6 Sayıfa - SON POSTA EYİP SULTAN KİMDİR — 25: Serdar Yakup, kup, Sual Karşısında Kekeledi: Mümkün Mü, Mümkün Mü? | Eba Eyyup, Yakuba Baktı l Yezit bin muaviyenin kaşla- rı çatılmıştı. Dedi ki; — Sabahla beraber hücuma başlıyacağımdan bu zahmetini- ze lüzum kalmamıştır. Sabahki hücuma hazırlan- mak üzere istirahat ediniz. İn- şallah Rum ateşini elde ede- şehri zaptederek telâfi eder- siniz. Ve çıktı gitti. Serdar Yakup, üç arkadaşı ve Hazreti Eyyup yalnız kal- mışlardı. Bu vaziyetten Hazreti Ey- yubun da mütcessir olduğu an- laşılıyordau. Fakat — yeğeninin gözlerinden taşan teessürü de gördüğünden fazla birşey sor- muyordu. Ona doğru ilerledi, başını ellerinin arasına aldı, alnında — Gafur ve rahim olan ve herşeyi bilen Cenabıtaalâ ve tekaddes hazretleri eğer bir suçun varsa seni affetsin ev- lâdım! dedi. Serdar önüne — bakıyordu. Arkadaşları başlarını başka tarafa çevirmişlerdi. Hazreti Eyyup onların vazi- yetlerinden- ellerinde olmıyan bir meseleden dolayı muvaf- fak olamadıklarını anlamıştı. — Keder ve yeis şeytan- dır. Nevmit olmayınız! Yarın son bir hücum yapılacaktır. İnşallah bu hücumda muvaf- fak olursak, sizin hatanız da unutulur. Şimdi gidin, iİstirahat edin! dedi. Dört arkadaş Hazreti Eyyu- bun elini öptüler, yavaş yavaş dışarı çıkıyorlardı. Hazreti Eyyup hernedense arkasını dönmüştü. Bu vaziyetten istifade eden Serdar Yakup yere eğidi. | B Kalinikos'un torbasından çıkan otların ortasındaki bir mektubu çekip aldı. Daha torba açılır, açılmaz bu kâğıdı görmüş, fakat fırsat bulup alamamıştı. Tam bu sırada Hazreti Eyyubun,, sesi işitildi. — Oğlum Yakup! — Buyurunuz efendim ? Serdar Yakup elindeki kâ- ğidi saklamıya — çalışıyordu. Rengi sapsarı kesilmişti. “Hazreti Eyyup,, sordu: — Buradan gitmeden evvel sana emanet ettiğim Resulü- ekreme ait mühürü ver yavrum! Serdar Yakup — başından aşağı kaynar sular dökülüyor zannetti, gözleri kararmış, başı dönmüştü. Cafer atılıp tutmuş olmasa oracığa yıkılıp kalacaktı. Bu mührün kendisinde kal- dığını ve öbür elbiselerin ce- binde sakladığını hatırlıyordu.. Fakat Evdoksiyanın odasın- da acele ile elbiselerini değiş- tirirken mühürü oerada unut- muştu. Alnında biriken soğuk ter tanelerini silmiye çalışaralk: — Mühürt.. — Mührl.. Diye kekeledi. Üzerimde bulunmadığına e- min olduğu balde ceplerini aramıya başladı. “Harzreti Eyyup,, onun çekti- ği sıkıntıyı ve azabı gürmemiş olsa bu mühür arama meselesi daha çok devam edecekti. Yaklaştı onun sırtını okşadı: — Başınıza şeytani bir ta- kım felâketler geldiğini anlı- yorum evlâdım! Dedi. Git is- tirahat et, yarınki cenkte te- miz bir yürekle dövüş. Göre- ceksin ki Tanrı gafur ve ra- himdir. Dört arkadaş çadırdan çık- tılar. Ordugâhta — telâşlı, — telâşlı bir hazırlık başlamıştı. Serdar Yakup, arkadaşları- na zayıf bir sesle : — Allah rahatlık versin! dedi ve kendi çadırına doğru yürüdü. Üç arkadaş, içlerini çekti- ler, onun arkasından baktılar, Cafer: — Yazık! dedi. Bir güıel Hasan hemen atılarak ko- | lunu büktü: — Kaza ve kadere itikadın yok mu? Serdar Yakup bu işte suçlu değildir! Yarın Bi- zansı — zaptetmiyeceğimiz ne malüm ? Cafer başını salladı: — Dediğin doğru ama arada kadınlar olmasa. Rum kız- larımın bu fettanlığı devam ettiği müddetçe bizim bu şehri | zaptedebileceğimizi aklım kes- I miyor. Sonra büyük bir filozofa yakışır bir ciddiyetle başını salladı: — Kadınlar olmasa dünya yüzünde ne günah, ne de gü- nahkâr denilen şeye tesadüf edilirdi. [Aı'lııı vul Mumyalar Selçuk Hükü darlarına Aitmiş Konya 16 (Hususi) — İstas- yon civarında, Taç veziri deni- len yerdeki türbenin kubbesi altında bulunan iki mumyanın Selçuk padişahlarına ait olduğu anlaşı lıyor. Selçuk hükümdar- ları parmaklarına birer yüzük takarlardı. Cesetlerde bu yüzük- lerin bulunmaması, bunların hırsızlar - tarafından — aşırıldığı zannını uyandırmıştır. Esasen mumyaların meydanda bulun- ması bu zannı kuvvetlendiriyor. Muallimler Hangi Esaslara Riayet Edecekler? İk —mektepte — muallimlik etmekte aczi düç defa tef- tiş raporile sabit olan ilk mek- tep muallimleri tekaüde sevke- dilecektir . Bir mektep ve sınıfta inzi- bata temin etmediği için iki defa başka mektebe tahvil edi- len Orta mektep muallimleri en son nakledildiği mektepte de idaresizliği ve aczi anlaşı- hırsa tekaüt edileceklerdir. Tayin edildiği vazifeye ma- zeretsiz olarak on beş gün zarfında başlamıyan — muallim- ler istifa etmiş addedilecektir. Hariçte muallimlik — sı- fatile telif edilemiyen — iffet- sizliği sabit olan muallimler meslekten çıkarılacaktır. Kadınlar Birliğinde Kurs dınlar Birliği Fransızca lmlucı kursuna ilâveten bir de Almanca kursu açacaktır. Kursun açılabilmesi için Maa- rif —müdüriyetine — müracaat M — Yaralı Genç' |Şahtın £ Raporuna Devam Ediyoruz İlk İş İkiproje Yapmak Olmâlıdir. Hastanede Hayatı Kurtarıldı Feyyaz Ef. Beyazıt cıvar'nda ağır yaralı olarak bulunan Feyyaz ismin- deki gencin hayatı Cerrahpaşa hastanesinde kurtarılmıştır. Bu genci vuran, yüzü kesik Kâmil isminde biridir. Bir Esrarhane Basıldı Dün sabah saat 7 raddele- rinde Galata'da Beyzade s0- kağında Sırrı'nın esrarhanesi polis memur.arı tarafından ba- sılarak esrar içmiye mahsus kabak, çalınmış bir gramofon makinesi, halı ve diğer bazı eşya bulunerak alınmıştır. Bu bankanın iktısadi feva- idi kâfil bir müessese olmak- tan ziyade zararlı bir enfilâs- yon vasıtası olması gibi şim- e_ğhkhw içtinap edilmiş bir enin yaklaşması demek olurdu. Türkiye — iktısadiyatı — için ehemmiyeti — haiz vasıtaların ıırıfııu ve gerek memlekette, hariçte izalesi — gayri ıl bir itimatsızlığın doğ- masını menetmek dikkat ve itinanın İstilzam ettiği bir za- Turettir. Raporun mutasavver — olan Tedavül bankasının - tesisinin henüz — mevsimsiz — olacağına dair, görüşünü benimsemek- iğim, bu mesele hakkında ihal surette beyanı mütalca olduğumu ifade etmez. Bilâkis ben de derhal memle- ketin mali ve iktısadi kuv- vetlerinin tediye müvazenesinin tevazününü ve otomatik ola- rak ta “de facto,, istikrarını teminini ve tedavül bankasının tesisi için matlup esasatın vü- cüt bulmasını istihdaf eder tarzda inkişafına matuf tedbir- ler almak fikir ve kanaatinde- ııüm Turkıye Cümhuriyeti hü- imetinin raporla teklif edilen ıslabat gramının aksamın- dan addedilebilecek münferit bazı ıslahat tedbirlerinin tat- bıkme bışlıuuş olduğu ifade Fakat bu ıslahat tedabirinin gayesi evvel emirde idare ma- kinesinin ve memleket iktısadi- yatının asrileşmesine matuf ol- mak ve bu sahada, şimdiye ka- dar olduğu gibi, bundan böyle de ecnebi mütehassıslarının teş- riki mesaisinden istifade etmek icap eder. Türkiyenin tediyat müvazen:sini Türkiye lehine inkişafı gayesinin istihdaf e- der mahiyette bir — ıslahat programının tatbiki noktai na- |- zarı bugüne kadar henüz te- bellür etmemiştir, Tatbik edilmekte olan 18- lahat tedbirlerini bu zaviye- den daha ziyade tevsi etmek ve ahenktar surette müessir kılmayı, ilk mühim hedef ve vazife olmak üzere telâkki ediyorum. Buna nazaran bu ilk vazife, beşer senelik mali, iktısadi birer plân tanzim ve tatbikin- den ibarettir. Mali plânın gayesi, bütçenin beş sene zarfında bankanın tesisi için icap edecek döviz ihtiyatının temini ile birlikte zirai ve sair iktısadi vezaifi kâfil olmak Üzere, yeni müte- mevviç taahhütlerden azade olarak, tevazün ve bununla beraber de yekünu umumisi- nin kabarması olmalıdır. (Arkası var) oçıkarmadılar. — Çocuk Sütunu Hayvan Bahçesinden Firar... : Öküz Dayı Yaramaz ları Bastırdı... i— Ha Ker'n yııpıyorcı? sinden kaçmıya muvaffak olan birkaç yar 2 — Fakat tam bu ıu—ıdu dışırdııı bir ses ı.ımm Birisi geliyo! p Ha ite öküz dayı geliyor, dedi . — Çocuklar, dedi, Ököz dayı bizi görürse şaşıracak. Gelin nalım, ona bir oyuü yapalım. Hep masanın altına girdiler, burası onlara dar geliyordu ama o:ı HH, K ÇA B VZ 3 — Öküz dayı içeri ce sofra) — Oht ..r.ıı._’ K dya söyümdl oturdu. vvelâ ne yesem acaba?Şu lokmayı ağrına atmadan masa altından — Bı“ı“%ıuııııyuıı çıkacağım.... — Aman sabret, Halledilen Bilmecemiz ızaıso1soıoıı Yeni Bilmecemiz 12345678910 SOLDAN SAĞA, YUKARDAN AŞAĞI! 6 — Öğle vakti (5) 1 — Ufak (5) tencerenin büyü- Kü (5) 2 — Sayı (2) odanın üstü (5) nota (2) 3 — İnce kumaş (3) yol (3) yan eden (3) $ — Sur (4) kemiğin içi (4) Kaçakçılar Bitirilecek Otomobil devrilerek bir ar- tislin ölümü, ikisinin de lanmas&ı üzerine yarım kalan “Kaçakçılar,, filmi yakında ikmal edılecelmr Bunun için Amerikaya gitmiş olan ım, güzellik birincisi Feriha hanımın gelmesi hekıemyor Çünkü bu filimde da rolü vardır. Bu filim ıeı- H, sözlü ve şarkılı olacaktır. mdı&yhyenler Faika H., Muhsin, Hazim Bey— lerdir. Bu filmin bir kısmı Avrupa stüdyolarında yapıla- çaktır. Bu filim birinci könu- na yetiştirilecektir. Yarım Kalan Filim | ret (3) 4 — Ütüliyen () eziyet (3) is-- | 19 — Bııı.ıı_ııı ('l)lı' içilen şey (2) —S — Sur ) kemiğin içi 4 İ 11 — Terbiyeli(S)yaz meyvsf meyvsf, İncır, Üzuın İzmirde Piyasa Durgundur İzmir, ("Tasusi) — kirat inhisar müdürü elmiş, Çeşmeyi gezmiştir: Şıh'::mı y.ınıhj söylememiştir. Bu münasebetle Mi ud geçen j neden elde kalan hurdl ve Üzümler için endişe mesini beyan etmiştir. Uşak'a gidecektir. B7 Müstahsiller, İzmirde wu Zira rap fabrikası açılmasın! mektedirler. di yüzünden piyasanın bosul” sından korkuluyor. * Son Posta'nın Bilmecesi *