sa YAT mma vi Kocaları kaybolan, askerde ölen, yok olan kadınlar mah- keme ilâmı almaya lüzum kal- madan dul addedilecekler. M. Titu'esco'nun yeni kabi- neye müzaheret etmiyeceği bildiriliyor. Yunan Hariciye nazırı Londraya gidiyor. Sahip ve Başmuharriri: Siirt Meb'usu MAHMUT Müdür: 24318, Yazı işleri müdürü: 24919. (lüle Matan zin FİYATI 5 8 inci sene No. 2843 PAZARTESİ 8 KANUNUSANI 1934 — Tel: | Yeni vergi Teklifleri Hacı Mehmet B. teklifleri- nin kabul edileceğine kani Memur ve müstahdemlerin ücret- lerinden kesilen buhran ve müvazene vergilerinin kaldırılarak bunun bütçe- de Adliye yangını . .. kikatı Vekilede müzake- kr reler ikmal edildi kari inte | Devlet; pamuklu sanayiden maada KARA (ra — Bü- | ci mikyasın dal il ö öcüliğü yank benı verşdala Ml . zl yük harbin akel iğ) Gü | Se irk ee e için Büyük Çe rare ee 12 fabrika kurduracak. TÜRK SANAYİİNİN SAĞLAM TEMELİ Sanayiimiz kimin için, nasıl ve kim tarafından kurulmalı? İktısadi Projeler Heyeti Tahkik heyeti isticvapla- rına devam ediyor ın —— İtfaiye Müdüründen bazı ynelmilel kredi sisteminin yıkıl- bulunan Kütahya mebusu Hacı Meh- Tası ve beynelmilel mübadelenin ber dır. Milletler Cemiyeti e ndan neşredilen son istatis- tikler gösteriyor ki 1933 senesi teş- iha elinde bütün memleketlerin ithalâtı, 1929 senesinin ayni ayına ma ancak 9436 dan ibarettir. yni aylar için ihracat ta yüzde 37 ya baliğ oluyor. Yani dört gene içinde gerek ihracat ve gerek ithalâtta yüzde 64 kadar bir tenez- zül vardır. Memleketler aşağı yu- karı 1929 senesindeki ihracat ye ithalâtlarının ancak üçte birini it- hal ve ihraç ediyorlar. Yani bey. yelilel mübadele çok darlaşmış Bu vaziyeti ihtas eden sebe; il P ppilleri izah etmek, etrafında bel, ütüphane dolusu eser ya. Yı şamil büyük buhra- dünya, zamaillerini araştırmaktır. Bir vaziyetin geçici bir #u zannedilmişti. Siyasi ik zail : <redi inde e genişliyecek' edecek. Artık bu kı insan kalmamıştır, Her vaziyeti olduğu gibi an şartlara göre uymıya calışıyor. ; i Beynelmilel mübadelenin geni olduğu zamanlarda bazı Bünle, ketler esas isibarile ziraat memle- larak kalmışlar, sanayi memleketi lm olacak. Beynel- edilecek. Mübade- vaziyet avdet anaati besliyen Bu eşyayı i lerine yollar ve mulai ümünie Sl eşya alırdı. Bu iş sebe a elma sanayi te- ea i A iyi organize olduk- — le EA memleketleri ken- at çeri için daha yüksek bir ha, faka yesi eyi bari İrini dele darlaşinca sanayi mena ie Ti ziraatlaşmıya başladı. Alet” bin yi tedbir ile yerli ziraati teşvik e gıda maddelerini ir zireeile yetiştirmek için esaslı - A programı tatbik etmeğe : ik deri memleketi zi. iman ir tedbire, amlar attı, memleket! linde d. rekete se- yet tabii idi. Ziraat pro; (ie bir sanayileşmek tünde kaldıjı? Etmek mecburiye. teşvik, prim gir, ümrük himayesi, lan sanayileri süllerle geri ka: gal. şe Tü kiyorumağa koyul. My bu in sanayi a doğurduğu b Yöelmilel yapi a gelmiştir. v. < altında mey- tespit edilince dereye bu şekilde Jen evliyor: İ akla şu sual- eşya imal Bu suallere bire, |. relim: Kurulacak birer cevap e memleketin ihtiyaca Yi şimdilik cek eşyayı il tekabül Di için ihracat Yapana alir, Bu, değildir. Nasıl ki tatbik eden sanayi işin de gıda maddeli amı leri ie ieketleri mali Maş iz pm değil, ayni zamandı» pare tlesidir. Biz henüz böyle bi #ebbüs için hazırlıklı değil ir de- a bir asırlık tecrübe, larını kn mleketleri, mamül eşya, hali ihraç &demezken bizim der. biracatçı bir memleket olmağa Ne gi » gelir iş değildir. için ili mike 29i Yapılacak? Bunun tiyacımız Yas alımabilirdi:1 — fh. —H “lan eşyayı imal etmek, esi i e yetişen vay mn tm İl niyete değer olan bir nokta şudur ki memleketimiz mütenevvi iptidai madde yetiştirmek noktasından çok iyi bir vaziyettedir. Aşağı yu- karı her şey yetişiyor. Sonra zen- gin madenlerimiz de vardır. İlk plânda şu sanayiin başarılması hü- kümet tarafından karar ali mak üzeredir: Demir. Kömür. Kâ- ğıt, Cam. Şişe. Kok. Kendir. Kene. vir. Pamuklu mensucat, Kükürt Görülüyor ki bunların hepsi de ba. şaracağımız işlerdir. Vaktile bun. ların iptidai maddelerini sanayi memleketlerine yollardık. Onlar orada imal ederler & ve bize imal edilmiş bir halde ihraç ederlerdi. Şimdi bu eşyamızı satın almadık- ları için bizim imal etmeğe çalış mamız bir zaruret halini almıştır. Sonuncu, yani sanayiin kimin tarafından yapılması meselesine gelince; kanaatimizce bu meselede bir takım doktrinlere saplanıp ta mutlaka şu veya bu yapmalıdır di- yeceğimiz yerde bu işi | ameli bir nazarla görmek daha doğru olur. Bu kadar zaman içinde yapılacak şu kadar iş vardır. Bunu en iyi ve en mükemmel bir surette yapmak için kimin tarafından yapılmalı? Yahut ta bu iş kimler arasında tak- sim edilmeli? Esas hedef en kısa bir zaman içinde memlekette şu kadar sanayi kurmak ve bu işi de wükemmel surette yapmaktır, Bu memleket işini yaparken, memle- ketin her vasıtasından, her mem- bamdan, her kabiliyetinden istifa- de edilmelidir. Teşebbüs o kadar geniştir ki devlete de, hususi ser- mayeye de kâfidir. Esasen “hazır. lanan iktisat projesi de bu bakım. dan tanzim edilmiştir, Ancak şunu hatırlamak lâzımdır ki girişilecek her hangi sanayi teşebbüsü, İster devlet tarafından yapılım, — ister ferde bırakılsın, hele ilk zamanlar kuvvetli teşvik ve himayeye muh- taçtır. Beynelmilel iktısat ve tica- ret münasebetleri öyle vaziyette | lir ki bugün her mamül eşyayı tihsal fiatinden çok aşağı satın al- mak mümkündür. Bir takım müc- | bir zaruretler altında istihsal fiatinden aşağı mamül eşya sat- mıya hazır olan memleketlerle yeni kuracağımız — sanayi hiç bir zaman rekabet edemez. Teşvik ve himayede esas ona benzer yabancı eşyanm satıldığı fiat değil, istihsal fiati olmalıdır. Buna mukabil de sanayi devletin sıkı mürakabesi altına girmelidir. “Nimete mukabil ifet” diyecektik ama doğrusu, n içinde nimet ve külfet yoktur; mütekabil vazife ve mes'uliyet var- dır. Türk sanayii bu mütekabil va- zife ve mes'uliyete dayanan sağ. temel üzerine kurulacak. Mü- tekabil itimat havası içinde inkişaf edecek ve kısa bir zaman içinde göreceğiz ki memleketin hayat se- viyesi yükselecektir. amm ei > Üç gün | kaldı İkinci tertip geçen sefer- kinden fazla satılıyor Ergani demiryoluna nit istikraz tahvilleri şehrimizde büyük bir faali- yelie satılmaktadır. İkinci tertip tah- illeri almak için ancak üç ik müddet kaldığı için halk tahville- Ti bir an evvel tedarik edebilmek için ük bir tehalük göstermek! tik son günler olduğu için bi iti geçen aym bir haftalık satışma el olmaktadır. Aym on birine ka- v tahviller hiç kalmıyacağı muhal İp görülmektedir. “ker taraftan dün İstanbul Tica - e ve Sanayi odası 20,000 , hayv. iken 20,000 liralık Ergani dal baş 21. tahvili © almışlar. Bundan pka da bir sirorta şirketi 30,000 İi- ralık tahvil aimişter. Aldığımız malümata göre di (Devamı 6 mcı sahilede) günün itna alın- rimize gelmiştir. Hacı Mehmet muştur: ” — Tekliflerim etrafında fırkada ve Büyük Millet Meclisinde izahat verdim. Maksadım, memur sınıfını iki vergiden kurtarmakla beraber, lüks sayılabile - cek muhtelif şeylerden vergi alınmak suretile bütçe varidatını temin etmek- tir. Tekliflerim, hesaba ve müsbet ra- Hacı Mehmet Bey istinat ediyor ve mecliste ver- at ta müsait surette karı diğ dı. İşi esaslı şekilde tetkik için bir ko- misyon teşkil edildi. Maliyede, teklif- lerim haklandaki mütalcalarmı tesbit e- derek bu komisyona verecektir. Martta komisyonda daha etraflı olarak izahat vereceğim. Ben, müsbet rakamlara isti pat eden tekliflerimin kabul edileceği den çok ümit varım. Ben de, varidi sız bütçe olamıyacağını tamamile müd- | | | hat edi ran ve müvazene vergilerinin baliğ ol« duğu yekünu kapatacak miktarı tutar, kanaatindeyi ilerinin tezyidi teklifine itiraz edildi gini ve memlekette on beş bin değil, 1200 avcı bulunduğu söylendiğini gör- düm. Bu cümleden olarak esasen barut fiyatlarmın yüksekliği ileri ülmü (Devamı 6 ıncı sahifede) Sir John Simon LONDRA, 7 (A.A.) — Sir John Simon dün 19 da buraya geldi. LONDRA, 7 (AA) — Sir John Simon Londraya Viktorya istaâyonu na gelir gelmez gazetecilere şu be “ yanatta bulunmuştur: iştirak ettiğim görüşmelerin hepimiz için bir emni | h lan Avrupa anlaş eli bir şekilde yardımı o- lacağını ümit ve zannediyorum. Sir John Simon şimdilik Romadan ayrılırken gazetelere vermiş olduğu beyanattan başka ilâve edilecek bir seyi olmadığını söylemiştir. Temps ne diyor? PARIS, 7 (A.A.) — Temps gaze tesi baş makalesinde Mussolini - Siz John Simon mülâkatına ait tebliğin silâhları bırakma hakkındaki ve bil « hassa “efkâri umumiyede olgunlaş - mış olan noktalar” a ait olan kısmını mülalea etmektedir. 'Temps gazetesi, 3 nokta görüyor! 1 — Muahedeler tarafından silah > ları alınmış devletlerin kütle halinde (Devamı 6 ıncı Sahifede) ir, met Bey meclisin kış tatili üzerine şeh- | Bey dün kendisile görüşen muharririmizin, teklifleri etrafımdaki muhtelif sualleri- ne cevaben aşağıdaki beyanatta bulun- “errreamaaaaaasaşüikakeşeeeaiekeeemeeemeeei Cenevre konferansı mesa- isine bâşlıyabilecek mi? Son görüşmelerin Avrupa anlaşmasına yardımı olacağı ümit ediliyor ANKARA, 7 (Telefonla) — le- re Vekilleri Heyeti dün geç vakte kadar devam eden toplantısında iktısadi projeler üzerinde müzake- relerini ikmal etmiştir. va Başvekâletin bugünkü tebliğin- de ifade olunduğu gibi tetkikatın bütçeye taallük eden kısımları 934 bütçesi hazırlık müzakeresinde te- irilecektir. İktısadi prog- ARE Başvekâletin Tebliği ANKARA, 7 (A.A.) — Başvekâ - letten tebliğ edilmiştir: k 16 Kânunyevvel 933 ten 26 Kânu- müevvel 1933 e kadar İcra Vekilleri Heyeti Yüksek Müdafaa Meclisi ha: linde toplanarak memleketin yüks müdafaa meşelelerini tetkik eyledi. ü 'kâletinin, ku İ lecektir. Müeğlm Tabrikalar hakkımdaki | Hususi teşebbüslerin yalnız mu- raporu İcra Vel 6 kânunusasİ ayyen imalâta inhisar ederek bir ni 934 e kadar toplantılarında tetkik olundu. Tetkikatın bütçeye n hazırlık müzakeresin - 47 Liseleri ıslah için hazır- lıklara başlandı Lise tahsili yapmıya müsait olmayan çocuklar okuttürulmayacak 1 ee ön ie Talebe ruhi hallerine ve kabiliyetlerine göre gruplara ayrılacak ve ayrı sistemler dahilinde yetiştirilecektir m) tadır. Milletler pedagojirihde tatbik ye edilmekte olan sistemlerin Türkiyede de tatbikr ve memleketimize ığ yade uygun bir şekilde olanını tefrik hususunda bir proje hazırlanmakta - dır. Bu mesele ile Vekâlet Talim ve Terbiye dairesi azaları meşgul olmak tadırlar. Talim ve Terbiye azalarm - dan başka bazı lise ve mun'lim mek- tepleri pedagoji hocalarının da bu hususta fikirleri almaktadır. Ame- rikada ve İngilterede olduğu gibi, bir talebenin tahsile başladığından orta mektebi bitirinceye kadar, yani sekiz sene müddetle mütehassıs muallimler tarafta bazı cinsler üzerinde si prodüksiyon husule getirmelerinin ine geçmek için hükümetçe ted- r alınması muhtemeldir. (Devamı 6 ıcı sahifede) be bu suretle ruhi halleri yetlerine göre gruplara ayrılacak her grupa dahil çocuklar ayrı Sisti ler ve hocalar tarafından yetiş cektir. Ruhi bünyesinin ve kafa şekkülünün & mukavemeti lise tahsili yapmağa müsait olmayan talebeye ilk tahsilden fazla daha yüksek bir tahsil gösterilmiyecektir. Vekâlet, orta ted- risatın ıslah ve tensikine, Üniversite islâhatının hitammndan sonra germi verecektir. miştir. Tetkikat daha zi Terbiyo sistemleri üzerinde yapılmak e Yarın Londraya döndü Milliyet yarından itibaren Stefan Zweig'in hemen bütün Avrupa Jisanlarıma tercüme e dilmiş olan : Bir kadının 24 saatlık hayatı Ünvanlı eserini neşre başlı- & yacaktır. Kadin ruhu veaşk mefhumunu, aşkın bazan bir yık dırım gibi bir bae ale na sıl tığını kudretle, canlı ve cazibeli bi lisanla tahlil eden bu şaheserin Türkçeye tercü- mesi yüksek ve salâhiyettar bir kalem sahibi olan İsmail Müş- tak Bey tarafından yapılmıştır. İsmail Müştak Beyin Türk ede- biyatındaki mümtaz mevkii, seyyal ve sahhar üslübu, eserin asıl kıymetinden tercümesinde de hiç bir şey kaybettirmiyece- ğini iddia etmeğe kâfidir. Ka- vaa Bir kadının 24 saatlık hayatı İtfaiye Müdürü İhsan Bey Ankara Mülkiye | başmüfettişi Sezai, pi müfettişlerinden Sa- lih Hilmi, Ali Veysi, ve Cemalet- (Devamı 6 ifede) İki belediyenin İşleri Bursa Belediye reisi temas için buraya geldi Bursa Bölediye reisi din va izni; ,elmiştir. Dün b. iye görimize gelişir. Dae belinde iediye reisi Muhit- tim Bey dün bir mu ludağa seyyah cel bi için, İstanbul be lediyesinin de yar- ile çalışıyoruz. Uludağdaki dm aran daha canlı bir bale getirece rn ade- aç yüz Muhittin Bey Hiz. Geçen kış dağa çıkanl di pek mahduttu, Bu kış kişi dağa çıkmıştır. Ot üçer kilometre mesafe İle lif yerde bari Otelde her türlü il d iktedir. Kışa mahsus olmak e ak parası yarım ve bir liradır. (Devamı 6 mc: sahifede) yi z başlıyor KALALIM KAMA NLAAN İsmail Müştak Bey rilerimizin bu eseri büyük Bir zevk ve alâka ile takip edecekle- rine şüphe etmiyoruz. Yarın ANAM