26 Ocak 1931 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

Halkın Sesi | Yol Vergisi Ve Hicazla Halkın Fıkrı. Yaptığımız Ankaradan gelen — haberlere | öre bükümet yol parasını mü- Tla / miktarda indirmiye karar vermiştir. Bunun için de bir -kas Hükalaek . Y Lı lar ıd!ıı bu meseleye dair ! Abdullıh Ef. (Sıxkecı. Hü- #avendigâr caddesi 51) — Hükümet yol - parasını Hadirirse çok memnun olurum. ) * | Ahmet Ef. ( Sirkeci, Mura- diye caddesi 9 ) — Birader, —yol parasının biraz — indirilmesinden — kim memnun olmaz ? * ” Kerim Ef. (Sirkeci, Muradi- ye, 13) — Yol parası biraz fazladır, biraz indirilirse çok iyi olur. * Petro Bf. (Sirkeci Sanayi bankası karşısında 1) — Geazeteler yazıyor; Yol indirilecekmiş, için her yerelâmba ; b Tâmbaların para- hazını, şirkete taksitlerle öde- 2 — Şehrin umumi plânını tayin etmek. R 3 — Etfaiyeyi muhakkak as- ürgyek. & — Nezafet işini halletmek | için gehrin yollarını yavaş ya- vwaç asfalt olarak yapmak. Misak * |İMütekabil Emniyet Üzerine Aktolunmuştur, Yakına Teati Edilecek Hicaz kıralı İbnissüut ile aramızda bir misak imzalan- mıştır. Misakın şekli şudür: Madde 1 — Hicaz ve Necit ve mülhakatı kırallığının tam ve mutlak — istiklâlini kabul eden Türkiye Cümhuriyeti ile Hicaz kırallığı arasında daimi bir sulh ve sükün kabul edil- miştir. Bu sulhü hiçbir şey bozamıyacaktır. Madde 2 — İki hükümet mer'i olan hukuku düvel ah- kâmına tevfikan siyasi alâkalar tesis edecektir. Matdde 3 — Her iki hükü- met yekdiğerinin topraklarında bulunan, tebeasına gerek seya- hat işlerinde ve gerekse adli muamelelerinde —üçüncü — bir devlete —daha — yapılamıyacak derecede teshilât gösterecek- lerdir. Madde 4 — Her iki devlet aralarında ticaret ve konso- losluk muahedeleri yapacak- lardır. Madde 5 — Bu muahede Türkçe ve Arapça olarak iki sürati mümküne ile Ankarada teati edilecek ve bu tarihten mer'i olacaktır. Bu muahede Mekkede iki nüsha olarak tam- zim edilmiştir. Türkiye Cümhsriyeti — Hicaz hükümeti İbcaz mümcasili Hariciye veziri | - Abdülgani Sünni — Fuat Hamaza İbuıılııl bu muahedenin altına: “Ben bu şerefli uyuşmanın altına bizzat mührümü koy- makla mer'iyetini kabul ve taahhüt ediyorum. Bu muahe- de kasrımızda 1349 Recebinin ilk günü ve 21 teşrinisani 930 da — yazılmıştır. ibaresini yaztnıştır. Seyyar Esnafın Kazanç Vergileri Defterdarlık bülün seyyar sdacaği vergilere esas olmak üzere belediye iktısat müdür- lüğünden bunların kazançları- ni sormuştur. Bu kazançlar üzerinden vergi tarhedilecek- tir. | zade Hayri Beydir. Hayri Bey, Şeker Ve Traktör Davaları Yürüyor İspat Ettirilmek İsten- |miyen Bir Hakaret Davası Karşısındayız Şeker ve traktör meseleled bakkındaki neşriyatımızı takip eden karilerimzi, bu münase- betle gazetemiz aleyhine açılan bir davadanda haberdardır- lar. Bu davayı açan Rüştü Alpulla şeker — fabrikasının murahhas azası ve mücessese- nin müdürüdür. Şeker ve traktör yazılarında ismi geç tiği için bu davaya kıyam etmiştir. ve tamam (20 ) bin adet Türk lirası manevi zarar istemiştir. Geçen — celsede o safhası sukut eden bu dava- nin şimdi cezaya olan kısmı rü'yet ediliyor. Maznun mevkiinde arkadaş- larımızdan M. Zekeriya, mes'ul müdürümüz Selim Ragıp Bey- ler bülünuyordu. Dün Hayri Beyin vekili Sadettin Ferit ve Salih Zühtü Beyler, bu. nokta- dan mütalealarını teşrih ettiler. Daha evvel, müddeiumumi Kâmil B., Matbuat kanununun (tüjnci - maddesi — delüâletile 480'nci maddeye göre tecziye- mizi istedi ve Sadettin Ferit B. traktör — meselesine ait olan kısmı, Salih Zühtü B. de şeker — meselesine —mütcâllik olan iddialarını anlattılar. Sadettin Ferit B., kanuni hakkıma istinaden ve peşinen dedi ki: — Kendilerine, iddialarını ve mühim gördüğü muhtelif nüs- halarını okudu, karikatürleri mevzubahis etti. Bu yazılarda, traktör değiş- Brmek için hazinenin ihtiyar etmek mecburiyetinde kalacağı milyonlarca lira fedakârlık an- latılıyor tasarrufa karar verilen bu zamanda yeni trak- tör almak istemekteki hata kaydediliyor ve netice olarak deniliyordu ki: “— Eğer için bir teaktör tipi — kullamlacak — ise bunun, kömürlerimizden azami istifade temin edebilmek sure- tle (gazojenli) traktör- olarak kabul edilmesi liumdır... Son - Posta'nın Resimli Hikâyesi: 1 : Hasan B.( Cumhuriyet gazetesinde ) ? : Hasan Davulumun ipi san, Güzellere attın zarı; Ey Nadi B. rakiptir ha: Sana “yerli mal pazarı., Davulumun ipi aldır, Yazdıkların hep. mavaldır, “Bacak mı bel;, Dersinhergün, | B. ( Vakıt gazetesinde ) ı Dercederek bacak, baldır! Y “SON »POSTA,, nn muarız- ları, meseleyi büu noktadan mütalea €tmek istemiyor, “Sa- dece: — Bu bir kanun işidir, pek aklımız ermez! şeklinde müta- lea yürütüyorlar, bir sistem kanunlaştırılınca — mevzubahis edilemezmiş — gibi fikir ser- dediyor, adeta: işten hükümet te, çiftçi de kâr etmişlerdir! de- mek istiyorlardı. Sadettin Fe- rit B. mütaleasımı bitirdi. Söz şeker meselesini teşrih vazife- sini üzerine alan Salih Zeki Beye verildi. Bu zat dedi ki: — Şeker meselesi »muayyen bir kanuna bağlıdır. Bu ka- nun mucibince, herkes şeker sanayil tesis edebilir. Hayri B. ve arkadaşları böyle eser vücuda getirmişlerse ne kabahetleri vııdu? Hem beş sene gibi! kısa bir müddet zarfında beynelmilel bir şöhret kazanan buüu zat, bu neşriyattan müteessir ol- muştur. “ SON POSTA,, , neşriyatı ile müekkilimin kadrü baysiye- tini rencide etmiş, halk naza- rında aleyhinc nefret uyandır- mışlır. Söylediği sözler — ara- sındaki azim tezat bertaraf, bu zatda Sadettin - Ferit B. gibi taknin olunmuş bir vazi- yetin münakaşası ağza alınmaz, j | alınamazmış gibi beyanı müta- Taetmiş, vadimiz hilâfına hiç bir vesika neşredemediğimizi söylemiş ve maznun mevki- inde bulunan arkadaşlarımız bakkında. ceza tahidini iste- miştir. Davanın bu kısmı burada bitmiştir. Arkadaşımız M. Zekeriya ve Selim -Ragıp Beyler müdafaa- larmı hazırlamak ve ikisi de | büşka yerlerde meşgul bülünan vekilleri İrlan Emin ve Vasfi / Raşit Beylerin de - müdafaâya iştirakleri için istimhal etmiş- | lerdir. Muhakeme, bu - talep Üzerine 8& şubat öğleden son- raya talik ohııııııhır Agopyan Hana Faciası Mes'ullerin İkisi Tah- kikat Neticesinde Serbes - Birakıldı (Baş tarafı 1 inci sayfamızda) lîu' Zatın smail Ziya » harı anlattı: —Halazademi faciada kaybet- Mim, pek müteessirim. Şimdi han açıldı.. Yüzihânelerimize geldik. Fakat'yarım saatten fazla oturmak imkânı yoktur. Hıİl gördüğünüz gibi müthiş îı intişar ediyor. Baş ığnsı kendimizi sokağa dt- yoruüz. Ne belediyoden ve ne de sıhhiyeden bir doktör gelip bu hadiseyi tetkike lüzum gör- müyor. Hâlâ karşımızdaki ha- nin altında filim depoları var, Arkamızda — benzin ve gaz ambarları var. Son felâketin bir dersi ibret olacağını boşuna Üümit etmişiz. Sonra belediye ve sıhhiye müdüriyeti hastaneleri kontrol elmıyor Facia gecesi Senjorjta oksijen yoktu. Ha- riçten doktor Nözmn Bekir Bey vasıtasile kendim tedarik ettir.d a. Cksijen Meselesi Senjorj hastanesinde beş îıııhd.ııı Kadir Ağanın yara- kısmen kıpuıqhı A"e vehameti ı—ılıbdır Yıpılıı ı-lıilıııı inuayenesinde — Üst çenımın yukarı tarafından kırıldığı gö- rülmüştür. — Nadire Hanımın yutluğu — gazdan ııütevellit hastalığıda devam ediyor. Senjorj hastanesi Avus!ur- ma:dudır 90 yatağı vardır. an 10 yatak meccanen fakirlere — tahsis — edilmiştir. Diğerleri de 3,4,5 lira yevmiye ile hususi hastalıira — tahsis “yelleri bize şun- n Hastaneldaresi Mütcessir Burada M. Körnileos, Fakâ» çelli, Arlosidi, Tahinci, Kokoli; | Yanopoli isminde 2altı doktör |vardır. Bunlar reklâm için mües- sesede - çalışıyorlar ve ücret almıyorlar. Nöbetçi doktoru M. Korn Muharririmize şu iza- hatı vermiştir: “Hastanemiz bu- Banunla beraber polis darmanın ve diğer me- rların müracaalıtı tamamen f ediyoruz. Galata ve Ka- raköy-»civarında hemen hergün | ölan cınıyetlerm kurbanlarını | biz tedavi ediyoruz. Müessesemiz İstanbulda hü- kümetin yegâne bir müesse- sesi gibi çalışmaktadır. O gün müessesemizde ohı;:ıı vardı. Zabıta Vak'ali Son.günlerde bırsizlik aları çoğalmıştır. Polis sele ile meşgul olmakta! cümleden olarak sivil m lar, geceleri devrive ge! lerdir. * Boyacı köyde oturan ile arkadaşı Hristo biranesinde rakı ıılel Icnne gıderlerkenıî) E lip bir el tıhını 'akat çıkan kurşun H bacağına saplanmıştır. Dit yakalanmıştır. 3 * 4 Hafiz Ridvan ve Kâzım ler Ağahamamında Lütfiye Hammların u- sıri minde biri, iddiaya göre, tup dürürken Ridvan bıçâkla yaralamış ve 'Aynca evin sahipleri chıe diye İngıhz nenn len- de yedek alı Bütün hastaları bedava «ttk. Hepsi de vaziyel memhundurlar. Biz. insani zifemizi yaptık. Kuru şekkür bile görmek dursun, serzeniş ve itaba | ruz kaldık, bundan müteci Alâkadarların Vazi Sonra Sıhhiye müdürü Riza Beyi gördük. Hiçbil kika böş zamanı - olma! söyliyen bu zat: Yine bir protestoya ruz. kaldık. Ona cevap hyoruz. Zaman geçirmek # mem, dermekle meşguldü. * hiye müdürüüğün hususi nelere - vazife sordu... — Senjorj — hastanesi kinda — tahkâikat — yaj Olabilir ya, © gece bitmiştir. 4 — Handa - sıhht. tel yaptınız mı? dedik: 4 ve v ğ | İ — Hayır! Sökaktan göf) lere elyevm — bir zararı imdir? 'sunline maruz kâld — İçerdekiler ne oladi dedik. — Ona da belediye k: cevabım lütfettiler. Belediye sıkbiyermüd | Üne müracaat ettik. Zehir rile, bözulan kâğıtları dik. Bu işe heyeti Ye karışır, biz alâkadar olm Maamafih bu kâğıtları birakınız di üzerlei tetkikat yapalım. Sııe iki $ sonra neticeyi! Lildirelitör * diler. Ve aldığımız bu © larm hayreti içinde uzak Pazar Ola Hasan B. Ve Gazetel 3 1 Hasan . (Akşam, gazetesinde) Davulumda ip iğreti Tatlı buldun beyaz eti; Yakışmıyor, sana üstatf Çıplak resim ticareti. TAMATBUYAT C€ 4 : Hasan B. (Matbuat cemiyetinde) - Pazar ola şunu dilerz ; Uyumayın efendiler! Farelere gün - doğuyor, Uyudukça hep kediler!