15 Haziran 1933 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

15 Haziran 1933 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

NEBATLARDA TEKÂMÜL — lee — Sıcak memleketlerin nebatları zaman gelecek ki Türkiyede mahsul verebileceklerdir Fennin yürüdüğü yol geniş ve nihayetsizdir. Her ileri adımda ye- ni yeni buluşlar, keşifler meydan alıyor. Nebatlar âleminin içine gir- meğe çalışan mütehassıslar bu bü- yük ve azametli âlemin içinden doğmakta olan yenilikleri tespit için geceli gündüzlü çalışıyorlar. İnsanların bütün bu gayret ve uğ- raşmaları dünyamızın nebatlarını çoğaltmak, cinslerini ıslah etmek, hassalarını kuvvetlendirmek o ve bilhassa yeni cins ve neviler elde ederek bunlardan iktisadi istifade- ler temin maksadına matuftur. Â- İlimlerin çalışması sayesindedir ki bugün beynelmilel nebatlar kato- loğu yeni nebat çeşitlerile bir hale gelmiştir. Gerek melez o- larak ilim ile elde edilen nebatla- rın gerek halitabiide melezleşen nebatların adetleri binleri geçmiş- tir. Meselâ kürenin dört mıntaka- sma yayılmış gül cinsinin bugün 14,300 nevi ve çeşidi elde edilmiş- tr. Lâlelerin, karanfillerin, kasım- patı ve sünbüllerin hepsi de yüz- lerce melez vermiştir. Nebatların tohumlar: inde yapılan bu 1s- labat sayesinde her nebalın tebii evsafını yavaş yavaş değiştirmek ve yetişecek yeni nebat neyilerinin istenilen ve aranılan evsafi haiz olması için bunları o tarzda yetiş- tirebilmek kabil olacaktır. Bu de- Ziştirme ıslahati bilhassa ömürle- ri bir sene olan nebatlarda “daha kolaylıkla yapılabilmektedir. Buğ- day, arpa, maisır gibi hububatın 1s- lahı için yapılmakta olan tecrübe- ler muvaffakiyetli neticeler ver- miştir, Bu tecrübelerin sayesinde zaman gelecek ki soğuk memle- ketlere mahsus bir nebat mutedil veya sıcak iklimli bir memlekette de mahsül verebilecek bir kudret ve kabiliyete malik olacaktır. Ke- za, sıcak iklim ve mt mahsus nebatlar memleketimizin iklimlerine tahammül edebilecek ve mahsül verebilecek evsafı ka- zanmış olabileceklerdir. Bu ısla- hatın tatbikat sahasında muvaffa- kiyetli neticeler vermesine yardım eden en mühim âmil nebatlar ara- sındaki imtizaçı cinsiyettir. Cins imtizacı nevilerin birbirile olan a- lâkasmı kuvvetlendirir. Aynı nevi- den olan iki nebat arasındaki w- yuşma hassası bu iki nevin birbi: le çifleşmesinde derhal (| tesirini gösterir. Bu iki nebatın çifleşme- sinden yeni bir melez vücut bulur. Eğer elde edilen melez o matlup evsafı cami değilse bu melezleştir- me işine devam olunarak istenilen yeni nevin vücut bulması için tec- rübelere kuvvet verilir. Nebatların gifleştirilmesi için nebatlar âlemi- nin içine girmek lâzımdır. Bir ne- batın tohumundan başlıyarak bü- tün azalarını, bünye ve teşekkülle- t noktainazarmdan ge- çirdiği devrelerini birer bi- rer tetkik edebilecek kadar neba- tat ilmine vakıf olmak icap eder. Nebatlarda da hayvanlarda oldu. | ğu gibi erkeklik ve dişilik vardır. Bu cinsiyet azaları da çiçeklerin | üzerinde bulunan ve çiçeklerin en | mühim uzuvlarıdır. Çiçek şekil ve manzara itibarile, tabiatin en kıy- metli ve en cazibeli, güzel bir Milliyet'in edebi romanı? 8 masül uzvudur. Bu uzvun harici te- sirlerinden muhafazasını (o (Tü- veye) dediğimiz renkli çiçek yap- rakları derühte etmiştir. e Çiçek gonce halinden kurtulup ta tü- veyçler açıldığı zamana kadar er- kek ve dişi azalar da kemale iriş- miş ve birbirile çifleşebilecek va- ziyete gelmiş bulunurlar. Çifleş- mekte rüzgârlar, böcekler tabii bir âmildir. Erkek çiçeğin üzerinde bulunan ve maya tozu denilen (gi- barıtali) ilkah edici hal ve kuvve- tini almca rüzgârlarla uçarak veya üzerine konan böceklerin ayakla- rma vücutlarına yapışarak dişi çi- çeklerin üzerine dökülür veya ko- narlar. Mayatozu dişi çiçeğin üze- rine İğ e ve içinden po zan bir mayi, dişi çiçeğin başından yumurtalığa geçer ve orada bulu- nan ve ileride tohum olarak yeti- şecek olan taneleri aşılar. Bu. su- retle yetişen tohumlar bittabi ilkah edilmiş aşılı ve iyi birer | tohum olabilirler. Tabiatin bu telkih tar- zını tetkik eden mütehassıslar ay- ni tarzı sun'i olarak tatbik etmek Bunuçün ayni cinse dahil olan iki nevi birbirile çifleştirmek husu- sunda bazı kaide ve usuller vazo- lunmuştur. Nebatların bazılarında erkek ve dişi azalar bir arada ve bir çiçek üzerinde bulunurlar Ba- zılarında ise erkekler ayrı ve dişi azalar ayrı birer çiçek © üzerinde bulunurlar, Bu iki vaziyeti tespit ettikten sontaçifleştirilecek olan nevileri daima ve dikkatle gözle- meli ve her iki nevin mevsim itiba- rile birbirine uygun bir zamanda çiçeklemmiş” olmam itine “eyle- melidir. Neviler arasında erkek o- larak kullanılacak nevin iyi o ve kuvvetli yetişmiş olması ve dişi o- larak kullanılacak nevin de kuv- vetli fidanlardan seçilmiş olması lâzımdır. Eğer neviler başka iklim- lerin nebatlarından almacak ise o nevileri evvelâ damızlık için tec- rübe edilecek mıntakada yetiştir- mek.ve badahu tecrübe ve ; çifleş- i zaruridir. Gerçi İ ders (ilerlemiş olanlara mahsus) 19: tirmeye başlamak erkek çiçeklerden toplanan maya- tozları ağzı güzelce ve hava girmi- yecek surette şişeler i- çinde uzun müddet bozulmazlar- sada (eoğan ve sarmısak 5 — 6-ay, zanbak bi ; kavun, karpuz, kabak 15 gün; portakal, | limon, turunç 8 sün)” uzak mesafelerden mayaltozu tedarik edinciye kadar dişi çiçeklerin tenasül | kabiliyeti geçmiş olabilir. Melezleme usulü ismi verilen ve ebatların: tekâ- mülüne büyük yardımı olan bu u- sulün memleketimizde de tatbika- tına başlanmış ve tohum tslah iş tasyonları tesis olunmuştur. Bahçe cilik ve bilhassa çiçeklerde tatbik ettiğimiz bu usul sayesinde yeni ve cidden güzel melez çeşitler elde | FENERBAHÇE EŞYA PİYANGOSU 14 Temmuz Cuma Günü Kadıköy Stadında Yapılacak Olan Meşhur SLAVYA - FENERBAHÇE Maçında > Halkımızın yardımlarile a edilecek asri tribünler önünde” keşide edilecektir YAYLA KIZI. — YAZAN: Aka Gündüz. — nikâhlayıverir. Tepe tepe kullan: sm. İki karı, iki çift öküz demek- | tir. Yar bir de Petek büyürse al sana üç çift mal, Mudurnu (mede- kanunu çıkacak, kimse iki av- dan şu Özügülü alrverse. bu işi hocaya bile danıştı. Hoca kesme- ce cevap verdi: — Sen hiç işkillenme Emüş Ni- ne! dedi. Şeriat ne kadar kalktı deseler gene bir ucu, kulpu kalır. Müstakil bir çaresini bulup everi- riz. Yeter ki işin harcını, mas- rafını hazırla. diyim Emiş Nin İçin şünecek iyince ine bir yan kalmadı. Özügüle: — Geç kız! dedi, benim ahır sekisinde rahatça otur. O gün bugün Özügül ile kızı Petek ahıra ve sekisine eyerleşmiş erdi. Neye yarar ki kış pek çetin- di. Tezek yok, çıra yok, odun yok. Petek'e bir şey olmadı ama anası- n sl iği ne, yakaladı — işte, Günler. , 'denberi eski Kürt keçesi üs- Dışarıda davtilar Hkanlılar öyheii iy oymtrlla dünya eğleniyor. . Özügül hastalık ateşi ile cayır cayır yanıyor. Vaktile o da böyle günler yaşa, mıştı. Daha doğrusu ömrü hep böy- le günler içinde geçmişti. Öküzleri, tarlaları yerine sesleri ve sazları vardı. Sevişip evlendiği kocası er- kekler tarafında çalar, kendisi de kadınlar tarafında söyler, oynar- EN yorganmın içine gömdüğü çakmak çakmak göz- e geçmiş günlerden başka, bir şey düşünüp göremiyordu. Ne yiğit, ne şen, ne erkek koca- sı vardı. Dünyada eşi örneği bulun- mazdı. Onlar (yalnız geçim için başkalarmı değil, kendilerini de eğlendirirlerdi. İşsiz kaldıkları o günlerin ak- şamlarında saz çalarlar, türkü 5 nci liste ANKARA, IS. A.A. —T.D, Te Ce miyetinden £ ğ Karşılıkları aranacak arapça ve farsça kelimelerin 92 numaralı İistesi geder: 1 —VAİT WAT » 7 VUKUAT 3—VADE &— VÜKÜF 3— VAZİFE 9—SİYASET 4—VAZİYET © 10—ZİYAFET 5—VEFA 1 —ZÖMUL 6—VEKÂLET o iz—ZIMNİ Bugünkü proğram ISTANBUL: 18: Gramofon, 18.30: Kemal Niyazi B. ve arkadaşları. 20: Nebil oğlu İsmail Hakkı B., 20.30: Kemani o Reşat B. ve arkadaşları, 21.30: Gramofon, 22'den itibaren: Ajans, borsa haberleri ve saat ayârı. ANKARA, 1538 m. 18, Alaturka saz. e : Viyolonsel konseri (Edip B. tarafın ii ” amal pa e haberleri, AR SOYA, TA m 1: Sabah duma, 13,15: Senfonik matimal kon. ser. 18,20 kore konseri, 16,10: Tens ganni'nin konseri, 16,35, Plâk. 17: Çocuk programı, 18: Halk konseri. 73: Dana müsi- kini BUDAPEŞTE, 560 m. 21,081 Op: Haberler, — Sigan musikisi. VİYAJ 19;Büyük Viyana operasından naklen Rishald Wagnerin eserlerinden (Götterdecmetereng) lal pera temelli, ai pil He akşam “MİLANO - TORİNO - FLORANSA 21,35: (Garmascalli) een ei ümli Larcotiniz eserle- BÜKREŞ, 384 m. | 13: Plâk, 14,15: Plâk. 18: karışık koiser 205 Ders, — Plök. 21: 25: Senkömik. konsar. 22,20: Konserin devamı ( Debasay). : YI inn İkinci iflâs memurluğundan; Kumbaraci yokuşu altbaşında votur makta ve doğramacılıkla meşgul bulur | makta olan Todoraki . birader iflâsi | 56-933 tarihinde açilıp tasfiyenin . adi şekilde yapılmasına karar ver ilmiş ol. de | — Müflisten alacağı olanların ve | istihzak iddiasında bulurlanların alâcak larını ve İstihkakleririr ilândai bit ay içinde 2 inci iflâs “dairesine “gelerek kayd ettirmeleri ve delillerini (senet ve defter hulâsaları vesaire) asıl veya imusaddak süretlerini tevdi eylemeleri, 2 — liilâfına hareket cezai meseliyeti müstelzim olmak üzere müflişin borç. lularnın ayni müddet içinde kendile- rini ve borçlarını bildirmeleri. 3 — Müf İisin mallarını her ne srfatla olürsâ o) sun ellerinde bulunduranların 6 mğilar üzerindeki hakları mahfuz Telek şir” tile bunları ayni milddet içinde" daire emrine tevdi etmeleri » © «mezlerse makbul mazeretleri bulunmadıkça « 29! mesuliyete uğrayacakları ve ruç- ban haklarından mahrum kalacakları. 4 — 19-933 tarihine müsadif pazarte- #i günü saat 14 &e alacaklılarmın © ilk içtimaa gelmeleri ve müflis ile müşte- rek borçlu olanlar ve kefillerinin ve bor cunu tekeffül eden sair kimselerin top Janmada bulunmağa hakları oldağu i- Yin olunur. (4534) etmeğe muvaffakiyet hasıl olmuş- tur. Bu ilmi usulün tatbikatına dair ayrıca bir makale yazacağız. Lütfâ ARİF İ kabarık ve masmavi idi. Ev kadını Ruscadan İhtiyar bir kadın tânırım. Gençliğin. de herhalde çok güzel bir kadındı. Fa- kat ben onu ilk tanıdığım £ zaman, yila verm de kaybolmuş gibidi. Boynu | kilan ince id. Birini demerlnr | Ba olerle hir eri çemmayır 9e-İ| kardı. Evde iki kızı ile beraber yaşıyordu. Bu kızlar da istatistik dairesinde ça- Mışırlardı. Odalarının duvarlarını, — diplerine kart postal tertibi resimler boyanmış tabaklarla süslemişlerdi. Ev gayet te- mizdi, fakat odanın harareti kaybol- mas diye pencereleri açmazlardı. Kızlar yazihaneye geç kalırlar korku- su ile duvardaki saati kırk dakika ile- riye almışlardı. Yirmi sene böyle yaşadılar. Kızlardan biri elli, öteki kırk ya- sında idi. Beyaz saçlarını, geniş — alımlarını, tenlerinin acaip (rengini dalma hatır. larım.. İhtiyar kadının ismi Anna Sevasti- anovna idi. Ölümüne kadar saçlarını kaybetmemişti. Hattâ bu saçlar ada- makıllı ağarmışlardı bile. Arasıra şında sun'i çiçekli dantelâ bir külâh taşırdı. Anna Sevastianovna nın on beş ç0- cuğu olmuştu. Yetmiş yaşma © doğru yatağa düştü. Hastalığı çok ağırlaş- » Her vizite. veriyorlardı. Doktor gel- meden evvel, hasta kadın temiz çama- şır giyerdi. Bir gün doktor. gene geldi. Hasta yatakta son derece zayıf ve ihtisar ha- linde idi. Doktor hastanım başucuna oturdu. Dikkatle hastaya baktı. na- file! kurtuluş yok! Yeni bir mualiceye Tüzum kalmadan ihtiyar kadın, san- Ii bu işe'alışmış gibi, sanki Leningrad postası muayyen vaktinde Moskovaya kalkıyormuş gibi, gözlerini sabit bi noktaya dikti ve öyle kaldı. Ölmü Doktor defin ruhsatiyesi yazmak i- çin evine döndü. Şimdiki gibi, o zaman İarda da bir defin ruhsatiyesi lâzımdı. Kızlardan biri ölünün başında kalmış | tı, Anasını giydirdi. Sonra ağladı. Da | ha sonra korkmağa başladı ve bu korku ile evden dışarıya kaçtı. Kapıyı da şır- rak diye kapattı. Ihtiyar ölü odasında yalnız kaldı. Bu evin karanlık mutfağında yirmi sene bulaşık yıkamıştı. Odalar yine eskisi gibi.. Yine duvar- larda resimli tabaklar. Köşede yaysız | büyük bir kanepe, bir azileride akajo bir keridon, İhtiyar kadın bunlardan hiç tiyordu. Nabzi durmuş, nefesi kesilmiş lie O günden sonra ihtiyar kadın daha Taksim Bahçesi Bu akşam saat 21,1/2 da Yaz mevsimi münasebetile AÇIK HAVADA SİNEMA Jeanne Boitel ve Jenna Weber tarafından temsil edilen Evliler ve Sevdaları Tekmili Fransızca sesli ve sözli filmi gösterilecektir. o Ayrıca sahnede ZENGİN VARYETE PROGRAMI (o 4485 Beyoğlu Orman İdaresinden: Müsadereli mallardan o- lup Fındıklı ve Şişlide mah- fuz bulunan 16 çeki 13 kilo o dun ile 400 kilo meşe kömü- rü ve 70 demet Fırın çalısı ha zine namına açık arttırma su retile satılıktır. o 19-6-933 de saat 16 da ihale olunacağın- dan, taliplerin Beşiktaş Or- man İdaresine ve ihale günü Beyoğlu «Kaymakamlığında müteşekkil müzayede komis- yonuna müracatları. (2384) 3323 İstanbul dördüncü icra memurluğun dan: Temamına on bin Jira kıymet taktir edilen (Fındıklıda) Beyoğlu taksim ka zancı mahallesinin imam, mürabata çık mazı ve mezarlik sokaklarında atik 29, 12, 10, 7, 10 mükerrer yeni 15, 22, 20, 18,33, 3,37,39 numaralarla milrakkam bi risi bağçeli müteaddit ahşap haneleri Dirisinin beden dıvarları kâğır üstünde odaları olan dükkânları alir ve arabalı ğın dört hisse itibarile bir hissesi açık vazedilmiş olup 10-7 -1933 şartnamesi divanhaneye talik tarihine müsadif cu- | martesi günü 14 ten 16 ya kadat İs. tanbul dördüncü icra dairesinde açık artırma suretile satılacaktır, artırma ya iştirak için taktir edilen muhammen krymetin dörtte birinin yüzde yedi bu- suk nisbetinde teminat akçası almır, mezkür hisseye müsip müterakim ver- Bi belediye vakıf icaresi müşteriye ait- #ir. 920 tarihli icra kanununun 119 un cu maddesine tevfikan hakları tapo si- cillerile sabit olmayan ipotekli alacaklı ler ile diğer alâkadarınm — ve irtifak bakkı sahiplerinin bu haklarını ve hu susile faiz ve masarife dair olen iddia larını ilân tarihinden itibaren © yirmi gün içinde evrâkı müsbitelerile bildir- meleri lâzımdır. Aksi halde hakları ta- po sicillerile sabit olmayanlar satış be delinin paylaşmasından barir kalırlar | alâkadarların işbu maddei kanuniye ah kâmma göre hareket etmeleri ve daha fazla malâmat Oalmak isteyenlerin 929.61 dosya numarasile memuriyetimi 7e mürâcaat etmeleri ilân olunur. (4530) lerindeki reflekslerin kuvvetini Bu nevi refleksler doktorlar için iyi bir mevzudur. İhtiyar kadın yetmiş sene bu evde her İşi yapmıştı, bu işi de yapmaması Üç sene yaşadı. Bu hâdise insanm sinir. mümkün değildi. söylerlerdi. Çok defa kocası çalar kendi oynardı. peltek dille türkü söyler ve düşe kalka oynardı. Bir gün Balkan harbi olmuştu. Özügül bunu anar anmaz has- talığını unuttu, gülümsemeğe baş- ladı. Balkan harbi onu tam dört ke re sevindirmişti. Kim bilir hangi bucakta kocası bir bataklığa sap- i şaranpoldan gövdesi delik deşik kesilmiş te has in çıktıktan sonra . yir- sarı lira vermiş paşalar. Ü. cüsü koynunda yirmi altın laya gelişi. Dördüncüsü: Bir az acı karışık amma neyse yine yirmi beş kâğıt lira ile dönmüştü. Haley Me bacağını yi ze Mustafa Kemal Paşa vermiş. Artık sazdan başka malları da vardı. Bir çift öküzle bir ufak nu- mara pulluk almışlardı. Döşekleri- nin kılıfını, yorganların yüzünü yenilemişlerdi. Mütareke olur olmaz işleri ırı- ladı. Bir gün şehirden bir sarıklı yoz bir İngiliz neferi, iki de dini rek içir dişe paha- mi ne roi © bizim milletindir iki herif: Bunlar milletindir diye sürüp götür düler. Sarıklı da onların gi lerine şahitlik yapıp kâğıda mühü- rünü bası basıveriyordu. Bu arad Topal Mehmet Çavuşun küzü ile pulluğunu Bunlar da bizden alınmıştır, bun- lar da bizimdir dediler götürdüler. Özügül de öteki köy kadınları gibi ağlamağa başladı. Kocası kız- dı: — Ülen! dedi, kafama cinleri çıkarma! Alsınlar götürsünler. Ö- küzle pulluk onların olsun. Bize bu Yurt yeter, Yeter ki bu yurdun her karışı- nı onlara kızıl baram edelim. Da- dal oğlu mu kim, ne demiş ise ya- man demiş: Ferman padişahın dağ lar bizimdir. Bugün varsım yine ferman düşmanların olsun bu dağ- lar bizim ya.. Bize yeter. Ver şu sazı! Sana bir hava öğreteyim: Kızlar! Erler! Bacılar! * Hey Ankara, şen ol şen! İçin inan, er dolu. Senden geçecek senden Her kurtlaşun yola: Mustafa Kemal Paşa (4533) Şark Demiryolları Yaz'mevsiminde seyri “#eti ve Seyri, hafif ile emtia nakiiyatına mahsus ten- silâtlı tarifelerin mevkii merlyete vâzı. $ Haziran 1933 den itibaren bervechi itse edilen tarihlefe kadar inevkii meriyete vaz #diletektir : Rİ TARİFE (B) — Edirne Karaağaç, Edirneşehiz, Lüle- burgaz ve Çorlu mevkiflerinden bula sevkedilecek bozulmağa müsteit mekülât irsalâtına tatbik olunur. Bu târife, cagari 100 kilo üzerinden yapılâcak irsalât için şeysi serie mah- sus Umumi, Tarife ücuratından yüzde 28 (yüzde beş) nisbetinde bir ten zilâtı havidir. 31 Teşrin! Evvel 1983 tarihine kadar meridir. 2— SEYRİ HAFIF TARİFE No. 101 Emtianın sınıfı üzerinden ücreti he- sap.edilerek bir cinsten veya miitsad- dit cinsten grup halinde 10 veya 5 ton- luk tam hamuleli vagonlar ile her mev kiften her mevkife yapılacak irselâta tatbik olunur, Bu tarife seyri hafife mahsus 1 N3. Ik Hususi Tarife ücürütmdan yüzde 10 (yüzde on) ile 9520 (yüzde yirmi) arasında tehalüf eden bir tenzilâtı bavi dir. 31 Teşrini Evvel 1933 tarihine kadar meridir. 3— SEYRİ HAFİF TARİFE No. 105— 10 tonluk tam hamuleli vagonlar ile yapılacak karpuz ve kavun irsalâtma tatbik olunur. Bu tarife, seyri hafife mahsus 5 No. Vu Hususi Tarife ücüratından uzun ene safslerde 410 (yüzde on) nisbetinde bir tenzilâtı havidir. 30 Teşrini Sani 1933 tarihine kadar müteberdir. 4.— SEYRİ HAFİF TARİFE No. 100.— Hububat, zahire, ilâh;... 10 tonluk tam hamuleli vagonlar ile © yapılacak irsa- lâta tatbik olunur. Bu tarife, seyri fife mahsus 6 No. Tarife ücuratından 129 kilometroyu tecavüz eden mesafelerde Seli (yüzde on) nisbetinde bir tenzilâ- # hayidir. Bu hapta daha ziyade tafsilât akmak için İstanbulda Şark Demiryolları İda- rei Merkeziyesite hat da bilumum me- vakife müracaat edilerek yeni Tari feler talep olanur. Istanbul, Haziran 1933 MÜDIRİYET: Dr. İHSAN SAMİ ,ISTARILOKOK. AŞISI mütevellit (ergen- ğe koltuk altı çıbanı, arpacık) ve bütün cilt hastalıklarına karşı pek tesirli bir aşıdır. Divan hı Hususi (3593) Hamam Yolu No: 189. (4003) gJililliyet Asrm umdesi “MİLLİYET "tir. ABONE ÜCRETLERİ : Garetemiz ilânların men'ü- İiyetini kabul etmez. BUGÜNKÜ HAVA Yeşilköy askeri rasat merkezinden al “dağmız malümata göre bügün hava ekse- riyetle açık ve sakin geçecektir. 14-6:933 de bava tazyiki 760 milimetre, en fazla sıcaklık 22, en az 18 derece idi, Dal kılıç geçti başa, Ankaraya geliyor! Yağlı kağıt kaplı pencerenin önünden geçen köylüler, Mehmet Çavuşun böyle bir günde keyifli keyifli saz çalıp türkü söyleyişine içerlediler. Pencere önünde dur- dular, hırçın hırçın dinlediler, Bak tılar ki Mehmet Çavuşun söyledi- ği yeni bir düğün dernek havası değil, O, başta karısına, sonra kı- zına ve daha sonra bütün köylü- larının şakırdı görültüsün izler İşiten. Hadi behemi Sarı yıldız havada, Yavru kuşum yuvada... Bir gün Yeni Riza inişi abi iler b — Mustafa Kemal Paşa, Müf- şacaklar. Rifat Efendi Hoca böy- le haber etti. Hem dedi ki bu işe ne kadar canla başla sarılırsak o kadar çabuk kurtuluruz. Mehmet Çavaş kösik bacağını kalan parçasma bir yumruk ata- ağır ve tane tane karşılık verdi: — Buna millet sefirbirliği de- mişler hay ağam! İki bacaklıların göreceği işler var, bir bacaklıların göreceği işler var, Ne derlerse onu — Yasen damda mı oturursun? — Eksiketeklere ne düşerse bütün masrafı kendine olmak üzere seksen kişilik bir atlı akıncı müf- rezesi kuruldu. Mehmet Çavuşun payma bir kağnı kolu düştü. Kel başı Meh- met Çavuş artık işini bulmuştu. Harp yönüne cephane, azık taşı. Dn Fakat ef hafta yol biraz da dayandı. Polatlınn berisine kadar dayandı ve bir kızılca kıya- mettir koptu. Dikmen tepeleri top sesleri ile zangırdıyordu. * (Devamı var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: