.İçtimai bahisler Kültür hakkında Bundan evvelki makalede sade baya- : © tin ne olduğunu iyice anlatmak i olarak Descarles'ten bahsetmiştim. Bu- gün ikinci bir misal gene garbın en adlı isal ola için bu kadar mükemmel bir bulunur. Evvelâ | şunu ha- ber vereyim ki bu filozof cılız, takar, a- foroz edilmiş bir Yahudi di. Fakat kim- seye minneti yoktu. o Kendi el emeğile ve tam hür olarak yaşamak için dürbün camları işlerdi. Lahide yerleşmişti. Orta halli bir adamın evinde küçük br oda ki- ralamıştı Biraz yiyecek (tedarik ettik- ten sonra odasma çekilir, üç dört gün dışarı çıkmaz ve bir e kimseyi görmezdi. Yiyecek hususunda gayet az şeyle kana- et ederdi. Onun bu yolda yaşayışı zahit- lik ve dervişlik mi idi, İnsanlarda mak mı istiyordu? onun felsefesi neşeli, sururu medhüsena etmekten ibarettir. Çünkü “surur v şirah her vakit iyidir, hiç bir vakit had- dinden ziyade aşmaz., diyordu, Ve ci derecede vahdet vücutçu olan bu filo- 7of insanlarla muaşeret ve ünsiyetten ka- çinmıyordu. Onun o mülühazasına göre: “Ef'al ve harekâtın akıl ve hikmete tat bik eder gibi, müşterek © kanun altında yaşadığı beldede de yalnız kendisine itant ettiği inzuvahanesinde kendinden hürdür. Cemiyetin insan için da- i mahzurlardan ziyade, menfa- iel ilmi: boyla kolaylık. larına, rahatlıklarına da den mümkün olduğu kadar istifade etmek mutedil ve nefis bir yemekle bedeni ta- mir eylemek, güzel kokularla şamayı ta- ların ve otların yeşil renk- lerile gözü ferahlandırmak, hattâ elbise- yi süslemek, musikiden, oyunlardan, ti yatrolardan, kimseye zarar v lü şenlendirmek akıl ve hikmet icabıdır. Filhakika insan bedeni muhtelif tabiat- te bir çok parçalardan mürekkeptir. Bun- Jar hiç durmaksızın yeni ve değişik gıda- bara enbaçtır. Bu yazin ia Fakat anka meşrep olan bu hürriyeti bahasına refahma nail kabul etmemişti. Palatin (electeur) ona Heidelberg Üniversitesinden felsefe kür- süsünü tevcih etmek istemişti. Spinoza Ona şu cevabi vermişti: “Böyle bir memu- riyet kabul efmeği hiç düşünmemiştim. Gençleri okutmak benim zati tetkikle- lerime engel olur. Bundan başka dine dokunmamış olmak için histiyatımı hangi hudut içinde ifade edebileceğimi de ba- na etmiyorsunuz, . Bazı dostları filozofa mühim miktarda para da vermek iste- mişlerdi. Fakat o bu teklifi reddetimiş- ti. Şöyle demişti: "Avam ruhunu her- filozof, eler, ve servetlerinin ölçüsünü kendi ihtiyaçlarına göre tanzim edenler, az şey- le ve hoşnut olarak yaşarlar. Hayatı seven, meşekkat ve ıstıraba hiç kıymet vermiyen, fakirliğini hiç bir zaman itiraf etmiyen bu adamda bu kadar yüksek bir. feragat mefis, işte mükemmel bir sade hayatın nümünesi budur. | Spinoza dahi Descardes gibi ha seçmişti. Ancak Descardes mk ve ne olduğunu keşfetmeğe ri vahi ve mânâsız şeylerdir. Ve in korktuğumuz şeylerin mevzularda biza #ibi ne iyi ne fena bir cihet yoktur, yal. Biz ruh onlardan müteessir olduğu vakit bu sıfatı kesbederler. Bunun üzerine ger- Şek ve bütün insanlara, tebliği kabil bir iylil var mıder diye aramağa karar ver- dim. Öyle bir iylik ki bütün ruhu doldu. sin ve ruh onu bulduğu vakit, artık bir şey aramıyarak ebedi veen © yüksek bir saadete mazhar olsun., Spinoza bu yabileceği ve kaldırabileceği söylemesi ve ii ve meromımıza engel olmıyan her şeyi o- Bunla birlikte yapmağa muvafakat eyle- mesi — Zaci İnsanın sıhhatini muhafaza için İszm olan zevklerden başkasını ka- bul eylememesi — 3ncü parayı ve başka | şeyi yalnız hayatı ve sıhhati idame ede- | cek kadar aramsı ve hemşerilerin âdet ve ahlâklarına mevzuumuza mugayir ve mü nafi olmıyan her hususta Catbik hareket hamasetkârane cardes veya Spinoza zim ve tensik yar Bununlaberaber, kim zihnini terbiye et- meğe azmederse zihni dağınıklığa karşı mücadele mecburdu. Pascal'ın şu tenbi- hinde bir oda içinde rahat ve sakin dur- mağı bilememektir.,, Kültür acaba bir nevi dalgınlığı icap etmez mi? Acaba bizzat kültürün icapları oldı ça bir dağınıklığı hakla göstermez Güzel sanat eserlerini teshire mahsus ser. giler ;konferanslar, tiyatro oyunları, debi siyasi ve felsefi | toplanışlar zihnin bir derece inkişafma © hizmet etmez mi? Her çeşitten bir çok şeyler | okusak, bu matlaa biz de uyku halinde bulunan ba- #: kabiliyetlerin uyanmasına yardan et- mez mi? Halbuki yalnız tek bir şahesere devam ruhumuzun ancak bir telini zar ettirir ve bu sebeple zamirimiz. netice mühim kabiliyetler uyumuş kalır. Hem cehtimizi yalnız bir cihete hasrıtem- dit o kadar elzem midir? Ellerine geçen her kitabı, iyi fena, sert veya hoş, teha- lükle okuyarak zihinlerini terbiye etmi kimseler misal olarak gösterilemez mi? Böyle bir misal bilmiyoruz. Fakat şurası muhakkaktır ki öyle metodsuz mütalea- lardan fayda değil zarar âmil olur, zira okunan şey hazmedilemez. Bilgileri bi- riktirmek maksut değildir. Zira (kültür aklın teşekkülü, zihni kabiliyet emelleri- mizin, mantıkımızın ve nüfuz nazarumı- zın inkişaf ve tenvidir. Böyle bir inkişaf rastgele bilgilerin toplanmasile husule gelemez. Başlı başma bir hâdise hiç bir $0y ifade etmez. Fakat o hâdise bir takım bâdiselerin topluluğu içinde mevkii mah- susuna girdiği ve diğer o hâdiselere bağ- andığı vakit kıymet kesbeder. O vakit bir kanunun işaret ve alâmeti olur. Mü- cerret bir fikir, birini harekete sevket- mez, zira her şeanit (o karşıktır, bundan maada bir fikri hayata tatbik edebilmek için onu diğer bir çok fikirlerle tashih gümek lizamdır. Şu halde malümatın ten- diye merak edip her tarafa meylederse bu tensika muvaffak olamaz. O halde kültürü, uzun müddet akli bir nokta üzerinde temerküz ettirmekten beklemelidir. Bunu diğer makalemizde Ordinaryüs Mehmet AYI Bugünkü Program JZTANBUL 2130 Belkis Küzm Hanımın dayi musiki hey'eti. elemsel konseri Edip B: 19,20 20 Alka» haberleri * VARŞOVA Isi m 208 FAA SAD Ha men, v9 Da sahabe , 18 Pİ Müsahabei > 4 24 Musahabe, 23,10 Dana musikisi, BUDAPEŞTE 550 m. ai a ri öne tane BüyüL opazadan 2 en , Müteakiben Mündile Saleu takımını bso- su 17 eşi yarar, 1830 Düsahabe, 1850 Piyano konseri, 19,10 Zirai seşriyat, 20 Mo- KIR ciç EĞİ BURHAN CAHİT. Cinielâp Komanı) Suat Beyle hemen her istasyon- da indik. Narine birer kart gönder- dik. Suat Beyin bu belki | beşinci seyahati tahsilini zaten İsviçrede yapmış. Sonra Pariste ikinci kâtip- İikle bir sene kadar kalmış. Geçti- imiz yerler hakkında bana izahat veriyor. “Venedik,, pek hoşuma gitti, İm- kân olsaydı burada bir iki gün kal- mak isterdim. Bir gece (Lozan)da (kaldıktan sonra (Gönöve)yi geçtik. Konsoloshane adamları bi: şıladılar... Suat Bey vaktile talebelik haya- tun geçirdiği bu temiz ve şirin şeh- ri pek seviyor. Konsoloshane bina- s göl iz: gık İn e. kar- mi daire, arka, yatak odaları ta- rafı konsolosun yatmasına mahsus, fakat Suat Bey burada kalmamızı doğru bulmadı. Bir kaç gün apartmanda kaldık. Suat Bey birikmiş © resmi işlerle meşgul oldu. Fakat öğleden sonra bana şehri gezdirdi. Burası ufak fakat o kadar temiz ve şirin ki üç gün içinde alışıver- dim. İı öyle nazik ki alış ve- riş ederken insan ahbap oluyor. Suat Bey: — Şimdi & avunuyorsun, fakat sonra sıkılırsın. Burası İsviçrenin en güzel köşesi olmakla © beraber uzun müddet kalınca can sıkılır, Ben gezmek, eğlenmek merakın. da değilim. , Temiz, raha endişesiz Ben olsam donardım... Kışlık ihtiyaçları konuşuyorduk. “Şu lâzım... Bu lâzım...,, Diye açı- lan söz, lüzumlu şeylerin arkası bir türlü gelmedi inden uzayıp yordu. Soğuğa hiç yüzü olmıyan bir arkadaş; kar yağdığı günden- beri, kendini bir türlü isıtamadı. ğından şikâyet etti: — Zayıflık iyi şey ama, yaza gö- re... Kış geldi mi, kül kedisine dö- nüyorum. Mümkün olsa, sobanın içine gireceğim. İçimizde temiz giyinmeğe merak Mh bir zat ta vardı: — Siz galiba üşümüyorsunuz.. Diye sorduk. Kurumlandı: — Nasıl üşürüm ki sırtımda iki tane ingiliz fanilâsı, ayağımda İs- koç yününden kalın - çoraplar. Şo- sonlarımı Beyoğlunda, yalnız bir mağaza getirtiyor: Norveç malının Boynumdaki koşkolu gör- dünüz mü? Pirene dağlarında kış sporu yapanların kullandığı maro- yünden © yapılmıştır. göstererk devam etti: i örgüler ısıtmıyor. Ha- lis İspanyol (o Merinos yününden Avrupa örgüsü.. Ama ölmez oğlu cinstendir. Tepe töpe © kullanmak şartile üç sene dayanır. Sözlerini bitirdikten sonra: im — Senin yerinde . olsam üşür- düm! Hattâ üşümek bile az gelir. di de donar kalırdım, — Neden? — Yerlileri durürken, yabancıla- rı kullandığım için hicabımdan!,.. M. SAL&HADDİN Yeni neşriyat Hukuki ve medeni lügat Türk harflerinin ği sonra, üp- lk adımı attı ve İstanbul Üni. versitesi eski profesörlerinden, Mülga Düyunuumumiye İdaresi ve Osmanlı Bankası tercüme kalemleri müdürü Hüseyin Daniş Beyin “fransızcadan türkçeye “Hukuki ve medeni lügat ini neşvetti.- 824 sayfadan mürekkep olan bu diksiyoner kahunlarda, içtimai ve hukuki eserlerde, siyasi nu- tuk ve konferanslarda, o muahede ve mukavele metinlerinde, yevmi gazete- de, edebi kitap ve mecmualarda kul- lan tabir ve ıstlahları ler ve zengin misallerle tedir. Kanaat kütüph der ve bu yolda yeni ei riz. Stalin Haydar Rifat Beğin yeni bir eseri intişar etti. Stalin. Bu büyük Rus inki- Pipe ye gelinin hayatın delile tab. siz edilen bir tetebbü ve e mek mahsul S0, sahife tutan bu büyük eseri tavsiye ederiz. Ölçüler Kuleli Askeri lisesi riyaziye maal. mi Hasan beyin yazdığı bu eser yeni ölçüler hakkında çok faydalı malümatı havidir. Herkesin anlıyabileceği bir tarz- da ve salâhiyettar bir kalem tarafından Yazılan bu eseri tavsiye ederiz. 1735 Sli habere ii tarihe, 1845 Şarkı hafif havalar Hazret Henders1855 Pa tik bilgiler, 19,20 Atiye hir bakan, İ948 Ti ziyade küçük bir evde yerleşmek istiyordum. Ne kadar olsa Anadolu kızıyım, Bağım olmasa bile iki arşm bahçem olsun razıyım. Suat Beyle şehri . gezerken yu- karı Florissant taraflarında bah- geler içinde küçük köşkler görmüş- tük. Pek hoşuma gitmişti. Tutacağımız evin o tarafta ol. masını istiyordum. Burada her şey bulmak kolay. Bu işle meşgul olan bir idareye telefon ettik. Bizi öğleden © sonra © taraftaki bütün kiralık köşkleri gezdirdiler. Bunların çoğu satılık tı da. Fakat o kadar şirin, öyle şık şeyler ki hangisini beğeneceğimi şaşırdım. Florissant (o şehrin kibar mahallesi. Buradaki evler hep villa. Hepsi geniş ve çok süslü bahçeler içinde. Gotik, Rustigue, o hattâ kübik köşkler. Bahçeler biribirinden gü- zel. Bayıldım. Suat Bey her köşkten çıkışta: 29 - 12 - 1933 cuma günü Fener bahçe sahasında icra edilecek lik mü- sabakalarında ikinci kümeden Topka- pı - Altmordu klüpleri yazılacak iken sehven Topkapı - Anadolu diye yazıl mıştır. Keyfiyet tashihan tebliğ olunur. Karagümrük kongresi Geçen hafta pazar günkü içtimaların- da ekseriyet olmadığından geri kalan Karagümrük İdman klübü kongresi pa- zar günü saat (20) de yapılacaktır. Teşekkür Geçirdiğim ameliyat dolayısile muz- tarip günlerimde de hatırlayarak gerek bizzal zahmet etmek, gerekse telgraf ve mektup göndermek suretile beni tesel- iye ve taltif buyuran muhterem zeva- ta, aziz meslektaş ve dostlarıma niha- iz ikranımın bizzat ifasma imkân dan muhüerem gazeten zin deliletini rica ederim efendim. Operatör: o M. Kemal Mevlidi şerif Sabık Istanbul 1 ci müstantiği İz mirli merhum Nuri Beyin vefatı senci devriyesine müsadif 29 - 12 - 933 cu- ma günü öğlen namazını müteakip mer. ve istirahati ruhu için Beyoğlunda | -amiinde kıraati mukarrer Mevlidi e e cümle eviddasından rica olunur, FRANSİZ TİYATROSUNDA, VİY. NA OPERET HEYETİNİN s0n 4 günü Bu akşam saat 20,45 te Kalmanın meş- | hur ve nefis opereti BAYADER Cuma günü saat 15.5 ta matine VİKTO | RİA VE HÜSARİ ia et son Hus sard) Cuma gü inci mating saat 1830 da BEYAZ BEYGİR GELİ | (U'Auberge du cheval blanc) Cumarte- si akşamı saat 20,45 te Galaların galası | CAFE CHANTANT VİENNOİS fev - kalâde operet. Bugün saat tam 18 de FRANSIZ Tİ - YATROSUNDA, Madam ERİKA VOS KOV ve Mösyö LEONARD SOMMER tarafından IKİ PİYANO İLE BİR KON SER vereceklerdir. TAYYARE YILBAŞI PİYANGOSU Çocuklar için en iyi Yılbaşı hediyesi bir Tayyare Yılbaşı biletidir. Çocuk bununla binlerce lira kazanabilir. Büyük ikramiye yarım Milyon si) ne göndermeleri . 1) Büyük değirmeni tahrike yarıyan iy 2 » Tünde.) 4) Çift ocaklı beş adet buhar kazanı, » 6) Kazana sit çift Aşağıda yazılı zar bulunmaları rica olunur. Ruzname : 1 —Jdari raporun okunması, 2 — Hesaplara 3 — 934 senesi bütçesinin tetkik dilecek kongreye bir murahhas izamı kında rüfekanın mütalealarının alınması. 1934 cumartesi günü saat 14 sani 1934 cumartesi günü sa eşyanın münakasaları hizala mezkür malzemeyi itâya tali gün ve saatlerinde Kasımpaşa komisyonuna müracaatları. Nihayet semtin hemen en ileri- sinde tunelleri geniş bir meydan- lığa, arkaları Fransa yüksek Saleve dağlara bakan üç sıra köşkten birinsinde karar kıl- dık. O kadar minyon bir villa ki.. Bir İngiliz lordu İsviçrede kalaca- ğı bir iki ay için yaptırmış. Öldük- ten sonra Londradaki ailesi köşkü kiraya veriyorlarmış. Bütün konfor var. Kalorifer, sı- tane mini mini köpek (kulübesi. Bu yer bile o kadar zevkli yapılmış ki burada yatacak köpekler herhal- de bahtiyardırlar. Çünkü yeraltın- dan gelen bir kalorifer borusu bu kulübeleri bile ısıtıyor. Suat Bey: — İngiliz aklı.. Veyahut zengin ! Ne olursa olsun. Herhalde zevk sahibi bir adammış doğrusu. Arka bahçe iki geniş set halin- a Va dala ac ENGİN — Nasıl? ne gibi yüzüme ke ğıdan coşkun bir dere geçiyor. Sumer Bank istanbul Şubesinden:| Bankamızın malı olan Unkapanı Değirmeninde kullanılmaya elverişli ve aşağıda cinsleri yazılı makine ve lesisat şimdiki vaziyetlerinde satılıktır. İst fabrikada bulunan bekçiye müracaatla bunları tekliflerini 5 şubat 1934 tarihine kadar kapalı zarfla (Sumer Bank İstanbul Şube. Vals kırma makinesi, 30 santim kutrunda dört silindirle beraber. Kazandan makineye gelen maden bühar boruları (Takriben 25 metre (u- metre tulünde, 4 atmosfer tazyike mütehammil silindirli buhar tulumbası, Kazana sit amudi çift silindirli buhar tulumba: İstanbul Barosu Reisliğinden: in müzakeresi için 25 Birinci kânün 933 tarihinde adiyen içtima edecek olan heyeti umumiye ekseriyet hasıl içtima 30 Birinci Kânun tarihine müsadi f cumartesi günü saat 14 e talik edilmiş- tir. Nizamname dahilinin on dördüncü maddesi mucibince birinci içtimam deva- mı olan işbu içtimada ekseriyet aranılm aksızın müzakere icra ve karar ittihaz edi. leceği cihetle mezkür gün ve saatte rü fekanın Istanbul Halkevi salonunda ha- raporların okunması ve tasdiki Deniz Levazım Satınalma Komisyonundan: 10752 kilo Yaş Sebze : Açık münakasası : 30 Ton Benzin : Kapalı z arfla münakasası : 6 Kânunu Deniz Kuvvetleri ihtiya cı için lüzum olan iki kalem ! lacağından şartnamelerini görmek isteyenlerin her gün ve hududuna, | Liradır. 9764 liği zaman görmek mümkündür. Taliplerin, 250 beygirlik kompaont sistemi buhar beheri Z metre 20 santim kutrunda, 8 90, olamaması hasebile 5-1-914 tarihinde İzmirde akde İzmir Barosundan gelen tahrirat hak- (11445) 9784 6 Kânunusani te. at 15te, rındaki gün ve saatlerde yapı p olacaklarm da münakasa da Deniz Levazım satınalma (6859) 944 sular (Gönöve)nin bu kısmındaki vadiye doğru bütün hızlarile dökü- lüyor.. Dereden sonra bir vadi, ve ondan sonra Fransa hududu ve Salev dağı... Burası şehirden ouzak. Hattâ tramvay istasyonundan bile uzak. Hiç ses yok.. Yalnız suların sesi var, Mini mini bir mutfağı var. Bakın ca e şey yam m Etraf hepsi fayans.. Fakat e boyalı ince demir dolap kapılarını açınca her şey yerli yerinde. Yemek odasınm ünde geniş bir (veranda) var. Kartal yuvası gibi tepeden vadiye doğru bakıyor. Bu köşkü derhal tuttuk. Salon. Yemek odası, hattâ mut- fak eşyası tamam.. Bize bir eşya defteri de verdiler. İki gün içinde yerleştik. Suat Bey gelip gitmek için biraz sıkıntı çekiyor. Fakat karar verdik. Bir küçük otomobil alacağız. Zaten Kadri Bey İstanbulda iken söyle- miştir Burasmı tercih o etmeme bir se- bep te bu suların sesi oldu. —ize düğün o yapmıyacağım. o masrafla işinize yarayacak bir 20.00v SENE Kürek Mahkümları Fransızca sözlü yi (11507) ATMACA Francis de Groissst'nin kuvvetli Fransızca sözlü filmi CHARLES BOYER NATALİE PALLEY ve PİERRE RİCHARD WİLM tarafından bir sureti fevkalâdede temsil edi'miştir. ARTİSTİK sinemasında kemali muvaffaki- yetle devam etivor. (11502) ISTANBUL BELEDİYESİ ii TİYATROSU Bu akşam saat 19,30 da ZUKUS HAYAT Büyük opereti Yazan: Ekrem ve Cemal Reşit Jmuma Yarına cuma günü gündüz saat 14 te VAPURCULUK TURK ANONİM ŞİRKETİ ISTANBUL ACENTALIĞI Liman Han, Telefon: 22925. BANDIRMA YOLU KEMAL vapuru29 Biri Kânun perşembe günü saat 19 İl da Tophane rıhtımından kalka- rak Bandirmaya gidecek ve dö- necektir. Yeni mödel Allegro Bi veya ik yüzlü tüçabtar ever taya sürimek ve bad Köy erden Heryerde satir. erimek İn Ünen ertan a İ e b mal Mühim tek emmat, Eyi baş Burkhard Gantenbein ve Şar Gala lamb Asrm umdesi “MİLLİYET ” tr. ABONE ER LI e in Hamiş L Ben yürümeyi severim, Suat Bey öğleyin yemeğe g: di yor, Çok iyi bir kadın ahçı buldi | Suat Bey alaturka yemek istediği zaman mutfağa giriyorum. Ben dö pek beceremiyorum ama herhalde öğreneceğim. Öğleden sonra o hemen her gün beraber çıkıyor, şehre © iniyoruz Bize en yakın tramvay istasyonU (Champelle) de.. Fakat oraya gek dikten sonra da yürümeyi tercih © diyoruz. merkezindeki ana cadd€ lerden birinde büyük bir mağaz# yar. (Gran pazar) diyorlar. Bur# nın delisi oldum. Öyle güzel ev eşyası var | kin? zaman girsem ellerim, (kolları dolu çıkıyorum. “.. , Bugün acenteden telefon ettiler” Otomobil için müracaat etmif tik. Haber veriyorlar, İstediğimiz gibi bir spor otom? bil ee Göndereceklermiş. — * Suat Bey: İşimi: yok. Gönderin! de i