(Başı 1 inci sahifede) uazzam bir gençlik kafile- bir intizam içerisinde ge- çit resmine iştirâk ettiler. Talebe ler tribünlerin önünden © geçtikçe büyük bir alkış tufanı kopuyordu. Saat tam on buçukta bütün talebe sahada dizilm'ş vaziyetteydiler. Bu sırada stadyumu çmlatan bir kat!,, sesi harekât başlamak üze- re bulunduğunu £ haber verdi. Ve bandonun çaldığı | İstiklâl marşı ayakta dinledildikten sonra, onur- cu yıldönümü marşı bütün talebe- lerin ve | seyircilerin de iştirâkile söylendi. Marşın hep bir ağızdan söylenilmesi cidden çok heybet oldu. i Beden hareketlerine, Galatasa- ray Lisesi Beden Terbiyesi Mualli- wi Vildan Aşir Beyin kısa bir hte- em Vildan Bey dedi l iz — Demokrat Türk Cümburiye- tinin kalpleri ümitle dolu çocukla- rı, yedinci idman şenliklerini kut. Julamakla bahtiyardırlar. Karşınız. daki gençlik millette aranan bera- Berliğin, vahdetin bir timsalidir. Bu gençlerin bedeni hareketlerin- 'de temine çalıştığımız ahengi onla- rın kalplerinde ve fikirlerinde gör. mek en büyük emelimizdir. Burada biribirinden üstün ne bi: talebe ve ne de bir mektep vardır. Her genç kendini vazifesini elin. den geldiği kadar kusursuz yapımız ğı gaye edinmiştir. Bu gençleri ha- zırlıyan meslektaşların da bir dü. | şünceleri var: “Birimiz hepimiz i- çin, hepimiz birimiz için!,, Bundan sonra, Kız Muallim mek- tabi Beden Terbiyesi Muallimi Me. sadet hanım © hazırlanan kürsüye çıkarak yalnız kız manda etmeğe başladı. İdman ha- rekâtı on dakika kadar sürdü. Da- ha sonra; erkek talebeler sahaya | geldiler ve Kadıköy Lisesi Beden | Terbiyesi Muallimi (o Recai Beyin | | Ölünün ceplerini aradı; bir pipo, müteaddit evrak, eski bir cep def- teri vemeşin bir mahfaza içinde de bir hüviyet | cüzdanı buldu ve bunları alelâcele ceplerine yerleş- tirdi. Ölünün çehresine ( iğilerek baktı.Fakat bu çehre de kendi sima «r gibi kömür tozu ile karartılmış- | U. Bu şerait dahilinde (o insanen yakın bir arkadaşı bile tanıyamaz- dı. Ölünün iç ceplerinden birisin- den bir sigara paketi çıkmıştı. (Ak fons) bu paketin iyicins pürosi- garasını ihtiva ettiğini görünce ken di kendine: — Rençberler, dedi, böyle paha h püro içmek itiyadında değiller- dir.Herhalde bu adam tepdili kıya- fet etmiş... İ Alfons ölünün üzerini, cesetin üstündeki palto ile iyice ördü ve avdet yo'unu tuttu. Orman kenarın daki oduncu kulübesinin hizasına geldiği zaman ( Alsaslı üç Alman jandarmasının geç p gitmesini bek- “İdman şenlikleri Dünkü idmön şenliklerinden iki intiba | hitabeyi söyledi: | bir Türk geneliği vardır. Millete Milliyet'in tefrikası: 19 Tanıdığım Casuslar (Meli. Knokaeri'in hatıraları ) Tercüme eden: AHMET CEMALEDDİN | kumandasile harekâta başladılar. Bu seneki şenlikler için tesbit edi- len hareketler eski yıllara nisbeten çok az olmakla beraber, iyi kavra- nıldığı göze çarpıyordu. Muhtelif şekillerde yapılan harekât, seyirci- lerin alıkışları arasında bitti. Selim Sırrı Beyin Bu sırada, merasimini gi- cmdanberi yapılan Bğiriklara nezaret eden umumi müfettiş Se- lim Sırrı Bey, mekteplerin beden terbiyesi muallimlerini çağırarak | kendilerine ayrı ayrı teşekkür et- | ti. Ve hazırlanan kürsüye çıkarak idman şenliğini nihayetlendiren şu “ — Yavrularımız, kardeşleriniz vücutlarını işleterek bir takım ha- rekiler yaptılar. Bu yaptıkları mü- mariselerin ifade ettiği mânâ şu. | dur: | “Fert yok, cemiyet var! Fertle- | .in feragati (o cemiyetin kuvvetini emin eder.,, Ve bu (gördüğünüz Türk evlâtları kendilerini yarının ınücadelesine hazırlıyorlar. Bu ha- reketlerde aranan vahdet millette arzu edilen vahdettir. İşte gene bu | düşünce iledir ki mektep isimler'ni | ortadan kaldırdık. Karşınızda fi- lân veya fa'an mektep yok. Yalnız bu vahdet ve birlik bulundukça biç ! süphe yok dünyanın en böyük mil. tleri sırasında olacağız. Burada bana ait olan şeref, güzide gençle- rin başına geçmektir. Mesai onla- rmdır.,, Selim Sırrı Beyin alkış'anan hi- tabesinden sonra, talebeler toplu bir halde mekteplerine döndüler Yedinci idman şenl ği de muvaffa- kıyetle bitmiş oldu. Dünkü merasi- me 1800 ü erkek, 1300züdekız olmak üzere (3100 talebe iştirâk | . Şenlik münasebetile Ka. iy Halk Fırkası teşkilâtı tara- da güzel bir çelenk gönde- ledi. Delikanlı kendisinden bir kaç metre öte“. konuşup © gülüşerek devriye gezen Alman jandarmala- rma kamasile hücum etmemek için kendisini güç zaptediyordu. Anla- #ılan kendis'ni kan tutmuştu. Hal- buki o, biraz evvel Holanda top- raklarından kendisine tevdi edilen paketi yerine teslim etmek mecbu- riyetinde idi. Binaenaleyh sağ ve salim avdet etmesi icap ediyordu. Bilhassa ihtiyar (Verhagen)in: — Gidenlerden onda dokuzu av- det yolunda vuruldular. Sözleri bir türlü zihninden çıkmıyordu. | Nibayet kanala vardı; kanalı geç- tv. Bir müddet sonra (Alfons) ih- tiyar kâtibiadlin penceresine üç a- vuç toprak atarak parola veriyor, parola cevabı olarak beyaz ışığı görüyor ve deli g'bi eve doğru kosu yordu. Eşiği geçtikten sonra deli- kanlı, bütün kuvvetini birden kaş- İsunun sana'yi müdafaaya mukte- CUMARTESİ! 45 Yunanistanda Yunan meb'usları için ver- diğimiz karar umumi bir memnuniyet uyandırdı ATİNA, 25. A.A. — AtinaA- jansı bildiriyor : Gazeteler, Türk (o şimendiferle- rinde Yunan parlâmento azasının meccanen seyahati hakkındaki teklif münasebetiyle Türkiye (Büyük Millet Meclisinde Yunanistan hak- kında yapılan tezahüratı müttefi- kan kaydetmektedirler. Vradini gazetesi, bu tezabüratın Yunanistan efkârramumiyesini pek ziyade mütehasşis ettiğini yazdıktan sonra Sırrı Beyin Türk- Yunan dostluğu Ohakkındaki be- yanatmı tetkik ederek diyor ki: “İki milletin başardıkları kar- deşlik eserinden duydukları #u- rur temamen yerindedir, zira, bu kardeşlik eseri o medeniyete ha- dim olacak tarihi bir hadisedir.” Atinayki Nea güzetesi: “Bu tek- bf Türkiye Büyük Millet Meclisi- ne, Türk - Yunan dostluğuna at fettiği ehemmiyeti göstermeğe ve- sile olmuştur. Türk parlâmentosu- nun tezahüratı iki milleti bağlı yan kuvvetli rabıtalara bir yenisi- ni ilâve etmektedir.” diyor. Arabistanda Sulhe Yemen Veli- ahti mâni oluyor Yemen dağları İbnissuut ordusuna mezar olacakmış! KAHİRE, 25. AA. — Reuter ajansı bildiriyor : Arabistanda geleni'son baber- ler İbnissuut Arabistanı ile Ye- men arasındaki vaziyetin gayet gergin olduğunu bildiriyor. Söy- lendiğine nazaran, henüz sulh muahedesi imza etmiş olan bu iki bükümet muhasamata * tekrar ha- zırlanmaktadırlar. İbnissuüt, ken- disi İmam hakkında tekrar af mü- samaha gösterdiği halde İmamın vakit kazanmak istediğini söyle- miştir. Umumi kanaate, » göre sul. he velihat Seyfülislim:mâni'olmak tadır. Mümaileyhin Yemen ordu- dir olduğunu ve İlbissüğt ördula- rmın kat'iyen oraya giremiyeceği- söyliyerek Oİmamı teşci ettiği bildirilmektedir. Seyfülislâm “ Yemen dağları İbnissuüt ordu. larına mezar olacaktır” demiştir. Avusturya ve Habsburglar BERLİN, 25 A:A. -- Wacht Ausgabe gazetesi; Arşiduk Fu g£cne'in Viyanaya müvasalâtı mü- nasebe'iyle yazdığı bir makalede bunun Arşiduk Oto'nun avdeti i- çin bir hazırlık teşkil ettiğini “söy. ledikten sonra diyorki: | “ Hadisenin ne vakit vuku bula- | cağı meçhuldür. Fakat başvekil Dolfuss çıkmazdan “kurtulmak i- çin artık Habisburg hahodanınn aidetimden bâşlin çarl görmemek tedir. Silâhlara ambargo! VAŞINC “ON, 25. A.A. — 'Âyan dün meclis tarafından kabul e dilmiş olan ve Paraguay ile Bolivi- yaya silâh ve mühimmat gönderik | mesine mâni olan kanun lâyiha- sını tasvip etmiştir. İ Konferans henüz emniyet MAYIS 1934 Silâhsızlanma | Lay hissini vermemiş LONDRA, 25. ALA. — Bir ziya- fet esnasında nutuk söyleyen ha- va nazırı Lord Londonderri de- | miştir ki : Silâhları birakma (konferansı emniyet hissini henüz vermemek- tedir. Halbuki emniyet hissi olma- dan hiçbir muahede yapılamaz. Sulhun idamesi için bütün dünya- nın istemiş olduğu şekil ne olursa olsun, hava kuvvetlerimizin emni- yelimizi temin ve mesuliyetleri- miz altında olan işleri makul bir şekilde yapabilmemiz için adeti tibariyle kâfi miktarda olmasına karar vermişizdir. Hava harbini bertaraf edile- miyeceği kanaatine istinat ettiği- taktirde, hiç bir anlaşmanm tat bikat bakımından yaşayamayaca- ani. EN ONDRA, 25. A.A. — Silâhları j bırakma konferansı reisi M. Hen- derson bugün Cenevreye hareket edecektir. Orada pazartesi günü büro içtimamda salı günü umu mi komisyon içtimamda buluna- Londrada Grevci işçiler gene bir hâdise çıkardılar LONDRA, 25. A. A, — Grevci nhtım işçilerinden mürekkep bir kalabalık nakliyat ve işçiler mum birliği kâtibi M. Ernest Becimin otomobilini devirmeğe kalkmıştır. Grevciler hain casus di- ye haykırarak hücum etmişlerdir. Hadise Bermondsey de grevcilerin yaptığı bir içtima sonunda çıkmış- tr. İki bin grevci pazartesi günü tekrar işlerine başlayacaklardır. M. Maksimos Cenevreye gitti ATİNA, 25 (Milliyet) — Ha- riciye nazırı Mösyö & Maksimos bugün saat 10 da Venezya tariki- le Cenevreye hareket etmiştir. Orada silâhsızlanma konferan- $ı münasebetile toplanacak olan Türkiye Hariciye vekili | Tevfik Rüştü Bey, Romanya hariciye na- zırı Mösyö Titülesko ve Yugoslav ya hariciye nazırı Mösyö Yevtiçle de görüşecektir. Cenevrede cereyan edecek mü- zakerelerden sonra vaziyet kat'i surette tasrih edileceği ka dair herbir müşkül leceği muhakkak addedilebili | Mösyö Maksimos Yunanistanın | misakla deruhde eylediği ve zaten misakı imza eden Balkan devletle- rince de malüm olan tekâlifini şi- fahen de anlatmağı fırsat bulmuş | olacaktır. ösyö Maksimosun refakatinde | hi ye nezareti siyasi işler mü- dürü Mösyö Roseti ve hususi ka- lem müdürü Mösyö Pipineli bu - Tunacaklardır. Sanayii himaye i LONDRA, 25. A.A. — Sanayi himayesi beynelmilel konferansın- da iyi neticeler alınmağa başlan. | mıştır. Röyter ajansına göre, ge- | lecek hafta sonunda umumi bir iç- tima yapılarak fabrika o markala- Harici borçlar için 6 aylık moratoryum ilân edilecek Almanyada : ğ LONDRA, 25. A.A. — Deyli He- rald gazetesi Almanyanın yekın- da, Daves ve Yung istikrazların- dan yapmış oldukları harici borç- ların heyeti umumiyesi üzerinde 7.1 tarihinden itibaren altı aylık bir moratoryum ilân edeceğini se- lâhiyettar bir membadan* öğren- mişlir, Almanyanın niyeti, moratoryum devam ettiği müdette, borçlu oldu- ğu muhtelif devletler mümessilie- ri ile ayrı ayrı müzakerelere gire. rek, borçlarının faizlerinden bir mıktarmı ödemek (mukabilinde daha fazla miktarda Alman malla- rı mübayaa etmeleri ve yahul se- nayij için elzem iptidai ham mad. deler mübayaa edebilmesi için Al manyaya yeni krediler vermeleri şartlarını ihtiva eden tiâri müka- veleler yapmaktadır. Deyli He rald'a göre bü tarzda anlaşmalar yapmıyacak olan o memleketler, moratoryum'un gayri muayyen bir müddet iç'n temdidine intizar edebilirler. > Bir doktorun muvaffakıyeti MOSKOVA, 25. A.A. —Le ningrad Tromatoloji ensülüzü a- sisşanı Marşauski, uyku hastalığı netice:inde el ve ayak uçlarında mütemadi ihtilâçlardan muztarip bir hasta üzerinde çok müşkül bir ameliyat yapmıştır. Operatör a- mudu fikari derinliğindeki sinir damarlarmı kesmiştir. Arelyat- tan sonra ihtilâç durmuştur. Dok- torluk şimdiye kadar bu kabil ara zın tedavisinden âciz idi. Amerikalı haydutlar ne katli hâdisesi haydut Dillingere atfedilen en son cinayettir. Polis- lerin cesetleri otomobillerinde, bo- yunları kurşunlarla delikdeşik ©- larak bulunmuştur. Beş hükümet valisi haydut Dil- linger'in tevkifi için beş bin dolar mükâfat vaat etmişlerdir. Avusturyada tahliye edilen sosyalistler VİYANA, 25.A.A. — Tahliye edilen sosyalistler arasında bel diye sabık itfaiye şefi Vagner'de bulunmaktadır. Buna mukabil be- lediyeler maliye mazbata muhar- riri Danneberg henüz ihtiyaten raevkuf tutulmaktadır. | Zilede pancar zeriyatı ZİLE, 25. A.A. — Turhal'da ya-| gılmakta olan şeker fabrikası için | burada bu sene ilk defa olarak 4100 dönüm pancar ekilmiştir. Mah.ul vaziyeti eyidir. Gelecek sene bu mıktarın iki misli artaca. & tahmin olunmaktadır. İran - İrak arasında gerginlik TAHRAN, 25 (A.A.) — Kali nin petrol arazisine ve Şattülâh- sam üzerinde seyrisefaine dair İ- zakla İran arasında çıkan ihtilâf üzerine İrak hükümeti | ihtilâfn halli için Tahrana bir heyet gön- dermeyi teklif etmişti. İran hükümeti bu teklifi i i şiddeti Alsaslı'g bi kuvvet- bir adamı da yenmiş, yere . Biraz sonra ihtiyar (Verhagen) ile Alsaslı karşı karşıya bu'unuyor- lardı. Del kanlı âni surette bayıl- dıklan sonra kendine gelmekte ge- cikmemişti. (Verhagen) karşısında bir koltuğa yaslanarak yavaş, ya- vaş kendini toplamaya çalışan (Al- fons)a sükünetle anlatıyordu: Getirdiğiniz eşya meyanında bir de sigara kutusu var. Bu kutu- nun üzerinde Fe'emenkte kâi (Flushing) kasabasının ismi ma bu. Demek ki bu kutu sigara ora- dun satın alınmış, Cep defterinde gok Faydalı notlara ve malümata te | üf ettim, Ayni zamanda öldür- düğünüz a in üzerinde bulduğu nuz hüviyet cüzdanı da çok işimize yarayacak. Bu hüviyet cüzdanına nazaran öbür dünyaya gönderdiği- niz bu adam kimmiş biliyor musun evlâdım? Alman istihbarat memu- ru (Jorj Prassek) in ta kendisi. E- vet delikanlı; sen b'r taşla iki kuş | vurmuş oldun: Hem haberleri dost. | larımıza ulaştırıp oradan bize ha- ber getirdin; hem'de Alman casusu | (Prassek) efendinin bu . dünya ile | ». betmiş gibi yüzü koyun yere düştü ve kendinden geçerek bayıldı. He- olan alâkasını kestin. Doğrusu teb- rike lâyrksın evlâdım. Bu adam me- ğerse muvaffaz — zabit imiş, mülâ, gım rütbes'ni haiz bulunuyormuğ. Meşin mahfazada bir ikinci hüvi- yet avrakası daha var ki o da Bel gikalı rençber (Vandenbele) ismi- n harrer.. Demek oluyor ki he- rif iki hüviyet varakası taşıyordu ve Felemenk toprağında da hiç ol. mazsa bir gün bir gece kalmı (Alfons) başından geçenleri rer birer ihtiyar kâtibiadle anlat- w. (Verhagen) bir müddet düşün- dükten sonra dedi ki: — Sizden mektup paketini alan memurun Holanda toprağına bir sraı haber verdi : ei Bu düşman memuru (Prassek)ten başak kimse olmasa gerek. Orada temas ettiği ve ( Belç'kayı çok iyi tanıdığını pek haklı olarak tahmin ettikleri adama © gelince bu adam (Flushing)e yerleşmiş bir Belçikalı | vardır; mutlaka odur. Bu adam o- kasabada bir otelde kapıcılık eder karısı Felemenklidir ve bir tütüncü dükkânmda hizmet eder. (Pras- sek) Felemenk toprağına geçmis (Flushing)te bu Belçikalı ile tema- sa gelmiş, herifi para ile kandıra- rak kendisinden malümat toplamış. | yapıp yapmalı 'iı karı kocayı bura- ya çelbetmeliyim, hem de çabucak , vakit geçirmeden celbetmeliyim Çünkü bu karı koca pek çok sırra vâkıf bulunuyor olmalılar ki (Pras- sek)e yolu göstererek memurları- mızın dikenli tellere ye ve karşı taraftan gelen dostmemur- larla temas ettikleri noktayı bildir. miş. Kifons ta ihtiyarın bu kuvvetli mantıki muhakemesini tasvip etti, Memleketini (Prassek) gibi bir Al. man memuruna satan bu hain Selçi kalı (Prassek)in ortadan kayboldu ğunu görünce bir düşman casusu ile de temasa gelebilirdi. İhtiyar (Verhagen) © gözleri yarı kapalı kendi kendine (o konuşuyor gibi mütaleatma şöyle devam edi- yordu: — Kırk sekiz sat zarfında bu ka- rı kocayı ele geçirmeiin çaresine bakmalıyım. Ne yazık ki delikanlı bu işin neticesini gözlerinle gör- mek için burada bulunamıyacak- sm... (AMons) © kendinden emin bir tavırla başını sallıyarak cevap ver- di: — Ben pazartesi günü (Rouwlers) e dönmek mecburiyet'ndeyim. Pa- Vak'anın tarzı cereyanı bunu göste | riyor. Demek ki bu Belçikalı vata- | nma ihanet ed Yor. Şimdi ben ne | basında yaralı yatan o arkadaşımı zartesinden evvel de (Ghent) kasa | Eyüpte yangın Mevlevi tekkesi denilen bina kâmilen yandı Dün saat 18,41 de Eyüpte Ba hariye caddesinde Mevlevi tekke sinden Şangın çıkmış, mezkür bi- na kâmilen yandıktan sonra sön dürülmüştür. Bina ahşaptır ve yirmi beş oda lıdır. Ateşin bu odalardan birin de oturan Bahaettin efendinin © dasındaki mangaldan sıçrayan ke vılcımdar, çıktığı anlaşılmıştır. Pe az eşya kurtarılabilmiştir. Eti medeniyeti Amerikalılar Suriyede de hafriyat yaptırdılar Şikago Üniversitesi, Şark Ensti- tüsü narama Anadoluda Eti mede niyetini meydana — çıkarmak için hafriyatta bulunmakta olan Profe sör Vonder Östen'in idaresi altın” daki heyet mesaisini | bitirmiştir. Şikago Ün;versitesi Şark Enstitüsü Vonder Osten'in yaptığı hafriyatı ikmal için bu (defa Suriyeye Dr. Calvin Wells Mac Ewan'ın idaresi altında bir heyet göndermiştir. Bu heyet bu senelik mesa'sini bitirdi ten sonra Suriyeden şehrimize gek miş ve buradan Amerikaya harekel etmiştir. Dr. Mac Ewvan'ın verdiği izaha" ta göre Profesör Vonder Osten A- nadoluda yaptığı bafriyatta Etile- re ait 450 şeh'r harabesi meydana çıkarmıştır. Bu harabelere Höyük ismi verilmektedir. Bunların en - müh'mmi Alişardaki harabelerdir. Burada Miladı İsadan 10 bin sene evveline ait 23 muhtelif meden'yet bulunmuştur. o Bu meyanda ta$, bronz ve bakır devirlerine ait bir- çok eserler elde edilmiş ki bu eser- lerden sonra Anadoluda uzun za manlar yaşamış olan Etiler ait eserler keşfedilmiştir. Dr. Mac Ewan diyor ki: — Anadoluda yapılan hafriyat ikmal için © Antakyada hafriyata başladık, 10 metre (o derinliğinde yaptığımız hafriyatta bu hava'ide Milâdı İsadan evvel sekizinci asra ait bazı medeniyetler yaşamış ol- duğunu anladık. Bulduğumuz me- İ deniyetler hakkında henüz tarihi bir hüküm verememiş isek te b da biri yeni Eti, diğeri de eski Et- lere ait olmak üzere | iki muhtelif medeniyetin mevcut olduğunu it tidlâl ediyoruz. Buralarda bulduğumuz kap'ar, vazolar, bu medeniyetin Hristiyan lıktan evvel 7 veya 8nci asra ait ok İ duğunu gösteriyor. Aldığımız tahsisat bittiğinden simdilik Amerikaya © dönüyoruz. Dört ay sonra tekrar hafriyata bas” lamak üzere Suriyeye gideceğiz. İzzettin ve Cemil Cahit Paşalar ANTALYA, 25 (H.M.) — İzzet tin ve Cemil paşalar bu sabah seki£ denizyolu ile Antalyaya geldiler. Asker, mektepliler, esnaf teşekkülleri ve halk tarafından te* zahüratla karşılanmışlardı.. 60 kilo kokain BUENOS-AYRES, 25. A.A. — Polis büyük bir pi ei meydana çıkarmış ve il © kain yakalamıştır. Şebekenin asri ir laboratuarı vardır. bulmalıyım. Bu arkadaşı görmedel avdet edecek olursam buraya »€ den dolayı geldiğimi bilâhare ii: edemiyecek vaziyete düşerim. E“ velâ müsaadeniz'e | biraz uyuyuf ist rahat edeyim. Sonra yarın ak şam hizmetçi kadının — delâleti (Jan)ın evine gönderirsiniz. Ber de vaktinde (Roulers)e avdet ef miş olurum. Bu suretle (o kimse bif seyden şüphelerimiş olmaz. — Hakkınız var, Herhalde gü düz (Jan)ın ev'ne gitmeniz > olmaz. Çünkü yolda bir devriyeji| tesaditf edecek olursanız da niçin dolaşmakta olduğunu zah etmek müşkül olur. Şüphesi sizi yalnız gönderemem. Hizmet çi kadına icap eden emirleri ve” rim. Burada bulunarak Belçik3* hain ile Felemenkli karısına oy9” yacağım oyunu göremiyeceğini doğrusu acıyorum... İhtiyar (Ve” hagen) bu sözleri söyledikten 60" ra hizmetçi kadını çağırdı:. — Efendiyi yatalı odama gili rünüz, emrini verdi, yarın ak$9” da kendisini (Jan)ın evine götüreceksiniz. i Sonra (Alfons)a yaklaşıp elle” Bi sıkarak ilâve etti; (Bitmedi