TELEFOİR: MÜDÜRLÜK — 20203 NÜSHASİ “HER YERDE "5 Kr. Yunan Başmurahhası İzahat Veriyor Evvelki gün şehrimize ge- len Yunanlı gazeteci meslek- taşlarımız dün — şehrimizde gezintiler yapmış ve sabah- leyin Matbuat cemiyetini <- yaret etmişlerdi. Kendilerk ne cemiyetin rozetleri dağı- tılmış ve fahrt aza olarak kaydedilmişlerdir. Balkan konferansında Yu- nanistanı temsil edecek heyes tin reisi bulunan M. Papanas- tasyo da dün saat onda ga- zetecileri kabul ederek Bak kanlardaki siyast münasebat ve konferansın maksat ve gayesi hakkında — beyanatta bulunmuştur. Yunan heyetinin — misafir bulunduğu Tokatlıyan oteline Türk ve Yunan bayrakları çekilmiştir. M. Papanastasyo beyanatına söyle başlamıştır: — İstanbula muvasalatımız: da Türk heyeti, gazeteciler ve halk tarafından hakkımız- da gösterilen samimi! istikbal tezahüründen çok mütebhaşsis olduk. — Bilbassa — teşekkür ederim. Geçen sene Atinada fopla- nan birinci konferansta ikin- cisinin İstanbulda toplanması hakkında Türk heyeti tara- fından yapılan teklif ittifak ve hararetle kabul edilmişti. Ebedi ve tarihi şehirde toplanacak olan ikinci kon- feransın Balkan birliği fikri etrafında Türk hükümetinin kıymetli müzahereti ve bütün murahhasların hüsnü niyetleri sayesinde muvaffak — neticeler elde edeceğimize — kuvvetle eminiz. Bu fikir için birinci kon- feransta iİlk adim atılmış, muh- telif murahhaslar Balkanlar #rasında anlaşma ve mesal İştiraki — esaslarımı - koymuş- lardır. Son tecrübeler bize Balkan — ihtilâflarının — başka ecnebi bir devletin tavassutu- Dna hacet kalmaksızın - halle- | dileceğini göstermiştir. Birinci konferanstan evvel |Memleketlerimiz arasındaki müş- | külat artık mevcut değildir. | Birlik fikri çok ilerlemiştir. | B_Hlk resmi bir. teşekkül de- dir. Verdiğimiz kararlarla h“'mıııetlerimîı taahhüde girmiş olmazlar, | , Bununla beraber konferansa | belki yarı resmi bir teşebbils | :;Ğ"'ilebiliı. Çünkü alâkadar 4 lm..—“-ıer konferanslara da- - hç Müşahit sıfatile diplomat- k..fö"*_*"dikl gibi murahhas- d:"' kısmı da ayni za- Yrattır, resmi vazifesi olan Üa 17 Teşrinievel 1931 CÜMARTESİ'No: 449 M. Papanastasyo| Hafif Filomuzun İlk " Kısmı Tamamlandı l Yeni Muhriplerimiz Bugün Ça- nakkalede, Yarın İstanbulda Merasime iştirak ebecek olan yeni hücum Botlarımız İtalyade yapılan harp ge- milerimizden — Kocatepe — ve Adatepe — muhripleri - bugün Çanakkaleye varmışlardır. Ya- rın sabah İlmanımızda bulu- nacaklardır. Yeni gemilerimize sancak çekme merasimi öğle- den bir saat sonra Dolma- bahçe sarayı önünde yapı- lacaktır. Merasime Hamidiye kruva- zörü riyaset edecektir. Bu münasebetle hbazır bulunmak üzere davet edilen — zevat Hamidiye kruvazörinde top- lanacaklardır. Geçenlerde — teslim alınan hücum botlarından sonra Ko- * catepe ve Adatepe muhriple- rinin de gelmelerile İtalyada yapılmış olan hafif filomuzun , birinci — kasmı — tamamlanmış olmaktadır. Hafif filomuzun ikinci kısmını teşkil eden diğer iki muhriple tahtelbahirlere gelince bun- ların muvasalatı da yakındır. Donanmamızı lııundr:şı .’dw zuvlardan dolayı tebrik eder ıvıenlııı uzuvların ziyadeleşme- sini dileriz. Adananın Milyoneri Nasıl Iflâs Etmişti? Şahitler, Maznunlar Hakkında Şayanı Dikkat Ifadeler Verdiler Adana, 12 (Hususi muha! rimizden) — Ağazadenin iflâs davasına dün öğleden evvel | ağır ceza mahkemesinde de- vam edildi. Şahit sıfatile ev- velâ Şark Fransız bankası müdürü M. Bona Paçi dinlen- di, — İfaesinde — sindiklerden Kâni Beyin, — sindik Feyzi Beyin kefaletile borç para istediğini ve Mersin şubesi müdürü Cevat Nizami Beyin | , reyini almak mecburiyetinde olduğundan — onun da reyini alarak bu talebin reddedildi- gini söyledi. Bundan sonra mezkür mü- | essesenin muhasebecisi —M. Valsam ve millukıbeıı'ıvukı.t Ahmet Sabih Bey dinlendi. Ahmet Sabih Bey o sıralarda beraber çılışmnktav olduğu avukat İlhami chır? Banka tarafından mübim .!îır mese- lenin müzakeresi için d.ıvıl l İBSSLA: X Ğ avdetinde : Davanın şahitlerinden Motozade Osman B. sindiklerden — Kâni — Beyin bankanın bir mukaveleye müs- teniden alacağının kısmı aza- mini — imtiyazlı kaydebilece- ( Devamı 6 inci sayfada | Dîinkü Münakaşalı Konferans Recep Bey Halk Fırka- sının Ümdelerini Teşrih Etti Halk fırkası umumt kâtibi Recep Bey dün Darülfinun konferans — salonunda — fırka programının — izahı — mevzuu üzerinde bir konferans verdi. Konfrans münakaşalı idi. Re- cep Bey evveli program hak- kında etraflı bir izah yaptı, sonra münakaşalara geçildi. Münakaşalı içtimalar bizde bir yenilik gibldir. Fakat birçok memleketlerde ilmi ve içtima! meselelerin münaka- şalı konferanslar şeklinde izah ve tenviri usul ittihaz edilmi tir. «Dünkü lıoılerıımnz fırka umuml kâtibi sorulan suallere ve yapılan itirazlara cevap vermek suretile pro- grami tenvire çalışmıştır. Recep B. mevzu izah ettik- ten sonra samiin — arasında bulunan Mehmet EF. ismimde bir amele İş Kanunu hakkın- da bir sual sordu. Fırka Umu- mi Kâtibi bu suale şu cevabı verdi : — İş kanunu mühim bir kanundur. Bu kanımu etraflı ve memleketin — ihtiyaçlarına uygun bir şekilde çıkarmak lâmımdır. Onun için üzerinde işliyoruz. /Birçok arkadaşlar kanun projesini aldı, tetkik or. edi | İ;ırhıl çıkartılması — belki birçok noktaların gözden kaç- miş olmasını muücip — olur. Onun için şimdilik iş saatine, kazalara karşı mecburl! gortaya, kadın ve çocukların işe alınma yaşına ait esasları havi müuhtasar bir ik- Hfa edilmek ve asıl İş Kanununu etraflı ve uygun bir şekilde çıkartmak — için bir müddet daha beklemek doğru olur. Bir genç, Türk Ocakları yerine kaim olacak bir teşki- lât yapı'ıp — yapılmıyacağım sordu. Recep şu cevabı verdi — Büyük kongredenberi fırka teşkilâtile ve bu meyan- da Türk Ocakları yerine kaim olacak teşkilât esaslarile uğ- raşıyorur. Bunun için 30 içti- ma yaptık. Z Gençlik için Halk Evlofı açacağız. Bu Evler gençli- ğin spor, musiki, lisan, kük tür ihtiyaçlarını tatmin ede- cektir. (Devâmı 6 1ncı sayfada ) Edison Meşhur Kâşif Son Dakikalarını Yaşıyor West - Orange, 16 (A.A) — Edison bilkuvve ihtizar ha- linde bulunmaktadır. Bu de- rin baygınlıktan çıkıp kurtu- labileceğine ihtimal verilme- |Türk Gazeteciliği Yü- züncü Yılına Basıyor İlk Gazete 1831 Senesinin 31 Teşrinievvelinde İntişar Etmişti İstanbul Matbuat Cemiyeti gelecek ayın ilk gününde, yani 1 Teşrinisanide — Türk gazeteciliğinin ilk gününü tesit edecek, bu münasebetle bir de Gazetecilik Sergisi aça- caktır. Türkiyede ilk gazete bundan tâm yüz sene evvel yukarda işaret ettiğimiz tari- he tesadüf eden günde çık- mıştır. Türkiyede ilk gazete hleri tarihle (28) cemaziyelevvel (1247) senesinde çıkmıştır ki bu tarih milâdi hesapla (31) teşrinlevvel (1831) dir ve gün de pa- zartesidir. Bu münasebetle Türkiyede ilk gazetenin nasıl çıktığına dair elde ettiğimiz tarihl ma- lümatı yazmayı faydalı bulduk. Türkiyede ilk gazete (Taks vimi Vakayi) ile başlar. Sultan Mahmudun — son — senelerine doğru sarayda aktedilen bir devlet şürasının kararile çıkan bu gazete, Türk matbuatının ilk dedesidir. Yam resmi ma- hiyette telâkki edilebilecek olan bu haftalık (ceride) nin içinde imzalı hiçbir yazıya tesadüf edilmez. Gazetenin hiçbir yerinde sahip, başmu- harrir ve muharrir ismi yok- tur. Buna bugünkü tabirile bir gazeteden ziyade devletin bir (Resmt ceride) &l demek daha muvafık olur. İlk nüshası (25) Cemaziyel- evvel 1247 de çıkan bu (Takvimi Vakayi) gazetesi, araya giren bazı fasılalara rağmen (9) Cemariyelâhır 1270 Bir Haa Bügün hayatta bulunan görzetecilerin plri Ahmet Rasim B. üstadınız senesine kadar (37) sene de- vam etmiş ve (750) nüsha çıkmıştır. İlk nüshası fevkalâde — Ola- rak (10) diğer nüshaları sekizer sayıfa çıkmıştır. Kâ- ğidi kalın ve adidir. Bu ga- zetenin boyu (40 ), eni (25) santimdir. İlk nüshanın mu- kaddimesi geniş birer sütunluk iki sayıfa tutuyor. Bu mukad- dimeye göre gazete bizde bir asır evvel günün bir tarihi olarak telâkki edilmekte idi. Gazetenin — basılması — için Serasker Paşa kapısı civarında (Takvimi vakayihanci Âmire) namile bir matbaa yapıldığı, gazete ve matbaa için Mekkel Mükerreme mazullerinden va- kayi nüvis Şeyhzade Mehmet Esat Ef. nin nazır tayin edil- (Devamı 6 ıncı sayfada) Bahis — Baba, senden beş lira alırım diye arkadaşlarla yarım liraya bahse giriştim. Beş lira vermezsen bahsi kaybedeceğim- mektedir. Nabzı zayıflamıştır. | Bari yarım lira ver de borcumu ödeyim. a d