yoklayacak olan Selâmeti Ümümiye Komitesinin — salâhi- yetlerini almış ve sol sağ ile hü- kümet taraftarı milliyetçiler ha- ricinde bütün fırkalar - erkânını toplamış bulunuyordu. Rodzianko, Şulgin, —Milinkof, Çikenze en başta geliyorlardı. Kereneski, amele ve asker murahhaslarından mürekkep Sov- yeti Tarit sarayına yerleştirmiye bakar. Kendisi bunların hatibi, kahramanı, putudur. En fazla kuvvet ve nüfuz üzerindedir. Çok güzel söz söyler, sözleri herkes tarafından muhabbet ve takdir ile dinlenir bir avukattır. Bu sı- ralarda mes'uliyetlerin tekmilini Üzerine almıştir. Duma ile Sovyet arasında te- maslar vukua gelir, mesailer bir- leştirilir. Esası Çariın tac ve tah- tından feragatini havi müşterek bir program yapılır. Haleflerine dokunulmuyordu. Çareviç tahta çıkacak, Grandük Mişel naip tayin olunacak, mes'ul — meclisi çağırılacak, kanun huzu- /— ründa müsavat temin olunacaktı. — İkinci Nikolanın Saltanattan Feragati 18 » 2 mart 917 gece Çarlık halkın bu hücum dal- galarına — karşı -koyamıyacağını anladı. Bizzat çar kaderin bu hükmünü, müthiş hakikat kendisine Guckof — ve Şulgin tarafından tebliğ edilmeden anladı; Şimal ordularının karargâhına gelmiş, Jeneral Ruski'nin ve ordu ku- mandanlarımın reylerini alacaktı. "e "4 ” ÇA F.r € nazırlar — getirilecek, ınüıt':ıssiıa,ı:ıâ'A | vicdanımız, | birlik içinde kalmalarını; kuvvet A ç Te C aA CT » Pun ! VP e N P CER NŞ F LAY AT P H | yalayğ gL Pskof istasyonunda bulunuyordu. Guçkof Duma namına söze başlıyarak — saltanattan — feragat etmesini tavsiye etti. İkinci Niko- la gayet sade bir şeyden bah- sediyormuş gibi, en . sakin bir tavur (ile - Paleolog - cevaben: “Dündenberi buna karar vermiş bulunuyorum ! dedi. ÖOn dakika sonra makinede yazılmış olarak saltanattan feragatini havi vesi- kayı imzaladı. Vesika aynen şu ibareden ibarettir : — “Ayvni Bâri ile bütün Rusyala- rın imparatoru, Lehistan Çarı, Finlandiya Büyük Dükası, ilâh ilâh.. olan biz, bütün sadık tebe- amıza bildiririz ki: “Üç yıldır. vatamımızı esir düşmanı- almıya çalışan harici 1927 -28 senelerinde Sovyet Rusyada Mevcut elektrik fabrikaları ve elektrik tesisatı | millet mızla büyük keşmekeş günleri- mizde Cenabı Hak Rusyaya yeni ve müthiş bir felâket daha ver- meği tensip buyurmuştur. Dahili karışıklıklar bu — kanlı harbin meş'um seyrine korkunç bir nazi- re yapmak tehdidini gösteriyor. Halbuki Rusyanın mukadderatı, kahraman ordumuzun şerefi, halkın saadeti, velhasıl mukaddes vata- nımızın bütün istikbali, bu harbin her türlü fedakârlıklar sarfedile- rek zaferle nihayetlenmesini istil- zam eder.,, “Zalim düşmanımız son gay- retlerini sarfetmekte — ve şeci ordumuzun şanlı müttefiklermizle elele bulunduğu halde onu kat'i surette yere sereceği gün yak- laşmaktadır.,, “Rusyanın hayatile alâkadar olan bu nazik günlerde, bize halkimizin siki bir ve kudret namına neleri varsa onu ancak — zaferin — süratle tahakkuku için taazzi ettirmele- rini — kolaylaştırmamızı miştir. ,, “Bü — sebeple Dumasile hemrey olarak - Rus Devleti taç ve tahtından ferayat emret- | imparatorluk * ı"#lıl—. İ Nakleden: Haydar Rifat etmeyi hayırlı bir iş addedi- yoruz.., *Çok sevdiğimiz oğlumuzdan ayrılmak istemediğimizden — ma- kamımızı biraderimiz büyük Dük Mişel — Aleksandroviçe — terke- der - ve tahta cülüsu — hasebile hayırdualarımızı — terfik — ede- riz. Kendisinden teşrit meclisler- de çalışan millet mümessillerile tam bir ahenk dairesinde saltanat etmesini ve onları huzurunda mukaddes vatan namma İâyezal bir surette samimi yemin etme- sini talep ederiz.,, Rusyanın bütün mert evlât- larına hitap ederek kendilerinden şu elim milli felâket günlerinde çarlarına itaat ederek vatani va- zifelerini ifa ve ona devletini Bir Alman Gazetecisi Gördüklerini Anlatıyor Halk Nasıl Giyinir? - Şapkayı Kim Takar ?- Efendilik Meselesi - Almanya İle Bir Mukayese RER y Bu doğrudur. Fakat eksiktir. Muharrir: — Bütün Moskova şehri “ Ber- lin ,, de Şark istasyonu civarınin 1919 ile 1929 arasında arzettiği manzaraya benzer, demeliydi. Yaldızlı ve alaca bulaca kub- belerin fazlalığına rağmen Mos- kovada evlerin birçoğu harap ve kirlidir, sokakları yapışkan bir çamurla doludur. Fakat ( Berlin ) in şark istas- yonu civarından ayrılan bir husu- siyeti vardır, bu hususiyet nedir? bilmiyorum. Sokaklarda rastgeldiğiniz in- sanların elbiseleri zarafetten ta- mümessillerile şeref ve saadet yollarında sevk ve idareye muavenet eylemelerini dileriz. ,, “Hak Tealâ Rusyanin muini olsun! ,, NİKOLA Bundan sonra Prens Lyof, Rodzıanko, Miliukof, Nekrazaof, Kerenski, Nabokof, — Şıngaref, Baron Nolde, Guçkof ve Şulgin ile cereyan eden mükâleme neti- cesinde Grandük Mişel de arzusu ile bir faragat vesikası imzalı- yordu. Buna muvakkat ve meşrut olmak kaydı konmuştu; - çünki Rus kavmi bir Müessisan Meclisi ağzından aksine karar verdiği halde saltanatı reddetmek abes olurdu. Bunlar merasimden ibaret, beylik sözlerdi. Maziye raci bisut cemilelerdi. Çarlığın talii ortaya konmuş ve oyunda kaybedil- mişti. Muvakkat Hükümet İkinci |Nikola faragat vesika- sını imzaladığından bir gün evvel, İmparatorluk Dumasının ( Muvak- kat İcra Komitesi ) mevkiini mu- vakkat bir hükümete terketmiş ve hükümetin dahiliye nezareti inzimamile başvekâletini ıslahatçı liderlerin en kıdemlisi Prens Lvof deruhte etmişti. Kendisi Zemstvo'lardan, çok halim ve az karar sahibi nazariyecilerden idi. ( Arkası var ) Mar y SA SAT beraber, * Beş senelik plânin neticesi olan 1932 de Rusyada işliyecek olan elektrik fabrikaları ve elektrik tesisatı mamen âri ve cinsi fenadır. Hiç kimsede şapka yoktur. Karşınıza şapkalı bir adam çıktimı biliniz ki bu ecnebidir. Bazan zarif görünmek iste- yerek ayaklarına ipek çorap ta- kan ve dudaklarına kırmızı boya süren genç kızlara ve genç ka- dınlara rastgelirsiniz, bunlar Av- rupalı kadınlar gibi zarif olmak daiyesindedirler. Fakat muvaffak olamazlar. Boyasız ve ipek ço- rapsız kadınlar onlardan daha zariftirler. Mademki — Rusturlar Rus kalmalıdırlar. Avrupa kolay- lıkla taklit edilemez. * Halk şapkasız, kaba elbise içindedir. Fakat şapkalıya, zarif elbiseliye hasetle bakmaz, mağ- rurdur! Fakat neden mağrurdur, bilmiyorum. -ç Bununla beraber burada halkın fevkinde bir kuvvet vardır. Bu- nu gazetelerde ve kitaplarda okudum. Evet halkın fevkinde bir kuvvet vardır. Fakat efendi yoktur. Şehir ve sokaklar halkındır, deniliyor. Öyle midir hakikaten ? Bilmiyorum. Fakat öyle değilse şehir ve sokaklar hiç kimsenin "ÜUye ça ) l * ı ” ğ A ON eI İLAR'I N y PU 7 L J A v Ç AKL A, M ” G a N b a AA İ l | ikişer ikişer dolaşmakta, Yazan: Hans Siemser. değildir. Burada efendi yoktur, Xx Otomobil Günü Fakat bugün —burada ne oluyor? Anlaşılan (bir fevkas lâdelik var: Bütün sokaklar kır- mizi bayrak taşıyan otomobillerle dolu. Yakından baktım. Hayır bunlar bayrak değil, siyah yas- zılı birer bandrol! Sordum: — Bugün otomobil günüdür, dediler. i Anlıyamadım. Fakat bandrol- ları okuyunca hakikat meydana çıktı. Gözüme ilişenleri not ettim Bu bandrollarda: k — Arkadaş, fabrikaya koş, bize beş yüz bin otomobil lâ- zımdır. — Arkadaş, traktör beş sü nelik plânın topçusudur. — Arkadaş otomobilsiz. ve traktörsüz sosyalizmin ihya edilk mesi mümkün olamaz, denilmek- tedir. Anlaşılan bugün otomobil ile propaganda yapılmaktadır. Mos- kovada otomobil azdır. Fakat ne- kadar varsa hepsi de bu iş için çalışmaktadır. Yalnız nümayişçile- rin bir kafile teşkil ettiklerini zan etmeyiniz. Keyiflerine tâbi bazi bazan dört veya sekiz otomobil bir dizi haline gelmektedirler. Lokanta Da.,, Bu akşam Grand Hodtele git mek istemedim. Moskovada o« kantalar pek seyrektir. Bir tane« sini nihayet keşfettim. Kapısının üzerine asılı lâvhada: — Borç otuz kurüştur. - İçeri girdim. Otuz kuruşâ borç ismini verdikleri bir kâse çorba, 50 kuruşa da lâalettayin bir tabak yemek getirdiler. Ekme- ğe gelince miktar itibarile fazla fakat cins itibarile siyah ve iyi pişmemişti, : Mağazaların —Önünde... Sokoğa çıktığım - zaman bir» çok halkın mağazaların önünde nöbet beklemekte — olduklarını gördüm. Ne almak istiyorlardi, soramadım, fakat anlaşılan Rusyade vesika usulü pek müteammimdir, Halk mütemadiyen nöbet bekle- mektedir. Görülüyor ki Rusyanın içtimai ve iktısadi teşkilâtında mühim bir aksaklık vardır. Kimsesiz Çocuklar.. Kızıl meydana geldim. Bir- kaç gün sonra resmi geçit yapı- lacağı için sahanın asfaltı ıslah ediliyordu. Bir kenara katran kazanlarını dizmişler, Rusyanın meşhur “kimesiz çocuklar,, ını ilk defa olarak burada gördüm. Ka- zanların etrafında ve yol orta- sında yatmıya hazırlanıyorlardı, Hepsi de ayni kıyafetteydi. Yani başı açık ve yalın ayak! —Arkasında gömlek - bi- le yoktu. Bütün — taşıdıkları sadece parça parça olmuş bir dondan ibaretti. On, on iki, on dört, nihayet on altı yaşında tahmin edilen biçarelerden mürek- kep bir küme idi. Bazıları şuradan — buradan odun toplamışlar, ateş yakmışlar, etrafına geçmişler, iskambhil oy- nuyorlardı. (Arkası var )