28 Eylül 1933 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

28 Eylül 1933 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Almanyada bir müze ve bir kitap Son zamanlarda Berline gitmiş olan- lar, Yüdenstrasse köşesinde garip ve ye- ni bir müze görmüşlerdir. Garabeti ye- rinde, şeklinde ve tertibatındadır. Ber- zengin ve fakir ailelerinin temas noktasında bir sokak. Eski Berlini gör- mek istiyen ecnebiler en kısa olarak bu- radan ve fakat süratle geçerler. Sağlı, sollu şu Fransızların "Bas fond,, dedik- leri, Berlinde Komünizme bilhassa tarla olmuş bazı sokakçıklar var. "Yüdenhof,, | denen ve 18 inci asra kadar Berlin Ya- hudilerinin akşam güneş batmadan top- lanıp kapanmağa mecbur. tutulduğu bu- gün de geri kalan Yahudilerin melcei ol- muş yer, ve Ephraimhous denen, ve bü- yük Fredrik'in borcunu vermediğinden | dolayı intihar etmiş sarrafına ait tarihi ev ve nihayet bugünkü Berlin şehri ar- masındaki ayının ve ayı ini demek olan Berlin isminin menbaı olan "Graf Albre- eht der Bör,, a hatıraları havi mahaller bu sokağın hemen civarlarındadır. Müze sokağınm tam köşesini ve bir a- #nele restoranı işğal etmekte ve binanın üst katından yere kadar uzanan ve mü- teaddit küçük Fransızların Croix gammâ dedikleri Hakenkreuz yani veları kıvrıl- mış #alip işaretini hsvi bayraklarla tu- haf bir manzara göstermektedir. Kapısında bütün Hitlercilerin giydiği ceviz boyası renginde pamuk bezi, dolak- lı elbisesi ve kolunda uçları kıvrılmış sa- | İp işaretile, müteaddit gönüllüler, Lir p | gideni ziyarete davet etmektedir. halin üzerine gerilmiş v bir berk Jev- ha burasmın, ilk Mil kalırlar. Bugün Almanyayı avucunun i- gine almış olan Nasyonal Sosyalist ve kı- $a tabirile Naziler darmadağın ettikleri Kı istlerden ne almışlar, yaptıkları taharri ve tetkiklerde ne kadar vesaik elde etmişlerse burada tasnif etmişler, Komünizm muvaffak olsaydı, hem mem- leketin ne gibi tehlike ve tethişlere sah. ne olacağını ve hem de bu fırkanın Al- manyaya nasıl girip nasıl yerleştiğini Bu müze hizmetine verilmiş Naziler, muhtelif milletlere mensup Almanyada Nasyonalize olmuş adamlardır. Ziyaret- silere nazaran hemen yaklaşıp anadille- rile izahat veriyor. Kapıdan © girerken | ören kısa boylu, zayıf, #erapa sinir bir tanesi yanıma yaklaştı: — Merhaba: Suratına baktım ve hangi milletten ol- duğunu sordum. Aslen Şimali Irlandalı i- miş, harpte Almanlarla çalışmış, Türki- yeye gelmiş. İlh. Ve hemen izahata başladı: Almanyada ilk komünist teşkilâtı, bir musiki muhipleri cemiyeti halinde şu fo- toğrafini gördüğünüz « adamlar dan, bu sokakta başladı. Piyano, filüt, ke man, trampet ve bedava eğlence bir çok adamları celp etti ve yavaş yavaş. Kulak verdim, yanı başımda bi lize başka bir Nazi ayni izahatı kelime İngilizce tekrar e Bu müzeden Komünist teşki ekil yabetaları ve MM vastalarle ve bütün teferruatile görüyor. En son görü. len manzara bu fırkanım hulül edecek nında halk arasına dehşet — salmak kullanacağı, kaynar suya ateş, ölüm, yan- gın, yağına... Gibi tedhiş kurar. ve vesi- kalarıdır. İngi- kelime a Bu ziyareti hatırlatmaya vesile olan şey, muhtelif cemiyetler mümessillerin- den mürekkep olarak Almanyada teşek- İ| etmiş olan Komünist aleyhtarları bi. liğinin: ““Mülli vi nistler tarafından tatbiki düşünülen mü- sellâh isyan, başlığıle “Bewaffneter Aufstand — Enthüllun- gen üker den Kommuhistisehen o Ums- turzversuch An vorabend der mationalen revolution.,, Bu defa © neşrettikleri manter , şayanı dikkat © kitaptır. Bu kitap 1933 O şubatında Al man komünistleri tarafından tatbiki kaçarlar harekete ait tafsilât ve ve dökü- iş »t vardı. Müteaddit ihti- yapılmıştı. Muhtelif Komünist teşkilât arasındaki rabıtalar, şifreler, emir alıp verme tarz- ilk ağızda kimlerin ve nasıl feci şe- edileceği, umumi “isyan ve ihtilâl tertibatı ve tedbiş tatbikatı birçok vesaika müsteniden, tafsilâtile hikâye e- dilmektedir. Teşkilât başlarında" dalma esraren- ve bazı Yahudiler görülüyor. Ve bilhas- gözü kararmış kütleden ii fade edilmek İstendiği anlaşılıyor. Bir çok ibret ve dikkat levhalarını ihtiva e- den bu kitabı bir insanm tüyleri ürper- meden okuması kabil değildir. Mihrap yerinde Yağı elliyi, galiba, iki, üç senecik &e zeçmişti. Fakat yaş meselelerinde unutkanlık denilen illetin müessir bir deva olduğunda Cemilenin ittifakı vardır. Onun için Şerife Hanımı unut kanlığından dolayı ayıplamamak i- cap eder. Fakat o oluz beşten sonraki seneleri de külliyen feramuş ettiği ci- er arasıra taarruzlara uğradığı va Şerife Hanım kanaatini de- ğiştirmez, değiştiremez, itikadını boz Eğer parasız olsaydı, bu, bir parça düşünülecek bir mesele idi. Pa- ra namındaki fatibülbap elde olduk: tan sonra mesele yoktu. İnsan böyle bir sıhırlı anahtara sahip oldu mu, a- çılan ağızları kapar, kapalı kapıları da açardı.. Şerife Hanım kendi tensip ettiği yaşa göre giyiniyor, süsleniyor, kırıtı- yordu. Kocası Yunus Bey ölüp te Şe rife Hanım serbest kalınca, tekrar ev lenmeği düşünmüştü. Fakat rahmetli gibi kır saçlı, dizi titrek, beli bükük koca istemiyordu. İnce kaytan biyık- hı, bastığı yeri Gtretir delikanlıların hayali, gündüz huzurunu, gece uyku larmı kaçırıyordu. Aylarca, senelerce bekledi. Elbet- te ovu gınaen bir istiyen olur- du. Cami ne kadar yıkılmış ta olsa, mihrap yerindeydi. İşte Şerife Hanı- mun bütün sıkıntısı, derdi mihraba yüz verenin olmaması idi. Daima ken o kendine hiddetli hiddetli söyleni iz — Şimdi erkekler kadından anla- mıyorlar, Vallahi anlamıyorlar. Hep- sinin gözleri karınca gibi sıska karı- larda.. Nerede kuru, sarartı bir şey görürlerse, hemen üzerine düşüyor. İnr. Kendileri de pek şahbaz oldular ya.. O canım bıyıkları diplerinden ka ztyıverdiler, yanallarma zülf bırak. tılar. dar belli, memeli ceketler yorlar. Nedir o kıyafetlerinin maska ralığı.. Erkek mi derim ben onları Erkek di uçları burulu, kıvri yıklı olur. Bakarken insanın yüreği bi- İe hoplamıyor. Şerife Hanım bu hükümlerde derece samimi idi. Kimse efendi kulun arasına giremiyeceği için, memezdi. Yalnız onun yüreğini hop- Jatan da yok değildi. Evlerinin £ karşısındaki kasabın genç, tuvan bir çırağı vardı. İstanbu» İa geleli henüz bir sene oluyordu. Şe- rife Hanım onu gördüğü dakika, he- Jecandan boyulacağım diye korktu. Neydi o yüreğinin çarpıntısı? O ne öl dürücü helecandı? Fakat kasabın çı- rağı Eğinli Raşit te Şerife Hanımın gönlünü çelmek için bütün evsafı hı izdi. Gür, siyah kaşlar, kapkara, gözleri, kalın dudakları, uçları çeu- gel gibi kıvrık yağlı bıyıkları, kemik- li, sert çizgili çehresi ile Şerifenin ha yalindeki erkekti. Kocasının sağ'ığındanberi alıs ve- riş ettiği kasabın hesabını kesti. Raşi- din ustasının dükkânna devama baş- ladı. Ri ıstası Arapkirli Kâmil A- ğa çok aksi, titiz bir adamdı. Dük! müşteri ile dolup taşsa, çırağa iş ver- mez, hep kendi meşğul olurdu. Çıra- ğa yalnız paket sardırır, dükkünme sildirip söpürtürdü. Şerife Hanım Kâmil Ağanın bulun madığı zamanlar dükkâna uğruyor;- saatlerce et beğenmiyor, Raşidin kar yısında göz süzüy: E hı tebessümleri ile çinden küfrediyordu. Günler geçi Şerife Hanımın sabrı ve tahammülü eriyordu. eti beğenir, tarttırır, sonra evden hizmetçiyi göndererek al dırtırdı. Şimdi hizmetçi göndermi- yor, paketi kendi alıyordu. Bir defa» sında Raşidin elini sıkmıştı. Raşit bön bön bakıyordu. Şerife Hanım onun anlayışsızlığına kızıyor, kızıyor, kızıyordu. Raşit hiç te alayış- sız değildi. Karaman postuna dağlı cı sokup kıvırcık diye satan Eğinliler- dendi. İstanbulda bir sene içinde gözü a- çılmıştı, Ustası Kâmil Ağa da fırsat düştükçe onu: ğını büküyor, İs- tanbulun görünür, görünmez kazala- rını öğretiyordu. Raşit bu derslerden çok istifade etmişti. Şerife Hanımın bakışlarından, ilk günde, işi çakmış- tı Kâmil Ağa da farkındaydı: — Bu hoşor garı buraya dadandı, bahalım, ne çiha. malin gozudur ha! Ondaki guflüleri bili misin.. Saha sa taşacah olursa, para yüzünü görme. dan bahayim deme! Bu nasihatlerle kulakları dolan Raşit Şerife Hanımın hizmetçisi gel- diği zamanlar, imalı imalı anlatıyor- du. Raşit çok hir şey istemiyordu. Fa tih Nişancasında sarı bir ev görmüş- tü. Onu almak istiyordu. Sonra Çar. #1 içindeki kaltukçulardan birinin kır mızı blöş kadife oda takımını pek be- ğenmişti. O da almacak ve beş bin li- rada cebine o konacaktı. Hizmet. Şi denilen tarzıkadim telsiz | te- lefon o sayesinde Şerife © Hanım Raşidin arzularını, daha doğrusu şart larmı öğrenmişti. Haftalarca düşün- dü, Raşidin beğendiği evi gitti, gi Oda takımına baktı. Yardan mt geçe cekti, serden mi? Şerife Hanımın ka Farı herkes makul, mantiki ve tam yerinde buldu. Şerife Hanım, Raşidi eve çağırdı. Şartlarını kabul ettiğini söyledi. Ogün beraberce çıktılar. Fa- tib Nişa i sarı boyalı evi gö- rüp pazarlık uyarsa, hemen almağa- gittiler. Şerife Hanım kendi yorlardı. Alacakları ev semt itibarile daha ucuz olmalıydı. Aradaki fark- tan Raşidin cebine koyacağı beş bin lira çıkmış olacaktı. Raşit yeni evin kendi zevkine göre döşenmesini isti- yordu. Şerife Hanım işin içinden pek kolay sıyrılamıyacağını anlamıştı. Fa th Nişancasındaki sarı boyalı eve git tiler. Ev sahibi evini satmak niyetin. Dün Tezin iğmlerindeydin. : Alabik | diğim, yahut alamadığım kadar su içtim. Ben görmiyeli, içmeler tanınmıyacak hi le gelmiş. Konfor, mükemmel doğrusu.. On dokuz odalı oteli, lokantası, plâjile mevsiminde bundan daha şirin bir kür | Yeri olamaz. ikkat ediyorum: Burada herkes te- tik üstünde. numaralı odalarla memba arasında dolaşırken tanımadığım bir zat yanıma geldi: — Sizi yazılarınızdan tanıyorum, dedi, kulak gmisefiri sütununun eneski karile- en ufak kuvvetleri de az emilir Bir kari, bir karidir.. Bu tanımadığım zatla dereden tepeden bir hayli konuştuk. hayet kim olduğunu öğrenmek 5: lince sordum: — Affedersiniz, dedim, kiminle teşer- rüf ediyorum? Gülerek cevap verdi: — Marko Paşanın Tuzla - mümessili doktor Ahmet Ragip! Sonra, tatlı tatlı anlatmağa başladı: — Burada Marko Para olmaktan baş- ka çare yoktur. Su içmeğe gelenler, dok- toru ilk evvel görecek yerde en sonra görürler. Bazan iş, işten geçmiş bulunur. O zaman, Marko paşalığı bırakıp, dok- torluğu ele alır sundulara filan davranı- Fiz. Sudan istifade için; üç beş dakika için- de, küp gibi şişmek lâzmgeldiği itika debila elümiirkn dd aki bela“ Oi- mıyor, Bazan hastalara; tavsiye ederim: — Size dört kadeh su kâfidir. Fazla içmeyiniz! Kimi suratı asar, kimi de hiddetlene- rek: — Ben buraya para verip geldim. | Neden su içmiyormuşum? Diye çıkısır. | BUAKŞAM TÜRK SINEMASINDA © Saat 9,45 te Sinema m misli görülmemiş bir deniz filmi; DEMİR P-ESN E Şafak Keşif Kolu filmini yapan meşhur rejisör HOWARD HAWKS tarafından ibda edilen Frahsı? sözlü muazzam bir aşk ve heyecan filmi. EDWARD ROBİNSON — ZITA JOHANN — RİCHARD ARLEN İlâveten : 2 kısımlık komedi — Rövü ayrıca manzara — Yerlerinizi evelden temin ediniz. Tel.40690 (7875) MELEK MAHMUT MUAMMER ra 1. galip HAZIM VASFI ŞAZİYE. SEMİHA ALLAH Bir Reji ERTUĞRUL MUHSİN - Musiki: MUHLİS SABAHATTİN Şimdiye kadar görülen Türkç» filmlerin en güzelidir FE EK 7872 sinemasında bu akşam büyük müsamere Macar şarkıları — Dansları — ve musikisi ile süslenmiş nefis mevzulu büyük film ÇARDAŞ Oynıyan : Ayrıca £ MUHLİS ROSE BARSONY Paramount dünya havadisleri gazetesi ve SABAHATTİN B. tarafından bestelenen şarkılar ve danslarla 40 kişilik büyük REVÜ: DÜN-BUGÜN-YARIN Tarihi ve modern kostümler — Balet heyeti Fiyatlarda zam yoktur, Biletlerinizi, erkenden aldırm. Telefon: 44289 gm 7371 Bir çokları dürbün gibi bir tarafından gENMEMSŞEMNMESE> Tamamen tamir ve tezyin edilen Sil gem) ELHAMRA SİNEMASI Bu akşam : BÜYÜK GALA MÜSAMERESİ olarak VAKİTSİZ BABA Görülmemiş Fransızca sözlü Paramount filmi ile YENİ SİNEMA MEVSİMİNE BAŞLIYOR. öbür tarafı görülecek kadar şeffaf bir ha- le gelmeyince ellerinden bardağı bırak- maz, Anlatabiliyorum değil mi? İçtikleri su mutlaka aynen tardedilecek... İçerde, damlası kalmıyacak.... Vücut değil de sanki bir nevi emmebasma tulumba... Biz, doktorla konuşurken, tanıdık ak- şameılardan biri yanımıza geldi. — Ovo.. Hayrola. Dedik, senin bura- da işin me? Başını salladı: — Bundan sonra, doktorların Allah bir dı nmıyacağım.. Ne söyler lerse aksini yapacağım... — Bu neden icap etli” Anlattı l — Hangi doktora kendimi baktırsam bana ilk tavsiyesi şu olur: “— İçme Sakin içmel,, Geçenlerde bir kaç &y dişimi sıkıp i medim. ç Bugün buraya gelince ne | göreyim, | kapının üstünde koca bir levi İçme!.. — Artık çok oldun sön.. Dedim. İçme... İçme. Ve bu sefer dinlemedim, içtim. Aman efendim, içim bağrım ferahladı... Ne iyi etmişim de içmişim. Bundan sonra, doktorlar istediği kadar “İçme!,, Desin, hiç birini dinlemiyece | ğiml. M. SALAHADDİN Anketimize Gelen cevaplar Gelen karşılıkları pey- derpey neşrediyoruz.. Liste 1 — Şart: ilmek, koşultu, Kayit: bağ, geçik. Mahiyets nelik oluşluk, benlenme, ör, Ti iü gibi ufat kim oluşluk. geçti. Vâkın : İirtiler, Vukuat vazgeçtiler. Vâkımt : olup bitenler. Liste 3 — Fikir: düşüntü. Mefhum, anlatı, Ruh: içbuğu. Mülâhaza, düşü nüp taşınma. Liste 4 — Huy: çeşit, tutar. Seçiye, den. Meşrep, boya. ta- m Ml e Tutum. Cibilet : o damar. Tinet; kan. Meziyet: yarartı. Liste 5 — Gurur: kendini beğenme, kurulma, kibir: büyüklenme. — Fakir: böbürlenme. Taazzum: büyüklük, taşla ma, kabarma, tefahür, şişme, öğünme, Vekar: kurum, çalım. Daday: Mütekait B. Fikri. Dr. KAZIM ESAT BEY Tepcbaşı'ndaki muayenehanesini Tak-| sim Bahçesi karşısında Uğurlu apartı- manının | numarak dairesine naklet- mektedir. Bu sebeple 2 Teşrinievele ka dar 3 gün MR kapalı buluna- Fakat Şerife Hanımın ısra rna karşı duramadı: Peki, dedi, satar amma, vee , ta — Sekiz bin lira diyorum. On dört bin lira diyen yok. — Nasıl on dört bin Tira diyen yok? Sekiz bin, beş bin daha on üç bin, bin de mobilyalar tas tamam on dört bin lira etmez mi? Kalır sekiz bin. Raşit te, ÜğiHLE Şerife rae hiddetle ba- sını sallıyordu: — Tam sekiz bin lira ziyan ediyo- rum, Ben bu hesaba gelemem. Raşidi de bırakıp çı işi, Kesesinden yapacağı fe- dakârlığı hayalinden yapacak olursa, sermayeden zarar etmiyecekti. mümessi Sevimli ve neşeli jön prömye FERNAND GRAVEY. Bu hari: kada : Paris'in bütün kibar hayatı ile şık ve güzel kadınları görülmektedir. İlâveten : 9 Eylül İzmir Kurtuluş Bayramı ve panayırı mufassalan gösterilecek ve ayrıca 2 kısımlık sözlü komik. an Sıhhat kontrolü Sıhhat ile beraber bünyesinin ener, vitalitesi ve dayanıklı bulunmak ve bi- linmek lüzemdir. Kuvvetli olmak başka, dayarıklı bulunmak ta büsbütün başka- dır. Nice kuyvetli adamlar genç iken öl- leleri (etleri) kuvvetli bulunmak demek- tir, Adaleleri pek kuvvetli | bulunan bir kimsenin kalbi zayıf olur veya herhangi hayati bir uzuv vazifesini kiyıkıle y. maz olur adalelerini kuvvetlendirmek çin yapılan zorlu vücut idmanları dilkat edilmezse böyle #nühim bir uzvun zayıf- lamasına ve kuvvetten düşmesine sebep olur. Sporlarda dayanmak durmak kabi- Jiyeti ile her günkü işinde, mesleğinde, vazlfesinde dayanıklı hir kalde çalışmak, işlemek ve biter bitmez yenibaştan başla- mak için kendini terütaze kuvvetli bul- mak ve buna günler haftalar, aylar ve senelerce devam etmek — ve davranmak haline dayanıklılık derler ki her cihetle en çok arzu olunan ve istenilen bir şey- dir. Namuslu bir işçi her günkü işinde her vakit bu yolda çalışmağa gayret eder ve isler ise de çabuk yormun ve halsiz düşer. İşte bunn için bir işi, başarmak in dayanıklı olmak lâzımdır. j Dayanıklılık - çalışmakta devam ve sebat kudretidir ki bu da sıhhatten ileri gelir. Bu suretle sıhhat © dayanmak ve davranmak için emevvel lâzem olan bir balı ikir ve beden arasmda uygunluk ve ahenk bulunması vücut azasının vazifele- rini lâyakıle yapmasına © vebu suretle beden ve fikir evsafının aşildir ve müs- pet bir şekilde meydana © gelmesine se- bep olur. tria yuları ie vene hati mânâsına gelmez ayni zamanda bun- dan fikir sıhhati ve sağlamlığı da anlaşı- ise e ye bir biyesi iki türlü olur. Bi usulü, ikincisi ezzersiz ve idman usulü dür. Eğer kâyikile istifade etmek İster i- sek vücudumuzun bütün azası vazife ve ini hakkile yapabilmeleri için onları talim ve terbiye etmeliyiz. Böslenme -- vücudumuzu iyi besleme- li ve onu yeliyle işletip kullanmalı. İşte bütün mesele bundan ibarettir. Şimdi vücudumuzun doğru ve yoliyle beslenmesi ve işlenmesi nasıl olur ve ne türlü yapılır. Bu meseleye ne kadar ya- kmdan bakılır ve içine girilirse hakika- ten vücudumuzun sıhhat ve selâmeti, da- ğrusu sapasağlam yaşamak için bes işlenmek en doğru veene& saslı iki kanundur. Büyükada Dr. ŞÜKRÜ ZAYİ — 1929-1930 senesinde İstanbul birinci İlk mektepten aldığım şehadetna me kazaen yanmış ve bu kere yenisini çı kartacağımı ilân ederim. Kumkapı Ni- şancı Havuzlu Mesçit No.2 Mustafa Fethi, (7840) Bugünkü proğram İSTANBUL : 18 Gramofon 19 Kemal Niyazi B. ve arkadaşları, 20 Nehil Oğlu İsmail Haka Bey. 2030 Konami Beyet Bez ve arkadaşları de“ Fakatile Vedia Rıza H. ve Muzaffer B.. 2100 Gramolen 22 Anadolu Ajansı, Borsa haberi, saat ayarı. MOSKOVA, asi m. Hor günkü peoi ı BUDAPEŞTE, 550 m. 20.251 Piyano konseri, 21: harici siymset, 21,56: Sü orkestrası, 243 Fransimen #p: VİYANA, 518 m. 2 ür, yaşanır, serilir, — İsmi verilen lerinden şarkılar, 21,15: “Musiki öğre- 2240: Senlonik kon- MİLANO - TORİNO - KLORANSA, klar. 20,25: Ecmebi bisan baberler. 21: Haberler. — Temsil — Plâk konser, PRAG, 488 m. 20,10: Neşeli neşriyat Zi: Senf; 24: Son haberler. 23.20: Orekestrn kı neşeli Avusturya operi Sonik takım ralakatil şarkıları, 21 klem komser. 224 ik. 21,50: “Ruy Blas,, isim» 20,20: Hafif su» çanni, 2125: Büyük orkestra kon- | Askeri tebilgat | 326 ve 327 doğumlulara Fatih Askerlik Şubesi Reisliğinden: 326, 327 doğumlu ve bunlarla muame leye tâbi ve daha evvelki doğumlular dan sevkedilmemiş olanların ehliyet- namesizlerin bile: smıfları bu cel: be tâbidir. Yevmi içtima 25 birinci teş rin 933 dür. (yalnız bu doğumluların munllim, tabip, eczacı, dişçi, baytar - ları bu celpte çağırılmıyacaktır..) 326 32 ak ve bunlarla muameleye ehliyetnameli (mua! lima, tabip, eczacı; baytar, di lar 25 teşrinievvelde ihtiyat zabit mek etplerine sevkedileceklerdir. te memiş olanlar da derhal şubeye mü- i, aksi takdirde 1076 mahsusu haklarında tatbik edileceği ilân olunur. Dr. A. KUTİEL Karaköy, Topçular caddesi No. 33 46895) (s97x A:R T.E.S-.T.İ'K Sineması 1933-1934 yeni mevsimine büyük muvaffakiyetle başladı. ALAYIN KIZI filminde Anny Ondra herkesi teshir etmektedir. FOKS dünya havadisleri ve bir çok sürprizler. (7878) Dünden itibaren yeni mevsim programlarına başlıyan Alkazar SİNEMASI PARMAK İZİ nanımdaki heyecan ve dehşet filmi" le pek büyük muvaffakiyetler kar zanmış ve sinema salonu bütün mati- nelerde hıncahınç dolup boşalmıştır. Bu filmi bütün müşterilerimize har saten görmelerini tavsiye ederiz. (7883) i ISTANBUL BELEDİYESİ Darülbedayi Temsilleri 1 Teşrinlevvel pazar günü ak; da başlanacak ve perde açıldıktan s9” | ra hemen kapılar kapanacaktır. Bileti” şimdiden gizede satılmaktadır. i HE ENİ Şişlide satılık e! Şişlide 6 oda, mutfak, ia kalorifer ve her türlü konforu b8 bir ev satılıktır. Müracaat: iMülliyet No azalma va bn 2 ud Yeni neşriyat İdare Mecmuası a Dahiliye Vekâleti ride her İ muntazaman Beşredilen İdare mecmö” İ sının 65 inci sayısı çıkmıştır. Resmi çe, | sımdan başka bu nüshasında Sabri BE ie yin "İdare ilimleri kongresi, K. İ Beyin (Sebirler ve belediye) Sa Sabit Beyin "Yeni demoğrafide meselesi,, Ali Kemali Beyin "Y: tanda istatistik teşkilâtı, Macit han Beyin "Alman hus talimatnamesi, vardır. riz. Devredilecek ihtira bet “ Kaya teşekkülütmin tayini için hakkındaki ihtira için istihsal edilmif © pi lan 5 teşrinisani 1931 tarih ve 1348 ri maral ilâve tasdiknamesinin mı lunduğu hukuk bu kere beki deri yi ve ferağı teklif edilmekte hususta fazla malümat edinmek Zye i zevatın İstanbul'da, Bahçekapuda ©” Hanmda 43-48 numaralarda kilin H.W. Stock efendiye müracaat eyl leri ilân olunur. es) Tavsiye irca endesi “MTLLEY ETİ ABONE ÜCRETLERİ, z Türkireinla yemi edilir. Gazetemiz Hânların liyetini kabul etmez, BUGÜNKU HAV, i hava rüvat eye! göre bulutlu olucak ve rü lerden esecektir. Yağınur ül Dün bava tazyiki 263 milimetre” la sacaklık 21, em az 12 derse

Bu sayıdan diğer sayfalar: