kâğıda iğilmiş, baştan savma cevab veriyorum : — Neler arzu ederseniz yapın | . Çiğcuk çıkıyor. Tekrar mev- suwma dönüyorum. Nerede kal. mıştım? Ool.. Daha bir şey yaztamışını ki, kaldığım yeri bulamıyayım. Evet devam edi- «-— Artık gitmiyelim mi ? y Güme kapı açtlıyor. Busefer -—— Bvlâdım, diyor, her ye- meği yemiyorsun. Canın Beler İgti, #öylede onları yapayım. “Yemiğtceğin yemekleri beyhu- de yöre pişirmiyeyim. Annemin hakkı var, amma benim yok mu? Her yemeği, yani bulduğumu yiyemiyorum. Lâkin, bugün hikâyemin uğruna aç kalınıya razıydım. Galiba sabah kahvaltısında midemi doldurduğum için böyle düşünüyordum. Öyleye doğru içim boşaltoca hikâyeyi mikâ- yeyi unutup içimdeki zilleri susturmıya kalkmıyacağım ne melimdt?.. . ği Kendi hakkımın, menfas- tema eüneme hak vermekte olduğunu anlayınca, kalemi bi- * ladin. Bötün çarşı gözümün öhünde saglanıyor: Manavler- K, YAPMAK OLAYDI? " Yazan: Enver Naci yaktım. Tabela yapmağa bep çen daki yemişler, kompostoluklar; Bebzevatcılardaki sebzeler; Ka- bak, fasulye, patlıcan, biber, © domates, patates... Bakkal dük- kânı gözümde ve burnumda canlandı : Gözümün önüne yı- gılen tenekeler, çuvallar era- sında sinsi sinsi ' dolaşan yağ karışık, tahlili güç kokularde burmuma dolmağa başlıyor. o Ahl Bu yemek derdi1.. Ne istesem ya dün veya evvel- ki gün yedik. Ne zavallı ih- tiyar annemde, ne de bende orijinal bir yemek ibda ede- cek bir Bolulu muhayyelesi vari,. Anneme soruyorüm ; — Sen neleri düşündün ? — Ne diyeyim? Canınız istediğini söyle | Canımla bir haşbıhal ve mülâket yapıp istediğini öğre- necek zaman değildi. Bekleme- den bir kaç alatarka yemek söyledim. Anlaştık. Hazırlık yapmak üzere annem çıktı. Ha.. Nerede kalmıştık? Ne yazacağımı da unuttum : <Birbirlerine tutunarak o0- turdukları yerden kalktılar. “Eol kola, arka sokaklardan şehre doğru ilerlemeğe O başla- dılar.> Güm, güm, gümmm... Ka- pe, sokak kapım, (Kapının zili yoktur. Yumrukla çalınır. Vu- rurken fazla kaçırılırsa iki ka-