Viyanadan kuvvetli bir takım geliyor Değişik bahisler - Fenerde spor günü- Viyanadan gelecek takım.. yor. Geçen sene Galatasaray klübü, oyundan evvel itiraz etmediği hal. de, sonra Beşiktaş oyuncularından İbrahimin Türk tabiiyetinde olma- dığı iddiasile futbol ve mntaka he yetlerini haftalarca uğraştırırken, bu refikimizin spor yazıcısı, er meydanile masa başı arasında, bu sefer gördüğü kadar mühim bir fark bulmamıştı. Yoksa filân veya | falan kulübe"göre mütalea edilme. si bu refikimizin spor sütunlarının bir “alâmeti farika” sı mıdır? Bu “alâmeti farika” o kadar e - saslı bir şekil aldı ki, bu refikimi- zin okuyucuları, *por sütununda üstüste iki gün, biribirini nakzet - miyen, birbirine aykırı düşmeyen yazılar görseler “acaba yanlış bir gazete mi aldık?,, diye birinci sa- hifeyi çevirerek başlığa bakacak - lar ve yanılmadıklarını anlayınca şaşıracaklardır. Çok uzağa gitmeğe hâcet yok: Daha son maçın ertesi günü Gala. tasarayın da Fenerbahçe oyuncu - Tarımdan bazılarına itirazmı, ken - di düşüncelerini karıştırarak kay - deden refikimiz, Galatasarayın bu itirazlarını er meydanından masa başma gidiş saymamıştı. Eğer maç beraberlikle bitmeyip te Fenerbah ge lehine neticelenseydi, Galatasa- rayın itirazlarının müdafaasını da, çok muhtemeldir ki,gene bu refiki- miz yapapcaktı. Hem, nizama uygun görülme - mak ayıp mıdır, mandar?. Farzedelim ki son maçta Fenerbahçenin karşısına s&- taş), Lütfi (G. 5.) — Hasan (L. 5.) Nihat (G.S.) Feyzi (Beşiktaş) — Kemal Faruki (G.S.), Hakkı (Be şiktaş), Pödifut (antrenör), Şeref (İ.S.) şeklinde “Oka bu Nizamsız hareketin ufağı, büyü. Zü, çoğu, âzı yoktur. i Üst tarafma işi er meydanm - dan gazete sütunlarma intikal et- tirmek derler. Artık plâk değiştiriniz Spor dedikodularmdan birisi vardır ki bazıları tarafından gra - mofon plâğı haline getirilmiştir. Epey eski, eskiliği ni bo - zuk, bozukluğu dolayısile de cığır cığır eden bu plâk ikide birde işle- tilir ve çaresiz dinlersiniz: “ Stadyum hissedarı Zeki Rıza profesyoneldir. Stadyom biscedat: Zeki Rıza profesyoneldir. Stad - yum hissedarı Zeki Rıza prosefyo neldir.,, Ve bu plâk bozuk olduğu için bir yeri takılır, daha mahdut bir te - kerrür başlar: “Profesyoneldir, profesyoneldir, profesyoneldir... Bu mesele bundan evvel birçok defalar bütün heyetlerde, wnumi merkezlerde, spor kongresindr gö- rüşüldü. Stadyum hissesinin Zeki Rıza Beye ait olmayıp Fenerbah - çe klübü namına Zeki Rıza Bey ta rafmdan idare edildiği resmen ta - hakkuk etti. Bu böyle olunca artık şu eski ve bozuk plâğı bize nediye dinletip dunuyorsunuz. Allah aşkına de - ğiştiriniz şu plâğı... Stadyum meselesi nedir Galatasarayın bir mektubunu o- kuduk: Bu mektubun bir yerinde: “Zeki Rıza Bey her ne kadar his- sesini Ateş Güneş klübüne satmak istemişse de bu satış kanunun bah şettiği hakka istinaden tarafımız - dan kabul edilmemiştir,, denilmek tedir, Bu hususta kendisile görüşlüğü- müz Zeki Rıza Bey bize şunları siyledi: — Klübüm, yapılan dedikodü - lardan bıktığı ve esasen şimdi e - Binde de spor ihtiyacını karşılayan bir sahası bulufduğu için, Taksim stadımdaki dörtte bir hisseyi baş - kasına satmak hususunda bana tahriri salâhiyet verdi. Bu salâhi - yete istinaden hisseyi Ateş - Gü - neş klübüne sattım. Galatasaray bu satışı tanımadı. Sebebi de bu satışı Galatasaraya haber verile - rek muvafakati alınmamış olması ki cepheden halledilinceye kadar tabiatile, gene klübüm namma stadyum hissesini idare etmekte - yim. Mesele bundan ibaret ve bu kadar basittir. Büyük bir spor günü Fenerbahçe stadında yeni yapıl- raakta olan tribünler bu ay sonu - na kadar bitmiş olacaktır. Bu mü - nasebetle Fenerbahçe klübü tara - fmdan asri statlarında 1 Haziran için büyük bir spor günü hazırlan maktadır. O gün bir taraftan her sene büyük muvaffakıyetlerle ba - sarılan İstanbul atletizm bayra - mı yapılırken, bir taraftan da Fe - nerbahçe takımı Viyanadan gele - cek olan F. C. V. takımile bir fut- bol maçı yapapcaktır. Bu büyük spor günü hakkında yakında mu - fassal malümat vereceğiz. Sadun GALIP Türkgücü yeniden idman yurdu oldu Haliç idman yurdu fevkalâde konğra reisliğinden : Kulübümüzün fevkalâde kongrası Milliyet'in tefrikası: 10 Tanıdığım Casuslar (Meli. Knokaert'in hatıraları ) Tercüme eden: AHMET CEMALEDDİN yecanlı masalları bile gölgede bıra- | kacak gireceğimizi, müteaddit defalar elele ölüm tehli- keleri atlatacağrmızı (o hatırımdan bile geçirmemiştim. Meğer gelecek dört haşin harp senelerinde (Roulers) şehri düş - man için pek mühim bir demir yo- hu şebekesinin başlangıcı olacak - mış ve bizim bu kasabada memle- ketimize ve müttefiklerine büyük hizmetler ifa etmekliğimiz mukad- dermiş. Lâkin o gün kasabaya gir- diğimiz zaman (Roulers) (o sanki mahsus çehresini takınmıştı. Biribi rinden ancak birkaç kilometre me- safede bulunan iki mevki arasın - daki bu azim fark derhal nazarı - dikkatime çarptı. (Roulers) de ge- - rek askerlerin ve gerekse sivil aha- inin hayatı bizim köydekinden o - kadar farklı idi ki kendimi aylar- €a yol alarak büsbütün başka bir diyara varmış farz ve tahmin edi- yordum.” Bununla beraber burada di ir ndan işg. ilmişti, eri bandolar her tarafta çalıyor ve as- sivil halkın bu eğlencelerden uzak kaldıklarını ve müstevli düşmana mümkün mertebe © sokulmamaya dikkat ettiklerini de gördüm. Al. saslı arabacımın yardımı ile muha- cir hemşehrilerimin nerede otur - duklarını çabucak © öğrendim ve kendisine teşekkürler ederek ayrıl- dım. Yalnız babamı bulamayınca doğrusu çok müteessir oldum. Köy lülerimizden birisi babamın bir suç dolayısile tevkif edilmiş olduğunu bana haber verdi. Babam isticvap bile edilmeden üç hafta hapis ce - zasma mahküm edilmiş imiş. Bu mahkümiyet haberini işitince aile- mizden birisinin (hapis) e girmiş olmasından dolayı yüzüm kızardı. Li babamın memleketimin ma- hakimi tarafından değil, müstevli bir düşmanın örfi ideresi - tarafın- Esnaf bankası ği Dün Alâiyeli Mahmut Bey dinlendi Müddeiumumi muavini Ahmet Muhlis Bey dün de Esnaf Bankası tahkikatı ile meşgul olmuştur. Dün Alâiyeli zade Mahmut Bey din lenilmiştir. Alâiyeli zade Mahmut Beye zamanında bankanın ne gibi işler yaptığı, yapılan işlerin nizamna - meye uygun olup olmadığı sorul - muştur. Mahmut Bey kendisi bankadan çekilinceye kadar zarar tahakkuk etmediğini, kendisinin birçok ta - savvur ve teklifleri olduğunu, bun ların tatbik edilmediğini söylemek te ve: — Bunlar tatbik edilseydi bu va ziyet hâsıl olmaz, böyle vahim bir şekil meydana çıkmazdı demek - ir. Bugün mürakıplerden Emin Ze- ki Beyle murahhas aza Sezai Be- yin dinlenmesi muhtemeldir. Hâ - kim Rıza Beyin davet edildiği ha beri henüz tahakkuk etmemiştir. e Deniz üstünde Şirketi hayriye yolcuları dün telâşa düştüler Şirketi hayriyenin 65 numaralı vapuru dün bir kaza geçirmiştir. Ahmet Bey kaptanm idaresinde olan vapur dün sabah saat sekizi yedi dakika geçe Vaniköyden kalk mış, Çengelköy, Beylerbeyine uğ- ramış, Kuzguncuk önlerine geli ce pervaneyi döndürdü şaftın iki ci- vatası kopmuştur. Bu vaziyet karşısmda vapur dur- muş makinist kaptana haber ver - miştir. Vapurun birden bire dur - ması yolcuları kısmen telâşe düşür müş ise de kaptan kendilerine bir tehlike olmadığını söyliyerek tes - kin etmiştir. Tek makine ile yânaşmak ka - bil ise de diğer civataların da kop- ması ihtimali düşünülerek kaptan Yapuru manevra ile idare etmiştir. Bu esnada gelen 60 numaralı va- pur da 65 numaralı vapurun Kuz- guncuğa yanaşmasına, yardım et- miştir, Bundan sonra 64 numaralı va- gün gelerdk yoleaları almiş ve köp- rüye getirmiştir. 135-934 pazar akşamı Fatihteki mer kez binasında büyük bir ekseriyetle ak- #çdilmiş ve aşağıdaki karârler verilmiş- ir? 1 — Geçen kongradan alınmış gelâ- hiyetle tadil edilmiş olan nizamnamenin kabulüne, 2 — Türk gücü idmen yurdu isminin yeniden (Haliç idman yurdu) — şekline tahvilmie. 3 — Yurt fahri reieliğine Nafia Ve- kili Ali Beyefendinin intihabına. 4 — Yurt haricinde bazı zevat tara- fından ileri sürülen eşmek yeti ntihaba'ına geçildi ve aşağıdaki ze- vat idare k- “eti azalığına seçildi, Kalkay: | zehmet Bay Baş yazıcı : Sadi Bey. | MAARIFTE İki hususi lise hakkında tahkikat yapılıyor Müfettişler zabıt tuttular Şehrimizdeki iki hususi lice hakkında maarif müfettişleri bazı tahkikat yapmaktadırlar. Müfettiş ler, bu iki mektepte bazı yolsuz ve talimatnameye mugayir muame leler tesbit etmişler ve zabıt tut - muşlardır. Bu husustaki evrak Ma arif vekâletine gönderilmiştir. Liseyi bitirmeden Üniversiteye girenler Geçen sene, liselerin son smıf- alrında, bir dersten ipka kalan ta- lebeler, Üniversiteye muvakkat ta lebe olarak kaydolunmuşlardır. Bu gibi talebe, ikmale kaldıkları bir dersin imtihanını haziranda Ka - bataş lisesinde vermeleri için Ma- arif vekâleti tebligat yapmıştır. Ta lebe lisedeki imtihanmı verme - den, Üniversitede, mensup olduk- ları fakültelerde imtihanlara gire- miyeceklerdir. Galatasaray izcilerinin Paris seyahati Galatasaray izcielri tatilden is- tfade ederek muallimlerile birlik te 34 gün devam edecek bir Paris seyahati tertip etmişlerdir. İzciler Atina, Napoli, Marsilya, Liyon ve sair şehirleri gezerek avdet ede - ceklerdir. İkinci muavin kaldı İstanbul Maarif Müdürlüğüne bir muavin daha © ilâve edilecekti. Tasarruf maksadile ikinci bir mua- amm mmm BELEDİYEDE Şehir meclisi içtimâı İstanbul umumi meclisi yarm öğleden sonra fevkalâ de toplantılarına devam edecek - tir. Bugünkü içtimada 1931 senesi kat'i hesap raporunun tetkikine de | vam edilecektir. Taksim bahçesi Belediye Taksim bahçesini biz zat işletmekten vazgeçmiştir. Bah- çeye iki talip çıkmıştır. Bunlardan birine pazarlıkla verilecektir. Tepebaşı bahçesi açılıyor Tepebaşı bahçesinin Haziran başında resmi küşadının yapılma- sı takarrür etmiştir. Bahçe tama - men ihzar edilmiştir. Çocuklar i çin bahçede ayrı bir kısım vardır. Yazın şehir tiyatrosu artistleri a - çık havada bazı operetler oynaya- caklar, baletler, numaralar yapa- caklrdır. Van gölü için işletme malzemesi alınıyor Dün vali muavini Ali Rıza Beyin riyasetmde mübayaa komisyonu toplanmıştır. Vangölü işletme ida- resi için alınacak bazı malzemenin münakasası yapılmıtşır. vin tayininden şimdilik sarfınazar edilmiştir. Jimnastik bayramı Lise ve ortamektepler a şenlikleri pazartesi günü saat da Kadıköy stadında yapılacaktır. Şenliklerin umumi provası cumar- tesi günü saat 15 te icra edilecek- tir. Geçen sene fazla (o izdihamdan sahada bazı tahribat © yapılmıştı. Bu sene, bunun önüne geçmek için tertibat alınmıştır. Saha sahipleri ile maarif idaresi arasında bu hu- susta bir anlaşma yapılacaktır. Bursa ve havalisindeki mektepleri teftiş Maarif Vekâleti başmüfettişi Sa lih Zeki Bey imtihan hazıtlıklarn- da bulunmak üzere Bursaya gitmiş tir. Salih Zeki Bey Bursa ve civarı lise ve ortamekteplerinin vaziyet- lerini tetkik edecektir. Ecne'i mektepler de erken kapatılacak Bazı ecnebi ve ekalliyet mektep- leri, talebelerden (o bir aylık fazla ücret almak için, yaz tatiline geç başladıkları anlaşilmıştır. Esasen geç kalındığı vakit sıcaklar başladı ğmdan bu müddet zarfında yapı- lan tedrisat müsmir olmamakta dır. Bu sene ecnebi ve ekalliyet mek- tepleri talebeleri de resmi meltep- lerde imtihan olacaklarından, mek tepler erken tatil edilecektir. Tarı vapuru Vapurculuk Türk Anonim Şirke tinin Pake kumpanyasından aldığı Nadla vapuruna bugün saat dörtte sim konma merasimi yapılacak- &ır. Vapurun yeni ismi “Tari,, dir. Bu münasebetle Deniz ve hava müsteşarı Sadullah Bey dün şehri mize gelmiştir. Vali Muhittin E. kolordu kumandanı Şükrü Naiji Paşa ve daha birçok zevata daveti- yeler gönderilmiştir. İsim konduk. ton sonra gemide bir çay ziyafeti i verilecektir. Tarı vapuru önümüz- deki haftadan itibaren Karadeniz seferlerine tahsis edilecektir. Yaylı sazlar orkestrasının son konseri Şef dorkesir Cemal Reşit Beyin idare. sindeki Konservatar yaylı sazlar arkanı, rası üçüncü ve son konserini önümüzden hi perşembe günü saat 18,30 da Saray sinemasında verecektir. Solistler: Fransa büyük Elçisi Mösyö Kammerer'in kerimesi Madmazel | Odil Kammerer ve Konservatulr müallimle- rinden Muhittin Sadık Beydir. Bu Konserde Madmazel Odil Kam- merer Debussy * nin danslarını ve Sen- ra refakat edecektir, | Yapılacak işler Belediye reisi syansa izahat veriyor ISTANBUL, 15. A.A — İstanbul li ve Belediye reisi Muhittin Bey, sene vilâyet ve belediye tarafından 77 pılması tekarrür eden bazı işler da Anadolu Ajansına şu beyanalta lunenuştur:. “ — Bu sene vilâyetçe, evvelce lan programın tatbikatma yi lerek, yeni yollar yapılacaktır. Bu maada Usküdar'daki çocuk balım evi Edirnekapıdaki bakım evi gibi daha tekâmil bir hale getirilmesi dir. Büyü i meyve enstitüsü umumi bir meyvecilik ve fi 7 program tatbik edeceğiz. Inşa içi zun zamanlardanberi projeler | yap konservatuar binasmın inşaatına da sene başlıyacağız. Bu bina için 2004 lira tahsisat ayrılmıştır. Konservati direkler arasında yapılacaktır. Cümhuriyetin onuncu yildönümü nasebeiyle bir abide yapılması beledif ce tekarrür etmiştir. Bu abidenin i 8 için sanatkârlar arasında bir mü ka açılacak ve abide Cümburiyet me nuna” yekzedilecektir. 16 Mart şehit için vücude getirilmesi düşünülen 3 de de bu sene tahakkuk £ sahasma cektir. Bunlardan mada açrşamba'da güzel bir park tesisi mukarrerdir.” Bir Fransız ticaret heyeti geliyor MARSİLYA, 15 (Milliyet) Marsilya Ticaret Odası azasınd” mürekkep yirmi iki kişilik bir yet İstanbula müteveccihen b: dan hareket etmiştir. Deniz ticaret ve deniz” yolları müdürleri Ankaraya gitmiş olan Deniz caret müdürü Müfit Necdet, De) nizyolları müdürü Sadettin Be ler dün şehrimize gelmişlerdir. —iesi Japonyaya on kruvazö sipariş etmişiz! Morning Post gazetesinin R ma muhabiri şunları yazıyor: talyan olmıyan menabiden öğre diğime göre, Türkiye Japonya on kruvazör sipariş etmiştir. Bi mukabil J; ara pamuk zirai için geniş arazi verecektir. En * hayet iki sene içinde bu pamu! dan yapılacak mensucat, Türk mulât: olarak Avrupa piyasalar! çıkarılacaktır. , Verem mücadele cemiyetinde Verem Mücadele emiyeti he! yeti merkeziyesi dün reis Ali P* şanın riyasetinde toplanmış ve miyetin 14 aylık hesaplarını tet ve tasdik etmiştir. Eyüp dispans* rinin inşaata karşılık olmak üz€ 26 Temmuzda tertip edilen de" gezintisi hazırlıkları da görüsü müştür. Hilâliahmer haftası 25 mayıs cuma günü Hilâ ii ai ir beşliyacaktır. Bubi a ayın i günü akşamma dar devam edecektir. Bu bir zarfında Hilâliahmer Cemiyeti şubeleri tarafından (aza ka; başlanacak ve şubelerinde de feranslar ve müsamei cektir. Bu bir hafta zarfında b sahiplerinin teberrüatı da kabul dilecektir. dan mahküm edildiğini düşününce yüreğim ferahladı. Aynı zamanda babam gibi sessiz sadasız bir ihti- yarı küçük © bir kusurdan dolayı hapse mahküm etmiş olan düşman hakkında da kalbimde sönmez bir kin ve gayz volkanın tutuştuğu- nu duydum. Almanlar hakikaten insafsız kimselerdi. Zihnimde bin bir türlü intikam projeleri tasarlı- yarak ve yaya olarak köye avdet et tim. Tabii bu havadisi işitince an- nem de çok mahzun oldu. harp yeniden şiddetlendi. Mütte- fikler gittikçe yaklaşıyorlardı. Ar- tık köy bir mermi sağnağı altında Bizim köyün bakiyetüs- süyufu olan on dört Belçikalı ka - dından ikisi bu hengâmede yara - landı. Benim bile birkaç defalar yaralanmama ramak kaldı. Gene bir gün kesif bir topçu ateşine ma- ruz kaldıktan sonra merkez ku - mandanı beni nezdine davet etti ve: — Fravlayn, dedi, bu şerati da- hilinde siz kadınları (Roulers) e göndermekten başka bir çare göre- miyorum. Sizi şahsan ben ve baş doktor (Roulers) hastahanesi etib- basına tavsiye edeceğiz.,, Ertesi günü muhafaza altında pılı pırtımızı topladık ve çocuklu- gumuzu geçirmiş olduğumuz bir za manlar güzel ve şirin, fakat şimdi bir barabezara dönmüş olan #evgi- li köyümüze son bir nazar “e sonra çıktık. (Roulers) e va- rir Ya iki in vakıa ile kar- şılaştım. Evvelâ bu kasabadaki Al man hastahane heyeti dkenilerine — yaralı harp esirlerine bakmak suretile — muavenet hususundaki illiyeti yoktur. İster dost, ister Meni ona bakmak gerektir. der-! di. Ve bu noktai nazarında da hak lidi. Sonrada ( (Lusel Deldonş) ile karşılaştım ve kendisine İngiliz is. tihbarat şubesi namına memleke. timin menafii için casusluk etmeyi kabul ettim ve peç çok zaman geç- meden de bu tehlikeli vazifede ba- na yardım edecek cesur ve fedakâr arkadaşlar buldum. iğ (Alfons Lö Kutriye) iş bâşında... İlk seyahatimde arabacı sıfatile (Roulers) e beni getirmiş olan bu kısa boylu sakin ve süküti neferden (Alfons Lö Kutriye) den bundan evel bir nebze bahsetmiştim. Bu adam (Alsas) da kâin (Mülhuz) doğmuş ve henüz çocuk- babasını kaybetmiş ve büyük pederi yetimi yanma alarak büyüt- müştü. (Alfons) vatanm Alman - ya olmayıp Fransa olduğunu işte bu büyük babanın dizinde oynayıp hoplarken öğrenmişti. Çocuk da- ha mektebe başlamazdan © evvel Fransayı sevmeğe başlamış, yaşa- dığı yurdun Fransadan cebren ko- parılmış bir toprak olduğunu öğren mişti. (Alfons) daha hayatının bu çocukluk demlerinde oyundan zi- yade büyük babasından (sevgili Fransız muhariplerinin kahraman- lığını terennüm © eden hikâyeleri dinlemeyi severdi. Büyük baba to- rununun kalbine hakiki vatanının muhabbetini aşılamak için hiç bir fedakârlıktan çekinmemiş ve bir gün olup düşmanın Alsas kapıla - rında perişan olarak Alsasın Fran- saya avdet edeceğine çocuğu adeta inandırmıştı. Büyük baba her fırsattan istifa- 'de ederek genç (Alfons) u Fransa- ya götürüyor ona asıl yurdu göste- riyordu. Çocuk mekteplilik haya- tını (Louven) şehrinde geçirdi ve fakat fazla çalışmak (yüzünden hasta düşerek büyük babasmın ya- nma avdet etmeğe mecbur kaldı ve işte o sıralarda (Alfons) rahiplik| mesleğine girmek arzusunu başladı. Delikanlı yaşile müten# | sip olmıyacak derecede süküti V€ kendisinde tasavvufa karşı deri”) bir alâka uyanmıştı. Tı bu mada müthiş bir gök ü dünya harbi patlak vet yük baba nihayet Alsas'ın Fra: ya avdet edeceği ânın yı anlıyarak Parise koştu. Torunu” da gelip kendisine iltihak edec ni ve Fransız üniforması altın” | yurdunun kurtarılmasına çalış9* ğını ümit ediyordu. Halbuki A e e Rd mim sm yü: gili torunu bir Fransız düşman rak vatanına karşı harbedetii öyle mi? Lâkin Alfons bilerek, isti Almanyada kalmış ve Alman 9; keri olmuştu. Zira o Fransız © I suna iltihak etmektense Alma” dusu safları arasında kalarak gili sm daha müessir bi, rette yardım edeceğine kani nuyordu. Alman erkâniharbifi/ ne müracaat etli ve gayri mü olarak hizmete amade old bildirdi. Kendi. teşkilâtında Salibi »şpgpo