() SARAYDA RT Mâskeli kadın Saray sineması bu hafta (Maskeli ka- İn) ismindeki almanca sözlü filmi gör f tedir. Wiliy Föret'ün “Bitmemiş nfoni,, gibi bir filmini gördükten 60n- rejisörlüğü halkında edindiğimiz fik- İri (Maskeli kadın) fazlalaştırmaktadır. 'M wı anlatalım: 1900 de & Viyanadayız... Heideneck İmeşbur birressam... Ö sene de bir resim sergisinde Heide- i eyi meck'in çok affakolmuş fevvkalâde ir İbir tablosu bütün işten anlayanların tak- İdirlerini üzerinde toplamıştır. Tablo çıp- z İnk bir kadın resmidir ve mevsim karna» İval olduğu için kadının boynunda siyah ir kürk ve elinde de bir manşon var... İşte bütün mesele bu manşomdan çıkı” # yor. Bu manşon her hangi bir kadın ta- rafından her hangi bir kürkçüden satın alınsaydı mesele çikmayacaktı. Ama bu manşon karnaval © tombalasında birinci İkramiye idi ve güzel Anita'ya çıkmıştı. Heideneck'in , tablosundaki kadının İkim olduğunu kiç kimse anlayamadı ama İprofesör Harrandt manşonu tanıdı... A- hita, profesörün erkek kardeşi Franz'n nişanlısı idi. Nihayet mesele dalbudak saldı. Bütün Viyana işi öğrendi. Her ta- rafta bir dedikodudur alıp yürüyordu, R Profesör isimlerinin lekelenmesine tax bammül edemezdi. Kardeşine Heide - peki gidip izahat talep etmesini söy- li, Franz ressanm gitit, Fakat modelinin onğİ kim olduğunu ressam da bilmemektedir. Tesadüf karşısına güzel bir kadın çıkar İf miş o da resmini yapmıştı... Bunun bu kığ çekle döküleceğini Okim bilebilirdi? ant Franz: “— Bir isim söyleyiniz, diyor. Ne o- lur bir isimi, diye yalvarıyor. Ressam da lüslettayin bir isim, aklına ilk gelen AVİ bir isim söylüyor: : — Poldif, Filvaki ressam Poldi isminde hiç bir mat İİ kadın tanımıyordu. Fakat hakikatte bir Poldi vardı ve Viyananın en büyük pren- orlafi weslerinin birinin şatosunda çalışıyordu. Profesör her şeyin içyürünü öğrenmeli âdi. Poldi'yi aradı buldu ve bununla da kalmayarak onu ressamla karşılaştırmak Ç EĞE istedi. İşte ressam bu suretle Poldi'yi te- madı. Poldi'nin hiç bir şeyden haberi yoktu. Prensesin bir dostu olan Harrandt onu deği baloya davet etmiş o da gelmişti. Belo- da tanımadığı bir adam onu dansa kaldır ekli 3 o da hemen Heideneek'i sevivermiş. Şimdi her çarşamba ressamın atölye- sine gidiyor... Ressam da artık yalnız o- nun resmini yapıyordu. Çünkü o da bu BAĞ senç kızı sevmeğe başlamıştı. Onlar a- d Sülyede bütün dünyayı unutadursunlar, iğer taraftan hadiseler biribirini takiş ABE ediyordu. e Heideneck'e bir gece modellik yapan ( manşonlu kadın sabaha karsı evine dö- erken manşonunu arabada unutmuştu ve bu manşon arabada bulunmuş, saba- ba karşı iade edilmişti. Işte bu suretle Harrandt ressamm modelinin kendi karısı Gerda'dan başka birisi ol- madığını öğrenmişti. intikam almalı idi... Anita da intikam almak istiyordu... Uzun zamandır Heideneck'in yalnız ken disini sevdiğini zannetmişi (4 Bir akşam Heidöneck, Poldi'yi görme- ğe gelmişti. Eyden çıktığı zaman mes'uttu. Birden karşıma Anita çıkmış- gfİ © Elleri şu mahut manşonun içinde sak- N Mı idi. Ve sağ elinin manşondan çıkma - sile Heideneck'in yere düşmesi bir oldu. Göğsünden sızan kan yerdeki karı boya- muşta. Anita kaçmıştı. Poldi sevgilisini kapısı nın önünde baygın buldu... & Profesör Harrandt'dan başka doktor tanımıyor. du. Ona yalvarmış, Heideneck'i kurtar- GL ması icap ettiğini söylemişti. Bu akşam dektor hayatta vazilenin her şeyden üstün olduğunu anlamıştı. Bu vazife bazan insana yok etmek iste diklerini kurtarmağı emreder, ve Gorda gibi, Anita gibi zayıfları affetmeyi icap ettirir, 4 Sabaha karşı, son dansörler baloda son ör! valslerini yaparken, £ Poldi kurtardığı ideneck'in başı ucunda uyanmasını bekliyordu. (Maskeli kadın) da çok güzel buluş- lar, beyocanlı sahneler boldur. o Fakat bütün fert- lerini tanıdıktan sonra hikâye alâka u - yandırıyor ve sonuna kadar heyecanla seyrediliyor. 1 Filmdeki vabsler çok gü deli güzeldir. Artistlerin © hepsi takdire lâyıktır: (© Paula Wessely, | Poldi rolünde sevimli hassas bir genç kızı çok iyi canlandır - mış ve büyük bir artist olduğunu ispat etmiştir. Olga Tschekowa, Anita rolün- de meş'um kadın şahsiyetini güzel ba - yarmıştır. Adolf Wohlbunck Heideneck'i, Peter Peterson profesör Harrandt'ı çok İM iyi yaşatmışlardır. 26 İlk Kanun 1934den ($ BERL HUSUSİ TARİFELERLE Ankara: Konya caddesi YENİ SENE MÜNASEBETİLE Asri bir tisan öğrenmek için bu fırsattan İstifade ediniz. Kayıt başlamıştır. MELEKTE MİLLİYET CUMARTESİ 12 İKİNCİKANUN 1935 İNEMA ” Bu Mmaftaki filrmler - AŞKTAN KAÇILMAZ Melek sineması bu hafta (Aşktan ka- çılmaz) isminde almanca sözlü bir film göstermektedir. mark verir, Yolda giderken Margrit pa- e eği e en. Bir rüzgür gelir, elinden uçurur. 270 mark kaybeder. Şimdi zavallı kız ne yapsın? Gidip patronuna her şeyi anlat- mağa karar verir. Fakat patron Dresde hareket etmiştir. Margrit te bir trene atlar. Doğru Dresde'ye patronunun ine- ceği otele gider. Patron daha gelmemiş- #ir, Margrit nerde beklesin? Otelde ka- lacak parası yok. Bu sırada 17 numaralı odanın boşaldığını öğrenir. Çıkar kendi odası imiş gibi bu odaya yerleşir. Lombach isminde bir mühendis yeni TURKTE Türk sinemasında bu hafta güzel bir harp filmi gösterilmektedir. Filmi çevi- renler, Rişar © Bartelmesile | Loretin Amerikan taburu, bir Alman karakolunu bastırmak istiyor, Bunun için Amerikak 'mülâzim Tom fedai yarılıyor ve gecele- yin hücum ederek bir bomba ile karako- lu berhava ediyor. Ve Alman zabitini de esir alarak kendi siperlerine dönmek üze- re yola çıkıyor, Fakat ye yolda patlayan bir > mi Tom'u ağır surette yaralamıştır. Al man zabiti bu vaziyet dahilinde kaçabi. lir. Tom o esnada Roger isminde bir ar- kadaşına rastgeliyor ve zabiti ona tes- lim ediyor. ç Roger, Tom'dan ümidi kesmiştir. Çün- kü yarası o kadar ağırdır ki ölmemesine imkân yok. Onun için Amerikalıların yanına dön- düğü zaman bütün kahramanlıkları üze- rine alıyor ve Tom'un öldüğünü söylü- yor. Artık Roger el üstündedir. Tebrik, takdir ediliyor ve kendisine bir de ma dalya veriliyor. Fakat garip tesadüfe bakın ki Tom henüz berhayattır ve Almanlar kendisi- ni bulmuşlar Berline götürüp bir hasta- hanede adamakıllı tedavi etmişlerdir. Ikinci Kânun 1933 e kadar iTZ'de KURSLAR AÇILMIŞTIR Istanbul: İstiklâl caddesi 373 SATILIK KAHRAMANLAR bir şey keşfetmiştir. Tabil insan cesama- inde bir bebeğe elektrik vasıtasile her istediğini yaptırmaktadır. Icadını sat - mak için o da nişamlısı ile beraber Dres- hendisten katiyyen ayrılmıyacağını söy» küyor, Gece, Lomhach odasına çıkıyor. Ya « tağma giriyor. Yatakta yabancı bir kız &örünce hayret içinde kalıyor. Kız da şa şırmıştır. Bu şaşkınlıc esnasında birden kapı açılıyor. Bobby içeri geliyor vE ici. sinin yatakta resimlerini çekiyor. Bu res- mi sevgilisine gösterecek o da bunu gö- rünce nişanlısından ayrılacak. Lombach, Margrit'e fena halde kızı « yor. Ne yapıp yapıp bu resmi geri akna- sını söylüyor. Kızın bütün gayretleri bo- şuna gidiyor. Hattâ bir aralık horsız di. ve yakalanmasına ramak kalıyor. Fakat Bobby'nin resmi kıza göstermesine bir türlü mani olamıyor. Nişan bozuluyor... Esasen Lombadh da Margriti sevmeğe başlamıştır. Margrit te omu seviyor. Margrit'in sayesinde icadı muvaffakryet kazanıyor. Ve iki genç birleşiyorlar. (Aşktan kaçılmaz) filmi eğlendirici, güldürücü bir filmdir. Onun için mev- zum o kadar ehemmiyet verilmemiştir. Artistler rollerini hakkı ile başarmışlar. dir. Fotoğraflar güzeldir. Müzik ve şar. kılar da çok güzeldir. Yalnız mükâlerme- ler biraz fazladır, Ve filmi biraz tiyat. roya benzetmiştir. (Aşktan kaçılmaz) filmi zevkle sey- redilebilecek bir Filmdir. Melek elnemmasında bu Gilnden büşlcn ersa bip do renkli rövü filmi gösteril ektedir. Bu ilm de çok yüzeldir. e 3 Mütareke: Tom Amerikaya dönüyor. Bir garip tesadüf daha: Tom aynı vapurda Roger'e rastgeli- yor. Roger'nin ne vaziyete düştüğünü ar tık siz besap edersiniz. Roğer fena halde mahçuptur. Tom'a vaziyeti olduğu gibi anlatıyor. madalyasını gösteriyor ve arkadaşından af diliyor. Seyirci filmin burada bittiğini zanne- der. Hayır, film iştir. Çünkü ekleme kabilinden bir de zayıf aşk mace' resi ilâve etmeyi o muvafık görmüştür. Bu, filmin adeta ilkinci kısmı gibi bir Tom Şikagoya dönüyor. Orada bir o- tele yerleşiyor. Otelde Meri isminde bir kızcağız vardır. o Onunla sevişiyor ve Meri kendisini bir fabrikaya yerleştiri- yor. Gel zaman git zaman fabrikada bir isyan çıkıyor. Tom, malüm ya, kahra - mandır. İsyanı bastırmağa uğraşıyor. Fakat aksiliğe bakın ki kendisi tamami- le masum olduğu halde yakalanıyor ve beş seneye mahküm oluyor. Beş sene bu, dile kolay. Nihayet mah- kümiyet müddetini ikmal ediyor. Fakat polisin nezareti altındadır. 48 saat zarfın da iş bulamadığı takdirde bulunduğu yeri terke mecburdur. Gene aksilik: İş bulamıyor ve nihayet, evet, nihayet çocuğunu bir defa daha kucaklayarak Şi- kago'dan ayrılıyor. Film heyeti umumiye itibarile dir, Harp sahneleri, Şikağoduk: ler patırdılar çök güzel canlandırımıştır. Rişar Bartelmes çok muvaffak olmuş - tur, Fakat ne yazık ki film, seyircileri heyecana sürüklemek kaygusundan da- layı bir türlü olmüktan kurtulamamıştır; em m — SAHIFEDEKİ RESİMLER Yukarda: Danyel Dariu ile Albert Prejan son çevirdikle- ri “Sokakta altın,, filminde. Bu film hayli muvaffakıyet kazanmış, bir çok Fransız gazeteleri filmden takdirle bahset mişlerdir. Aşağıda : Lilian Harvey, bu sevimli arti yazıhanesinde oturmuş gelen mektupları tetkik ediyor. Kim bilir bu mek- tuplar arasında.neler neler vardır. Kaç kişi yine sarışm güzele ilânı aşk etmektedir. Yanda : Daniel arslan yavrusundan hiç te korkmadığını is- bat ediyor. Arslan yavrusunun halinden de ömründe böyle rahat bir kucak bulamadığı anlaşılmıyoru mu ? ...... Ortada : Tek Gabi Morley'in güzel melankolik yüzü, Bu kudretli artisti yakında Skandal filminde takdirle seyredeceğiz TUR 100 TIMAR, 1. Bakım, bakımtı (Hizmet, tedavi, tebdili hava mam. TİNNET, 1. Çınlama, çınlayış, 2. Ses verme. TIPKI, 1. Benzer, çok benzer, TIRAŞ, Yalü, TIRAŞ ETMEK, 1, Kurmak (Sakalı). 2 Yülemek TIRAŞ ETTİRMEK, 1. Kazıtmak, 2. Yülütmek. TİYNET, 1. Doğuş; TİCARET, 1. Alım satım, 2. Alış veriş, 3. Alver. TİLAVET, Okumak (Bak: Kırmat, inşat). TİLMİZ, 1. Buşgut, 2. Taşgut, taşpıt, taşkın (Bak: Şa kirt, talebe). TİMSAH, Nak Ofılan man. da). TİMSAL, 1 Kurçak (âbide, heykel, put man, d4).2.0- yuk, 3. Taşrışı (Sonundaki “sı. âsi kelimeden mi, yoksa musaf eki mi?), 4. Uyuk, (Bak: Model, “TİYATRO, 1. Görmük (Manzara man, da). (Bak: Te- maşi, temsil, sahne). TİZ (Çabuk man), 1 Bat TOHUM, 1. Atmaca 'OMUMLUK, Uruğluk. TOMAR.İ Harim 2. Saran, sarılı TOTEM; Ongun, (Bak; Arma). yi 1. Suç. 2 Yala (Şüphe, marnmiyet, süphe &- MEK, aç 2 ya lp, ma Hn yalaldı —— yalan bir töhmetle itham edildi.) (ale: dekar, “TRDAMPA, 1. Değiş, 2. Değiş tokuş, (Bak: Mübadele) TRİBÜN, Orun, 1. (Mevki man.) (Bak: Kürsi). TUFAN. Urkün (Bak: Feyezan). kii TUFEYLİ, 1, Asalak 2 Çanak yalayıcı (Küselis man.) 3. Dalkavuk TUFULİYET, İ. Bağanalık (mec. Bağına resim, © suret, cın ve kes ektir), 2. Çocukluk, çocukluk çağı, 8 Kü- 1, tef), 1. Asginlik TUHAF, 1, Bambaşka, 2 Görülmedik. görülmemiş, 8. Gö- Tüney 4. celi. TÜHFE, 1. Andaş, (Hatıra man), 2. Armağan, (Bak: Hibe, hediye İthaf) TUL, 1, Bey (Ha — »rz, en boy — arz ve tul), 2. Çok- luk (Ful #mel — istek çokluğu. bitmez tükenmez, uc <7: bulunmaz İstek: tel mildder — çok zamun.), 3. Turk a a yen ere vi TÜTÜ. 1 Cağma VE TURFANDA, 1. Alasulu, 2. A: e m —— TEV 97 —————————— (Bak; Şeref, teşerrüi.) TEŞRİFAT, (Bak: Adap, erkân, merasim, usul). TEŞRİFATPEREST, 1, Alkışçı, TEŞRİM Çetmek.) 1, Açmak, 2, Anlatmak, 8, Ayırmak, 4, Dilmek, (lak: Dilim yerha şerha etmek man.) 5, İçini (Bak: Şerh, izah.) TEŞRİH AMELİYESİ, Dilgi. TEŞRİK Çetmek,) Ortak etmek, (Bak: Iştirak, sirket, serik). TEŞRİKİ MESAJ 1, El birliği, TEŞRİNİEVVEL, 1, Bültrüm ayı, 2, Koç ayı, 3, Orta Güz. TEŞRİNİSANI, 1, Esmek, İL, TEĞVİK, 1 Glav, “Hamam bana ba işi Alinin güze ile yaptı. 2. İsteklendiriş. istek veriş, İstek ui N TESVİŞ etmek). 1, Kirin ermek 2, Aykamakı» TEŞYİ, 1, Gönder, 2, Göndürü, TEŞYİ ETMEK, 1, Esenlemek, (Selimetlemek man.) 2, Geçirmek, 3, Göndermek, 4, Gönelmek, TETABU, (etmek,) 1, Bağlaşmak, 2, Biribiri ardınca gel mek, TEYABUK (etmek,) 1, -Biribirine uymak, 2, Çakışmak, TETEBBU (etmek), 1, Araştırmak, 2, Arkasma düşmek, arkamı bırakmamak, 3, Barlamak, TETFIN (etmek,) 1, Astramak, 2, Gömmek, (Ba: Def. etmek, kabre ko; ) TETHİŞ Çetmek,) 1, Algasttmak, 2, Belinlendirmek, â, Korkutmak, TETİMME, Tüketlik, TETKİK, 1, Bağu, TETKİK ETMEK, 1, Araştırmak, inceden inceye ara” ik, mak, TEVAFUK (etmek) 1, Küsmek, TEVAFUR. 1, Artma, 2. Birikme, 3, Çoğalma, TEVAMMUŞ (etmek,), İ, Beğillemek, 2. Belinlemek, & Çekinmek. TEVAKKİI (etmek), 1, Çekinmek, 2, Gocumak, gocun mak. TEVAKKUF, 1, Bağlantı, 2, Dingi, 3, Dargu, duruş TEVAKKUF ETMEK, 1, Bağlı olmak, ÇMerbut ve mis allâk olmak eean.) TEVAKKUF MAHALLİ, Durak. ' TEVALİ detmek), 1. Arası kesilmemek. ALETTEVALİ, 1. Arası kesilmeksizin, 2. Arka arkaya, 3 Birbiri ardını Sıra ardı, 5, Sırtı sıraya, TEVATUR. 1 Ağımda dolişme, 2. Yayma, (sk ayla) 'EVAZU, 1. Al gönüllülük, royuluk. TEVAZU GOSTERMEK, 1, Burlarmak, 2. Tlanmak (Bale