“26 Kânunusani sönala Haa y “PO STA » Hergün Avrupa Birliğinin Manası Nedir? M. ZEKERİYA «« Cenevrede, Cemiyeti Akvam encümenlerinde yirmi üç dev- letin mürahhasi Avrupa dev- ' letleri sarasında- bir. birlik te- s'si için müzakere ile meşgul- dürler. Almanya ve İtalyanın teklifi üzerine bu müzakerelere Tür- kiye ve Rusyada davet edildi- eç bLizim de iştirak edeceğimiz bu — müzakeratin mana ve maksadı. nedir? Dü- ne kadar birbirinin” boğazını tıkmıya çal Avrupa millet- lerini birleşmiye sevkeden amil- , ler nelerdir? ler. * * Umumi harpten evvel bü- yük sınai müs- temlikelelerden maada, küçük Avrupa milletlerine de ihracat yaparlardı. Amerika, müstem- kkelerde henüz rakip olabile- | cek hale gelmemişti. | — Umumi harpten sonra Ame- rika müstemleke pazarlarından |birçoklarını elde etti. Avrupa milletleri de dahili sanayie ehemmiyet verdiler. Her mil- let itnalâtı azaltmak için bir taraftan dahilde sanayii hi- maye etti, bir — taraftan da hariçten gelen mallara karşı — hudutlarını. -kapamak mecburiyetinde — kaldı. Ame- rika da geçen sene Avrupadan gelen mallara karşı — ağır gümrük koyunca, Avrupanın büyük sanayi memleketleri müşkül vaziyette kaldılar. Bir taraftan pazarların azal- ması, Bir taraftan istihsal ka- biliyetinin artması yüzünden mallarının çoğu ellerinde kaldı. Fabrikalar işliyemez hale geldi. İşsizlerin adedi her memle- kette milyonları geçti. Bu va- ziyet umumi bir iktısadi buh- ran tevlit elti. * Harptan evvel —Avrupada büyük sanayi memleketlerinin pazarlarından biri de Rusya idi. Rusya Avrupa sanayiini besliyen geniş pazarlardan biri idi. Halbuki Avrupa Bolşevik Rusya ile ticcari münasebette memleketler Z GENE 0 TERANE > Hilâfet Meselesi Etra- fında Hâlâ Tahrikât Yapıyorlar (Vadinnil ) gazetesinin İs- tanbuldan aldığı bir telgraf- fırı “Burada mühim haberler almakla maruf bir menbadan öğrendiğime göre Arabistan- da sahbibi müfuz bir zatın riyaseti altında Hilâfetin Tür- kiyeye iadesi için çalışılmak- tadır. Bu zat ile Şehzade Se- lim arasında muhaberat de- Yam — etmektedir. Hilâfetin lime tevcihi meselesi şayi olu: “naz Arap mahafili Hilâfetin Svır Arap şerifine verilmesi içli âlemi islâm mezdinde propa- gandaya başlamışlardır. ,, Bu adamların, bu garip şihui)etine şaşmamak ve batıl inatlarında ısrar göstermele- Hne acımamak ve kızmamak kabil değildir. Bu milleti, eski bıraktıkları gibi zihniyeti de- Bişmemiş, —hâlâ — menfeatini Anlamaz mı zannediyorlar ? 1 — Menemende Divanı harpte muhake- | me edilen köğlüler apte *Divn arin 'Sonra Maznunların Bir Kısmı Müdafaalarını Yaptılar, Bir__l_(ls_mı Tal/_ik Edildi ” |Baş tarafı 1 inci sayfada| GAĞRIZ Ü. tiştirmiye çalışan bu adam bugün çok değişmişti, fakat dudakları mütemadiyen kıpır- dıyordu. Acaba kendi kendine birşeyler mi söyleniyordu, yoksa dua mı okuyordu, işitmek ka- bil değildi. X İki polis memuru — otomebil | ile getirilen Esat Efendinin kollarına girerek bir sandalye- ye oturttular. Sandalye ufaktı, | Esat Ef. rahatsız oluyordu. Tabur imamı İbrabim ikaz etti: — Polis Ef. sandalye ufak- tır, bir koltuk buldurun! bulunmak istemedi. Bu yüzden Rus pazarı Avrupa sanayiüi için kapanmış oldu. Bolşevik Rusya beş senelik iktısadi — porgramını — tatbika başlayınca, bu — vaziyet daha ziyade vahamet kesbetti. Çün- kü Rusya pazar olmaktan çık- makla kalmıyarak bütün dün- yada Avrupa — ve Amerika sanayii ile rekabete girişti.)| Bütün dünya pazarlarını yok bahasına - eşya- ile doldurdu. Avrup — sanayii* bütün bütün muattal bir hale geldi, iktısadi buhran tahammül edilmez bir şekil aldı. ni * Bu umumi derde bir çare | bulmak Vâzımdı. Ne yapılabi- lirdi? Fransa hariciye nazırı Brian ortaya Avrupa birliği fikrini attı. Bu birlik daha ziyade iktısadi mahiyette ola- cak, ve buhranın halline çare arıyacaktı. Yapılacak ilk iş gümrük tarifelerini indirerek hudutları açmak; ikinc.si, Rusyadan ge- len mallara karşı hudutları kapmak; üçüncüsü de Ame- | rikayi himaye sistemi takibin- den vaz geçmiye mecbur et- mekti. İşte Avrupa birliği fikrinin manasi budur. x Şimdi bu birliğe Rusya ve Türkiyenin de girmiş olması, bu fikrin şimdiden akamete mahküm olmasını temine kâfi- dir. Briyan sukutu — hayale uğramış ve Avrupa birliği te- almak, namaz | İettir. Pöyle* karaplı kılmak. bile - bilmediklerini itiraf ettiler. | da yarı karşısına isabet eden gebbüsü mahiyetini kaybet» miştir. | Bu ihtar salonda hazır bu- l lunanların — taaccüplerini mu- | cip oldu. Fakat istenilen kol- tuk ta bulundu. Esat Ef. yeni yerine geçince | biraz rahatlarnı gibi oldu, başımı | kaldırdı, evvelâ yanında ve ge | risinde oturan maznunlara, sonra | gazetecilere baktı. * Saffet hoca, endişeli idi, eli ile mütemadiyen sakalını sıvazlıyor, bazen bir telini koparmıya çalı- şıyordu. Vak'a faillerine gelince: Zeki Mehmedin yüzü balmumu gibi sap sârı İdi. Yüzünde bir damla kan kalmamıştı. İki Hasanlar ise nisbeten sakin duruyorlardı. * Mevkufların bu belli başlılarının haricindekileri Horoz köylüler teş- kil ediyordu, aralarında ikısi ço- cuklu olmak üzere beş tane de kadın vardı, Kadınların biri Zeki Mehmedin annesi, biri kızkardeşi, biri de zevcesi ldi. * Saat tam üçte heyeti hâkimenin geçeceği kapıda bir gürültü oldu. Reis Paşa ile azalar göründüler, ünkü Celsesinde umumi hürmet eseri arasında yer- lerini işgal ettiler, 2 — İnkılâbın en büyük düşmanı ceha- | 'ıkta kalan — köylüyü | Bir dakika geçti. Sonra reisin sesi yükseldi. Umumi bir işaretle maznunlara hitap ediyordu: — Bugün sizi buraya getir- mekten maksat iddianameyi din- letmektir, dedi. Fakat şurasını da, biliniz. ki iddianame karar değildir. Evvelâ müdafaanızı dinliye- cek, kararı sonra vereceğiz. Bu hitabı müteakip müddei umum! ayağa kalkarak iddiana- meyi ekumiya başladı. Bütün maznunlar sessiz din- liyorlardı. Bir aralık Esat Ef. koltuktan düşer gibi bir vazi- yet almiştı. Yerine oturtuldu. İddianame bitmişti. Şeyh Esadın oğlu ayağa kalkarak itirazda bulunmak istedi: Lâz İbrahim için, bu ser- keştir, ne yaptığını bilmez de- | diğini ve babasını ikaz ettiğini kabul etmedi: — Ben senelerdenberi pederimden ayn yaşarım. Kendisini — Ikaz etmek haddim değildir, dedi. |Maznunların Müdafaaları Mütcakiben mazmunlardan dörtte Üçü birer biler ayağa kalkarak muhakemenin salahatında geçen sözleri tekrar ettiler. %evh Esat Ne Diyor undan sonra — şeyh Esat dedi İster İnan, İster İnanma! Agopyan hanı - faclası , münasebetile dün karile- rimizden biri bize gön- | derdiği — bir — mektupta diyor ki: | “Amerika'da, Eyfel ku- | lesinden yükse ve katları | hayret verecek kadar çok binalardan birinde faraza | kırkıncı katta bir yangın | çıksa, ayni kat veya üst katta bulunanlar bu yan- | gından canlarını nasıl kur- tarırlar? — Yangını — masıl söndürürler ? ,, Ğ Amerikada yüksek katlı : binalar evvelâ ateş almı- | yacak surette yapılır. Bü—î tün bina demir ve tuğla- dan ibarettir: Saniyen yangın vuku- unda, yangın çıkan kat rhal elektrikli düğmele- re basılarak demir kapı- larla diğer katlardan tec- rit olunur. Bu suretle bir kattan öteki kata yangın geçmesine imkân yoktur. Yangın çıkan katın üs« tünde oturanlar pencere- lere üşüşüp yangının sön- dürülmesini seyreder, bi« nayı terke lüzum görmez- ler. Salisen, etfaiye teşkilâtı en yüksek katlara yetişe- cek kadar uzun merdiven ve su gönderecek kuvvetli makinelerle mücehhezdir. Bu sayede Amerikanın yüksek binalarında yangın çıktığı görülmemiştir, de- necek kadar nadirdir ve çıkan yangının genişlediği hiç vaki olmamıştır. Âster inan, ister inanmal olan şey ilk mekteptir. İlk mektep inl bin-ve cümhuriyetin yepi- mabedi olmahdır. BUGÜNÜN TELGRAF HABERLERİ İddianameden :l * fnkılâbi;ı Yeni Mabedi *ll Son Posta nın Resimli Makalesi Sözün Kısası Münderecatımızın çok luğundan dercedileme öHzi İzğıi; KRA |Teşrif Ediyorla y * — Müddelumumt yefen - dinin kakkımdaki .oııuğı? çe mekle bayretteyim. Rüya mı gö- rüyorum nedr? Biz hükümetimi- ze sadıkız, Hükümet iki şey em- ret.i Zikretmiyesek ve tarikat talim etmiyeceksiniz dedi. r kabul etmiyeceksiniz de- di emretsin, kimse ile ko- kimseyi evine kabul etme Badema böyle birşey gö- ri cezama razıyım. Ben filen birşey yapmış isem cezama razı- yım. Bunlar benim için evham ve hayalâttır. Ben pek fenayım, Bu zan altında bulunmak beni fena ediyor.., | tenviratı ziyad Burada reis Paşa Şeyh Esada: “İyi olursun, dedi. Şeyh Esat son sÖz olarakı *— Bizi böyle süfelâdan' değil ekâbirden sorunuz, onlar bizi bi- lirler.,, dedi. is Pş. — Yeni ve eski ifa- izden aldığımız kanaat- lerle müdafaanızdan sonra vere- ceğimiz karar çok adilâne ola- caktır. Buna bütün kalbinizle itimat edebilirsiniz. Dedi ve muhakemeyi karar için talik etti. KARAR YARIN VERİLECEK | a İzmir, 25 (H.M.) — Dün ken- dilerini müdafaa eden maznunla- rın adedi kırk kişi idi. Şu halde divanı harbin bugün aktedeceği celsede daha altmış beş kişi müdafaa da bulunacak, demektir. Karar ise ağlebi Ihti- mal pazartesi günü tefhim edile- çektir. Divanı harp bunu mütca- kip ikinci kısım maznunların muhakemelerine başlıyacaktır. Bulaşık Hastalıklar delerii | HANGİLERİNİ HÜKÜMETE BİLDİRMEK MECBURİDİR ? Ankara, 25 (H.M.) — Hal- kın, hükümet ve belediye ta- biplerinin ait olduğu makama ihpar mecburiyetinde oldukla- rı. hastalıklar arasına verem, ve belsoğukluğu da ilâve e- dilmiştir. Bu suretle tifo, verbeıu. ı(l>e=— gukluğu, difteri, veba, kızıl, Iı:kg;i ıılğiılıımxııı gibi — hastalık- ları haber vermiyenler mah- kemeye tevdi edileceklerdir. Kaybolan Tayyareler Fiyume, (Hususi) — Civar- daki Yugoslav (ayyare karar- gühına mensup yedi tayyare kavbolmuştur. Bu tay- yare ya istikamelinde açarlarken görüldüklerine dair (Deyli Meyl) muhabiri bir ha- ber almış ve bu haberi gaze- | tesine bildirmiş .ir. j eyaA İnfilâk Ali kaptan tarafıscan idare olunun (birinel Zafer) leminde bir motör Bo tarcı açıklarından geçerken makine da- iretindeki benzia iafilâk etmiş, ör param parça olmuştur. İçerdekiler teh- likeden biraz evvel h a biras evvel kendilerini danise Ege vapuru Gazi Hz. ninemir lerinde bulunmak üzere bu za bah izmire hareket etmiştir. İzmir, 24 (H. M.) — Gaz Hazretlerinin — yarın, şebrimizi teşrif edecekleri bildirilmektedir Reisicümhur Hz. vin ikametler rine Naimpalas ta edilmiş ve şehrin bazı kısımlarında elektrik ştirilmiştir. | Hizmet Gazetesi Kapandı kmir, 24 (B göretesi, meşriyatını tatil etm'ye karar verdi Ve kararına da muharrirlerine ve müretlipa M) — Rizect da neşredilmek Üzere bir mektup göse derdi. Bu mektubunda diyor kiz Yedi seneden beri size bütün samimiyeti ile hizmet eden (Hiz- met) bugünden İtibaren neşriyatını tatil etmek mecburiyetindedir. 1 (Hizmet) in 24000 lira alacağı 22500 lira kıymetinae alât ve edevatı vardır. Buna rağınen 500 tira bulmak için bangi kankaya baş vurmuşsa boş dönmüştür. (Hizınet ) in bu akibeti benl 3500 lira almak tığım hakkında- gerektir. Sen beş kuruşumuzla 00 e kurduğum mücssctr bir tarafkan çöker tarafta ben cebimde beş para n evime dönüyorum. m sadece şunu rica ede- arkamdan İânet etmeyi- enim bir hırsız ve alçak olmadığımı — biliniz. Ancak sizin bu kanaatiniz benl şu pek istıraplı günümde teselli edebilecektir. Şimdiki halde Allaha ısmarlar dık aziz kariler. Mukadderse mızin n bir gün yine tozunu — yüzüme “unutmayınız, — yaşıyan Zeynel Besim YARIN DAVASI BİTTİ YARIN gazetesi aleyhine İzmlt valld tarafından açılan dava dün bitmiştir. Müddeinin vekilleri hepis cezası ile 90 bin lira tazıminat istemişler, YAZIN'Ye vekilleri de müdafanda bulunmuşlardar. Karar ayın S1 inel günü verilecektir. 1930 da Kapanan Ame- rikan Bankaları Nevyork — 1930 senesinde 1326 —Amerikan — bankasının 800 milyon dolar açıkla kap- farını | kapadıkları — kaydedil- Hergün Bir Sual İslersin_îı? Dün bu suali, Serveli- fânun matbaa ve mecmuası sahibi Ahmet İhsan Beye sorduk, Hiç tereddüt et- meden cevap verdi: — Vatanımda, Va sonra derhal ilâve etli: — Fakat mezar'ık me- selesi henüz halledilme- diği için Belediyenin ka- rışmadığı bir yerde, Geçen gün Aakrabadan biri - öl- müştü. Mezarlığa gömme- mize müsaade ettiler. Ce- nazeyi, hayvanların dolaş- tığı ve öldüğü açık bir yere gömmiye mecbur ol- dük. Onun için vasiyetna- meme ilâve ettim: Mezar- hk meselesi hatledilmeden ölürsem — beni — Belediye || hududu haricinde bir yere