12 Temmuz Kari Gözile Gördüklerimiz Belediyenin Nazarı Dikkatine Şunları belediye lütfen oku- sun: 1 — Birkaç gün evvel Şir- keti Hayriye vapurile Altınku- ma gidiyordum, Garsondan su istedim. Bana Taşdelen suyu diye belediyenin damgasını havi bir şişe su getirdi. Dere suyundan farksız, pis bir su idi. 2 — Beyazıtta Sabuncu çık- mazında oturuyoruz. Günler- denberi çöpçünün — kendisini değil, arabanın gürültüsünü bile işitmiyoruz. Çöplerimiz so- kak ortasında kaldı, sıcaktan laaifün etti. Tayyareci Haydar Radyoya — Dair gün evvel bir mekl_ıı: k neşriyatın sonunda Türi yaaranı niçin çalmadıldarımı sor. dum. Cevap vermiye tenezı diler. n i “ml'elılıbeu'kl b-uıdıııd iki ıuıl:"ıv vel bu iş yapılıyordu ve ” B:emnı:ıı.ı' oluyorduk. Buna muka- Avrupa — istasyonları bil ekser ö e gğas hatta Tunus bile 5 dört defa (En- va ise günde çn:l“r KST ternasyonal) llı:r talde beklerim. S A min cevabını , Ihsan Beyin Tavzıhi ihli nüshanızın -7-931 tanhlı_ nüsh ü(.'lâıcü sahifesinin ikinci ı:!““' nunda (Sabık Ankara Me usu ve mefsuh Serbes Fı'klakl'ı'. sından İhsan Bey avukatlı: ışn Baroya müracaat etti) diye ir telgraf haberi okudum. _m;uyr müracaat — ettiğim doği v Fakat Serbes Fırkaya İDLTAP etmiş değilim. Halk Fırkı:ıın ı'î ayrılmadım , Bugün dal ıoln;â- ir ferdiyim ve ömrüm B ça da böyle kalacağım: : ha beri tashih ve tekzip eyterim efendim. y5 ği 'mSıbık Ankara Meb'usu A. İhsan Cevaplarımız Edirne mıntakasına evden bir ev meselesi E önderen ü BaraP . SöRüncakası Riyasetim den aldığımız. mütemmim Mi mat iddianızı teyit etmiyor. * Tef Bey, mevzubahis olar. Cu tamir ettirmiştir. Mıntaka DeYe sarih hesap devir elmamış İse V? Şeref Beyin taahhüdünü İfa € ne kani Kadıköy - Sülih ve-<Re> Ür Beylere: Size sarih bir cevap Vere miyeceğiz. En iyi malâmalı Mensup ve mukayyet olduğunuz Şubeden alabilirsiniz. Si Karilerimizden Ricamız - “SON POSTA,, ya göndereceğiniz mektapların zarfları Gzerli Yasımın mabiyetini işaret " mece midir, Hanım teygeye Mi aitlir, idareyi mi alâkadar — eder, lehrlr p ediyor? Bu kaydedersenin — vazifemisi kolaylaştırmış olursunuz.. Karilerimiz: den Uilhasen ba nokteya dikkat Simelerini tekrar rica #deriz. ait bir hakkında kariimize ! efrikamı: : Hayata Atılacak Genç BON POS ler Ve Aileleri Okusun YA Meslekte Muffak Olmak İçin Ona Şiddetle Sarılmak 'Tatil devrsine girdiğimiz şu sıralarda hayata atılmak çağın- da bulunan gençlerin uydukları müşkülât çok büyüktür. Bir meslek seçmek mühim bir meseledir ve bütün bir ömür Üze- rinde belki de tesir gösterir. Onun içindir ki SON POSTA, mesleklerinde muvaffak olmuş addedilebilecek zevatle görüşmüş bunların gençliğe karşı ne gibi tavsiyelerde bulunabileceklerini sorup tespit etmiştir. Bugün de maruf ziraatçilerimizden Nesip Beyin fikirlerini neşrediyoruz: * Halı - tacirlerinden Ahmet Muhtar Beyin gençlere tavsi- yeleri şudur: — Daha çocukluktan tica- rete büyük bir hevesim vardı. Koşmak, uğuraşmak, çalışmak isterdim. Tahsilimi bitirdikten sonra —ansızın zuhür eden umum! harp beni asker yaptı. İhtiyat zabiti oldum. Lâkin ru- hum, hissiyatım ve kararım değişmemişti. Terhisten sonra yine meslek olarak ticareti in- tihap ettim. Hahcılığın tarihle ve san'atle olan alâkası itibarile hissiya- tımı çok okşamıştı. Dünyanın her tarafına İstanbuldan halı gönderildiğini görüyordum. Çarşıda en faal, en kazançlı ve en temir iş olarak hahce lığı buluyordum. Kâfi derecede sermaye koyarak işe başladım. Bidayetlerde mesleği öğrenin- ceye kadar oldukça müşkülât çektim. Halıcı bir arkadaşımın yanında çalışarak staj yaptım, Halıcılığın bütün incelikleri- ni, halıların her cinsini ve ima- Tâtını, hileli kısımlarını tanımak bilmek lâzımdı, İşte ben buna muvaffak oldum. İkinci Mesele Dünyada İktısadi Buhrandan Kurtulmak İçin Silâhlar Tahdit Edilmelidir Vashingtan, 9 (A.A) — Ha- riciye Nazırı Vekili M. Kastle, Amerikanın her tarafına tel- sizle nöşesdilen “bir sutkunda hükümetlerin birbirine borçlu olmalarının iktısadi vaziyetin canlanmasına mâni olan engel- lerden ancak birini teşkil et- mekte olduğunu söylemiş ve demiştir. ki: “Teslihat için sar- fedilen paralar gayri müsmir olmaları itibarile umumi refa- hın avdetine daha ziyade mâni olmaktadır.,, M. Kastle, borçlara ait te- diyatın 12 ay müddetle tecili- nin umumi — iktısadi vaziyetin düzelmesi — neticesini hâsıl edeceği zannında bulunduğunu söylemiş ve bu tecilin 1932 şubatında toplanacak -tahdidi KUCAKTAN KUCAĞA SERVER BEDİ — Sabah oluyor ha? Bir taraftan da yan görle Nermine bakıyordu. Nadire ile yanyana yatmasını onun nasıl telâkki ettiğini anlamak isti- yordu. Nermin dediki; — Haydi, kalkın, Nadireyi de uyandırın, çıkalım, ben çok sıkıldım. Atf B. ayağa kalktı. - Na- dire de - sarsıntı ile gözlerini 'ı'ı B Zeki k.d_m' uyanıklı- ğin — şaşkınlığından — kendini çabuk kurtararak gülümsedi: — Evet, dedi, çıkalım. * Hiç kimseyi uyandırmıyarak apartımandan cıktılar. Nadire. teklif etti: — Derhal vapura atlıyalım, üçümüz de Adaya — gidelim, ötelde bir ılık banyo yapalım, sonra hafif bir yemek yeyip yatalım, birkaç saatlik uyku- dan sonra dinç kalkarız, ge- zeriz. | bankalarda iyi ve dürüst bir tüccar olarak tanınmak lâzim- dı. Bunda da muvaffak oldum. Halıcılığın üçüncü bir hedefi de Avrupada iyi bir mahreç bu- lup ihracat yapmaktı. Tam bu işte de muvaffak olduğum bir esnada cihan buhranı bütün işler gibi bu İşi de sarstı. Halı ticaretine intisap ede- ceklere tavsiyem: Herşeyden evvel mesleğin bütün — incelik- lerini öğrenmek bunun için de hiç olmazsa iki sene bir halı ticarethanesinde ameli olarak çalışmak — ve staj yapmak lâzımdır. Lisan Bilmek Lâzım Halıcılık daima - ecnebilerle ve ecnebi memlekellerle alâka- dar bir iş olduğundan bir ecnebi — lisanı değil, birkaç ecnebi lisanı bilmek lâzımdır. Esasen, halıcılığın tekinik bış: mıni öğrenmek içinde Türkçe bir eser mevcut olmadığından bu husustaki tetebbüü - ecnebi lisanile yazılmış olan eserler- den yapmak mecburiyeti vardır. Fazla olarak şunu da ilâve etmek -— mecburiyetindeyim ki, halı satmak zannedildiği ka- İkinci bir işte piyasada ve İ dar kolay birşey — değildir. teslihhat konferansının ' fakıyetle neticelenmesine hiz- met edeceğini ümit ettiğini beyan etmiştir. İspanyada — İhtilâflar Madrit (Hususi) — Nazırlar arasında bazı meseleler yüzün- detli ihtilâflar başgös- termiştir. Bu ihtilâflara ait dedikodular — gazetelere — bile »geçmiştir. — Yeni Grevlar Madrit, 9 (A A.) Gazetelerin Malagadan istih- barına nazaran buz fabrikaları amelesi grev ilân etmişlerdir. Grevciler ücretlerin tezyidini istemektedir. Bu grev mühim telâkki olunmaktadir. Çünkü bu yüzden balık ihracatı du- Atıf Bey; — Mükemmel, mükemmel.. Diye bağırdı. Program Nerminin de' hoşu- na gitmişti. Evvelâ bir ötomo- bile atladılar ve ilk vapura bindiler. Güvertede oturmuşlardı. Evvelâ ağır başlarını derin bir süküt kapladı. Hepsinin beyni —uğulduyordu. — Fakat, Nadire ile Atıf Beyde Bu gibi sabahlamalara alışkın insanla- rın süküneti vardı. Nerminin uykusuzlukla küçülmüş gözle- rinden İnce bir hayret sızı- yordu. Nadire ona baktı: — Sen uyumadın mı hiç? Diye sordu. — Bir iki saat uyudum, Lâzımdır l vNğeîr VrvOluîy(')r Zi Piik lHalı Taciri Muhtar B.l Halının hakikf kıymetini müşte- riye- telkin —etmek, —mukni söz söylemek, kolay kolay yo- rulmamak ve bıkmamak lâzım- dır. Bazan bir halıdaki renk- leri, düğümlerinin — miktarını ve kıymetlerini hesap etmek ve anlatmak İcap eder. İşte yeni tüccarlar atavsiyem budur. Ticaret Durgun Lâkin her şeyden evvel söy- liyeyim ki, iktısadi buhran kar- şısında halı ticareti durmuş, artık işlemez bir hale gelmiş- tir, Piyasa düşkündür, iyi mal pek nadirdir. Bu işin içinden çıkmak pek müşküldür. Halı ticaretinin tekrar canlanması buhranın geçmesine ve her şe- yin tekrar tabii halini almasına mütevakkıftır. Yoksa bugün halı ticareti sönmüştür. racaktır. Amerika - Meksika Vaşington, 9 ( A.A. ) Yeni bir hadise Amerika ile Mek: ka arasındaki münasebatı ih- Iâl etmiştir. Meksikanın Şikago konsolos vekili M. Adolfo Do- mihguez mahkemeye hürmet- sizlik göstermek töhmetile tev- kif edilmiştir. Meksıka hükümetinin Ame- adan tarziye istiyeceği Yan- nolunmaktadır. Amerika Kâr ediyor Paris, © (A. A.) — Bütün dünyaya ait olarak neşredilen istatistiklere nararan Avrupa- nın harici ticaret mizaniı Soy- yetler birliğine borçlu bir va- ziyette bulunmaktadır. Ame- — abla. — Halinde bir süzgünlük, bir rahatsızlık var... Nasil diye- yim ? Bir... ü Nadire sözünü tamamlamıya sçalışırken — Nermin — düşünü- “yordu: “Bu kâfir kadın Nec- detle münasebetimi de hisse- diyor mu acaba?,, Nadire devami etti: — Uykusuzluğun belli am- ma, üstünde bir tatlılık var sehin... Atıf B. ilâve etti: — Nermin her zaman tat- hdır. — Evet amma bir hal var onda... Ben çakarım. Nermin cevap vermedi ve Atıf Bey ona şüphe ile baktı. Bu bakışı hisseden Nermin, ı * Beni Seviyorlar, Fakat ' BenNiçinSevemiyorum. Aşk denilen şey karşılıklı olduğu takdirde bir mana ifade eder. Yoksa tek taraflı aşkların, bir taraflı sevgilerin yaşıyanlar için kiymeti yoktur. Öyle sevgiler ancak- ruhsuz ve cansız - şeyler için beslenebilir. Ölen bir sev- gilinin kalpte kalan aziz hat- rası, güzel bir çiçek karşısın- da duyulan sevgi hissi hep bir taraflıdır. Aşk, izdivaca basamak ol- duğu takdirde mutlaka - iki taraflı olmak mecburiyetinde- dir. Bir tarafın kalbinde tutu- şan aşk ateşi, yalnız bulunduğu kalbi kül eder. Ayni aşk ateşi iki kalpte de karşılıklı olarak ayni hararetle yaşıyacak olursa bundan müsbet bir netice umulabilir. * Bebekten N. A. rumüzile gönderilen bir mektupta şun- ları okuduk: “18 yaşında genç bir kızım, Arkadaşlarım ve tanıdıklarım güzel olduğumu — söylüyorlar, Bunu, muhitimdeki gençlerin bariz alâkalarile ben de his- etmiyor değilim. Geçen sene pederimin me- muriyeti - dolayısile Ankaraya gitmiştik. Orada bir genç bana sevgisini ve aşkımı ilân sevmek nedir im. Bu gencin hare- keti bana biraz garip gelmekle beraber ben de sevmek ve âşık olmak istedim. Fakat buna muktedir madım. Sevemiyordum. Belki sevginin ne olduğunu bilme- diğim için sevemiyordum. Ve bu gencin bana karşı ilân ettiği aşkı istemiye istemiye helesiz bırakmak, doğru- buna çok ola- yek sunu - söyliyeyim üzüldüm, Bir müddetsonra İsatanbula döndük, Babam beni tanıdı- Sımız bir gençle evlendirmek istedi. Fakat bu sırada bize yakın aturan başka bir genç benim'e çok Aalâkar olmıya başladı. Hatta geçen gün karşıya geldiğimiz bir sırada beni sevdiğini söyledi. İtiraf edeyim ki bu ikinci aşk kar- şısmda dudak bükmemek için kendimi çok zorladım. Kendimi aşk denilen şeye karşı bukada: alâkasız gördü- ğüm için doğrusu çok utanı- yorum. Kendi kendime — soru- yorum: “Ben niçin sevemiyo- rum? Hiç şüphe — etmiyorum ki ben de, bütün diğer genç kızlar gibi kalp ve his sahibi- yim. Fakat bendeki his niçin rika Sovyetler birliği ile yap- tığı ticaret muamelelerinden açıktan açığa kâr etmektedir. Nadire ve Atıf gibi - tecrübeli insanların her şeyi anladıkları- nı düşünüyordu. Onlara bir karşılık olmak için dedi ki: — Siz de, ikiniz, ne çabuk l I RU Dünya Köpek MARKALARA Çocuğunuzdan Ne Şikâyetiniz Vardır? Her anne, çocuğuna karşı — gösterdiği — itinalara rağmen, çocuğunu bir türlü terbiye edemediğini, kusur- larmı islah — edemediğini söyler. Bu Sütunda Müşkül- lerinize Cevap Vereceğiz 1 — Çocuğunuzun K kusurları var ? Ve 2 — Kaç yaşındadır ? | © 3 — Kızmı,erkek midir? 4 — Nasıl bir muhitte büyüyor ? | 5 — Sıhhati — nasıldır ? |E Bu suallerin cevabile ,ders fi dinizi bildiriniz. Çocuğunuzu | b ne surette islah edebilece- || size — bildireceğiz. : t Bundan başka çocuğunu- zun — terbiyesine ait her | türlü — müşküllerinizi — bize | bildiriniz. Size rehber ob mıya çalışacağız. İ ğinizi İ | cansız? İşte bunun cevab A bir türlü bulamıyorum. ,, * Sevmek — için duymak lâzımdır, müddet kapalı kalmış, gü yörmemiş bir çiçek” gibisil Hayat size henüz- çok yab cıdır. Bu yabancılıktan kurti duktan sonradır ki seveceksilli y âşık olabileceksiniz. Kalbiğl || o zaman yaşamanın sırrını , ıyacaktır. Kendinizi itham — ettiğ hissizlikte ailenizin büyük)| siri vardır. B Hiç vakit kaybetmeden | | yata atılınız. B Hanımteyzi Kİ PATRON KUPONİ | Karilerimizin gi K zu Üzerine (7)i nakledilmiştir. Oradaki kupomunu toplayacaksınız, — TAKVİM Gün s1 12-Temmuz-931 Arabi 26- Safar - 1350 sakit-ezan! Österdiği Ş — Güneş|08.56 | 424 Öğle | 437 1219 İsindi| 837 hhec1s dost oldunuz. maş Atıf B. cevap verdi: — Ben Nadire Ha yaben gayet iyi tanırd — Ben de öyle, dedi N; 4 ( Arkası Vay Ç4 Nalça © DİKKAT |