Sakarya zaferi Sakarya harbi gibi hiç durup dinlenmeden ve kısacık bir fasıla bile vermeksizin bilfiil bo- ğuşmak suretile 22 gün geceli gündüzlü sü- ren bir savaş nadirdir (Başı 1 inci sahifede) m. Ankarada yarattığı yeni hükümete değil, ayni zaman- da tensik ve yeniden kurulması - pa bu kadar hararetle çalışmış ol- “duğu yeni orduya hakiki bir imti- ban gelip çatmıştı. Anafarta gali- | binin Sakaryada yeni bir zafer ta- cı daha kazandığını göreceğiz. Yunanlılar 10 temmuz 1921 de İzmirden yeni ileri yürüyüşlerine başlamışlardı. 1 Ağustos tarihin - de mühim telâki noktası olan Es - kişehire kadar demiryolu boyun - ca ilerilemişlerdi. Hedefleri yeni devlet merkezi Ankara idi; arka- larmdaki demiryolunu ö:tebilmek için hem şimale hemde cenuba doğru cephelerini genişlettiler. Or- duları 88000 piyade, 1200 süvari ve 300 toptan mürekkepli. Bu yu- nan cephesinin karşısma yayılmış olan Türk kıtalarını yekünu yal- nız 45549 piyade, 4500 süvari 177 Ç top ve bir tek tayyare idi. Bu tay- yare çe sadece tarasrut işlerine ya- Mustafa Kemalin bana çizdiği ilk krokiden Yunan hattı, başlıca kuvvetli Türklerin solunda (Türk. ler daima kırmızı Yunanlılar ma- vi işaretli) Afyonkarahisarı, mü- “bim telâki noktasmda £ (burasını AF işaretile göstermişlerdi) olmak üzere geniş bir kavis halinde açıl- . Bu krokide de göreceğiniz gibi Gazi Hazretleri Yunanlılara 'dajma Hellen demektedirler. Ni- çin böyle söylediklerini sorduğum- da, (Biran için askerliği bıraka- rak Filolojist yani lisan mütehas- sısı oldular) . © — Bu adı tercih ri Hellen, aslı Türk olan bir keli dir. Buyurdular. İsmet paşayı Türk kuvvetlerinin başına getirmişlerdi. İsmet paşanın Türk kıta- larını; Büyük Şeften aldığı emre imtisalen daima cepheyi daralt- mak suretile, yavaş yavaş geriye nasıl çektiğini ve Eskişehir civarın- daki şimal ve cenup tepelerine de- Jâlet eden münhanilere ne suretle ekmiş olduğunu göstermektedir. e bir bakış, ileriye yürüyen Gi ordularını ancak yarı kuv- vetinde olan Türk ordusunun asıl boğazboğaza kavgadan evvel cep- helerini kısaltmak lüzumunu der- | hal gösterir. Türklerin geriye çekilişini teren kırmızı hatlar; Eskişehirden geriye giderken Yunanlıları Sakar- yanın beritarafına nasıl çektikleri- ni ve arkaya doğru gittikçe cephe- lerini daraltmak suretile nasıl kuv- vetleştirmiş olduklarını anlatmak- tadır. Ilk kroki için bu kadar söz yeter. Okuyucu burada kendi kendine: — Fakat bütün bu hareketler i- çin vakit lâzım; Evet harekât oldukça ştör ancak tarihin en için bu kadar hazırlık fazla sayılmama lıdır.22 günlük Sakarya harbi gibi hiç durup dinlenmeden ve kısacık » bir fasıla bile vermeksizin bilfiil boğuşmak suretile yirmi iki gün, geceli gündüzlü süren bir savaş na- dirdir; bu harp 23 ağustostan 13 eylül 1921 akşamına kadar devam N , Şuracikta ilâve edelim ki 9 hazi- randa başlayan ve Sakarya zaferin. den sonra da otuz beş günden Faz- la süren bir savaş daha vukubulu- yordu. Bu mücadele Ankarada idi ve Mustafa Kemal ile kurnaz Fran- sız Franklin - Bouillon'nun zekâ- ları çarpışıyordu. Meseleyi burada zikrediyoruz çünkü o vakitler Tür- kiyenin cenup hudutlarında istilâ- ya kalkışmış olan Fransız kuvvet- lerine karşı Türk kıtaatı gönderil- mişti. Bu lüzum Mustafa Kemali büyük piyade ekiş mah- adan bu kadar sürülmüş Türk kuvvetleri elde olsaydı Yunanlıların sayı üs- | tünlüğü herhalde giderilir, istilâcr Yunanlılar oracıkta ezilerek kat'i darbe vurulabilirdi. Ne yapalım ki bu gayri kâfi kuvvetle nihai zafe- | vi bir sene daha geciktirmişti. Tür- kiye kollarını yalnız istilâcı Yunan- lılara değil ayni zamanda cenup sınırlarında : yağmaya kalkmış Fransızlara karşı da kullanmakta | olduğu akılda tutulmalıdır. Yabancı bir o müstevliye karşı müdafaası icap eden bir cephe da- ha meydana çıkmıştı; bu sefer de illere karsı koymak lâzimge- “liyordu. Gazi bu meseleden pek az Amerika sefirinin gözile | behsederler ekseriya da buna dair hiçbir şey söylemezler, 1927 teşri- nievvelinin 15 nden 20 sine kadar süren meşhur nutukta İngiliz hare- kâtıma dair bulacağınız SÖZ“ ler,şu o cümleden ibarettir: “16 Mart 1920 de Britanyalılar İstan- bula baskın halinde asker çıkardı- lar ve bazı Türkleri öldürerek di. | ğerlerini yaraladılar.,, Evet istilâ- | & İngilizlerle müdafaacı Türkler | arasında, Marmara üstündeki İz- mit körfezinin müntehasında İz- | mitte bir çarpışma daha oluyor- du. Bundan başka da İngiliz Merzi- fondaki krtaatı da Ankaraya doğru demiryolu boyunca uzanan kuvvet- leri ile Türkler arasında müsade- meler de eksik değildi. Ancak Ga- | zi Hz. gerek cenupta Fransızlara karşı gerekse şimalde İngilizlerle olan bu ikinci © derecedeki savaş | lardan bahsetmemek tevâzuunu gösterdiklerinden, biz de Türkle- rin ana yurtlarını kurtarmak için yalnız Yunanlılarla değil ayni za- manda İngiliz ve Fransızlarla da dövüşmek mecburiyetinde kalmış olduklarını burada kısaca hatırlat- makla iktifa edelim. Britanya ve Fransız kıtalarının Istanbulu 16 Mart 1920 den 6 Bi- rinciteşrin 1923 tarihine kadar iş- gal altında bulundurdukları da a- kılda tutulmalıdır. Şimdi de Sakarya muharebesile burada tatbik edilen tabiye ve sev- kulceyşi bizzat Gaziden dinliyelim. Bu muharebenin hikâyesini, Gazi Hazretleri bana zamanının en şık binalarından biri olan konakların. daki uzun kütüphane (salonunda anlatırlarken okuyucunun benimle birlikte bulunmasını terdim ki; buraya iki tanesinin kı- İişesini yaptırdığım krokileri çiz- mek için hikâyeye arasıra fasıla ve- riyorlardı (krokide mavi renk Yu nanlıları kırmızı da Türkleri gös- termek için kullanılıyordu). Hikâ ye anlatırken daima sıhhat ve isa- betli tarzları ihtiyar buyurdukları gibi mizah ve neşe (— duygularıda çok keskindir. Bundan dolayı da arasıra askeri veya siyasi İiderler- den bazılarının karakteristiklerini tarif ederlerken fevkalkede hoşa gi- dici, güzel ve zengin menkibeler anlatırlar. Türkçeye çeviren: Ahmet EKREM e Ibtikârla mücadele 1 inci sahifede) rer mümessil bulunacaktır. Beledi. ye mümessili İktısat müdürü Asım Süreyya Beydir. Diğer mümessil. ler henüz tayin edilmemiştir. İhti- kâr meselesi günün mevzuudur. Fakat ihtikâr var mı, yok mu diye la mücadele için vakit ve zaman bırakmıyordu. Komisyon önümüz. | deki hafta içinde toplanarak me- saisine başlayacak, perakende su- retile satılan her maddenin ayrı ayrı vaziyelini tetkik edecektir. Kabzımallar ce: küçük ve seyyar esnafın ihtikârma mâni ol. mak için, sebze ve meyve küfele- rinin üstüne, fiatı gösleren birer etiket yapıştırılması tavsiye yordu. Belediye, bu tetbiri kal tatbik görmemektedir. Çünkü bü- tün küçük ve seyyar satıcıların her gün, her dakika gözönünde bulun durulması imkânsız telâkki edil. mektedir. Yeni ihükârla mücadele komisyonu, belki bir hayırlı iş ya- pacaktır. Balkan talebe birliği mümessilleri 15 Temmuz pazar günü şehrimize gelecek Balkan talebe mümessillerinin #erefine, milli Türk talebe birli; rafından bir vapur tenezzül edilsitşir. Bu tenezzühe davetli olan alr İeykoz ve Adalara gideceklerdir... Kır balosu Himsrei Etfal Cemiyeti Kadıköy Şu- besi 19 temmuz perşembe akşamı 5. diye plâjinde bir kr balosu tertip etmi . Kadıköyünün kibar ve hayırsever ba- namlarından mürekkep bir komite şimdi- den hazırlığa başlamıştır. MİLLİYET SALI 10 TEMMUZ Rus sularında Rİ Japon gemileri (Başı i inci sahifede)) ziranda bir Japon tayyaresinin Handas: mıntakasında Sovyet hududa üzerinden uçmasını pro testo etmiştir. MOSKOVA, 9 (A.A.) — Tas Ajansı bildiriyor: Blagov Ensk den bildiriyor: Alman mâlüma ta nazaran 3 Temmuzda saha- lin Sovyet konsoloshanesinde A mur nehri seyrisefain şirketi he yetile Mançuri seyrisefain şirke- ti heyeti şerefine bir ziyafet ve- rilmiştir. Davetliler meyanında sahalindeki Japon askeri heye- ti reisi Miralay Miadssaki da bulunmakta idi. Mumaileyh zi- yafetin nihayetinden evvel da - vetlilerin bulunduğu salonu ter kederek birinci kata çıkmış ve her halde hiçbir kimsenin ken- disini görmediğine zahip olarak konsolosluk kâtibinin odasında ki yazı masasının çekmecesin - den konsolosluğa ait evrakı al: mıştir. Mumaileyh bunu müteo- kıp pkonsoloshaneden çıkmağa teşebhüs etmişse de konsoloss - huk kâtibi ile oda hizmetçisi ka dn aşırıları kâğaüları geri almış lar ve kendisinin sokağa çıkma sma müsaade etmişlerdir. M. Barthou Londrada (Başı 1 inci sahifede) hou'nun sadece bir samimiyet ve dost luk havası içinde, İngiliz nazırlariyle Avrupanın bugünkü vaziyeti muhtelif misaklar ve müzakere edilmekte olan projeler hakkında ve daha büyük ve kuvvetli bir emniyet temini hususun- da noktai nazarlar teati etmek iste » diğini ilâve etmektedir. LONDRA, 9 (A.A.) — Sir John Simon, Lord Eden, Mr. Von Sittrat ile M. Barthou ve M. iPetri arasmda bu sabah Hariciye nezareti dairesin » İlk mi. lâkatın umumiyetle urakma vaziyetine basredildiği tahmin olun - maktadır. LONDRA, 9 (A.A. )— Bu sabah ki Fransız - İngiliz müzakeratı iki bu çuk saat sürmüştür. Müteakiben Sir Si dan Fransız nazır bhasredilecek o- üzakeratı taki” ben tebliğ neşri mukarrerdir. Bu gece Fransa sefaretinin resmi ziyafeti vardır. M. Barthou, yarn öğleden sonra Parise hareket edecektir. Mr, Baldvin, Hariciye dai cereyan eden müzakerelere etmemektedir. Mumaielyh, Fransız nazırlarını yarın Başvekâlet dairesin- de kabul edecektir. M Barthou'nun fikirlerini serbest- çe izah edebilmesi için hiç bir prog - ram tesbit edilmemiştir. Fransız na zırlarının ikameti ssnasında deniz 0 rüşmelerinin tamamen ipi da noktai nazar teatisine münhasır ka lacağı anlaşılmaktadır. M. Pietrin'n hareketini 24 saa tehir etmesi muh- temel olduğu gi ı günü M. Bart- hou ile birlikte dönmesi de ihtimal da hilinde bulunmaktadır. Taksim abidesinin hesapları Taksim Cümhuriyet Abidesinin yapıl- masma balan komisyonun hesapları vi- lâyetşe tetkik edilmiş © ve çok düzgün bulunmuştur. Hesaplar şudur: 195000 © Basılan biletin yekünü 48396 © Satılamayıp imha edilen bi- Jetlerin yekünu 146804 3640.56 Faiz ve para farkından hâ- sil olan miktar, 150244.56 Umumi hasılat. 12023.05 Müteferrik masraflar. 13822151 Safi hasılat. 138221.51 İngiliz Birasıma tebdilen abi- deyi inşa eden | müteahhit Kanonika'ya verilmiştir. 000000.00 Hava raporu Sıfır derecei hararete ve deniz sevıye- sine indirilmiş marometre: saat 7 de 756. Sant 14 te 759. Derecei bararet saat 7 de 16. Sant 14 te 18. Azami derecei hararet 21,5. Asga- 15. Rüzgür ekseriyetle şimali şarki istika metinden esmiş ve azami sürai de 5,5 metreye kadar çıkmiştir. M. Karahanın Beyanatı (Başı 1 inci sahifede) daha sağlam bir dostluk balde muhafazası ve inkişafı için olmasından dolayı bahtiyarım. kat'i bir zımandır. Bu dostluğun istik- hükümetimin beni intihap etmiş M. Karahan, bu sahada evvelki gayretlerinden ve takriben on- yedi senedir Türk Sovyet münasebatma hasrettiği dikkatten son- ra aralarında i; iyi ve aziz bir çok dostlarının da bulunduğu büyük Türk milleti icim kendi: duğu ümidin izhar etmiştir. - in-meçhul bir adam addedilememekte öl SİĞİL inim İİİ iki | Fevzi Paşalarla Tevfik Rüştü Bey | © dereceye getirmeliyiz ki, her hu- ! meyişimdendir. Yarın yolculuğu- Maküda Akşam yemeği (Başı 1 inci sabifede) Beğuş olarak geldim. Bundan çok mesrurum. Türkiyede gördüğüm yarsınız. Zira, ai böyük mün- ciniz Gazi olduğu halde İsmet ve ve diğer rical ve kumandanlara maliksiniz. Bütün dünya irtibat ve muvesalelerle münasebatı siyasi- ye, iktisadiye ve içtimaiyerile ta- iki millet şimdiye kadar iribirimizi tanimamışlık. Bundan sonra temas ve münasebetlerimizi susta birbirimizi / temamlıyalım. Sizleri Tebrize kadar da gö mek ve hiç olamazsa İranın bir kısmın göstermek isterdim. Bu suretle yolu uzatmak iste- yişim sizlerden hiç ayrılmak iste- muz olmasaydı sabaha kadar si: leri bırakmıyacak idim. Türkiye- de gezişim esnasında beni, Gazi ile yanyana gören kadın. erkek bir çok insanların heyecanlarından gözyaşları döktüklerini gördüm. Bana karşı olan muhabbete de. lâlet eden bu tezahürden bilhas- sa memnunum. Şah Hazretlerinin Tahrana dönerken MAKÜ, 9. A.A. — İran Şehinşahi Pehlevi Hazretleri dün sabah © sekizde Maküdan hareket etmislerdir. Âlâ Haz- reti Humayun Maküdan £ ayrılırlarken İran kıtaatı tarafından selimlanmış ve Makü halkı büyük o hükümdarlarına karşı sonsuz bağlılıklarının parlak misin 4 olan tezahüratta bulunmuştur. Şe. hinşah Hazretleri Makü'dan ayrılmak üzre ikamet ettikleri Bağçecik köşkün- den çıkarak resmi tazimi ifa etmekte olan İran kıtaatını teftiş buyurmuşlar ve mütcakiben müsaade almak (üzre başta Ali Sait Paşa olduğu halde yer almış olan heyetimizi selâmlamış ve bü- tün beyet azalarmın birer birer ellerini karak vedalaşmışlardır. Ali Sait Paşa Şehinşah Hazretlerinden müsaade alır | ken Alâ Hazreti Humayundan ve Ma- düğü samimi hüsnükabul ve rattan son derece minnettar olduğunu söylemiş ve arzrveda eylemiştir. l Şehinsah Hazretleri de Büyük Gaziye hürmet ve selâmlarının iblâğını beyan ve Türkiyede hakkında gösterilen mu- Kabbet, samimiyet ve 5 misafirperver. Jikten mahzuziyetlerini teyiden ifade | buyurmuşlardır. Âlâ Hazreti Humayun | harşket buyurduktan sonra Ali Sait Pa- şa ile buraya gelmiş olan zevatın Şe- şahın maiyet ve refeksilerinde bu- İnan bariciye nazırı ve cenerallar “ile ayrılışları çok'samimi * olmuştur. Bun- dan sonra Ali Sait Paşa gerbi Azerbay- | can kuvvetleri kumandanı - Şah Bahti ye diğer cenerallar olduğu halde rasimci ibtiramı ifa eden İran kıtaatım: selâm- lamış ve kıtaat Zindebad diye Ve ta bulunmuştur. Bu merasimi heyetimiz Maküdan ayrılmış ve iile, ker Şah Bahti beyete hududa kadar re» fakat etmiş ve sın üzerinde heyetimiz selâmlammışlır. Hey'et geliyor ERZURUM, 9.A.A. — İran Şehin- şahı Hazretlerile Maküya giden heye timiz dün akşam saat 20,20 de buraya gelmiştir. İranın Ankara büyük elçisi Sadık Han ile sefaret başkâtibi Asaf Han da heyetimzle beraberdir. Ali Sait Paşa bugün Erzincana ve heyetin diğer azası da Trabzona hareket edecektir. Teati edilen telgraflâr AKARA, S.A.A. — İran KARA ar vi Hazretlerinin içpraklarımızı / terke- derken Reisicümhur Hazretlerine gön- derdikleri tel yazısı tercümesi bervechi ütidir : Bayazit 6-7-934. Yalovada Munzzam Türkiye Cümhuri- yeti Reisi Muhteremi Azametlu Mustafa Kemal Hazretlerine Bu mevkide Türkiyeye veda ediyo- yum, fırsatı ganimet bildim. O büyük biraderimin muhabbet ve samimi ihsa- satı benim kalbimde unutulmıyacak har tiralar icat edecektir .Bir defa daha te- şekkürlerimi arz ile nihayetsiz hürmet- lerini takdim ediyorum. Orada > eonasnda İran ve Ti gö: Zaman, bu rabıtaların mesut ez gösterecektir. kardeşime selimet, uzun ömür- — ve Türk milletine saadetler dilerim. Riza Şah Pehlevi Reisicümhur Hazretleri Müşarünileyh Hazretlerine şu cevabi tel yazısını gön- dermişlerdir : Büyük İran devletinin Muhterem ve Büyük insahı Âlâ Hazreti Humayun Riza Şeh Pehlevi Haz- retleri : Tahran Türkiyeden kardeş memleket topra- ğına avdet ederken göndermek lütfi da bulunduğunuz yürekten gelme yük- sek hisleri; dolu telgrafnamci huma - yunlalarını sevinçle aldır. Zat: Şehinşahileriyle birlikte geçirdi- ğim günler ve kudret ve fazi ize bir kere daha şahit olduğum muhavereler batıramda silinmez surette menkuş ka- lacaktır. Milletlerimizin birbirine kar- 4 pek tabi olan kuvvetli rabıtaları 2i- iyle (tebarüz etmiş een Bu kardeşlik issiyatını Türk milleti namına ve ken- Ecnebi takımlar Seli Orta Avrupa futboluna daha yakın olan Yugoslâvya tak Lik maççlarından &onr z alan bazı kulüplerimiz takımlar getirtiyor, maçlar tertip ediyor lar, Futbolün terakkisinde en mühim a- millerden biri ecnebi takımlarile temas olduğu için kulüplerimizin bu organi - #asyonlarını memnuniyetle telâliki et - memek kabil değildir. Ancak, bu mü - nasebetle, kaydetmek istediğimiz çok e- saslı bir nokta vardır: Ecnebi takımları getirmek için fedakârlık yapıldığına gö- re, bunlar arasindan en iyilerini, yani kendilerinden istifade © edebileceğimiz, bir şey öğrenebileceğimiz takımları ge-| tirimek lâzundır. H i sıksık orta Av- rapa futbolcülerile karşılaşa karşılaşa Tük futbolünü Balkan futbolünün recesinden üstün ve hattâ orta Avrupa da bahse değer bir hale getirmişlerdi. Ne çare ki bundan sonra temaslar sey- rekleşti veya kendilerinden birşey Öğ - renmiyeceğimiz ecnebi takımlarına inhi- sar etti. Bunun neticesi meydandadır: Futbolü müz gün geçtikçe eski kıymetinden düş- tü ve itiraf etmeli ki birçok maçların da hâkim olan oyun tarzı “arsa ful dür, Futbolümüzün ne kadar düşt en büyüle delil, beş altı sene evvel geh- vimize gelse torbasında beş altı golle av- det etmesi lâzmge'en tskunları yeneme- | yişimizdir. Vakıa biz, kendi kanaati - mizce, sporda galibiyet ve mağlübiyete fazla ehemmiyet verenlerden değiliz. Fa kat bir de güzel bir oyun tarzı vardır ki biz bunu gün geçtikçe kaybetmekteyiz. Fatbol tarzımızı yükseltmek için hem futbolücülerimize daha yüksek bir fut- bol tarzı göstermeliyiz. hem de futbol- cüyü yapan seyitcilerimize daha zevk - verici oyunlar seyrettirmeliyiz. Memnumiyetie kaydedelim ki, bu mü- him noktayı Fenerbahçe lâyıkile kavra- miş ve yirmi altmer yıldönümü bir Vi - yana talırmı maçile tesit eden bu kulü- bümüz bundan böyle de kuvvetli ecnebi takımları getirtmeyi vadetmâşti. Dünkü sayımızda da yazdığımız üzere, Fenerbahçe bu vaadini yerine getirmek için gelecek cuma Viyananın kuvvetli ta kımlarından “Viner Atletik Klüp, ü da- vet etmiş ve her hususta mutabık ka - lanemıştar. Fenerbahçenin bu Viner Atletik Klüp ile karşılaşmıya ciddi bir maçla hazır - lanmak filerile bu cuma için Bulgar Slav- yasını getirilmesi mubtemel olduğunu da dünkü sayımızda yüzmek. Halbuki 56- mize göre, Slavyayı yetirimekden le Ül ve tan'dan “Yug , talamını getirt- meğe karar vermiş Bu hususta kendisile görüştüğümüz Fenerbahçe idare heyetinden bir zat bi- ze şunları söyledi: — En iyi ecnebi takımları memle - kelimize getirtmek husunda verdiği - Yeni Maarif vekili (Başı 1 inci sahifede) ni ile haberimiz teeyyüt etmiş ol- du. Bu münasebetle bir refikimizin hâdiseleri takiptan âciz bulunan istihbarat teşkilâtının birçok defa lar olduğu gibi bu defa da Maarif Vekilinin istifası hakkında verdi - #imiz haberi tekzip etmekle gös - terdiği gaflet eserini tebarüz et- tirmeği mavafık ve lüzumlu gör - dük. ANKARA, 9 (A.4.) — Maarif Vekili Hikmet Bey tarihi tetebbü- lerle meşgul olmak üzere istifa et miş ve yerine Aydın mebusu Zey- nelâbidin Bey tayin edilmiştir. Ta yin tasdiki âliye iktiran etmiş, ye- ni vekil vazifesine başlamıştır. Vekâlette değişiklik olacak mı? Maarif Vekâleti orta tedrisat umumi müdürü Hasan Âli Bey dün akşam süratle Ankaraya gitmiştir. Şehrimizde bulunan vekâlet umu mi müfettişleri de bugünlerde An karaya gideceklerdir. Bazı şayialara göre, Maarif er. kânı arasında"bazı mühim değişik likler olacaktır. Parlamentolar Birliği konferansı (Başı 1 inci sahifede)) Manacak otuzuncu beynelmilel Parlâmem- tolar konferansı hakkında Anadolu A - Jansına şu beyanatta bulunmuştur: memleketimizde 24 eylül. de toplanacak olan Parlâmentolar konfe- ransına beynelmilel / birliğe dahil kırk grupla henüz birliğe dahil bulunmıyan 23 parlâmento heyeti davet ettik. Bü - tün ba gruplardan memleketimize mem- nuniyetle geleceklerine dair peyderpey cevaplar almaktayız. Ezcümle evvelki sene birlikten ayrıl- mış olan İtalyanlar ve o şimdiye karlar konferansa hiç istirak etmemiş olan İ- ranlılar geleceklerini bildirmişlerdi. Amerika, İsveç, Yugoslavya, Mu caz, İspanyol gruplarından geleceklerine dair malümat aldık. Kıymetli misafirle. rimiz için devlet demir ve deniz yolla - İ rında yüzde 50 tenzilât yapılmıştır. Gene | grupumuzun ricası üzerine Frans. taya, Romanya deniz ve de - ımı tercih edildi miz karar ve hazmladığımız — progrant mucibince gelecek cuma Viyananın ( A, C.) takımı gelirtiyoruz. Muhabe « ramiz muvaffakiyetle neticelendi. Fa < kat bu mühim takımla © karşılaşmadan evvel, daha hafif bir takımla karşılaşmak ve o maça ciddi bir maçla hazmlanmak Birinde idik. Bunun için Bulgar Slav - yasile muhaberede iken Sırplarm “Yu - goslav,, takımının bu cuma © şehrimize gelmek teklifile karşılaştık. Yugoslav futbolü, orta Avrupa futbolüne daha ya" muhaberemizi hemen durdurarak Yu © goslav takımının teklifini tercih ettik ve mutabık kaldık. Bu suretle kuvvetli Viyana takımına karşı daba hs ie takımla hazırlana İm derken, bir hafta evvel o Viyana tar lav, takımile karşılaşmak fırsat çıka, Gerek © Yugoslav ve gerek W. A. C da daha fazla malümat vereceğiz. Sadun GALİP Solyada müsabakalar SOFYA, 9 (A, A.) — Yunak stadyo* munda, prens Kiril, Sofya Belediye Re isi ve on binlerce seyirci huzurunda ilk Dekalton müsal ma başlanmıştır. Bu müsabakalara Arnavutluk, Yuna» İ mistan, Romanya, Yugoslavya ve Bulga* ristan iştirak etmektedir. Müsabekalar- dan evvel merasim yapılmış, iştirak ade milleğerin milli marşları çalınmış ve ai" İeteri yemin etmişlerdir. | Müsabakaların neticeleri şunlardır: Düz 100 metre koşu: Birinci Burato- viç (Yegoslav) İkinci Doiçef (Bulgar) üçüncü Travlos (Yunan). Uzum ai Birinci Burateviç (Yur goslav). İkinci Travlos (Yunan), üçün cü Doiçef (Bulgar). Sıklet atma: Birinci Doiçef (Bulgar). İkinci Saklany (Romen), üçüncü Travs los (Yunan). Yüksek atlama: Birinci Buratoviç (Yu goslav). Berabere olarak ikinci Travosl Deiçef (Bulgar). 400 metre koşu: Birinci Doiçef (Buk- gar), ikinci Gogo (Arnavut), üçüncü Buratoviç (Yugoslav), Birinci günün umumi neticesi: gar), Travlos (Yunan), o Müsabakalar bittikten sonra atletler | bir fener alay! tertip etmişlerdir. Müsabakalara bugün devam edilmek” tedir. Cuma maçları 13-7-1934 cuma günü icra edilecek mımtaka resmi müsal ları: Taksim stadyulunda 3 Beşiktaş - Galatasaray Şi ant 17 hakem Şazi B. Dahiliye vekilinin Tetkikleri (Başı 1 inci sahifede) meğe alışkın olan yüze yakın Musevi # ilesinin bir iki gün zarfında şehri ter ketmelerini mucip — olmuştur. Bunu. Trakya'dan vokubulmuş umumi bir Mu sevi muhacereli suretinde tefsire uğra “ şanlar, huzur ve sükün içinde dükkânlar rını işleten Musevilerin elyevm Edirne" de çalışmakta bulunduklerin görmekle vaziyeti kavramış olacaklardır. Nitekim, şu dakikaya kadar Edirne de berbangi bir ferdin o Dahiliye Vekili Beye müracaatte veya şikâyette bulum duğunu işitmedim. Sebepsiz bir cereyana kapılarak İstan” bulu nakleden, ederken de mağazasında, mevcut emtiasını beraberinde gi ortahalli Musevi bakkalları tekrar neye dönmüşler ve işlerine başlamışlar” dır. Kendileri, nasıl bir cereyana kapı dıklarınmn farma bile varamadıkların! itiraf etmekte, hiçbir fertten müste'ci b Tunmadıklarını Hisanı şükranla söyle tedirler. Mehmet BEHÇET Vekil Bey Keşanda KEŞAN, 9 (Hususi muhabirimizden)” Dahiliye Vekili Beyefendi ast on dörtte er geldiler. e Kasabanın karşılandılar. Vekil Bey burada iki 398 kadar tetlokat ile meşgul olduktan ses” ra Geliboluya hareket ettiler. Bir mecmua kapatılacak ANKARA 9 (Milliyet) — Milli loklâp mecmuasının seddedilme" si lera Vekilleri heyetince karar © laşmış ve kararname âli tazdiksi arzedilmiştir. Cevat Rifat Bey hakkında takibat İSTANBUL, S.AA — Çıkardığ mill inkilip mecmuasmdaki ei memleketteki anasır arasında nifak. te” bit eder mahiyette görülen Cevat Rifat Ecyin hakında takibat icrası için vilâyet malıamı tarafından müddei umumüliğ? çi! müracaat edilmiştir. ————— ğımıza göre, bazı memleketlerin Ayâ? ve Mebusan teisleri de geleceklerdir. Konferans hazı il bmlkMe a tek temmim malümatı vakti gelince ayrı kın olduğu için, Bulgar Slavyasile olan © kımma yalrın bir kuvvette olan “Yugos takımları hakkında önümüzdeki sayılar” İ OYünan), ve Kalot (Yugosalv), üçüncü. Buratoviç (Yugoslav), Doiçef (Bul “Tiğ methalinde halk tarafından tezahüratif | a b A riyali see REİS