17 Ekim 1933 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 2

Yazanı» 3. N. Mer hakkı Çitiliyet) ladin Abdulhamit, Mitat Paşadan hesap soruyor! Mitat Paşa, İzmirden İstanbula getiriliyor. — Mitat Paşaya sorulan sual, — Mitat Paşanın cevabı 1298 senesi mayısının dokuzun- | cu günü, akşamdan bir saat sonra, rükübüşahanaye mahsus İstanbul vapuru, İzmir limanından hareket etmiş, İstanbula doğru yol alıyor- du. Vapurun arka cihetinde ikinci kat salonda Adliye Nazırı Cevdet Paşa ile İstanbul İstinaf Müddei- umumisi Abdüllâtif ve mabâyinci Ragıp ve yaveranışchriyariden bin bası Hüsnü Beyler ve İzmir Valisi Mitat Paşa bulunuyorlardı. Adliye Nazırı Cevdet paşa ile diğerleri beş gün evvel İstanbul. dan ayni vapurla İzmire gelerek Mitat Paşayı alıp Payıtahta geti- riyorlardı. Sultan Hamidin, Cevdet Paşaya ve refakatindeki Beylere verdiği talimat mucibince, yemekten son- ra Sultan Aziz merhumun hal'in- den ve irtihalinden bahis açılarak ilk önce Mitat Paşadan (aşağıda aynen kaydettiğim sunli sormuş- lardı: ee karşı mahuf surette sara- yından kaldırılarak bir (kayıkla Topkapı sarayına £ götürülürken hızlıca yağmur yağıyordu. Zavallı amcam merhuma, bir şemsiye, ya- hut harmani verilmemiş, yağmur altında üstü başı iç O gömleğine varıncaya kadar sırsıklam olduğu ze Topkapı sahiline çıkartılmış ne değin o islak elbisesi değin i Bundan eri herkesin maru- fu olduğu üzere boğazına düşkün olan Müşarünileyhe yirmi dört sa- at bir kâse çorba bile verilmiyerek “açlık işkencesi,, çektirilmiş?! slâmiyet ve insaniyet © şrarına sığmayan bu fena muameleleri a: caba yalnız Hüseyin Avni mi yap- tırmıştı? Yoksa, biraderim Sultan Muradın hastalığı gününden iti- baren bütün devlet ve memleket işlerini kendi ellerine alan, diledik İerini yapan Sadrazam vesair vü- kelâdan mürekkep âli komisyon tarafından bir karar ve emrütali- mat icabından olarak (mi yapıl- işti? Mitat Paşa, bu suale: — Hakanı mağfurun Topkapı sa- rayına nakil ve isaline (Bahriye Nazırı Kayserili Ahmet ve Müşür Redif Paşalar memur oldukların. dan teferuat hakkinda (bir güna malümatım yoktur. Âli komisyon- dam da haberdar ( değilim. Cülüs günü, sabahleyin Babısaraskeride böyle bir emriazimin icraatı resmi- yesile meşgul olan Sadrazam ve- sair vükelânın merhum Abdülâziz hânın yağmurdan ıslanacağımı, el- bise değiştirmek lâzım geleceğini düşünerek şemsiye ve yağmurluk ihzar etmeleri, çorbasını pişirme- leri misillü resmi, hususi vazifele- ri de yoktur. Böyle bir vazifeires- miyeleri olup ta ifa etmemişler ise, yahut yağmur yağıpta ıslanırsa ve karnı acıkırsa elbise, çorba ekmek in,diye maiyet memur nislâmiyet ve insaniyet, işkence için talimat ve tenbihat ver mişler ise ve bu da usulü dairesin- de bittetkik sabit olur ise işin şekil ve mahiyeti değişir, icabı kanuni- sine tevessül olunur. Şevketmeap efendimiz hazretle- ri, ferman buyururlar; olbapta i- cap eden tahkikat yapılır, maiyet memurları istictap ve hâdisenin hakikati istiknah olunur. o Muhti mukassı anlaşılır. o Benim; husu- sumephus hakkında zati o hiç bir ilim ve haberim yoktur. Diye pek mukni ve etraflı ce- vap vermişti. Bu sual, İstabula muvasaletten üç gün sonra tekrar olundu. Meş- hur müstantik Fındıklılı Mehmet Efendi, Yıldızda, Çadır köşküne muttasıl bir odada, Müddeiumumi Lâtif ve mabeyinci Ragıp Beyler hazır olduğu halde Mitat Paşadan ayni meseleyi istizah etmiş ve va- purdaki mazbut ifade tahlil edil- mek istenilmişti. Fakat bu (sefer şifre kabilinden, ortaya başka bir söz ilâve olunarak soruluyordu : “Kararımız böyle olacaktı!,, Şifre gibi olan söz, bu cümleden ibaretti. Güya, Sultan Azizin Top- kapıya naklinden bir gün sonra Mitat Paşanm konağında bir kaç zat ile hâkanı mahlüun sureti nak- Ti ve isali konuşulurken, kayıkta yağmurdan çok ıslandığı, değişti- recek elbise verilmediği ve o gün sabah, akşam yemeği dahi veril- mediği söylenmiş ve bunun üzeri- ne Mitat Paşa: — Kararımız böyle olacaktı! Demiş imiş! Müstantik Fındıklık o Mehmet Mitat Paşaya » tevcihi hi- tap ile: Hakanı mahlüun Topkapıya nakli hâdisesi hikâye olunduğu sr- rada, zatı devletleri “kararımız e olacaktı!,, buyurmuşsunuz! Bu cümlede mestur olan maksadı tavzih buyurunuz! Deyince, Mitat Paşa: — Bu, pek bayağı bir (e sözdür. Benim ağzımdan çıkan söz değil- dir. Velev çıkmış olsa bile hemen bir suimaksat ve manaya mı hami | ve atfolunmak icap eder?İbarenin umumi şumulü meydandadır. Va- purda söylediğim veçhile, ne as- İının ve ne de'bunun asıl ve faslı yoktur! Cevabımı vererek kesip atmıştı. (Bitmedi) Yarın Abdülhamit, Mitat paşadan hesap soruyor! 2 Mitat Paşa muhakemesine ait bazı notlar, hâtıralar. — Mitat Paşa ile Abdülhamidin yekdiğerine karşı besledikleri hissiyat. — Ahrar fırkasının telâşı.. Avrupa yeni bir harbe doğru mu gidiyor (Başr 1 inci miri rine burada umumiyetle büyük bir e- hemmiyet verilmektedir. Bu sözlere eyl N M. Hitler, Alman milletine © hital na itimat ederek Milletler Cemiyetine girmeğe ve silâhları bırakma konfe- ranuna iştirak etmeğe hazır oldukla- rın: ilân ettiler. Almanya, pek fona bir hayal inkisarma uğradı. Almanya mütemadiyen tezlil edildi. Nihayet Al man murahhaslarma hukuk müsava- tinm şimdiki Almanyaya bahşedilemi- yeceği söylendi. Alman Hükümeti di- ğer devletlerin haiz oldukları hukuk- tan aşağı hukuk ile müzelerelere işti. i takip etmeyi eyle- iz elleri emeli zuhur edecek ibtilâfları cebir ve şid- det usulü ile halletmeyi reddetmek her türlü hakiki silâh Bırakmayı ve diğer milletler ayni veçhile hareket ettikleri takdirde son © mitralyözüne kadar bütün silâhlarını tahrip eyle mek hususunda Alman milleti ile ayni filirdedir., M. Hitler'in nutku BERLİN 15 (A.A.) — Radyo ile yay dığı bir natukta M. Hitler evvelâ, Alman milletinin 1914 de kahramanan» bir se - kilde döğüştüğünü, çünkü kendisinin haksız yere hücuma uğradığına dair mu kaddes bir imanı olduğunu, bu itibarla haklı bir harp yaptığı kanaatinde bulun- duğunu söylemiştir. Harbi takip eden içvceden bahseden Başvekil, demiştir — Alman (milleti © muahedeleri mutaassıbane denilecek bir sadakatle ye rine getirmiştir. Bununla beraber Yağ . snilles muahedesi beşeriyeti sonsuz bir kin içinde bulundurmak ister gibi görü- nüyordu, Harpten beri işsizlik milletle - rin içtimai bünyesini sarstı. Milli sosya- lizm Almanyayı faciadan kurtardı ve bu manyanın üzerine bir dolu gibi yağan yalan ve iftiraları yangını hakkında İngilterede yapılan “Tahkikat komedisi” ni protesto etti. Fa kat şunları ilâve etti; “Bugünkü reis ile Fransız hükümeti- nin Alman milletimi tezlil ve ona eziyet etmek niyetinde olmadığına dair sözleri- İ ehkütlerisi sonuna kadar yapıyor. Şi | La Muhakemesi Silâhsızlanma Konferansı Dört ecnebi avukat hudut|İşlerin tehir edilip edilmi- haricine çıkarıldı BERLİN, 15 (ALA.) — Havas Ajan- sı bildiriyor: Ali mahkeme dünkü celse- sinde Reichtag muhakemesi safahatını takibeden Bulgar avukatlardan Grigo- ref ve Detef ile biri Fransız ve diğeri Amerikan olan diğer iki avukatm mah- keme salonundan çıkarılmasma | lüzum görmüştür. Bu dört avukat polis mer- kezine götürülerek isticvap olunmuş” lardır. Faaliyetleri hakkında yapılan tahkikat bunların Almanyadan tardo- lunmaları lüzumunu göstermiştir. Tahkikattan anlaşıldığına göre mez- kür avukatlar komünist fırkasiyle mü- nasebette bulunuyorlardı. Bunların mah- keme salonunda bulunmaktan yegâne maksatları propaganda içindi, Bu avu- katlar ezcümle mahkemeye bir çok arruhaller vermişlerdi ki bu arzuhalle- rin yegâne hedefi ecnebi matbuatında intişar etmekten © ibaret bulunuyordu. Esasen bu arzuhaller müdafaaya tevdi olunmamıştır. Mahkeme safahatı hak- kında ecnebi matbustma verdikleri ma- lümat Alman adliyesine karşı ağır bir hakaret teşkil etmekte © ve Reichslag mahkemesini tezlil eylemek maksadını takibediyordu. Bu dört avukat bu $a- bah hudut harici edilmişlerdir. BERLİN, 15 (A.A.) — Havas ajan smdan: Reichetay yangmı muhakeme sinin bugünkü esİsesinde Berlin'in sabık itlaiye kumandanı M. Gempp dinlen miştir, ME Gemep, Görünen bütün ei ye kıt'alarını haberdar etmemesi Kendi nezdinde müdahalede bulunduğu ye dair olan sayiayı gülünç bulmakta dır. Sabık itfaiye kumandanı, ynagı yerinde benzin veya benzol olmak ihti- mali olan mayi izlerine rasgeldiğini söy demiştir. Celi pazartesiye bırakılmıştır. sake halde, Yeni bir hava hattı STOKHOLM, 15 (A.A) — İsveç hava nakliyat şirketi müdürü Moakova- dan dönmüştür. Orada Stökholm Moskova arasıdna, Leningrat, Helsin, fors ve Raval'dan gecen bir hava hattı işin müzakerelerde bulunmuştu. kli M. Herriot'nun sıhhati LYON, 15 (A.A.) — M. Herriot'nun ti tabii bir şekilde iyileşmekte oldu- ğundan bugün, tedavi edilmekte bulun- duğu hastahameden çıkabilecektir. ni ümit ve heyecan ile karş'laşıyoruz.” M. Hitler, muahedalerin Almanyaya verdiği haklardan başka iki şpillet ara- ir arazi ihtilafı olim; la tav istemediğini, sadece hukuk müsavatı is- tediğini ilâve etmiştir ve demiştir ki: “Fakat dünyâ her millete bir vazife veriyorsa, Almanya ikinci derecede bir millet şeklinde telâkki edilerek bu işten hariç tutulmağa hazır değildir. Alman - ya nihayet Alman milletinin hukuk mü- savatmı tanıtmak şartile Milletler Cemi yetine girmiş ve ları baralımn konfe ransıan iştirak etmiş Almanya ne istiyor? Başvekil Hitler şöyle baykırmıştır: “Bunu reddetmek, kendisini taham - mül edilmez bir zillete mahküm etmek lar, M. Hitler izahatıma şöyle devam et - iştir; “Alman milleti silâhları bırakma te- di ayni yolda yaptıkları taahkütleri tat- | bik sırası kuvvetli bir şekilde silâhlanmış devletlerindir. Bu istekte diğer devletler aleyhine biç bir tehdit yoktur, Almanya taarruz silâhları istemiyor. Fakat sade ce istikbalde de menedilmiyecek ve bü- tün milletlerce kullanılacak olan müdar Fan silâhları istiyor. Başvekil nutkuma şu suretle nihayet “Namuslu bir milletin mümessili st. fatile ve bizzat kendimiz şerefli kimse- ler olmamız itibarile ancak serefsiz bir adamın tahammül edebileceği müessese- lere iştirak etmemiz kabil değildir. Dün ya, gözbeli adamlarla değil şerefli adam larla müzakere etmekle ve birincilerle değil ötekilerle muahedeler yapmakla bir istifade temin edebilir. Fakat dünyanm da böyle bir hükü - metin şeref ve namus hissini gözönünde bulundurması * lâzımdır. Dünyayı sulha kavuşturmak için tedbirler ancak böyle bir muhit içinde bulunabilir. Alman hü- kümeti bütün Alman milletine yaptığı bu hitabın, dünyaya sulh aşkımı, ayni za #nanda şeref ve namus telâkkisinin Al - man milletinin şeref ve namus telâkkisi- ni ve sulh arzusunu temsil ettiğini bat edeceğinden emindir. | Reichstag'ın dağılmasından bahse « il bu suretle Alman milleti - fikir beyan etmek vesilesi istediğini söylemiştir. Başvekil nutkunu şöyle bitirdi; “Hükümet ve milletin ta içlerinden gelen bir tek temennileri vardır. Oda, medeniyet için en ehemmiyetli olan kıl'a nın şakinleri arasında şayanı teessüf kin ler, mücadelel #r ve feci yanlışl k'ar dov- resine bir nihayet verilmeğe yardım et- mektir, Amerikada nasıl karşılandı? VAŞİNGTON, 15 (ALA.) — Alman- Yanın kararı hakkında ileri sürülen res mü mâl z dünya, sulhü için ağır bir darbe, esasen gergin olan Avrupa vaziyeti için tehdit- kâr bir unsur olarak telikki edilmekte. dir. Vali Sireet, hadiselerin tek mmülü- yeceği bugün anlaşılacak CENEVRE, 15 (A.A.) — Silâhları bırakma konferansının akibeti ne olaca- ği henüz meçhuldür. Son hâdizelerin ay dınlattığı vaziyet sayesinde içlerinde İn gilterenin de bulunduğu bazı murahhas heyetler tehir taraftarıdırlar. Halbuki Amerikalılar ve bir derceye kadar Fram- yizlar mesaiye devam etmek fikrindedir. er. Bununla beraber komisyonun, evvel. ce vermiş olduğu karar mucibince pazar. tesi toplanacağı zannediliyor. Umumi komisyonun programını mu- hafaza edeceği ihtimali vardır. Yani Sör Con Simon dün buraya bildirdiği beya- natını yapacak ve M. Norman Davis de büroda tasvip edilen prensipleri kü. Tasa edecektir, Fakat işlerin tehiri veya devam edil- mesi hakkında karar bugün saat 11 de M. ai 'un riyasetinde toplanacak olan Fransız, İngiltere , İtalya murahhas Jarı konferans umami raportörü Eenes- lay meş heyet tarafından verile « Bu toplanmada Almanyanın kararı i- le hâdis olan vaziyetin bütün cephele « ri tetkik edilecektir. Bundan sonra takip edilecek yol hak kanda bir alayına yapılacağı am edi or. Umumi komisyon evvelâ Sör Con Si- mon'u dinleyecek sonra heyeti murahha e şen tir, çi semsmeşalkasi sıl İngiliz projesine iltihak eden devletler CENEVRE ,15 — Könferans büro- sunun dün sabahki celsesinde İtalya, Fransa, Belçika, Çekoslovakya, ve Yu- han murahhasları, Amerika murahhas” ları ile beraber son Paris ve Cenevre görüşmelerinin manasını değiştiren İn- giliz projesine iltihak etmi; Alman murahhası kuvvetli bir şekil- de silâhlanmış olan devletlerin silâhla- rını bırakmalarını ve nizamname mü cibince Almanya'nın hukuk müsavatı. nin derhal tanınmasını istemekle ikti- fa etmiştir. Dü endişe ile takip etmektedir. Çünkü Amerika Almanyaya birçok istikrazlarda bulunmuştur. Bununla beraber Nevyork GENEVRE, 15 (A.A.) — Cenevre resmi İngiliz im m saz kara» rmın silâkları birakma konferansı me- #aisinin durması icap ettürmediğini söy lemektedir. Sir John Simon, şunları söy- lemiştir: — Celse devam ediyor. Gazetelere göre PARIS, 15 (A.A.) — Almanya'nın Milletler Cemiyetimden ve Silâhları bı- ralıma konferansından çekilmesi, Reichs- Lag'ın dağıtılması, yeniden intihap ya- pilnası ve Hitler siyaseti hakkında ga- zetelerin mütalenları Hitler'in harelce- > vekameti hususunda müttefiktir. Temps gazetesi diyor kiz sMiletler, kendilerine Alman tehli- kesiinn ciddiyetini haber vermiş olan üçüncü Rech adamları zor affedecek» lerdir.» ie yegâne çareyi hüs- nüniyet sahibi bütün insanların tesanü- dünde ve biribirlerine yaklaşmalarında bilhassa Fransa, İngiltere ve Amerika arasındaki birliğin kuyvetlenmesinde görüyorlar, BERLİN, 15 (A.A.) — Volf ajam- sından: a si Almanya Hariciye nazırı, silâhları bırakma konferansı reisi bir telgraf çekerek konferansa silâhle- rı bırakmağı teminden ibaret olan ye- güne vazifesini tırnaklarına kadar si- ilâhlı devletler istemedikleri için yapa- mıyacağını gördüğünü bildirmiştir. Bu suretle Almanya'nın teslim edilmiş hak- kı olan hukuk müsavalının o tanmması kabil olmuyacaktır. Binaenaleyh Alman hükümeti ken- dini konferanstan çekilmek mecburiye- tinde görüyor. Fransada nasıl kar; PARIS, 15 (A.A.) — ami e sından: Almanyanın Milletler Cemiye- inden ve silâhları bırakma Okonferan- sıdan çekilmesi Paris'te büyük bir hay- ret uyandırmıştır. Böyle bir ihtimale delâlet edecek ortada birşey yoktu. M. Daladier ile M. Paul Boncour, Alman- ya'nın maahedeyi kabul edebilmesini kolaylaştırmak için siyasi, liberalism ve beynelmilel anlaşma öilerinde büyük gayretler İngiltere, Amerika, üniv, AK manya için şayanı kabul hattâ 'istifade- li olan bu muahedeyi tanıtmak için elle- rinden geleni yapmışlardır. İtalyada ROMA, 15 (A.A.) — Resmi bir teb- liğe göre, resmi mahafil Almanyanın kararlarını büyük bir sükünetle karşıla- mışlardır. Ve meselenin vehametini in- kâr etmemekle beraber, vaziyeti bir an- relerini lâhları bıralıma kozferansının tehiri i - <ap etmektedir. Hüseyin Cahit Bey Belediye bankt idare meclisi reisi oldu ANKARA, 15(Telefonla) — Belediyeler Bankası İdare Mecli riyasetine Hüseyin Cahit (o Beyin tayini tekarrür etmiştir. Evvelce mahküm olan memurlar ANKARA, 15 (Telefonla) — Devlet Şârası umumi heyeti evi ce ağır hapis ve o derece cezayi müstelzim bir fül ile mahküm miş olup memurin kanununun neşrinden evvel memuriyete kabul dilmiş olanların memuriyetlerinin devam edebileceğine karar ve tir. Kaymakamlar arasında değişikli ma 15 (Telefonla) — Tirebolu Kaymakamı Tevfik Çi luya, yerine Iğdır Kaymakamı Mit at, Iğdıra Boğazlıyan Ka; Medih, Ayvalık Kaymakamı Bekir Gedize, Ayvalığa üçüncü sınıf fettiş Rasih, Ünyeye Fatsa Kayma kamı Feridun, Ezineye Müdürü Salâhattin, Develiye sabık kaymakamlardan Yusuf Cemal, lukışlaya vekâlet mahalli vilâyetle r idaresinden ikinci şube şefi Hi si, Kilkite hukak mezunlarından Edip, Hakkâri Kaymakamı Ki Alanyaya, Hakkâriye Söğüt Kaym akamı Hasan, Davas Ka; Şevket Fethiyeye, Davasa Kâzımp aşa Kaymakamı Salâhattin, paşaya Bâlâ Kaymakamı Kemal, Genç Kaymakamı Faik Beyş: Genç Kaymakamlığına Fatsa Kay makamı Mitat, Olti Petik Mustafakemalpaşaya, Oltiye Basri, Şapat Kaymakamı Düzceye, Alanya Kaymakamı Sab ri Hopaya, Birecik Kaymakamı nür Yaylak Kaymakamlığına tayin edilmişlerdir. is . Hariciye memurin kanunu ANKARA, 15 (Telefonla) — Giresun meb'usu Hakkı Tarık 1154 numaralı Hariciye memurin kanununun muvakkat birinci desinin atideki şekilde değiştirilm esini Meclise teklif etmiştir. Madde 1. — Memurini mevcudenin işgal ettikleri memuriyet olursa olsun meslek memurlarının hukukuna malik o olmaları iki maddede münderiç farklar ve vas ıfları haiz olmalarına müti tır. Bunlar meyanında meslek memurları sınıfına dühül şeraitini izolanlar inzibat komisyonu taraf ından bu kanunun neşri tarihü itibaren bir sene zarfında tefrik ve mertebeleri tespit olunur ve gerleri idari memurlar ve mütehas sıslar sınıfına ithal edilir. Bı dan milli mücadele sırasında ceph ede veya cephe gerisinde bir hizmetinde bulunup ta bu kânunun neşri tarihinde Hariciye Vel emrinde bulunanların kazanılmış hakları tanılır. Bu madde hükümleri ile aşağıdaki üçüncü muvakkat omadd. 8on fıkrası bunlar hakkında tatbik edilmez. Madde 2. — Birinci maddede konan hükümden istifade eden riciye memurlarının sicil kayıtları tashih olanur. Hakkı Tarık Bey bu teklifi ile milli mücadelede cephede vey cephe gerisinde çalışmış olup ta zaferden sonra harciye kadrolarif da vazife alan bazı hariciye memurlarının taltifi gayesini gütmüştür: Cümhuriyet bayramı hakkında 2 bir kanun teklif edildi ANKARA, 15 (Telefonla) — Mardin meb'usu Ali Rıza Bey ve kel 3 tarafından Meclise tevdi edilen bir kanun teklifinde Cü. iye Bayramı günlerinde hafta tatili kananunun tatbik edilmesi ti Wi Kakma olr Teklifte hafta ta ili kanununda kapanmaktar t: na edilmiş yerler gene hariç bırakılmış, ve fakat kapatma kararı rilmiş olsun veya olmasın nüfusu 10 binden aşağı olan şehir, ve köylerde Cümhuriyet Bayramı günleri münasebetile hafta kantnunun tatbiki düşünülmüştür. Sanayi birliği heyeti bugün geliy tarifeye dair talepler iyi karşılan ANKARA 15 (Telefonla) — Sanayi birliği heyeti bugün | vekilini ziyaret ederek bir haftalık mesai neticesinde 13 sanat nin tesbit edilen ihtiyaçlarını izah etmişlerdir. Son şekle göre fabrü ların bir kısmı muafiyetin, bir kısmı da eski tarifenin tatbiki sur faaliyetlerini temin edebileceklerdir. Tesbit edilen muafiyet mil kanun ile Keme olan muafiyet mikdarından noksandır. Yani 3 yardan azdır. Ankaradaki müzakerelerin aldığı istikamet herhalde tevazin bir tarifeye şiddetle ihtiyaç olduğu kanaatini vermektedir. 58 nayi erbabının tarife hakkındaki talepleri İktısat ve Maliye vekâl. rince hüsnü telâkki edilmiştir. Heyet İktisat vekilinden gördükleri yü sek nezaket ve alâkaya teşekkür ederek veda etmiş ve öğleden Maliye müsteşarı Faik Beyi de ziyaret ederek muamele vergisi ve ba: cetveli hakkında noktai nazarlarını izah etmişlerdir. Sanayi bi yeti bu suretle mesaisini ikmal ederek bu akşamki trenle İstanbula reket etmiştir. Nr; . : Gizli âyin yapan bir kafile tutula İZMİR, 15 (Milliyet) — Zabıta evvelki akşam saat 21 de erkekli bir kafileyi hafi Bektaşilik öyini yaparken lamıştır. B. eski Bektaşi şeyhlerinden Ali Ulvi, Niyazi ve karısı Zehra, Mustafa ver ve Ulvinin karısı Haticedir. Ni yazinin evinde birçok Bektaşi kil ları ve saire bulunmuştur. Ali Ulvi ifadesinde kırk senelik Bektaşi duğunu, icazeti, Kırşehirde halen Arnavutlukta bulunan Hacı Bel Velinin vekili Şahin Niyazi babad an olduğunu, fakat tekyeler nundan sonra tekkesini kapadığını, böyle şeylerle alâkadar olmadığ söylemiştir. Macar efkârı umumiyesi Ankard ... . A seyahatini sevinçle selâmlıyor BUDAPEŞTE, 15(A. A.) — Macar Başvekili ile Hariciye Nas rının yakında Ankarayı ziyaret ed öceklerinden bahseden Pester Llo) diyor ki: “Bu seyahat, iki memleket ara sındaki bağları daha ziyade lamlaştıracaktır. Macar Başvekili ile Hariciye Nazırının selefleri Macaristan ile Türkiyeyi alâkadar eden meseleler hakkında kendili le görüşmek üzere Türk ricali ile şahsi tabitalar tesis etmek za nu beslemeleri pek tabiidir. “Macar muhabbeti, Türkiyenin harici siyasetinin o mütemmim © erk Nasıl ki Macarlar da Türkiyeye karşı ayni hislerle sistirler. “Gazi Mustafa Kemal Hazretle rinin Macaristanda haiz oldu! sıyt ve şöhret ve haklarında beslen ilen hürmete Macaristanın o Tüf Hükümetinin muazzam kalkınma eserini takipte göstermekte oldi in samimi alâkaya Ankarada yapılac ak olan samimi mükâlemeler kane terceman olacaktır. “Harp muahedelerine en vahş'yane bir surette kurban edil lan imi Sevr muahedesinden yakasını sıyırarak en iyi şart! elde etmeğe muvaffak olmuş yegâne memleket olan Türkiyeye ne bir hürmetle nazarlarını çevirm ektedir. “Macar ef kârtumumiyesi, Ankara seyahatini sevinçle selâmlar * bu seyahatten iki memleketin muk arenetinin daha ziyade deri: z si neticesini bekler.,, ha “e