HÜ ( Er e A zN B Diy e r 0 e y X Ö N vi Ö e M .— h A M YU SAA A E UA A a a ; Hergün Alacaklıların İmperyalist Zihniyetleri M. ZEKERİYA Umumi harpte, Amerikâ itilâf devletlerine muhtelif şekillerde Yardımda bulunmuştu. Onlara 'men — mühimmat, kısmen | Para vermişti. Bu yüzden İtilâf " devletlerinin herbiri Amerikaya büyük bir borç altına Birmişlerdi. Harp bittikten sonra, itilâf devletleri bir müddet bu barç- ni öÖdediler. Fakat bir gün Reldi kafa tutmıya başladılar. “Almanya - bize borcunu öde- Medikçe, biz de Amerikaya umuzu ödemiyeceğiz.,, de- ler. Fakat onların bu inat ve Mümanaatlari (. Câf devletleri- Bin mali itibarlarını bozan bir olarz - ilân edilmedi, * Amanya, Paris sulh müza- atında — İtilâf devletlerine mühim bir tazminat ita- Sina mahküm edildi. Almanya bir müddet borcu- » Bu sadıkane ödedi. Fakat bir Bün geldi, borçların ağırlığı Altında inlemiye başladı. O Vakit kafa tuttu, ve “ben bor- tumu ödeyemiyeceğim.,, Dedi. Mağlup bir millet olduğu İde, onun bu —mümanaatı Mali itibarını bozan bir hadise Olarak ilân edilmedi, Bilâkis bir çarei hal aramak iyacı hissedildi. Araya A- Merika girdi. (Young) isminde bir Amerikah mütehassıs Al- Manyaya gelerek vaziyeli tet- |Kik etti ve tazminatın #denmesi "'Fi'l kolay bir şekil bulundu. * ' Sovyet Rusya hükümeti, Avıupıyı olan borcunu tan- Madı. “Ben eski nesillerin sefa- te sarf için aldıkları parayı “ı'yımem.,, dedi. Avrupa — milletleri — birçok tehditler savurdular. — Evvelâ “Tyasi münasebeti kestiler, ol- Madı. İktısadi zbloka yaptılar, *lmadı. Para vermiyeceklerini Yöylediler, olmadı. Nihayet tedricen müsama- haya başladılar. Evvelâ - siyasi Münasebetlerini tekrar tesis et- Hler, Sonra iktisadi ve ticcari Bünasebete giriştiler. * Şimdi de biz eski borçlar Seselesinde Avrupa ile karşı Bi bukmayörüz Avrupalılar bu işte bize kuş eski emperyalist - zihai- Tetle haraket etmekte devam *diyorlar. .—Hu emre boyun eğmemizi, ileri — sürduükleri — şarta derbal muvafakat — etmemizi İtiyorlar. Yalnız, eskiden olduğu "» aahillerim.ze zirblılarını ererek bizi korkutamadık- %î#n. dünyaya borcumuzu mek — istemediğimizi ilân “'Ş*Uerinî söyliyerek tehdit ye çalışıyorlar. Padişahların — saltanat ve ' Ühdiuî idame için yapiılan İstikrazların — taksitlerini ödemek için memleketin İk- :::İ hayatını tehlikeyo sok- | kimse haliz de- Posta'nın Resimli Makalesi için severiz. Gazi Hz. Yarın Burada Bulun- maları Muhtemeldir Trabzon, 29 (A. A.) — Relsl- cümhur Hazretleri dün akşam buyurmuşlardır. Müşarünileyh şa- hislarının ve mıntal zındaki kıta- atın tazimatını Reisicâmhur Haz- retlerine arzetmiştir. Evelki — gece Tiyatroyu teşrif ederek halk arasında - bir operet temsilini tamaşa buyuran Gazi He-retleri dün gece Neemiati kulübü gençleri tarafından Türk ocağ'ıda verilen konseri dinle- mişlerdir. Trabzon, 29 ( AA ) — Reisi- cümhur Hz. bugün saat 14 bu- çukta refakatlerindeki zevat ile ve halkın alkışları arasında Ege vapuruna geçmişlerdir. İskelede halk namına kendilerini selâmet- Hiyen bir nutuk söylemiştir. İzzettin ve Salih Pasalar, vali, belediye reisi vapura kadar Gazi Hz.ni teşyi etmişlerdir. Halk mo- törlerle vapurun etrafında do- laşmaktadır. Doğru İstanbula hareket edi- yoruz. Trahzon, 29 (AA)—Relska- hur Hazretleri Karadeniz seyxsf 3t. leri münasebetile Erzurum, Rixe, Giresun, Ordu, Sinop, Zonguldak vilâyetlerine birer telgraf gönde- rerek - selâmlarının halka iblâğını emir buyurmuşlardır. Trabzon, 29 (A. A.) — Reisi- cümhur Hazretlerile refakatlerin- deki zevatı hâmil Ege vapuru sant 15 buçukta İstanbula müte- veccihen — Trabrondan — hareket eylemiştir. Spor Kongresi Bugün Ankara, 30 (H. M.) — Bu- gün Spor kongresi Ankarada toplanacaktır. Halıcılığın Tetkiki Ankara, 30 (H.M.) — Mem- lekette halıcılık ve ha'ı boya- cılığını tetkik — için yakında bir heyet Anadoluya gide- cektir. İngilterede Grev Londra, 29 (A.A) -- 92 bin maden işçisi — İskoçyada maden ocaklarında faaliyetle- yini takil stüiğlerdir. ı Cihan Bakır Piyasası Ankara, 30 (H.M) — Cihan | piyasasında bakır ııdcıi fiatb ları biraz iyileşmiştir. rupa emperyalizmi ile mücadele etmekte şımdiye kadar muvaf- fak olmuştar, gimdek #on bu mücadelesinde bütün imik- letin —muzaheretine — önaxkar olacaktım 1 — Çocukları tabil ve samim! oldukları KSONSPOSTA e 1 — İnsanlar büyüdükçe sun'ilesir ve sahteleşir. Bunun için çocuklar kadar sevimli değildirler. Bir Doktor, Vâsıf Beye Böyle El_iiap Etti İzmir, 30 ( H.M. ) — Halk fırkası teşkilâtı etrafında tet- kikat yapmak ve gördüklerini Halk fırkası umumi kongresine bildirmek üzere buraya gelen meb'uslar heyeti şehrimiz dok- torlarını bir içtiman davet ettiler. Toplanma saat 17 de Türkocağında yapıldı. İlk sözü Vâsıf B. aldı; içtimeın mak- sadını, hedefini izah eyledi. Takriri sükün kanurunun Şark isyanını bastırmıya, harf inkılâbınin memlekete yerleşi mesine hizmet ettiğini söyledi. Bundan sonra Serbes fırkanı teşkili sebeplerini izah etti. Soara dedi ki: — “Halk fırkası hatalarını muteriftir. Fırkamız memleket gençli- ğini ve münevverlerini ihmal eylemiştir. Bundan sonra İsti- yoruz ki bu gençlik, fırkamızla alâkadar olsun ve fırka on- ların olsun. Gördüğünüz hata- ları söyleyiniz; sizleri bunun için davet ettik.! Vüsıf Beyden sonra doktor Kâmran B. söz almış, demiş- tir ki: — “Şu etibba odasının içti- manda bile doktorlar reyle- rini serbest — kullanmaktan menedilmişlerdir. Haydi halk- tan korkuluyor, ya münev- verlerden korkmaktan mana ve murat ne? Adli tıip ve ruh hekimi Şakir B. dedi ki: — “ Halk fırkasına çok iyi unsurlar girdi. Fakat bir müddet sonra bu surlar yosunlanarak Halk fir- kasını atalete sevketti. Bundan sonra doktor Apti Mühtar bey söz — aldı. ve dedi ki: — Serbes fırkanın teessü- sünde bu fırkıda yer almak arzusuna kapıldım. Fakat Fet- hi beyle konuştuktan sonra bu fırkanın boşluğuna kani oldum ve Halk fırkasına ilti- hak ettim. Halk fırkasına karşı umum! bir husumet vardır. Halk fir- kasından ayrılmam aleyhime dedikodu celbetti. Hatta has- talarımı kaybetmek tehlikesile karşılaştım. Bu sözlerden #sonra Apti Muhtar B. şunları ilâve etti: —-“Kazanamıyan doktor Halk şey yaptırmıya karar ver- mişti: Asri bir fırın, asri bir hal, fennt bir değir- men ve bir tiyatro. Bunların inşası için açı- lan münakasaya bir Alman grupu talip çıktı, müza- kereler yapıldı. Nihayet fırın, hal ve değirmen inşasından vazgeçildi. Yal nız Hyatro binasının ya- pılmasina karar verildi. Bu karar bizim karn- giyinmek haz- İster İnan, İster İnanma! ister inam, ister inanmal memlekette muazzam bir tiyatro ihtiyacı çok daha sonraya kalan medeni bir ihtiyaçtır. Tepebaşındaki Darülbedayi binası bugün tiyatro ihtiyacımızı tatmin etmiye kâfi gelebilir. Fa- kat — ekmeklerimizin ve yiyeceklerimizin sa- tılmasına bir a uıa müddet sabrü tahammi * Samimi Ve Tabii 3 — Hele bazı adamlar yakardırlar, büsbütün sevimsiz olurlar. vardır ki sahte H.F. Niçin Münevverlerden Çekindi/Muamele Vergisi Hangi İşlerden Kalkıyor Hangilerde Kalıyor Ankara, 30 (H. M.) — Muamele vergisi tadilâtı devam etmektedir. Bu vergi dahili müesseselerle ihracattan kalk- mamıştır. Bankalarla ikrazat ve ithalâttan alınan muamele vergisi — kalacaktır, — tadilâtın esası budur, Kurtuluş Kupası Edirne, 29 (A.A) — Mek- tepler arasındaki kurtuluş ku- pasının final maçında — sıfıra karşı Gile erkek muallim mek- tebi kazanmıştır. Balıkçılık Mütehassısı Ankara, 30 (H. M.) — İk- tısat Vekâleti balıkçılık için iki mütehassıs daha getirecek- tir. Bu mütehassıslar suların şeraiti — fenniyesini, — avlama usullerinin ıslahını, balık istih- salinin tezyidini tetkik edecek- lerdir, Yeni Şam Şehri Beyrut — Şamın haricinde, sırf Fransızlarm — oturmasına mahsus olmak üzere “Elmeze,,- de yeni bir şehir tesis edil- mektedir. fırkasına çatıyor; kazanamıyanı Hiccar Halk fırkasına çatıyor. İktısadi buhrandan müteessir olan herkes kabahati Halk fırkasına — yükliyor; — halbuki Halk fırkası masumdur. İktı- sadi bulhranım sebepleri umu- midir. Cihan — istihsalâtının artması bütün cihanda buhran doğurdu; bunda Halk fırka- sının kabahati nerede?. Apti Muhtar Bey sözlerini bitirdi. Bu fikirlere iştirak et- miyen hazırunun yüzde doksan beşi sinirli bir surette içtima- | n neticesini bekledi. Hazırundan — bazıları: — bu adam söylediklerini bilmiyor, bugün Türkiyede hükümran olan buhrandan resikârda bu- lunan Halk fırkası hüküm2t mes'ul olmaz da kim olur? Diyecek oldular. Bundan #onra meb'us Celâl Bey, İktısadi buhranın — sebeplerini — aulattı, ve içtima bitti. Ve daektor- ekserisi gömdilik fırkaya aktan istinkâf ettiler. Adnan Kadastro Mektebi Müdürilüğü İstenbul Kadastro mektebi müdürlüğüne — Tapu — idaresi avukatı Yusuf bey tayin edil- rilşir, & & Bİ İ Münasebetil _J Evvelki gün, bir gazcte, ortaya bir balon uçurdu: Hallk fırkası Üç grupa ayrılıyormuş ve her grupun başına fırkanız nafiz adamlarından — biri ge- çiyormuş. Bu balon, zeplin nevinden sağlamca birşey değil, yirmi dört saat Ömrü olan çocuk balonlarından biri idi ve ertesi gün sönüverdi. O gazetenin bir fırkayı üç alaya ayıran erkânı harp mu- harriri, acaba niçin alayları taburlara, taburları bölükiera ayırıp ta bu teşkilâtı ikmal etmemiş ? b Vakıa “ sağ, sol, merkez ,, diye üçe ayırdığı bu fırkanın bir alayına: ah — Dağa kiğıhçy:nı: — Sola çark ! Birine de:çu — Yerinde say! Emrini vermeyi ihmal et- memişti. Fakat dün — yağan tekzipler, bu —sözde erkânı harbe daha — kuvvetli; bir emir veri, rdu. — Yüz geri dön! Amele Çıkarılmıyor FAKAT FOTOĞRAF ÇEK- TİRENLERİN DE HAKİKAT- TE KABAHATİ VAR MIDIR? Tütün inhisar idaresinin A- hırkapı deposunda çalışan 400 kadar erkek amelesini kadın amele ile değiştirmek teşeb- büsünden bahsetmiştik. Hiçbir suçu olmıyan, tasarruf esasına da istinat etmiyen bu karardaki yanlışlığı izah ettik. Memnu- niyetle öğreniyoruz ki İnhisar idaresi bu neşriyatımızı nazarı dikkate almış ve depoda ça- hşan erkek ameleye — yol vermekten vaz geçmiştir. Fakat ,SON POSTA,, ob- jektifi önünde poz alan 60 kadar amele — çıkarılmıştır. FHaksız bir muameleye uğ- radıkları kanaatile hakklarını — müdafaa etmek isteyen insan- — lar mücrirı değildirler ve ola- mazlar. Bu itibar ile idarenin bu 60 amele hakkında da şef- katle mramele etmesi olur. Gadir yapmaktan etmiş kim vardır ki tütün in- hisarı bundan menfaat temin edebilsin. Yol Parası Vermiyenler İstanbul Nafia baş mühen-* disliği yol parası vermiyenler- den ilkbaharda çalışacak olan grupların — faaliyet sahalarını tesbit etmektedir. Bunlar birer cetvel halinde köy muhtarlarına tebliğ edile- cektir. “SON POSTA,, Güzel Hikâyeler Dercedecek SON POSTA,, bundan böyle v bir sayfada çok sevilip b,y'w:'lnl ümit ettiği yevmi hikâyeler dercetmiye karar ver- miştir. hiyettar kalemlerin mah- sulü olmasına bilhassa dikkat edilecek olan bu hikâyeler kıs- men telif, kısmen de — terceme olacaklardır. Terceme hikâyeler dünyanın en beyenilmiş muharrir ve mü- elliflerinin eserleri arasından se- çilecektir. Karilerimiz hikâylerimiz hak- Güzel Hikâyeler| ğ ee ei