Reisicumhur Hz. nin Mec- liste söyledikleri nutukların- daki Öztürkçe kelimeleri ta- lebe belleyecek. FİATİ 5 KURUŞTUR. Öz türkçe yazı örnekleri Dil değişiminin Vargıları Tarama dergisinin çıkması, ikinci Türk Dili Kurultayınn bu dergiyi emmesi, bütün yurtta yeni yazı di- ine doğru yenilmez bir sevgi, dur- Baz bir atılış uyandırdı. Kurultaydan “ya tek tük denemeler yapılırken, şim- ekle yeni yolda yazılar yazmağa atı- iyorlar. Dil değişimine kendilerini — vermiş Öl emekçileri bu yeni akıştan nedenli var, Bu seçim işinde yanılmamak, al- İc tutacağımız sşik şudur: Dil değişi- Wi ile nereye varmak istiyoruz? 4, Dil değişimi, gelişi i istek yeli değildir. Yirminci yüz yılın Manı gören derin görüşlü yol gösteri. on beşinci, on altıncı yüz yıllar. da arapçayı A dili yapmak is- in yarım düşüncelerinden çok Mzaktırlar, Iş, bu değişimin öz vargı- karını belirtmektedir. Bu da biç karanlık değildir: Türk budunu gibi yer yüzüne ışık, Bilgi, onur, ululuk getirmiş bir budu. Su bilmezlik karanlığından kurtarmak, Ou içinde yaşadığımız çağların en s0y- Mi, en pi en seçkin ulusları sıranma il lik karanlıkları i- Şinde bırahan, bilirlerin kullandığı di- Ün, yazdığı yazın alasça tan uzak kalmasıydı. ii iii bağl inenler olmuştur belli... Anexk on- düşünceleri hep gene kendi arı Iİ, ANKARA, 24 (Te- lefonla) — Mecliste ruznamedeki meseleler görüşüldükten sonra İsmet Pş. ve arkadaş- ları Reisicumhurumu za Atatürk soyadmın Sıra İzmirde Balıkesir telefonu yakında başlıyor Y z apılan denemede sesler gayet iyi duyuldu Ülkemiz içinde yeni yapılmakta ©- telefon hatlarına yakında bazı ye Nenide eklenecektir. Istanbul ie arasında yapılan hattm de- geçen gün yapılmış ve iyi iş- seslerin güzel almıp verildiği üştür. İstanbul - Balıkesir tele- akında herkesin konuşmasma ır. Zonguldak ile Ankara & bir telefon devresi yapılacak han malzemesi de hazırlanmış. | gün ülkemiz içinde en uzak o telefonla konuşulabilen yer An- ile İstanbul arasıdır. Balıkesir açıldıktan sonra İzmir te ma © gelecektir. İstanbul iz hattı da uzaklıkta ikinci olacak- p Ni e | j ME *£. verilmesi o hakkında bir kanun teklifinde bulundular, o Teklif, Dahiliye Encümenine havale edildi ve en - cümen acele olarak teklifi kanuniyi tet - kik etti ve hazırladığı mazbatayı heyeti umu mmiyeye arzedilmek ü- zere riyaset makamı - na verdi. Encümen mazbatasmda (Ulu Cumhurreisimize Atatürk soyadı verilmesi hakkında Malatya mebu su İsmet Paşa ve arkadaşlarının verdikleri kanun teklifi Türk Ulu- suna tam istiklâlini kazandıran ve ulusa gerçek tarihinin ve özdilinin yolunu gösteren Ulu Cumhurreisi- mize Atatürk soyadınm verilmesi Sahip ve Başımüarriri : Sirt Meb'usu MAHMUT 9 uncu sene No. 3160 Büyük O © Ata-| türk ,, Soyadını aldılar B. Millet Meclisinde İsmet Pş.nın bu teklifi ittifakla kabul edildi Reisicumhur Hz. ine “ Atatürk ,, adı nasıl verildi, Başvekilin teklifi 25 T.SANI 1934 Deniz müzakerelerinde Ja- ponların daha uysal davrana- cakları ve işlerin yeni bir şek- le döküleceği bildirilmektedir Almanya çenber içinde İ Fransa-Sovyet askeri ittifakı Büyük Millet Meclisince kendisine “Atatürk” soyadı verilen Büyük Reisimizin en yeni resimlerinden çok yerinde görülmüş ve teklif it - tifakla kabul edilmiş) deniliyor - du. Reis, kanım teklifinin müstace - Viyetle müzakeresini hükümetin tek hf ettiğini söyledi ve bu teklif ka bul olundu. (Devamı 5 ini sahifede) Ulusal musikimize verile- cek yol ne olacaktır? Maarif Bakanı Beyin reisliği altında! :| yarın bir komisyon toplanıyor Terbiye bakımından © görüşülecek işler şamlardır: 1 — Radyodan sonra plâk vası - tasile veya umumi mahallerde çalı nan alaturka musikinin men'i ça - releri, 2 — Aile ocağında musiki ter - biyesi (aile muhiti için şarkılar) 3 — Ana, ilk ve orta mektepler- de musiki tedrisatının organizas - yonu (şarkılar, metot, hocaları ye- fiştirme) 4 — Lise sınıflarına musiki ta « rihi dersinin konulması ve lise ba- haloryasının musiki tarihinden de diğer ders grupları gibi verilmesi. ne müsaade, 5 — İlk ve orta mektep hocala- rrin 6 — Musiki derslerinin sınıf ge- çimine tesiri. 7 — Musiki tedrisatının teftişi (musiki müfettişliği ihdası) 8 — Radyo neşriyatının musiki terbiyesi bakımından da kontrol ve organizasyonu. 9 — Kuro, orkestra, oda musiki- si, konserleri... Solo konserleri, o- peralar vasıtasile halkın musiki zevkini terbiye ve bunların organi- zasyonu. 10 — Operetleri musiki, ahlâk ve tiyatro bakımından da kontrol. 11 — Haik musiki dershanele- rinin organizasyonu... Sanat bakımmdan görüşülecek olan- (Devamı 5 inci sahifede) Istanbul Matbuat Cemiyeti kongresi dün toplandı. Resmimiz kongreden Bir intiba tesbit ediyor. (Yazısı iç sahifemizdedir) Rus Ordusunun Fransaya yardımı temin edildi Mecliste Harbiye bütçesi konuşu- lurken hararetlinutuklar söylendi PARIS, 24. A.A, — Mebusan mecli- si harbiye bütçesini kabul etmiştir. Radikal sosyalist fırkasının sözü ge- çer adamlarından olan rapörtör M, Ar- Dün Istanbuldan Edirne şembo demiştir ki : “ Alman başvelili M. Hitler'in Ver- — e (Devamı Sinci sahifede) ye gidenlerden bir grup “Edirnede bugün bayram Kurtuluşun yıldönümü kutlulanacak Edirne bugün kurtuluşunun yıl dönümünü kutlulamaktadır. Bu si « ner ve öz Türk şehrimizin bayramı nd: dün şehrimizden birçok Edirneliler Bey ve Üniversite fakültelerinden a surette bulunmak üzere le beraber Kırklareli mebusu Fuat ve yüksek mektepler talebesinden de üç yüz kişilik bir kafile Edirneye hareket etmitşir. Talebe pazartesi gi nü dönecektir. Edirnelilerin bayramlarında bizde gönlümüzle be. raberiz. Mançuri sulhu Japonya ile İngiliz- ler bu yolda anlaşmak istiyorlar memleketin müşterek - nı korumak maksadiyle | bir mukavele akti için müzakereler yapıldığı söy- lenmeletedir. Deniz konuşmalarının başlangıcından beri Japonlar Londra ile Tokyo arasın- da kabil olduğu kadar geniş bir yakım- laşmamın esasını aramaktadırlar. Evvela iki memleket arasında bir ti- caret muabedesi yapılması işi bir tarafa berakılmıştır. Çünkü bundan altı ay ev- vel ba bapta yapılan müzakereler boşa çıkmıştı, Bu işi tekrar ele almamak bu- anda ilei taraf anlaşmışlardır. ler göstermiş- misakının akti ikincisinin yapılmasına lüzum olmadığı, fikrindedirler. Keza Amerikanın muhalefeti yüzün- den üçüzlü bir misal aktine de imkân yoktur. Ve iki taraflı bir munhede ak- 6 ise İngiltere ile Amerikanm eyi ge- ginmesimi istiyenlerin ve işçilerin iti sail üzerinde durulmuştur. şimdiye kadar bu formüle kati muva- #akatini bildirmiş ite d bu yola girece- ğini gizlememiştir. Bu iş Japon sıyasa- smn pek yakında başlıca hedefi olacak- tar. I Yalovanın p ânı Yapılıyor. Plânı yapacak Fransız mütehassısı geldi M. Jean Royer Yalovanın plânmı yapmak için hü- kümet tarafından çağırılan Şehir mü- tehassısı M. Jean Royer dün latanbu- Sirkeci istasyonunda A- 'Cemil Bey tarafından kar M.Jean Royer yapacağı plân hakkında etüt yapmak üzere Yalova- ya gidecektir. M. Royer dün bize İs - tanbula ilk defa olarak geldiğini söy- liyerek dedi — Buraya hükümetinizin çağırması (Devamı Sinci sabifede) Müdür : 24318, Yarı işleri müdürü : 24919. İdare ve Matbaa: 24310. Yugoslavyanın Davası —— Yugoslavyanm beklenilen şi. kâyet mektubu Milletler Cemiyeti umumi kâtipliğine verildi. Yugos- lavya; Milletler Cemiyeti misakı- nın on birinci maddesine dayana- rak, kral Alexandre ve Barthow' nun öldürülmeleri hâdisesile ce - miyetin alâkadar olmasını talep etmektedir. Yugoslavya ayni za- manda Macaristanı itham ediyor, Katil hâdisesinden önce Macaris- tana iltica eden Hırvatların çalış- malarına'nazarı dikkati celbetti - ğini, Macaristanm Yugoslavyayı bu noktada haklı © gördüğünü ve menfi çalışmalara o nihayet ver. mek için aralarında bir de itilâf - name o imzalandığıdı hatırlat - maktadır. Macaristana iltica eden Hır- vatların hareketlerinden Yugos - lavyanın uzun zamendanberi şi- kâyet etmekte olduğu malümdur. Hattâ bu mesele bir aralık Millet- ler Cemiyetine intikal etmiş, Yu- goslavya madde (o zikrederek ve misaller göstererek davasını tev- sik etmişti. Sanki gelecekte ola- cağı görmüşçesine yapılan bu te- şebbüsler karşısmda Macaristan iyi komşuluğun icap ettirdiği ted- birleri almış olsaydı, belki de Mar- silya cinayeti olmazdı. Çünkü cinayetin Fransız toprağında ya- pıldığı doğru olmakla © beraber, yalnız Yugoslavya için değil, bü. tün Avrupa için bir felâket olan bu facianın çok dallı budaklı bir şebeke tarafından tertip edildiği anlaşılmaktadır. Eski diplomasi zamanında bu yolda bir haksızlığa maruz kal dığma inanan devlet, karşı tarafa bir ültimatom tevdi eder ve der- hal harekete geçerdi. Avusturya- nm 1914 yılında yaptığı gibi. Yu- goslavya bu tehlikeli yolu takip etmemiştir. o Misakın on birinci maddesini ileri sürerek davasını Milletler Cemiyetine götürmüştür, On birinci maddenin ikinci fık- rasmda (deniliyor ki: “Cemiyet azasından her biri, uluslar arası münasebetlerine tesir edecek ma- hiyette olan ve bu sebeple sulhü veya sulhün dayandığı beynelmi- lel vifakı bozabilen her hangi bir madde hakkında heyetin ve yahut meclisin nazarı dikkatini dostane surette celbetmek hakkını hâiz- ir. Yugoslav kralı Alexandre'ın vahşiyane (surette katledilmesi Yugoslav milletinin kalbinde çok derin bir yara açmıştır. Kan ağ. layan bir milletin hislerine hâkim, olarak kanunu kendi eline almak istememesi ve davasını Milletler Cemiyetine aksettirmesi, haksızlı- ğa maruz kaldığma © inanan bir şahsın adalet huzuruna çıkması gibidir. Yugoslavyanın bu hare- keti, her devlet için bir örnek ol mak gerektir, Yugoslavyanın bu davası Milletler i meclisinin bu toplantısında müzakere edilecek değildir. Yugoslav. ya da bumu istemiyor. Dava ruzname. ye almacak ve ancak gelecek toplan- ların birinde müzakere © edilecektir. O zamana kadar hisler daha ziyade sa» kinleşeceğinden Marsilya katli yüzün. den uluslar arası sulhü tehlikeye düş- müyor. Ancak Yugoslavya bu davayı ne kadar iyi niyetle Milletler Cemiye- *ine götürmüşse, Milletler & Cemiyeti, de o derece ciddiyetle bu meseleyi tet- kik etmelidir. Meseleye lözmm gelen ebemmiyet verilmez de, baştan savmak istenilirse, bu, ayni vaziyete düşecek olan başka devletler için fona bir ör- nek teşkil eder. Milletler Cemiyeti çok defa kendisine aksettiri.sa meseleleri uzatmamak ve kısa kesmek yolunu tut. muştur. Idarci maslahat siyaseti denilen bu yel, cemiyetin istikbali © bakımından çek zararlıdır. Milletler Cemiyeti misa- kın tayin vazife ve mesuliyetle- rini dikkat ve itina ile tatbik etmelidir ki, ber devlete itimat telkin edebilsin. Cemiyet teşkilâtı hakkındaki © başlıca tenkit noktası, çok yavaş © harekete gelmesindedir. Bu, belki kolay kolay giderilemez. Ancak bir defa harekete geçti mi işin dibine kadar | gittiğini, meseleyi dünya efkârı umumiyesinin huzurunda müzakere ve münakaşa e derek hak ve adalet dairesinde huküm- ler verdiğini göstermelidir. Dünya ef- kârı umumiyesinin Milletler Cemiye- ünden beklediği budur. Ahmet Şükrü ESMER