15 Ağustos 1930 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Kizıl Ordu Pek Ziyade Kuvvetleniyor Riga — Sovyet hükümeti, kızıl ordunun islahi. için esaslı tedbirler almaktadı. Bu ted- bilerin başında gelmek üzere her bölüğe mitralyözler veril- mektedir. Rus ordusu şimdi kadar Kolt mitralyözleri yordu. Bundan böy'e bir Rus mü- hendisi tarafından icat edilmiş olan Dikteref — mitrilyözleri kullanılacaktır. Putilof ve Perm fabrikaları, *büyük mikyasta top siparişi almışlardır. Nıjni Nevgorot ha- valisinde yeni bir mühimmat fabrikası yapılmaktadır. Gaz yapan fabrikaların adedi de » arttırılmıştır, * Prag — Alman ve Leh bw dutlarında, bir müddettenberi sık, sık hadiseler oluyor. Ge- genlerde, Alman ve Leh hudut “ memurları arasında iki defa müsademe — olmuş, — birkaç kişi yaralanmıştı. Son h. b r'ese göre,Çekolo- vakya hududunda da bir hadi- sce olmuştur. Bu hadise iki, şüpheli Uk- ranyalının tevkifi meselesidir. Bu adamların ne maksatla geldikleri belli değildir. Fakat üzerlerinde bombalar ve ta- bancalar bulunmuştur. Her ikisi de tevkif edilmiştir. * Londra - İngiltere'nin müda- - faa meselesini balletmek üzere hava ve kara kuvvetlerinin iştirakile iki gün evel başlı- yan manevralarda iki günde bir kaza - kaydedilmiştir. Bu kaza, bir askeri tayyarenin düşme- sinden ibarettir. Pilot ve rasıdı ölmüştür. Yere düşerken altında bulu- nan piyade neferlerine kaçış- malarını işaret etmiştir. * Bükreş—Kalas doklarında çı- kan bir yangın, (50) milyonleylik zarar vermişlir. Yangını sön- dürmiye çalışan bir etfaiye zabiti ve beş ecefer ağır suret- te yaralanmışlardır. * Atina — Tiran mahkemesi, Yunan hükümetinden para yar- dimı gören Delvino ve Argiro- kastro Yunan cemaati reislerini muhtelif cezalara mahküm et- miştir. Yunan gazeteleri, bu hareketi “ dostana olmıyan ,, kelimesi ile izah ediyorlar. * Pekin— Şimal kuvvetlerinin resmi reisleri olan Van-Şin-Vay, bugün Çin'de cereyan eden muharebenin — demokrasi — ile Jeneral Şan - Kay-Şek istibda- dının bir mücadelesi olduğunu söylemiştir. Yorulmaksızın Para Kazanmak İstemez misiniz? Evinize veya işinize giderken, sokak- & gezerken veya birisile görüşürken ber hangi bir vaka karşısında kalabi- lirsimiz... Havadis nedir. biliyorsanız 6 vakayı katil, bir kaza birer havadistir. Ras- geldiğiniz vakalardan ertesi günü ge- || Febelerde görmek ketediğiz biri olunca derhal telefonumzu açınız ve havadisi gözetemize haber veriniz, isim ve ad- vesinizi da bırakınız. Verdiğiniz hava- derhal görebilirsiniz. Bir yangın, bir || disin ehemmiyetine göre — gazetemiz mükâfatını vermeyi vazife bilir. Telelon numaramız: İstanbul * 203 , Vür. Haa .POSTA ŞEHREMİNİ OLSANIZ NELER YAPARSINIZ? Eğer Şehremini Ben Olsaydım... ŞİMDİLİK BÜYÜK İŞE KALKIŞMAZDIM Eğer Şehremini ben olsay- dım, İstanbul Şehremanetinin (7) milyonluk dar bütçesile, büyük işler yapmayı şehir büt- çesini (17) milyona çıkaracağım zamana bırakarak ilk yapaca- işler şunlar olurdu: * — Şişli'deki arsaya bir verem hastanesi yaptırmak. 2 — Hastane - olarak — ya- pıldiği halde tütün - deposu olarak — kullanılan Çapa'daki binayı niçin yapıldı ise © işe tahsis etmek, 3 — Üsküdar'da kapalı du- ran Zeynep Kâmil hastanesini açmak. 4 — Fukaralar için bedava hamamlar açmak. 5 — Suları akmıyan Vakıf çeşmeleri ihya etmek. 6 — Terkos meselesini kö- | künden halletmek, 7 — Menba sularını ıslah, 8 — Süt, ekmek, yağ mese- lelerini tanzim etmek, ı — Kaldırımsız Sokâ“ dan - Biri " KA Siz Olsanız Ne* Yaparsınız ? *Şehremini olsanız me yaparsımı ?,, sualini soruyoruz. Maksat, Şehremanetine çatmak, veya şuna, buna tariz etmek de- gildir. Sadece şehir halkının, ken- di şehirleri için me düşündüğünü anlamak ve bu süretle şehrin dertlerini yakından görüp anlıya- rak onların çarelerini aramaktır, Şehrinizin güzelleşmesini — isti- yorsanız bu suale cevap veriniz. 10 — Bilhassa geceleri tanbul tarafına işliyen tram- Bu şehir sizindir. Şehrin sıhhati, güzelliği ve ihtiyaçlarile en ziyade onun içinde yaşıyanlar alâkadardır. Fakat şimdiye kadar hiç kimse size, şehrinizi gürzelleştirmek ve şehir dahilinde medeni bir insan gibi yaşayabilmek için ne düşün- düğünüzü sormamıştır. İşte biz size bu imkâm veriyo- || raz. Ve içinde - yaşadığımız, her dürdine oitak olduğumuz ' ba ge- 9 — Bir türlü yapılamıyan | Eyip-Eminönü ve Kasımpaşa- Taksim tramvay hatlarını inşil ettirmek, , hirde bir an için: vayları fazlalaştırmak, ll — Tiyatro ve sinema- Bütçeyi (17) Mil- yona Çıkarinca.. ASIL MÜHİM İŞLERİ O ZAMAN GÖRÜRDÜM larda sigara içilmesini kat'i surette menetmek, 12 — Teşkilât mevcut ol duğu halde takip edilmiyen tanzifat işlerini yoluna koymak, 13 — Satıcıların mallarını satmak için sokaklarda avaz- avaz — haykırmalarına — mani olmak, 14 — Yük arabalarının gü- rültülerinden aciz kalan halka, bir çaresini bulup bir parça kafa dinlendirmek, 15 — Bunca gayrete rağ- men — toplanamıyan dilencileri derhal toplamak, 16 — Mallarıni teşhir et- mek bahanesile sokakları da | kaplıyan esnafı insaf yoluna sevketmek. 17 — Esnafın sıhhi muaye- nelerine daha ziyade dikkat etmek, Tüccarbaşı Zade M. Halit SESLİ Yapılan Filimler İçlerinde Çok Güzel Olanlar Var Şimdi Nevyork'ta gösteril- mekte olan yeni filimler içinde en ziyade nazarı dikkati cek- bedeni ( BÜYÜK EV ) ismindeki filimdir. Bu filim hapisane hayatına aittir. — Sahneleri — fevkalâde güzel, sesler çok vazıhtır. Tipler mükemmel seçilmiş ve hakikate yakın olmak için hiçbir. fedakârlıktan — çekinil- memiştir. Filmin artistleri şunlardır: Beery, Çester Morris, Fle- çer Norton, Tom Wilson, Ro- bert Montgomeri ve Leile Hyamstir. TATİL Yeni an güzel filimler- den biri y:lı:d Tıgtii: ismindeki filimdir. Filim (Pathe) kumpan- yasına aittir. Bu filimde baş- | hca rolü oynıyan Ann Harding ismindeki yıldızdır, Filim he- men hemen bu kadının etra- | fında dönmektedir. Ondan ma- | ada oynıyan artistler Mary As- tor, Rober Ames, Monroe Owwsley, William Holden ve Edvar Everett Horton isminde- ki artistlerdir. Filim bir kome- didir. MACERA Greta Garbo'nun en yeni ve en son filmidir Bu filmin güzelliğini anlat- mak için bu isini zikretmek kâfidir samırız. Zaten sırf bu Garip bir tecellidir; bazı büyük san'atkârlar — ekseriya bütün bir hayat müddetince, bazıları ise uzun müddet mu- vaffakiyetten uzak kalırlar., Bilhassa edip ve musikişi- naslar arasında bu akıbete uğramış hayli isim sayılır. şöhretine binaendir ki bu filim dehşetli rağbet görmüştür ve bu seneki filimler arasında bi- rinciliği kazanmıştır. Maruf facia artisti (Henni Porten) de, bir zamanlar Fran- sa'da böyle bir istiskale uğ- ... Henni Porten'i Fransızlar Evelce Niçin Sevmiyorlardı? FİLMİN KIRALI Son Zamanda (F Tibet, Şikago operasında bir tenördü. Coçen sene sinemaya girdi ve ilk dela olarak Rogue Songue isminde bir filim çevirdi. Bu filim bu sene Nevyorkta dürt ay bilkfasıla oynandı. Tibetin sesi o kadar güzeldir ki dinliyenler hayrette kalıyor- lar, Tibetin sesi, birkaç sene, söhreti bütün dünyayı tutan Karlizonun sesinden daha güzeldir. Bu sene İstanbul'da bu adamı dinlemekliğimiz muhtemeldir. Yamıştı. Henmni Porten o za- man Doloroza (ıstırap) filmin- ge rol almıştı. Sonra (Analık) kurdelesinde büyük bir mu- vaffakiyet gösterdi. Bu alâkasızlıkta büyük tesiri- vardır. Fakat san'atının kudreti bu lâkaydiyi yıkıp atmıştır. Henni Porten'in Alman olmasının da TİBET Greta Gârbo Ve Holivut Şehri Bu. Kadın, Muhiti İle Alâkadar Değildir Greta Garbo, bilirsiniz ki İsveçlidir. Bu güzel kadın eçin sakin muhitine ve | mütevazı hayatına alıştığı için Holivut'u ilk zamanlarda sev- medi. Oranın gürültülü hayatı ona çok sıkıcı geldi. Bu sebeple ilk zamanlarda Garbo kimse ile mülâkat ka- bul etmez, odasına çekilir, münzevi bir hayai, yaşardı. Onun bu tabiatı kendisine esrarengiz kadın isminin ve- rilmesine sebep oldu. Fakat bu esrarengiz kadın yavaş yavaş bu hayata alıştı. Neşesi yerine geldi, ve Ho- Kivutu sevmiye başladı. Fakat derin hareli gözleri kendisine verilen — esrarengiz ; sıfatını silemedi. Bugün hâlâ Greta Garbo Holivutun es- rarengiz bir tipi olarak yaşar. Etrımı pek az ılihdıryolur. Holivut'a Ait Haberler Sinema — âleminin meşhur san'atkârı Şarlonun — “Şehrin ışıkları,, isimli filimi yakında bitecektir. On sekiz aydanberi tenis oynamak, keman çalmak, ve yüzmek için şurda burda do- İaşan Şarlo, bugünlerde Holi- vut'un hemen hemen en çok meşgul olan adamı oldu. San'- atkâr, diğer artist arkadaşları gibi zahmetle karşılaşmaktan çekinmediği için, hoşuna gitsin gitmesin, bu filimde her kısım üstünde ciddiyetle uğraşmakta ve muvaffakiyetle başarmak için gayret sarfetmektedir. Bu filim bugünlerde bitecektir. İZMİR OCAĞINDA K. SUPNİ V. İzmir Halkınd Hakaret Mi Etmiş? İzmir, 11 ( Hususi ) — İzmif Türkocağı meselesi, artık * itir dalle muhakeme safhasındat çıkmış, fikirlerden ziyade his” lerin mihveri etrafında müna” kaşalara doğru rol almıştır. — Esas mesele İzmir Türkoca” ği tarafından bir zata icarâ verilen bahçede içki kullamlıp kullanılmıyacağı meselesi - ikelt n eski şekillerinde bir rer müessese mi, yoksa ilmk içtimai, —medeni Hareketlert rehberlik yapacak birer kıliP mü olacağı meselesi hal'ni ” aF mıştır. Buradaki — ocaklı — zümresi, ocakların manasız, maksatsıf ve sürünceme halindeki yaşâ” yışlarının düşünülmesi | diği bir zamanda Hamdullab ü Beyin yalnız bir bahçe” ş:ıl.;yet içki için lııırızlı gelip iyete geçmesini ve düşünce” lerini gın'zp ir mulııhmırllk olarak - karşılamıştı. Neticede müzakere başladı: İdare heyeti ile Hamdullah Suphi, müfettiş Burhan B. leritt ve İzmir gazetecilerinin iştirak ettikleri bu toplantıların üçüncü defasında Hamdullah Suphi B- beyanatta bulundu ve İzmir idare heyetini teşkil eden ar” kadaşların içki kullanmadıkla” flm..Linneııal:yh esasta ihtili olamıyacağını, meselenin tetkik ve hallini tam bir itimatla bu '::::Lıdışlın tevdi ettiğini söy” Hamdullah — Suplü.-Bey bü suretle hakkı itiraf etmiş olu” yordu. Fakat dün akşam ocak salonunda verdiği ilmi konfe” ransta sarfettiği sözler derilt — bir hayreti mucip oldu. Bundan — sonrası — malüme ocak heyeti istifa etti. BU sırada ocak — veznedarı — vt İzmir belediye risi Sezai Bey kendisine yaklaşarak: imi bir — konferanstaf bahsetmiştiniz. Aramızdı itilâf hilâfına beyanatta bulun” dunuz. mir namına — sit€ teessüf ederim, demiştir. Asıl mesele bunı kop” muştur. Çünkü haber aldığı” ma göre Hamdullah Suphi Btı ilk geldiği akşam oca! bahçesini ziyaret etmiş ve cr” tesi gün heyeti idare muvact” hesinde: — Akşam bahçede gördü” güm insanlar hep pespayeler li Demiştir. Alâkadarlar d bu sözler karşısında; — Hayır kat'iyen... Orad? gördüğünüz — binnefis halkıdır.. Daha iyisini bulama” sınız ve ondan iyisi de olmat çünkü o, a Demişlerdir. Bunu gazetelef haber almıştır. Kendisine cevâf vermektedirler. P Gazeteler, Hamdullah Supb' Beye şu ismi vermişlerdir: — Balâpaye meb'us Beyl- Melih Hüsnü » SON POSTA 'evmi, Siyant, Havadis ve Halk garet İdare : İstanbul, Nurucamaniye Şeref sokağı 35 -37 'Telefon: İstanbul - 268 Posta kutusu: İstanbal - 741 Telgraf : İstanbul — SON POSTA Gelen evrak geri verilmez. iAanlardan mesuliyet alınmaz.
