Yarın içine gireceğimiz hafta tarihe Cihan iktısat konferansmın toplandığı hafta olmak üzere (o kaydedilecektir. Konferans Londrada pazartesi günü 66 devletin iştirakile açılacak. Cihan iktisat konferansının O toplanmasına 1932 senesinin temmuzunda karar ve- rildiği zaman müzakere edilecek olan meselelerin mevzuu şu iki başlık altın da tasnif edilmişti! 1 — Mali meseleler: para ve kredi Beynelmilel | mübadeledeki gümrük tarifelerini nazarda tutarak istihsal ve mübadele meselelerinin ts! hı. İthalât üzerine vazedilen tahdida: Kontenjantman meselesi ve | ticareti tahdit eden diger takyidat. Konferans bilhassa parayı sağlam bir esasa rap- tetmek ve kambiyo üzerine konulan kayıtları kaldırmak lüzumunu tebarüz ettirecektir. Konferans © umumiyetle beynelmilel ticaretin ihyası lüzumuna kaildir. Konferans bu gayeleri tahakkuk ettirmek 'uğründaki muvaffakıyet de- recesi müzakereler ilerledikçe anlaşı- lacaktır. Ancak herkes teslim ediyor ki Cihan iktısat konferansı çok gayri- müsait şerait altında toplanmaktadır. İngiliz Başvekili Mac Donald, bir kaç hafta evvel konferans e- miştir ki: “Çok müşkülât ile kırılacak bir cevizdir.,, ... Konferansm neden gayrimüsait şe- rait altında toplanmakta © olduğunu takdir etmek için siyasi olsun, iktısa- di ve mali olsun, beynelmilel mesele- lerin biribirine bağlı olduğunu hatır- lamak lâzımdır. Bir taraftan o Uzak Şarkta Japonya tarafndan o yapılan emrivaki duruyor. o Japonlar yalnız Mançuryayı değil, Jehol eyaletini ve Pekine kadar işmali Çini işgal altıma aldılar. Son haberlere göre, Çin Hükü- meti Japonya ile mütareke aktetmek mecburiyetinde kalmıştır. Bu, kuvve- tin hakka galebesidir ki beynelmilel münasebetlerde daima âkislerini gös- terir. Diger taraftan silâhsızlanma konfe- ransını müspet bir Lame si i ılan teşebbüs böyle bir netice işi tir. Konferans tehir »desi altında inkıtaa uğramış vaziyett ir. Dörtler misakı etrafındaki rsüzake- reler bir neticeye varmamıştır. © Avrupa Devletlerinin Amerikija verecekleri borç meselesi halle itemi :- miştir. Bu borcun bir taksit “vadesi konferans açıldıktan üç gün sonra ya- ni 15 haziranda geliyor. Fransa esa- sen geçen taksiti tediye — etmemişti. İngilizler de geçen taksiti tediye eder- ken, bunun sonuncusu olacağını söyle- © konferanstan mek fazla nikbinlik olur. i »»» ile tutulabile- Bu tehirden evvel, el bütün devletler, Mac Donald teklifi- 'nin heyetiumumiyesini kabul etmekle beraber, teferrüatının hiç bir moktasım- da müttehit değillerdir. * meselesinin müzakeresin- .çıktı. Bu meseleye büyük devletlerin ayni zaviyeden bakmadık- Tarı anlaşılmıştır. Fransa emniyet me- selesinde çok titiz davranıyor. İngilte- re ve Amerikanın şümüllü bir taahhüt © altıma girmelerini istiyor. | İngiltere Lokarno'da girdiği taahhüdü genişlet- mek istemiyor. Amerika ise bu nokta- © da büsbütün uzakta bulunmaktadır. — Bana bakma delikanlı! Sen 'kürkünü çıkarma! < dedi Yaylalı Mehmet. Toçu Mehmedi kurtardık. —— Bin şu atın terkisine! Mehmet binmez! — Niçin binmiyorsun Mehmet? — Ben Lâçin Beyin bataryasın- © danım. Batarya battı. Ben tekerler altma ağaç dalı, taş bulmak için © ayrılmıştım. Çankırılının ünlemesi © ni işittim, oraya seğirttim, böyle © oldu. Terkiye binersem, Lâçin Bey © beni kaçtı sanır sonra.. ben kaç- madım ki... © Dinç atlı bir emirberle arkada “kalan bataryaya haber ulaştırdık: z Mehmedi tedavi için ruz. Kaçmadı Meh- © © Emirber çamur şosesinde dört- “nala kaldırdı. ğ Milliyet'in edebi romanı: 2 — e —— O YAYLA KIZI. — YAZAN: Aka Gündüz. — tahaneye yattı. .... Tarihin Lâçin'i Karadenizle Marmara arası bir mulaaırrızın tarifi et- rafmda da ihtilâf çıkmıştır. Rus murahhas heyeti reisi M. Litvi- nef, bir devletin ne gibi şartlar altın- da mutaarrız telâkki edilebilece kında bir takım kaideler ileri sürmüş- tü. Fransa ve Küçük itilâf Rus teklifi- ni kabul etmekle beraber, İngiltere, Almanya ve İtalya kabul etmemişler- dir. Müzakerelerde İngilizlerin yalnız başlarma kaldıkları bir nokta da var- Mac Donald projesine göre, tay- yareden bomba atmak menedilmekle beraber, asayişin muhafazası için po- | lis tedbiri olmak üzere tayyare bom- bardımanı ipka ediliyordu. İngilizlerin bundan maksatları Mısırda, Irakta ve Hindistanda tayyare (o bombardımanı kullanmaktan ibaretti. | İngilizler bu noktada bütün devletlerin O müttehit bir cephesile karşılaştılar. İngiliz mu- rahhası, Mr. Eden bu nevi bombardı- manı müdafaa etmek istedi. Çok kolay ve masrafuız bir tenkil vasıtası olda” | ğumu söyledi. Fakat noktainazarmı kabul ettiremedi. Bununla beraber, İngilizlerin tayyare bombardımanın- dan vazgeçecekleri anlaşılmıyor. Mr. Baldwin Avam yor diye bu kadar tenkil tedbirinden vazgeçecek liz,, dedi. Bu da gösteriyor ki Cenevredeki ka- rarin mahiyeti ne olursa olsun, | her | devlet gene bildiğini okuyacaktır.Tay- | yare bombardıman: gibi bir noktada bile ittifak ile verilen karara tâbi ol- mak istemeyince İngilizlerin daha 6- hemmiyetli meselelerdeki © kararları nasıl kabul edecekleri bir meseledir. , Dörtler misakı bir türlü imza edile- medi. Bir aydanberi Fransızlar ve Kü- çük itilâf devletleri misak üzerinde işlemektedirler. Bunlar işlerini bitir. dikten sonra misakta imzaya © değer bir taraf kalmadığı bildiriliyor. Misakın imzasını ilham eden iki mü- him sebep vardı: 1 — Munhedelerin tadili. silâh hususunda etmek. Filhakika bu maddeler dörtler mi- sakından tayyedilmemiştir. Fakat o işti alama” re yeni bir misak imzalamıya kalmıyor. Silâhsızlanma konferan sındaki fili vaziyetin ne olduğu mey- dandayken, misakta Almanyanın mü- savatından bahsetmek te abes olurdu. Esasen geçen kânunuevvelde “prensip itibarile,, Almanyanın müsavatı tanın- edilebilir. Binaenaleyh imza edilip e- dilmemesi de ikinci derecede ehemmi- yetli bir mesele halini alıyor. ... Dançiz intihabatında tastik edilmeli ki bu, hayli müşkül bir meseledir. Her halde Nazi Hükümetinin eski Kanunuesasi ile idareye devam edece- ği anlaşılmaktadır. Bununla beraber Dançig'in Berline daha ziyade yaklaş- tığı inkâr edil bir o hakikattir. Dançiz Hükümeti doğrudan doğruya Hitler'e bağlı bulunacak demektir. Ve Dançişteki yeni Nazi Hükümeti işba- ma geçip te idareyi nasıl tedvir ede- ceği anlaşılmcıya kadar | Lehistanda hissedilen asabiyet devam edecek! Diger taraftan Hitler o Avusturyı Hükümetine karşı harekete geçmiştir. Hatırlardadır ki bir kaç hafta evvel yordu. Hadımköyünden (Karadenize kadar, düşmanı türkçe karşılıyor. duk. Bir adım ilerlemiyordu. En sol yönimüzün solu (açıkmış. Ne bilelim, Veya ne bilsinler! Üç saf üzerine süngülak yürü- yen düşman, birdenbire sağa kır- dı. Kadıköy yolundan, başka ka- raltılar peyda oldu. o Üç saf, beş saf oldu. Beş saf dokuz safa bin- di. Soldaki son istihkâmımız şaşa. Jadı. Toplarmı sola çeviremiyor. du. Deniz, göl var diye boşlamış- lar! Düşman dokuz saf üzerine sün- gü tak! piyade yürüyüşü ile solu- muzdan İstanbula yürüyor. İhtiyatta duran yüzbaşı (o Erzu- yuplu L.âçin bunu gördü, bunu sez- Bugünkü proğram İSTANBUL: 18— den 1830 Gramefon 19,00 , 20,00 Alaturka sex (Müşerref H) 2000 , 20,30 Alaturka saz (Tanbur: man Pehlivan). 21,30 Alaturka saz (Hanımlar heyeti Ülkü Hanım). 2200 Gramofon. Hibaren: Ajanı, Born haberleri Sant Ayar. ANKARA, 1538 m. 1230 : Gramoli 18, : Keman konseri (Ekrem Zeki B. te 2040 2140 220 » VARŞOVA 1ATİ m. 13,15 plâk, 16,40, keza. 18 konser, 19 ha- 64 musiki ve dans parçalarından mürekkat ik komser, 73 smahtelif, 23.20 BUDAPEŞTE 50 m. 20 darülfünun şarkı cemiyeti | tarafında konser, 2050 konferans 21,0 plâk. 22,00 ha- berler, 22.45 Banda siyan musikisi. VİYANA 618 20,15 askeri konser bi isimli temsil 23 haberler, vam konseri MİLÂNO-TORİNO-FLORİNA: 20 haberler, şarkı ve dans (pl kahramanlığa dair halk iy 24, son haberler. PRAĞ, 485 m, 20,10 plâk. 20,30 Ruyada miyanlarıma isim- Wi iki perdelik opera temsili. BÜKREŞ, 304 m. 1420 plik, 18 radyo orkerrası, 20 k, 21 Lohengrin ve Uçan, Holâmdalı. | Vagner o operalarınden parçalar üçüncü suvari alayi), 20 v a 11,45, komser ile. LAYPZİĞ, 389 m. 1,05 Amerikada nelerden bahsolumuyor i- simli Amerikadan naklen o konferası, 2120 Avdet eden isimli akeç , 22,30 orkeitre, 2130 haberler, dans ve hafif musiki. isanrosunansanmn 200000440 s0nanannuannpesunayoasane sarsam Davetler Şehir tiyatrosunda yeni eserler Darülbedayi müdüriyetinden : Önümüzdeki ( tiyatro mevsiminde temsi! edilecek eserlerin tetkikine baş lanmıştır. Muharrir veya Mütercim Beylerin eserlerini (tercüme olanlar a- sillarile beraber) hergün #aat ikiden dört buçuğa kadar Tepebaşında Da rülbedayi idaresine tevdi etmeleri rica olunuz. (Ayni eserin müteaddit zevât tara- fından tercüme edilmemesi için Mü- tercim Beylerin tercüme edecökleri ese leri evvelden bildirmleri o kendi men- Saatları iktizasımdandır.) ; ———————- Avusturya Hükümeti, Batiğera Adli- ye Nazırmı Avusturyadam; ihraç et- mişti. Hitler, kendi erkânm- dan olanbu nazır mun- meleye mul isil ölmek üzere Almanyadan Avusturyaya gidecek o- lan Alman seyyahlarının pasaportla» rını bin marklık bir vergiye tâbi tut- mıya karar vermiştir. Bu, Avustury! nın seyyah ticaretini imha edecek bir tedbirdir. Avusturyalılar da Alman eşyasına karşı bazı gümrük kayıtları koymıya karar verdiler. Avusturya ile Almanya arasındaki fcaret müva- zenesi Almanyanın lehinedir, Binaen- aleyh bu tedbir de Almanyayı zarara sokmaktadır. Binaenaleyh simdi Avusturya ile Al- manya biribirine karşi tücağet harbi ilân etmiş vaziyettedirler, Ancak ba- kalım zayıf Avustürya Hülcümeti bu harbi ne kadar devam ettirebilecek. Avusturya e e. vaziyeti ken- di ' memleketinde emin ildir. Ve her halde mücadelede leme daha doğrusu Hitler Fırkasınm galip geti ala Ve bir kaç böyle zafer, nihayet Avusturyayı AL manyaya birleştirecektir. “79 Ahmet ŞÜKRÜ — Top bindir! Dokuz saf üzerine gelen süngü tak piyade alaylarma tek batar- yası ile ileri atılış yaptı. o İkibin metre yoktu. o Lâçinin sağı, solu, önü, ardı dümdüz bir ova idi. Düşman yaklaşıyordu. Solumuzun son istihkâmı hiç bir şey yapamıyordu. Asker fırlamış, şaşarak, diş gıcırdatarak bu düş- man zaferini seyre mecbur kalmış- ti. Lâçin, açıkta, apaçıkta, elayası kadar açıkta top indirdi. : Ve sıfırla şarapnel ateşine baş- adı. Düşman topçusu bütün yay- İımlarını, gruplarını bu apaçık ba- taryanm tepesinde topladı. Piyadesi ilerliyordu. Yüzbaşı lu Lâçin bir toparlağm üstüne çıktı. Kim bilir, anasının mı? kız inin mi? sevgilisinin mi? işleyip gönderdiği sırmalı çevreyi cebinden çıkardı. Kumanda sesinin duyulması im- kânı yoktu. Lâçin bu çevreyi sallıyarak ate- İ şini idare ediyordu. Ateş! Ateş! Çabuk ateş! Grup ateş! Yıldırım ateş! Cehennem ateş! Bataryasının O birtopu bütün kahrâmanlarile parçalandı. Ama ateş gene aleşti! İkinet top? (beş alet), kanser, 24 ANKARA, S.A.A, —T, D, T, Cemiye- tinden: Karşılıkları aranacak arapça ve farsça kelimelerin 85 numaralı Üsten: şudur! 1— MÜHİM 7— MÜSTEHASE 2 MÜHLET 8&— MÜSTESNA 3.— MÜHMEL 9— MÜŞAHADE 4— Mühür - mibr - 10.— MÜŞAMMAS İİ 5 — Mönenbis 11— Müytemilür İN s— mu 12— MÜYESSER ahverat , Gelen karşılıklar Liste: (75) Mefahir: Öğüneme. Mefhum: Mef- tun: tutlun.Mehcur: Ayrılmış. Meh- tap: Ay İşği. Mehtep: Mektep: Me- lek: Meltaf k. Melhuz: Düşük müş. Menfast: Çıkar. Menfur: İğrenç. Men: yasak. Beyoğlu H inci mektep muaMimleri ... Liste: (74) Teallğ!: Takrir Sağlamlatma. Teâm- müm yayılmış: Taksit Bölük. Team kvim. Zarrup: Talik gerilet me, asma, Takdir: Beğenme: Tamir onarma. Takdis: yüceltme, ( Tazim, yüceltme, Taklit: Özenme, tetil pay- dos. Beyöğlu 11 inci ! Liste: (76) isar; intikam, öç alma, İnkilâp: | ini ma, in'ikar: intişar, çıkarma. ibat, İntihar: cana kıyma, Beyoğlu 11 inci mektep muallimleri Liste: (70) liga: yak etme. İlham: İçe doğan. Mitibas: Benzeyiş. İltifat: Güler yüz gösterme. İtibak: Ekleme. | İltimas: * Arka çıkmak, elden tatma. İltizoz Ondan yana, İmkân: Olabilen, o İmti kan: Deneme. İmtiyaz: o Üstünlük. İmza: Itina: Özenme. İtiraz: gelmek, İtiyat; Alırkınlık, Beyoğlu 11 inci mektep muailimleri Spor Beşiktaş - Apollon maçı Apollon maçları tertip heyetin- den : 1 — Apollon Yunan takımı 9 Haziran cuma günü öğleden ev- vel gelecek ve 17,30 da ilk maçı- nı Beşiktaşla icra edecektir. 2 -—- Umumi buhran nazarı dik-, balkon 200 kuruştur. 3 — Stadyum gişeleri 15 te açı- lacaktır. 4 — Maçı Kemal Halim Bey i- dare edecektir. 5 — Bu maçlarda temiz sporcu- larımızın süküneti muhafaza ede- rek iki memleket gençlerinin si- nirlenmeden güzel bir oyununu te min edecekleri muhakkak olmak- la İüzümsuz yere ğırmamala- rı hassatan rica olunur. İRTİHAL Vefalı Galip Paşanın damadı ve Gire- son meb'usu Kâzım Beyin biraderi, Ga- latasaraylı Necip Şahin Beyin enişte- si, Ticaret Mektebi Alisi müdezrislerin den ve Hayvan Borsası Hukuk müşavi- ri avukat İsmail Hakkı Bey ani ola; rak vefat etmiştir. Cenazesi buzün Cuma © on buçukta Maçka Palas karşısında o Emine Zeki apartımanmıdan kaldırılacak Reşiktaş- tan istimbotla Eyüpsultan'a nakledile- rek oradaki aile kabristanma defnedi- tecektir, (4304) İ men ve kemaliheyecanla içki ya- İ da bütün saadet ve refahın ancak karşı | İ Yeşil gün i İ İçki yasağı nasıl ve ne zaman meydana gelir? Amerika Birleşik Hükümetleri son intihabatta büyük bir inkılâp geçirdi. Bu da içki yasağının kal- dırılması meselesidir. Halbuki on sene evvel Amerikanın büyük bir ekseriyeti ve müntehipleri tama- sağı için rey vermişlerdi. Biz Avrupa içki düşmanları A- merikada vukua gelen bu büyük tahavvülü ne suretle izah etmeli- iz? Bu kadar büyük bir tahavvü- lün sebebi nedir? Amerikada içki düşmanlarının bilmiyerek veyahut bilerek düş- müş oldukları hataların menşei ne olmuştur? Ve bu hatalardan çeki- nerek biz Avrıpa içki düşmanları ne suretle istifade temin edebili- riz? Esasen Avrupa içki düşman- ları bilhassa: bunların — sosyalist kısmı Amerikan usulünün daima aleyhinde idiler. Amerikalılarn takip ettikleri yolun esasatıfenni- yeye ve ciddi hükümlere istinat et- i ve bunun için yaşamıya- cağını ileri sürerek bu usule daima karşı gelmişlerdir. Umumi ve cihanşümul buhran- dan evvel içki düşmanları dünya- içki yasağı ile kaim olduğunu ilân etmişler ve bu noktainazarda bü- yük bir azimle israr eylemişlerdi. Nihayet kanun ilân olundu. Fa- kat çok geçmeden dünya buhranr izlik baş gösterdi ve umumi sıkıntı başladı. İçki taraftarları bu fırsattan is- tifadeyi ihmal etmediler ve mev- cut sıkımtılarm, işsizliğin büyük bir kısmına içki kanununun sebep olduğunu propaganda etmeğe baş- ladılar. Ticaretlerine büyük bir darbe i- nen içki ve şarap memleketleri mil yonlar dökerek şiddetli bir ka- çakçılık şebekesi teşkil ettiler. İş- te bu tesirler ile içki düşmanları- nın mevkilerini hayli (o sarsmağa basladılar. Diğer taraftan içki düşmanları bütüri meşailerini kanuni ve siyasi | şekilde sarf ve istimal ettiler ve kanunun konmasından mütevellit muzafferiyetle gururlanarak efkâ- rurmmiyeyi ihmal ettiler ve bu meselede henüz daha çok (muh. | tacıtenvir bulunan halki lu- vu bıraktılar, kaca) Alkol sermayesi büyük tröstler | halinde toplandılar, o matbuatın | mühim bir kısmını elde ettiler, Çün kü bilhassa Amerikada matbuatm halk üzerinde çok kuvvetli tesiri | vardır. İçki düşmanlarının diğer büyük hatalarından biri de düşmanları Dı tamamen istihfaf ederek muzaf- feriyetin verdiği gurur ve sevinçle ilk senelerde artık bu meselenin | esasından helledildiğine zahip ol. | malarıdır, mütemadiyen Avrupa | içki düşmanları teşkilâtına müra- | caat ederek Amerikan usulünün model ittihaz olunarak ona göre teşebbüsatta bulunmaklığımızı # kı sıkı tavsiye ettiler, Halbuki ki dileri memleketlerinde bütün nesli lâyikile irşat ve tenvir cekler, matbuatın kuvvetine lâş olduğu ehemmiyeti | verecekle! ve nihayet ağır olmakla > berabi kat'i bir surette vaziyete hâkini © lacaklardı. Bunu yapmadılar nihayet maalesef iş olacağıma vaf” dı. Muhakkaktir ki Amerikada ki yasağı kanununun iflâsı ki nun tamamile tatbi ve kontrol dilememesinden ileri gelmi: Bunda dünya iktisadi buhranı çok büyük âmil olmuştur. l Biz Avrupa içki düşmanları; iç aleyhtarlığı için ancak normal dabir alınmasını ve kanunlara hoşluk ve fazla içki için kayıtlf konulmasını vesaire gibi - şeyi tavsiye ile beraber bilhassa unsurların dimağlarını bu iti fenalıklarile doldurmak yolunu kip ediyoruz. ş Çünkü bunların haricindeki türlü şedit tedabir daima ifl mahkümdur. Biz içki yasağı nunun daha uzun seneler için alize edileceği kanaatinde değilif Biz Amerikalıların bu husus daha mükemmel hazırlanmış duğunu zannetmiştik. Fakat g orada ve gerekse Finlandi; son hâdisat bu zannımızın çok Y lış olduğunu gösterdi. Bizim için Amer! tihabatın neticesi kat'iyen bir if kisarıhayâl husule getirmedi. B lâkis bizim prensip ve usullerit zin isabetini göstermiş olmak barile cidden istifademizi mut oldu. j Bizim maksat ve gayemiz kanunlarla, yasaklarla hareket mek değildir. Bu silâhlar insani” rı alkol denilen ictimai zehil fenalıklarından kurtarmağa kâl değildir. Biz bütün delillerimizi, fenni ilmin hakikatlerini ortaya koyati medeni insanlara içkinin yak dığını ispat yolunda yorulmak azmimizi göstermekle ülki müze kavuşacağız. Doktor Ibrahim ZATİ Yeşilhilâl Cemiyeti 2 inci Ri BUGUNKU HAV Yeniköy Tasat merkezinden verilen Tümata göre bugün ahvaz bulutlu ve | sakin olarak devam edecektir. e hava teryiki 759 sf lmetre en çok sıcaklık 32 en az 18 der) Üçü de param parça! Dördüncü ateş ediyor! . Ve sağdaki bütün tabyalar bu yaman ateşin seyircileri. Lâçin gene toparlağın üstünde! Gene sırmalı çevresi elinde! Gene dim dik! Kumanda başın- da! Son ateşini idare ediyor! Karşıdan bir grup! Ve.. bir.. tam vuruş! Lâçin'in son topu da Liâçin'le kri havaya uçtu. akat... Doküz saflı süngü tak düşman da yüzgeri etti. Hurra! Yaşa! Bütün sağdaki tabyalardan bir ses yükseldi. İstanbul. . Yani bütün yurt kurtulmuştu. Lâçin'in mezarmı, parçalandığı yere, Bahşayiş köyünün oracığın- da yaptılar. ey mezar umarım ki hâlâ orada- Eğer oradaysa. . O mezarı her yıl, her ay, her haf. ta, her gün ziyaret ediniz gençler! İ Topçu yüzbaşı Erzurumlu Lâçin Türk tarihinin Lâçin'idir. O bataryadan hemen hemen bir tek kişi kaldı. Bir çok o yerinden misket yarası almış bir Türk: Yay- lalr Mehmet! lan Yaylalı Mehmedi Hafız Hakkı yanına aldı ve nekahetini geçirmek için Ankaraya izinli gönderdi. Sol cenahta Mehmetle çok ko- meyi İlk konuşup tanışımız hepsine yeter: — Mehmet! senin neyin var? — İki yaşında bir bebem var. — Daha neyin var? — Yirmi yaşında bir anası var. — Daha, daha! — Bir gözlü bir damım var. — Öküzlerin var mı? — Ne gezer! — Davarların? — Ne arasın! — Tarlan, marlan? — Yok dedik a! — Ya ne yaparsın? — Bağlama çalarım. — Bağlama nedir ki? — Tamburadan, curadan büyük, âşık sazından küçük bir saz. — Olsa çalar mısın? — Ne bileyim? El elden üstün demişler. Çalamasam para kazanıp geçinir miydim ki... Bir bağlama olsa görü: Yönümüzü aradık taradık bir bağlama bulduk. Haletle ben, emirberlerin oda- sma çekilip çaldırdık. Ne calış, ne çalış! Yahut o gün- Yaylalı Mehmet, yüzbaşısı için kendi kendine bir bozlak mıştı. — Bu Ankaranın Misket ha! sı. Bu Sarı yıldız. Bü m i Karakuş. Bu Şakir Efendi B# ği... Derken mızrabı gene Löâçin yanık bozlağına kaçardı. ş Mehmet, Lâçin'in kanlı çe ni koynunda Yaralanırken bile müş ve çevresini onun p mış elinden alıp koynuna mış... Lüçin Bey, Lüçin Bey! Sen # ye öldü Sağ kalan yüreği niçin 2 ” Erzurum elinde bir yağız güldi Lâçin Bey, Lâçin Bey! Yurdt 5s Şaranpol savurdun, attın tırp?” Sırmalı çevrenle kırdın dü; Anarız biz seni hep yamı, ni Lüçin Bey, Löçin Bey! Yu (Devamı daki son if, gJEeF SESE