Gördüklerimiz Bir Rica Mektupla;'ımzın Gir- Mesini — İstiyorsanız Kısa Yazınız.. Ban karilerimiz dert ve şikâyetlerini #nlatırken fazla tafsilkta giriyorlar. Bu ha birçok — şikâyet —sahiplerine ait Hektupların günlerce beklemesini İntaç " Bu gibi mektupların mümkün Mertebe kısa olmasını bilhassa rica #deriz. ALPULLU ŞEKER FABRİ- KASINDA AMELE HAYATI | Alpulluda; fabrikanın — methalindeki *&üm ocakların neğrettiği yüksek harar Telte çalışmıya, ailesinin malşetini temin N eivar mamleketlerden akın akın Tiden işçi ve amele orada, hayat paha- .—:—ı. ezilmektedir. bir muhitteş © İşçi ve amele Müpelerin — pler rayihalarım — tenelfüs Sülyorlar, Sivrisineklerden, sıtma mik- Edirne: Kenan Melih MÜTEKAİTLER VE SARRAFLAR... Bizlm gibi üç hatta dört ayda bir maaşla bir ay bile geçinemiyen Aavallılar, halimizi kimseye duyuramı: ("'— Haln, gaddar sarraflara ayda Yüzde on) senede (yüzde 120) kuruş Tmaaşlarımızı kardırıyoruz. Siz dört Tün Gvvel tekalit maaşları verilecek | yazdımız. Daha maaş nerede?.. M, 15 güm eylli yoklaması — sürecek SAdan sonra 10 günde de maaş verile- Sek, Eylülün yirmi beşinde maaş alaca- Üa da, çoluk çocuk geçindireceğiz.. Ne Slur? Bu yoklama 15 güle (evel yapı- M da biz de maaşımım herkes gibi ay '——H!’j—u——îı': AÇIK MEKTUP. ':—ı.u. İle çahşırken Sovyet bükümeti 'abina — casasluk eltiğim — Iddlasile Ankara isliklâl mahkemesince ön beş Seneye 28 nisan 341 senesinde mahküm *dildim. 64928 de mahkümiyetimin Mazlığından bahisle müracaat ettim. Hllracanlım üzerine Adliye Vekâleti :'—ıı #uretini celbetti. Fakat cevap göMedi. Yundan sanra 919 senesi eylü- R kadar her ay muntazaâman Vekâ- v Maruzatta bulundum. Bütün müra- Stlünm' çevdpdiz kaildi. 929 eylülünde — tahliyem', olmadığı "'_Nhı- indel muhakememi talep ettim, Cui de v emlün Küya ik edilmek Üzere celbedildi. Fakat ÜSÜ kadır gene süküla karşılakdız. n musarrah — tecriye — edildi- *ski kanunun SSüncü maddesi :—ı kanunun 133 üncü maddesine teka- Ve tatbikat kanunu, yeni kamun mu- bu maddenin İlk fikrasınâ tat- bi Süllmek * süretile hafif cera - ölan Mene ceza ile tecziyem lünmgelir. N N Beş aydır mahpus bulunuyorum. Sekal #cneyi çoktan yatmış olmakla tahliyem lâzım gelir. Şayet farzı ;:" *Slarak, kanundan istifadem müm- t llse ladel muhakemeye ve hak- Siktığım takdirde idamıma rarıyım. Mera'n haplsanesinde: Bekir Uluğ b .int isyanı bir müddet için bastırılır gibi oldu. Fakat iki haftadan beri tekrar yer yer kavgalar ve karışıklıklar işiti- liyor. — İngilizler şimdi isyan 'an — milliyetperverlerden intikam alıyorlar. — İslâmlarla Hintlileri birbirlerine tutuşturup öldürtüyorlar. distanda takip ettiği siyaset budur. Hindistandaki — islâm- ları Mecüsi Hintliler aleyhine, Hintlileri İslâmlar aleyhine tah- zik ediyoxn ılı.ııı lıirbir::ızddı— or. Müşterel lüş- .:ıynlın olan înfiliıleri unutu- yor. O vakit İngiliz kuvvet- leri araya - giriyor ve güya bunların ihtilâflarını hallediyor. Bu vesile ile iki tarafı dı mitralyöz — ateşine tutuyor ve binlerce insan öldürüyor. İşte geçen hafta Bombayda Ötedenberi İngilizlerin Hin- || SON: POSTA Hintli'ler Şimdi De İngiliz " Boykot Yapmış Bulunu aşlıyan - kavg. ahiyettedir. Maamafih Gandi taraftar- ı ları propagandalarına ve mücadelelerine devam ediyor. imdi milliyetperverler daha ziya-. le İngiliz mallarına boyiot? yap- mak suretile mücadelelerine mücadele İngilizleri can da- marından vuruyor. Keşidesinde: parçası satılmamıştır. İzmir ve Aydın'da sal v mıştı Hindistanda İngilizlere karşı isyanı idare edenler: Gandi ve Arkadaşı.. devama karar verdiler. "'Bu, | Tayyare Piyankosunun 2 inci 35,000 Hira 's bet eden 50851 nunara'ı biletini parçası İstanbul'da, birer parçası Kuşadası, Taşköprü ve İzmir'de satılmış ve üç tanesi satılmamıştır. 15,000 lira isabet eden 12030 numaralı biletin 2 par- fııı tanbul'da, satılmış birer parcası zmir ve Bergama'dan satılmıyarak iade edilmiş ve 4 10,000 lira isabet eden 51228 numaralı biletin beşte birlik bir parçası Bergama'da ve satılmıyarak iade edilmiştir. üç parçası satılma- şyasına yorlar A he T A İ Esmer Kızlar bahsettim. Bugün de esmer kızlardan bahsetmek istiyorum. İnsanın sevdiği tip çocuklu- ğunda sevdiği tiptir. Çocukken siti sn çok seven, size en çok şefkat ve muhabbet gösteren kadın sarışın midi, © halde siz de sarışınları dahâ çok se- rkr daha çok esmer kadınlar- sa; siz de şimdi esmer kadın- ları tercih edersiniz. Binaen- aleyh erkekler sarışınları se- ver, fakat esmerlerle evlenirler sözü ilmi olmaz. ve Alman fabrika- hn_' alıyorlar. İnqüiı ;fabri- kilin pek tla düşebetir Eğer bu mücadele; devam ederse İngilterede işsizlik ar- iktısadi —buhran şiddetlene- cek. Onun için hükümet bu yeni mücadele şekline çok Çünkü — İngilizlerin yerini'| ehemmiyet vermektedir. İstanbul, Kayseri, İstanbul, bul ve Trab- Esmer kızların sarışın kızlara faik hususiyetleri vardır. Es- merin güzeli daha çoktur. Buna mukabil esmer güzeli sarışın güzeli kadar cazip ola- maz. Fakat esmerin güzelliği devamlıdır. Esmer ateşli ve sıcak olur. Sevdasında daha devamlı ve daha samimidir. Sevdiği zaman hırsla sever. Kıskandığı zaman hırsla kıs- kanır, Esmerin sevdası yakan cinstendir. Şakaya gelmez. Sa- rışın çabuk unutur, fakat esmer aşkını bir defa kalbine gömdü mü oradan onu güç çıkarır. Sarışınlar daha hassas, es- ,merler daha hırslı olurlar. Sa- |- orışın sevdasından mukabele görmezse için için erir, solar, hastalanır. Esmer sevilmediğini anlarsa intikam hissine kapı- hr. Bir defa da hırsı uyandı mı onu söndürmek mümkün olmaz. Onun için esmerleri sevi- niz, fakat aldatmayınız. Size pahalıya mal olür. #Hanım Teyze Karısını Arıyan Erkek Karısından ayrılmış bir er- kek kariim bana karısile tek- rar nasil barışabileceğini 80- ruyor. Barışmanın en kestirme yolu kadının sizden kaçmasını icap ettiren sebebi ortadan kaldır- maktır. Ben, bu sebebi bilmi- yorum. Fakat siz her halde karınızı sizden kaçıran sebebi bilirsiniz. Eğer bu sebep bir başkasına âşık olmak değilse Şimdi Erkeklere Soruyoruz.. Dünıizeıımınlnılırdıı__ 'Esmerleri Mİ Seviyor- sunuz, Sarışınları MI? Güzel Blüzler ş Fistanla giyilecek iki blü: “amunesi, barışmamanız için hiçbii yoktur. Eğer Buna iemin iseniz ay- mimâanın sebeplerini araştırımız, bu sebepleri ortadan kaldırınız. Karımız kendiliğinden size ye- lecektir. — Benim * anladığıma göre bu sebep sizin fazla kıs- " Kıskançlık güzel şeydir, fakat ifrata varmamak şartile, Bu hatanızı tashih edi- niz, karınıza biraz daha serbest bir hayat verebileceğinizi temin etliniz. Mesele yoktur. h T —— TAKVİM — Gün 3015 - Eylül - 1930 Hamır 158 Arabi Rumf 21 Reblülahanısıs | 2 - Eyiil - 1346 Vakat-i Vastati | Vaku-Erant- Vastf Güneş (ILI8 | 540 | Akşam 12— T& Öğle | sAs 1210 | Yatsı | 33 h3 56 Hcindi | ai İlsaz — | İsak | 936 | 358 “SON POSTÂ,, NIN Tefrikası: No 30 S Arsen Lüpen'in Son Sergüzeşti aa MUHARRİIRI MORİS LÖBLAN İMDAD GELİYOR C'k“- vasiyetnamenin ru- idan da anlaşılabileceği gi- mb“ Sırrın arazile alâkasına e Pîderek, söğütlerin yerini b rdi ve size nehrin bir ı daha temin etti. _.:B'""n gitgide köpürüyor- — Delil gösteriniz, delil... Üyç l!ığın'lı_ v:îliülleriu yerini değiştiren ananın oğludur. Annesi Yi - biliyordu; tamamile B | çıldırmadan evvel, bir geveze- 'lik arasında bunu ağzından kaçırmıştı. Bunu bana buıı köylüler de teyit ettiler. | — — Fakat bakalım bu adam | benim kocam' midi? — Evet. Onu bu havalide tanımıştılar, çünkü evvelce - si- x'i"l“ burada ikamet etmişti. | Hem de ben onun izlerini Kilböfte bir otelde buldum. İsmini değiştirmişti, fakat el yazısı aynidi. - Defterden yap- rağı yırttım ve cebime attım. Şimdi cüzdanımda — duruyor. Defterde bir de, kendisine son günlerde iltihak eden kadının imzası var. — Başka biri mi? — Evet, bir kadın. Bertrand bir öfke buhranı geçirdi : — Olamaz, yalan, kocamın ma niçin bu kadar iftira edi- | yorsunuz ? — Siz soruyorsunuz, ben söylüyorum. — Sonra? Sonra? Devam yorum. Raul sükünetle devam etti: — Sonra, M. Gersen teşeb- büsüne fasıla vermişti. Söğüt- | hiç metresi filân yoktu. Koca- | ediniz, herşeyi öğrenmek isti- | ler, yeni dikildikleri yerde de yaşamıya başladılar. Ağaçların koparıldığı toprak parçaları da yavaş yayvaş tabii halini alh- yordu. Fakat altının sırri bü- luhnamıyordu. Siz hemşirenizle — burada | .yeıjlqincı, meseleyi halletmek ihtiyacı onu da buraya | sevketti. | Vasiyetnameden istifade etmek, Mösyö Montesyönün yaşadığı yerde yaşamak, altı- nn hangi şerait içinde imal edildiğini tetkik etmek zamanı gelmişti. İkinci akşamdan iti- baren Fameronu ele geçiriyor ve yirmi bin frank mukabilin- de onun vicdanını satın alı- | yordu. Ertesi gün öğle yeme- Hğinden sonra Mösyö Gersen parkta bir gezintiye çıkıyor, nehri geçiyor, — güvercinliğe doğru ilerliyor, kapıyı açıyor... Beşu tamamladı: — Ve göğsünün ortasına bir kurşun yiyor. Nasıl olur yahu? Bir adam ki, vasiyet- nameyi gizlice açar, bir adam ki üç söğüt ağacının yerini değiştirir, bir adam ki bu bahçeden bin metre yer çalar; bir adam ki, tam göğsünün | ortasına bir adet kurşun yer. Böyle şey olur mu? Ben Emni- yeti umumiye müdürüyüm, sen bu lâkırdıları külâhıma anlat. Beşu, kollarını - kavuştura- rak ayağa kalkmış, dimdik du- ruyordu; öte taraftan Bertarnd da kocasını müdafaaya hazırlan- mak için ayağa kalkmıştı. Raul omuzlarını silkti. Ağ- zında cıgarasile, elleri arkasın- da, gözleri terasanın parmak- lığına takılmış, düşünüyordu. Katerin, hislerinden hiçbirini izhar etmeden ağlar gibi du- ruşordu. Raul nehre kadar gitti, geldi, Birkaç dakika geçmişti. Geri döndüğü vakit iki kız kardeş ve Beşu bir kelime söylememişlerdi Katerinin ya- nında oturan Bertand . çok | meyus görünüyordu. Beşuya :gelînce, biraz evvel üstadına ;lkıqı gösterdiği isyanı affettire 'msklen başka birşey düşün» müyordu. Raul bu zit noktaları izah etmek zahmetine bile girmle yordu. Yakız Katerine sordut * PArkan var) SĞ L SAA