Sakın Al Hus&e Kanmayın okudum. —Son — zamanlarda mahkemeye — müracdat —eden genç kızların adedi artıyor- mMuş. Bu davalarına - çoğu genç kızları aldatan gençlerin aleyhinde ikame ediliyormuş. Bu haber kadar bugünkü vaziyeti iyi — anlatan birşey olamaz: Yeni hayat kızlarla Bikeklak ada laka “akı temasları intaç ediyor. Cuma- ları kızlı, erkekli birçok genç- lerin birlikte dansinglere, kır :a_eileekriııe gittiklerini görü- hayatında lerin diz Ülı: çılıyılıklınnı mnn Bu Müşterek hayat kızları erkek- lere, erkekleri kızlara yakınlaş- tırıyor. Fakat iki taraf ta bir- birlerini anlamya - vakit bul- madan arkadaş oluveriyorlar. Bu sıkı münasebet kızda evlenmek arzusunu — uyandırı- Yor, Bu arzu ile kız erkeğe aza- mi sühuleti gösteriyor. Erkek ise işin alayındadır. Bugünkü ıııı.;ıı w.iî' içinde evlenmek imkânı yoktur. O- nun maksadı sadece eğlenmek ve hoşça vakit geçirmektir. İşte facia buradan çıkıyor. Kız erkeğin bu - düşüncesinin farkında değildir. O, saftır, ve erkeğin her sözüne inanmıya mülemayildir. Kızlarımız bu sar fiyetlerinin kurbanıdır. Genç kızlarımıza, her söze inanmamalarını tavsiye ederiz. Kızlarımıza, Bir Tav,sîyıe Yapayım Size Söylenen Her Söze Dün gazetede bir havadis | danmayın Güzel Bir Blüz H Blüz giymesini seviyorsanız size bu blüzdan bir tane yap- fırmanızı tavsiye ederiz. CİLDİNİZİ KORUMAK İÇİN Sıcaklarda cildinizi -bozul- maktan kurtarmak istiyorsamız teri izale için ikide bir yüzü- nüze podra sürmekten çekini- niz. Sıcakta cildin mesameleri açılır. O vakit sürülen podra bu mesamcleri kapar ve cildin teneffüs etmesine mani olur. Bunun için yüzünüze krem sürmeksizin podra sürmeyiniz. Yalnız dikkat etmek lâzım- dır ki bu zamanlarda her krem kullamılamaz. Yaz güm lerinde kullanılacak krem ay- rıdır. Aynı zamanda denize giren kadinlar da ciltlerinin bozul- maması İçin aynı tedbire riayet mecburiyetindedirler. tuzlu su ve fazla güneş cildi bozabilir. Bunun, önüne geçmek için de- nizden döndükten sonra cildi- nize sureti mahsusada itina etmek mecburiyeti vardır. Koenig v Bauer FABRİKASININ TİPO MAKİNELERİ DÜNYANIN EN MÜKEMMEL MATBAA MAKİNELERİDİR VÜRZBURG MÖDLİNG Almanya Avusturya " TÜRKİYE VEKİLİ İ. HERMAN GÜTENBERG - YURDU Ankara "dd_'_fi_'!?' 27- 29 Kılıloglu Ve Fiat Listesi Meccanen — Gönderilir Tediyatta kolaylık gösterilir ©SON POSTA,, NIN Tefrikası 16 SERVER BEDİ İNGİLİZ. CASUSLARI İLE KARŞI KARŞIYA Ali Şakir, İngiliz casusları- | Tin bu evi tam ı_""l— için; eve kimlerin gelip gittiklerini, ne vakitler Alman girdi, Ali Şakirin ma- sasına oturdu. Şakir Almanca bilmediği için, bir tanesi İngi- lizce konuşuyor ve ötekinin xlediklerim' terceme ediyor- Almanlar dediler ki: — Son vaziyete göre çok acele Etmeniz lâzım, Çünkü bu adamlar, yarın, Romayı terke- diyorlar. Eğer bugün veya bu gece evlerini taharri edemezse- niz, — kendilerini — gidecekleri yere kadar takip etmeniz icap edecek. Ali Şakir düşünüyor ve fi- kirlerinden Almanlara bahset- miyordu : Bt * İNGİLİZ-> EMPERYALİZMİ 37 Di * * MÜŞK. Resmimız Bombay sokak- larıtda askerlerinin. gi bir Ha e y S isyamını €den Hintli kadınlardan birini gösmektedir. İngiliz emperyalizmi son za- manlarda büyük mlolı=. karşı bulunuyor. n'da Kalardan ” Veri ' kanlı; (bir - tetildl mücadelesi devam ediyor. İngiliz askerleri her tarafta yeriilerin top- lanmalarına. hükümete karşa nü- mayiş yağmalarına masi olmiya çalışıyor. Buna ragmen her taraftan milliyetperver Hintliler müca- delelerine devam ediyorlar, Hintliler şimdiye kadar hiç bir zaman bu derece şid- detli bir harp açmamışlar ve mücadelelerinde bu kadar my- vaffakiyet göstermemişleri Mısırda ayni davanın devam et- tiğini görüyoruz. illiyetçiler — Nahas 'aşanın — idaresinde İngiliz emperyalizmine karın kavğa etmekle meşguldürler. İngiliz askerleri burada dahi Masırlıların istiklâline mani olmak için so- kaklarda halka karşı silâah çekmekten çe- kinmiyorlar. YENİ BİR MECMUA Haftalık olmak Üzere 7 ağuslostan itibaren * iş, imi altında yeni bir mecmua ya başladı. Bu mecmua Azerbaycı azan, Başkırt, Karım gibi Türk ellerinin hayatına ve Rusyada, Kafkasyada, zi V $ şark memle- ketlerinde cereyan eden vukmata dair malâmal vermektedir. “MUHİT, İN 22inci SAYISI Enfes bir kapla çıkan 221ncl /skyi- tında Yakup Kadri, Reşat Nuri, Ahmet, Ahmet Cevat'” Yaşar Nebi, İsmall Husrev, Salih Zeki, Nahit Simı, . — Pekâlâ, diye mırıldandı, ben en münasip tarzda hareket etmiye Bunların kaç kişi olduklarım öğrene- bildiniz mi? — Bunlar, iki İngiliz, bir Meksikahı ve bir de İspanyol kadınından mürekkep, En zi- yade ehemmiyet — verilecek adam Meksikalıdır. Hepsini idare eden odur. Nevyorka gönderilen Alman memurunu öldüren adam da bu Meksika- hdır. Ali Şakir sordu: — Bu adamın şahsı hakkın- da biraz malümatınız var mı? — Evet: Uzun boylu, geniş omuzlu, göğsü kabarık ve sol memesi biraz yırtık. Ali Şakir gülümsedi : — Ta kendisi... Dedi, de- min evden çıktı. Ben de bu adamın bir Avrupalı olmadı- İLÂT İÇİNDEDİR. Resmimiz Kahire So- kaklarında İngiliz Asker- lerinin Halka Nasıl Ateş Açtığımı — Göstermekte- dir. Vapurcular Toplanamadı Vapurcular dün Oda salo- nunda bir içtima yapmış, fa- kat ekseriyet temin edileme- diğinden toplantı kalmıştır. DUMNRAAR T hikâyeleri - okuyunuz, ( Lizan medir ? ) makalesini - herkeseli tavsiye ederiz. Zını tahmin etmiştim. — Biz her gittiği yerde bu adamı takip ediyoruz; fakat bugüne kadar, onu iyice e- limize geçirmek kabil olmadı. Hepimiz, Nevyorkta memu- | rumuza yapıldığı şekilde ken- disinden hesap sormıya - salâ- hiyettarız. Unutmayınız ki ayni salâhi- yet size de verilmiştir. Ali Şakir Almanlarla konu- şurken, İhsanı gözden ka- çırmıyordu. — Biraz — evvel, yanyana iki adam gelmişler ve ona potinlerini boyatmış- lardı. Almanlar müsaade istiyerek |ayrıldılar. Ali Şakir, İhsana bir işaret geçerek Onü gazinoya çağırdı. Kahyenin arka — tarafında, kapalı bir köşede konuşmıya başladılar. İhsan dedi ki: J'î'ı A li — ı Posta"İdâresine 'Teşekkür Ederiz.. Muhaberelerimizdeki İntizamdan Dolayı... Garetemizin Jik çıktığı gündenberi | yekünü baliğ ölan — tevzlar — işlerinde birçok — karilerimiz bizi birçok vak'a- Zeytinburmu fabrikası müdürü Miralay Hamdi Akif İSTANBUL POSTANESİ... ( SON POSTA ) mın mühim bir Boıîgıda Yeni — Fırkanın Tesiri Görüldü Dün Borsada (5) bin İngiliz Hralık muamele olmuş, İngiliz Hrası (1034 ) kuruştan açılmış, (1035) kuruşa kadar muamele görmüştür. Arzın fazlalığı yü- zünden (1033) kuruşta satıcı kalmıştır. İyi Osmanlı Bankaları mühim mik- tarda İngiliz lirası satmışlar- dir. İlk (alivre ) incir ve üzüm satışının — kambiyosu — tahmin edilen bu satışın devam ede- ceği tahmin olunmaktadır. de rakamlar işitilmiştir. Bilhassa —çarşamba — günü akşamı panik halinde düşen ve (90) kuruşa alıcısız. kalan Düyunu Muvahhade, dün (104) kuruşa kadar yükselmiş, ve bu fiatta alıcı kalmıştır. Fiatın bu derece yükselmesinin başlıca sebebi yeni fırkanım meydana çıkmış olmasıdır. ——— — Evden iki İngiliz çıktı, ağır ağır önümden geçiyorlardı; bana potinlerini boyatmak için durdular. Birer birer ikisinin de po- tinlerini — boyadım. — İngilizce konuştukları için bir kelime- sini bile anlamıyordum. Fakat dört cümle ezberlemiye mu- vaffak oldum. Hatta, belki unuturum diye, onlar gittikten sonra söyledikleri şeyi defte- rime notettim, İhsan, cep defterini çıka- rarak bir cümle okudu: — Bunu bir tanesi söyledi, öteki de şu cevabı verdi. İhsan bir cümle daha okudu. Akl Şakir, dikkatle dinli- — İyi, dedi, anlaşılıyor.. Bu da bir şeydir. Bilhassa Doyçe Orient ve | Esham ve tahvilât üzerine | Borsa salonunda fazla mua- | mele olmamış, fakat kulisler- | sürat, intizam ve teshilâttan —— gösterdikleri dolayı Posta ve Telgraf memurlarımıza ve mersüle dalrenine bilhastz teşekm kür ederiz. CADDEBOSTANI HALKININ İSTEDİĞİ Kerlimiz —Ahmet B. — Caddebosta- mana işliyen vapurun istizp kabiliye- tinin pek mahdut olmasına mukabil pek fazla yelcu taşıdığım söyliyerek bu hatta hiç olmama cuma günleri büyük bir vapur — tahsisini rica et mektedir. POSTANIN DİKKATİNE Paramm almak için Erenköy postane- sine gittim, müdür Bey yoktu: “Posta merkezinden az para göndere diler, kifayet etmedi, müdür Bey para Valmak için İstanbula gitti, dediler. Uzak yerlerden masraf ederek para- M almıya gidiyor, boş dönüyoruz; bu masıl İş ? Niçin paramımı müracaat — etti. #imiz anda almıyalım ?.. Yaşlı bir kadın da uzak bir mesale- den parasın almıya gelmişti. Ona da yarn geliniz dediler. — < Kadıncağız, bu sıcakta ben bir daha buraya nasıl geleceğim, diye şikâyete başladı; haklı değil mi? Göztepe — Kayışdağı — caddesi 125 No. da muallim Osman. Hayatınızı Bize Anlatınız Karilerimiz, bize başlarından geçen mühim bir vak'ayı yaza- caklar, biz de bunu hikâye haline koyarak — neşredeceğiz. — Fakat, bazı karilerimiz bu ilânımızı yan- hş anlamışlardır. Gönderdikleri yazılar, hakikf hayattan alınmış vak'alardan — ziyade birer his, birer intiba mahiyetindedir. ve kuvvetli bir hakiki hayat vak'ası addedilemez. Binaenaleyh, kari- lerimize tasrih edelim: 1 — Başlarından geçen MÜHİM VE MÜSTESNA vak'aları bize bikâye halinde değil, not halinde göndersinler. Bunu hikâye haline biz koyacağız. — Onlar — kasaca vak'a yazsınlar. 2 — Bu vak'alar, HARP, ÖLÜM, HASTALIK, AŞK, İZDİ- VAÇ, büyük bir KORKU, HAY- RET, KİN... gibi, kuvvetli unsur- ları ihtiva eden MÜESSİR hadi- seler olmalıdır. Gün s1 10-Ağustos - 1930 Hızır 97 Arabi Rumf 1$-Reblülevel -1348 | 28 - Temmuz -1346 Vakıt-Erant Vasatt | Vakıt-Ezant-Vanatt Güneş | 948 | 5. S | Akşam 12— 1916 Öğle |5.3 1219 | Yatm 1uRLA İkindi | 845 1611 | İmsak | 781 | 309 — Ne konuşmuşlar? — Bir tanesi: “Romada son günümüz.,, di- yor; öteki de: — “Bir iş göremedik, bari —— bu gece biraz eğlenelim,, ce- — yabını veriyor. Haydi, sen bu- rada çok durma, müşteri ka- çırırsın. Ben apartımana ka- dar gitmiye mecburum. Zan- nederim ki bu gecemiz boş geçmiyecek, evde bazı hazır- hklar yapmalıyız. Sonra tekrar gelirim. Ali Şakir gazinonun arka kapısından çıktı. Islık çalarak yürüyordu. Apartımana geldiği vakit, kapıcı ona İtalyanca bir şeyler süyledi, fakat Şakir hiç birşey anlamadı. Kapıci mer- divenleri işaret ediyor ve bir adam tarif ediyordu. | Arkası var | K