p Maarif bahisleri —— Milli talim ve terbiye sm Arap harflerini bırakarak yeni yi alfabesini teşkil etmekle başla- adlan inkılâp, millet irfan: için en ge- niş bir istikbal müjdesi olduğuna şüp- ke yoktur. Yoktur amma bu inkılâbı tamamlayacak olan muntazam ve $ü- urlu neşriyat faaliyetine hızlı hızlı de- vam etmek şartile! Aksi takdirde bu kadar hudutsuz bir lügat, müstait ol- duğu verimden tamamile istifade edi- iemeden kıymetini kaybetmeğe başlı- yacaktır. Kendi kendimize soralım: Harf inkilâbınm Türk milletine temin edebileceği en büyük kazanç medir?. Ve acaba bu kazanç epeyce kimsenin zannettiği gibi halka kolayca okuma yazma öğretmiye münhasır addoluna- bilir mi?, Bugün Avrupa ve Amerika- da taammüm etmiş okulma usulleri bilinince çabucak teslim olunur ki bu kıraat kolaylığı tâli bir nokta olarak görülmek iktiza eder. Kanaatimce en esaslı ve eh li cihet, harf inkı- lâbı vasıtasile yeni nesiller müfek- kiresinin kalma (o köh- eskiden ne, hurafeli ve kıymetsiz fikirler, kanaatler sirayet ve istilâsma karşı mahfuz bulundurulmasıdır. Bu mah- furiyet ise cümhuriyetçilik, lâyiklik, demokrasi ve saire gibi umde ve ga- —yeleri milletin her smafı için buzün ve yarm e keme kolaylatacak eni; dur ki klâsik adını verdiği fakat hakikatte bu hasisadan ilmini bir edebiyatımız var. Bir edebiyat ki yüzde doksan beşi bugünkü milli, si- yasi ve felsefi akidelerimize külliyen mügayirdir. Hattâ bu umdelere kut- ven muakis prensipleri müdafaa eder. katta, halifeci, padişahçı, mutla- kiyetnerver, Acem ve Arap zevki için- de boğulmuş, kadın düşmanı, mah- bupdost ve Türk dilinin tabü sadeli- ğinden uzak bir edebiyattır. Bunu tasfiyeye tâbi tutmadan ne bugün ne de yarın orta tahsil çağında bulu- «man gençlerimize göstermemiz doğru lamaz. Bu böyle olmakla beraber di in uzun tekâmül tarihinde tarihi manzaralardan gençi zi haberdar etinek mecburiyeti de vardır. Şu halde? İşte harf inkrlâbın. yaptırmak, şimdden ortalığı sarmağa başlıyan imlâ ve gramer inzibatsızlığı nım önüne gecmek ve saire gibi fası- lasız faaliyetler takip etmek cap eder di ve hâlâ eder. Bunler vaktile ve süratle yapılmadığı takdirde her tara fr gene bir paralık terbiyevi kıymeti olmıyan, halk tarafından okunmama- sı, okunmasına bin kere müreccah ©- lan âdi üslâplu, bayağı fikirli ve ruh, zekâ, vicdân bulandırıcı neşriyatın » İutmamasına imkân var mıdır? Bir ke re de ortalığı eskisinden farkı olmi- yan mahiyetteki yazı süprüntüleri iha — Reşit Galip Beyefendiye — ta ederse halkı o müzabrefattan ko- rumak için yeni bir harf inkılâbı bek- lenecek? Bütün bu mülâhazalardan dolayıdır ki ben harf inkılâbı ve neş riyat işini Türk irfanın kurtuluş me selesi addediyorum. Saniyen muasır medeniyeti tamim için memleketimiz- de tiyatro, sinema, radyo filân gibi vastalardan pekziyade istifadeye bak mak mecburiyetinin kat'i olduğuna süphe etmiyorum. Halbuki çok defa bütün bu vasıtalar milli hir terbiye un- saru değil, birçok ruh iğtişaşlarının en mücrim âmili vaziyetinde kalıyor- lar! Bütün şimdiye kadar görülen mü taleaların bahsimize mevzu olan yük davayı tamamile teşrih için kat İyyen kâfi olmadığın itiraf ederim. Yaptığım ş0y pek esaslı telâkki etti- ğim meselelerden bazılarına şöylece bir dokunmaktan ibaret kaldı. Zaten raporumun (kadrosu daha ge niş bir otetkike (oOmüsait Ode ğildir. Fakat bu meseleyi çok daha mufassal surette teşrih ei ie olsam arzedeceğim netice değişmiye- cekti, Bu metice esas itibarile, ortada tedavül eden fikirlerden ayrıdır. Zira zaten Maarif vekâleti ve terbiye mü- tevoggillerince o malüm olup her gün tekrar edilmekte olan fikirleri bura» da yeniden söylemekte fayda yok. İş- te başlıca mütaleam: Kanaatimce Türkiyede (Milli talim ve terbiye) Türk inkelâbmn organi- se edilmesi demektir. İmanım © mer- kezdedir ki Türkiyenin, içine girdiği teceddüt ve temeddün davasında ber vatandaşm ayni vergi veya askerlik gibi (civigve) vazifesi olduğunu ka- bul etmeli ve memi bilâ istisna her kuvvetini başıboşluktan çıkararak muayyen gayelere tevcih eden bir ni- zam içine İoymalıdır. Ben şahsen hürriyeti sahsiye mefhumunu katiyen ferdiyetçi | Cindividualiste) © mânasile değil, tamamile (solidariste) mânada anlıyorum, eski bazı mütefekkirlerin dediği ve bizde de bir takım sefihle- rin intmdıkları veçhile hürriyet insa- na şenaat ve tembellik hakkı da rir telâkkisine yalnız muhalif deği hattâ düşmanım. Şu sebeple Türki de ziraatçi, mütefennin, mektepçi, mu şair, allim, muharrir, edip, avukat, doktor, asker, tüccar bir himaye ve sokulmalı.. Bütün matbuat, lar, ressamlar, muskişinaslar bu mer- kezi fikrin etrafında ve mütekâmil medeniyetin tayin ettiği direktifler da hilinde muazzam ve sürekli bir faali- yete davet olunmalıdır. Adeta vakit kaybetmeden büyük bir terbiye, ciha- dı mukaddesine başlamalıyız. Komşu" muz bazı milletlerin pekâlâ yaptığı | gibi! Aksi takdirde | mömleketimizde inkilâbın manzarası cevval, şuurlu ve tanman bir orkestra âhengi değil, kırık dökük ve bozuk düzen bir ara- nağmesi manzarası almağa mahküm kalır. Fazıl AHMET Koyu alaturkacılar ne diyor? Çalgılı yerlerdeki musikiye alaturka <az.. denemez! Çalgılı kahvelerde içki içilmesinin yasak edileceği temin olunduğu şu si- rada halkta yerleşen bir kanaati ha- trlamamak imkânı yoktur. Bu kana- ate göre İçkisiz alaturka saz dinlen mez. Konservatuvarda klâsik musiki eserlerini tasnif eden heyetin reisi Ra uf Yekta Bey bize bu mesele hakkın- da dedi ırka musiki, mutlaka içki aratan bir musiki değildir. Güfteleri i- tibarile bazı âmiyane şarkıları; rakı sofrasında dinlemeği tercih edenler bulunabilir. Na meclislere mah- susolan musiki ziyade barların ve çalıgılı birahanelerin çalgısıdır. Bey oğlunun ge ve caz çalan birçok yerlerinde de satılıyor. Ala- turka musiki Za &. bira ve rakı sarfiyatı oralarda te azalmıyor. Alaturka musiki, münhasıran içki â leminde- çalınan ve içki âleminde ho- şa giden parçalardan ibaret değildir. Klâsik eserlerimiz var ki bunları ayık kafa ile dinlemek insanı daha çok zevkiyap eder, İçkiye alışanlar çal- —— pıh çalgısız nerede bulunurlarsa bu- İmamlar, bunu tedarik edip içerler. Binacnaleyh içkiyi alaturka musiki eden, aylmaz.. bir şey diye kabul et; © mek doğru olmaz. Avrupada her smıf ir. Ben bunun böyle a bir se- bep görüyorum: Ankara ile her gün, sk a ebinemeek. Yeni Türkiye ve büyük inkılâp için- de her hurultu — Ankaraile o mutla- ha ve her dakika temas halinde bu- i : hi e eri ee | Rauf Yekta Bey selale Ma len va ERKE havaların çalındığı bar ve kabarelere devam ederler, Avrupada hiç bir içki aleyhtarı ortaya çıkıp kendi a rinden herhangi bir parçanın halkı kiye tahrik ettiğini iddia emir İçki iptilâsının artmasmdaki sebeple ri herhalde şu veya bu tarz musikide aramak iddiasını ben kabul edemem. Azizim Sait henet | Bey, dar köşede ve gelenlerin geçenlerin önünde konuştuğumuz için bu kadar söyliyebildim. Etraflıcasım siz dil ile anlatınız. Vazifedir. Gene bir liderin sözü İle sözümü bi. tireyim: mi Gümhürizez Halk Fırkası ©v- mike, Halkevlerinde her gün bir ax İren yetişip imi memleket ço- cuklarına ve vatandaşlara (Mot d'ordre) olmalıdır.,, Hoşkal yerdeşim. Aka GÜNDÜZ İ | | | İ çakmış ve 6 dir. Evvelâistikrar Amerika cumhur reisi! Avrupaya gelemiyor VAŞINGTON, > A.A, — Beyaz Sa. ray vel Roosevcit'in Lon- dra konferansma gramer ihtimal ve rilmemektedir. Bu seyahat, evvelâ Ame- rika'nin ânanelerine muvafık değildir. Diğer taraftan hallı için M. Roosevelt. in birçok salâhiyetler almış olduğu da- | bili meselelerin i müşaruniley. | hin Amerika'yı terketmesine mânidir. İtalya maliye nazırı da görüşüyor JERSEY CİTY, 3 A.A. — İtalyan İ Maliye nazını M. Yung dün buraya gel- miştir. M. Yung iktisadi vaziyet hak. | kında M. Roosevelt ile görüşmek üzere hemen Vaşington'n gitmişti M. Yung M. Roosveltin nezdinde İ VAŞINGTON, 3 A.A. liye nazırı M. Yung kendisi getiren vapurun yolda gecikmesi yüzün | den M. Roosvelti görmeğe ancak dün akşam gidebilmiştir. M, Roosvelt ile M. Yung arasmda yapılan bu ilk konuşmada bılhassa güm! rük tarifeleri mütarekesi görüşülmüs. tör, Gümrük terifeleri sahasında bir mü | tareke yapılması teklifini İtalyanm ka- bul edeceği zannolunmaktadır. İ Evvelâ istikrar ! VAŞİNGTON, 3 A.A. gümrük tarifelerinde deği: masmı mümkün kılacak bir maddenin mütareke mukavelesine dere ve ilâvesi. | ne İtiraz otmiyecektir. | VAŞİNGTON, 3 A.A. — Franstr el. gisi dünya iktısat konferansı - toplanın- cayn kadar sümrük tarifeleri hakkımda | bir mütareke yapılmasına bu mütareke | mukavelesine doların ve İnziliz İirasınm kıymetten düşmesine wâni hir care o larak sömrük resimlerinde Kam değişik | likler yapılmasına irelekn verecek bir | madde ilâvesi sartile — Fransanın razı olduğumu hariciye nezareti müsteşarma bildi Japonlar “yeniden mi “İharekete geçecekler?.. LONDRA, 3 A.A. — Tokio'dan bil- diriyor: Japon harbiye nüzareti tarafm- dan resmen bildirildiğine #öre “Çinliler bu yakmlarda Jâponların tahliye ottik- leri mıntakada bulunan Koyan ırmağı” nın şark kıyısında eler: askeri ha- zarlara aralık ve nihaybt Öernemekte- dir. Bundan dolayı Japon orduları bü- yük seddin cenabumda askeri hareketle. re yeniden başlayacaklğıdir, Ruslara karşı vaziyet LONDRA, 3 A.A. — Temps gazete. sinin “Tokio muhabiri Seyyetler birliği ile yeni Mançuri hükümeti arasında şimdiki halde büküm süren a ie Yeni Alman mektep gemisi HAMBOURG, 3 AA. — Volff Ajan «ı bildiriyor: Blolm ve Voss tergâhlarında yoğ ve Alman filosuna ilâve edilecek Goreh Fock adlı yöni inektep ei ir, Bu 1932 tem köşilik tüyfasile batan Ni- Bir tren yoldan çıktı KALKUTA, 3 A.A, — Bir yoleu tes Bi buradan 217 mil mesafeden yoldan işi ölmüştür. 11 yaralı var ; el Moskova sefareti müsteşarı ANKARA, 3 (Milliyet) — Mos kova sefareti müsteşarı Cevat B. merkeze nakledilmiş, yerine Meh. met Ali Tevfik B. tayin edilmiştir. Guraba hâstanesi ANKARA, 3 (Mülliyet) — İstan. bulda Guraba hastanesi doktorlari- le Sıhhiye memurlarının barem cet veli, Evkaf bütçesinin müzakeresi esnasında nazarı dikkate alınmak üzere hükümetçe Müclise sele miştir. Bu cetvele nazaran d. ların on ikisi 55, başeczacı 40, iki eczacı 35 ve 30, hemşireler 14, ida: re memuru 3Ö, diğer lir 20 ve 16 lira maaş alacaklardır. Yol işaretleri ANKARA, 3. (Milliyet) — Yol işaretlerinin birleştirilmesi mukavelenamenin tas m hakkındaki lâyiha Meclise ve- ri Hayrenik gazetesi Türkiyeye giremez ANKARA, 3 (Milliyet) — Ame. rikada çıkan Ermenice Hayrenik gazetesinin Türkiyeye girmesi he. yeti vekilece menedilmiştir.. İ sonraya ka. * milliyetperver sosyalist teşkilâtının “HARİCİ HABERLER Hitler amele sınıfını da eline alıyor işçiler arasında müttehit cephe ya. pılmak üzre kongre yapılacak BERLİN, 3 A. A. — Correspondanee Socinliste gazetesine göre Alman iyçi- leri arasında müttehit bir cephe teşkil | etmek üzere 10 mayısta Berlinde büyük! bir amele kongresi toplanacaktır. M Hitler bu yeni birliğin bimayesini de | ruhte edeceğini bildirmiştir. Sendikalar dağıtılıyor BERLİN, 3 A.A. — Marksizm esa- sına dayanan sendikalara karşı girişilen hareket neticesinde dün öğleden biraz 50 kişi tevkif edilmiştir. | Bunlardan 28 i sendikalar teşkilâtr reis. | lerinden ve 12 si Alman sendiklarınm i- | daresi başında bulunan azadandır. BERLİN, 3 A.A. — Hükümetin dün aleyhinde harekete giriştiği Alman sm- dikaları umumi konfederasyonunun ge- çen birinci teşrinde üç milyon 603 bin azası vardı. Bunun 571 binini kadınlar | ve 150 binini de geneler teşkil ediyordu. , Konfederasyonun 1931 bütçesi 184 mil- yon 508 bin meri: varidit ve 215 miyan | 621 hin mark masrafa çıkmıştı. Bu mas-| rafın 109 milyonu yardım içindi. Sın- | dikalar ve sındikacı gazetelerin hepsi | resi altına konulmuş ve mezkür teşkil tn naşiri ofkârı olan Arbeitertum gaze- tesi yeni sındikalar umumi konfederas- yonunun resmi gazetesi olmuştur. Fransızlar ne diyor ? ! PARİS, 3 A.A. — Havas Ajansı bil- | Fransız gazeteleri Almanya hâdisele- | katle takibe deram ederek Hit- amele sendikalarma vaziyet etme sinin ehemmiyetini kaydeylemektedirler. Journal gazetesinin Berlin muhabiri diyor ki: Hitler'in Sosyalist temayülleri mille- tin kendisini takip etmesisi izah etmek- le beraber sanayi erbabını ve büyük top rak sahiplerini korkuya düşürmüştür. Führer'in bir mayis mutku burjuva ve Maliye mahafilini inkisara uğratmış v aralarında endi” '*r uyandırmıştır. lercilik amele :.. ıkalarında elde ettiği terakkiye mu. l burjuvalar tarafında kaybetmektedir. Tevkifler BERLİN, 3 A.A. — Volf€ Ajansm- dan: Serbest işçi sendikaları aleyhinde- ki hareketle alâkadar olarak Thuringe'- de ve Erfurt'ta bu sendikalara mensup 120 marksist memur bir ihtiyat tedbiri ol mak üzere tevkif Başvekilin bir posa BERLİN, 2 A.A. — Başvekil M. Hit- ler Teraplehof meydanında söylediği bü yük mutkunda harici siyaseten bahse derken demiştir kiz “Harice kat'i olarak söyleyiniz, siz biç bir zaman bizim boynumuzu eğemez siniz, hizi cebir altma vini Tekrar kuvvetlenen Alman milletini ar- tik müsavat hakkından mahrum etmeğe asla muvaffak olamazsınız.” “Avusturya birleşiyor mu? Avusturyanında yakında Nazilerin 'Seddinarkasında| eline geçmesinden korkuluyor LONDRA, 3 (A.A.) — Havas A- Jansı muhabirinden: Londra siyasi mahafili ile resmi makamlarla yakın- dan alâkası olan mahafilde, Viyana ve Berlinim iyi membalarından gelen ve pek yakında ihtimal 6-7 hafta icin- de Avusturyanın Nazilerin eline d mesinden korkulmakta bulundu dair olan haberler dalayısile mütema- diyen artan bir endişe izhar olunmak tadır. Londrada Avusturyanın Nas- yonal sosyalistlerin eline düşmesi key fiyetinin bir taraftan . ile iyi münasebetlerde bulunmak arzusunu besliyen ve diğer taraftan Avuslurya- nm Almanyaya iltihakndan pok tabii olarak endişe eden İtalyanın hattı ha- | reketine bağlı olduğu mütaleası serde dilmektedir. İtalyanların bu tersâdüt. leri Romanın kat'i bir vaziyet al nama sından istifnde eden Hitler manevra- Bir deli Hemşiresinin çocuğunu cayır cayır yaktı Alaca (Çorumda) dan bildirili. yor: Burada çok müthiş ve yürek- er sızlatıcı bir facia olmuştur. De re Çiftlik köyünde oturan 18 ya- şında Ömer isminde bir genç,hem siresi suya gitmek üzere evden ay rıdığı sırada birdenbire delirmiş- İ tir. Bu cinnet buhranı arasında Ö- mer, odada bulunan hemşiresinin kundaktaki çocuğuna saldırmış, zavallı yavruyu ocağa atarak yak mıştır. Ömer, köy ihtiyar heyeti ta rafından yakalanmıştır. Menemende Alman seyyahlar Menemenden bildiriliyor: Ber- gama harabeleri: iyaret eden Alman seyyahları, dönüşte Mene- menden geçelerken iki bini müte- caviz Menemen halkı ve gençleri tarafından karşılanmışlardır. Menemenliler Alman seyyahla- ra küçük torbalar içinde hazırla- dıkları Menemen üzümleri ile bi- rer miktar miyankökü hediye et- mişlerdir. Yeni açılacak bir hat Zonguldaktan bildiriliyor : Ballıkısık - Karabük şimendifer yolunun küşat merasimi 23 nisan- da yapılacaktı. Fakat, Ballıksık i- le Bolkuş arasında, 77-78 kilomet rede son hafta içinde yağan ayğ- murlardan doayı büyük bir heye- lân olmuş, 350 metrelik bir demir yolu tamamen , Bu kısmın yüz amele ile ancak iki ay da açılabileceği tahmin edildiği- ne göre, bitirilen hattın açılma e ae ancak 1 haziranda mümkün olacaktır, O zaman, Ballıkısık - Ka rabük arasının değil. Ballıkkısık - Eskipazar hattının açılma merasi- mi yapılacaktır. İ yan olunan mütalealarda çok muhte larını kolayaştırmaktadır. Esasen bur rada, alman malümata göre, Avustur- yanın Almanyaya iltihakı takdirinde iki memleketin hukukan birleşmiş o!- mıyacağı yalnız İtalyayi kuşkulandır. mıyacak şekilde Avusturyayı tama- men Almanyaya temsil etmek sureti- İe filen birleşmiş olacakları ve bunun ' #8 eski müttefiklerine rüdu et- mesi neticesini tevlit edeceği beyan o- lunmaktadır. Şu halde Avusturya ile Almanyanın vaziyeti, endişe mevzuu teşkil etmektedir ve her ne kadar be riz davranılmakta ise de birçok meha filde Avusturyann Almanyaya ilha- hakkuk ottirilmesine mâni olmak için İtalya ile İngiltere arasındaki dostane münasebetlere güvenilmektedi Zayıf çocuklara pekmez Somadan bildiriliyor: Vilâyeti- miz mektepleri sıhhat müfettişi Ali Muhlis Bey kaza ve mühaka- tı dahilindeki o mekteplerde yap- tığı teftiş neticesinde (o zayif bul- duğu yavrulara her sabah bir bar dak pekmez içirilmesini, ilâçları- nım da sıhhat yurdu ve belediye tarafından meccanen tedarik edil mesini temin etmiştir. Kıymetli eserler bulundu Düzceden yazılıyor: Akçehir al- tu ve Kazık oğlu denilen yerde köylüler toprağı kazıp taş çıkar- mak isterlerken bir çok kıymetli ve eski eserler bulmuşlardır. Bulunan eşya meyanında 20 a- yar 99 altın varak, 3 altın korde- lâ 9 altın yaprak, 4 beyzi şekilde altın zinet, iki resimli altın levha, 2 yeşil taşlı küpe, 5 taşsız küpe, i- ki taşlı yüzük, iki yüzük, iki yü- züik taşı, bir madeni levha, 3 bon- cuk, 13 tesbih tanesi, bir küpe parçası, 8 adet bakır levha, 2 hur da taş, bir altın küpe, bir altın yü zük ve sair eşya vardır. Manisa talebesi İzmirde » İzmirden bildiriliyor : Manisa mekteplerinde okuyan (60 talebe İzmire kadar bir gezinti yapmış- Germencik belediyesi lira doktor tahsisatı koymuştur. Ger- mencik inin bu hareketi mem- leket verilen ehemmiyet nokta sından kayda değer, Kardeş katili SÖKE li ta vurulmak suretile çol. feci bir sarette öldürülmüştür. Katilin kardeşi Abbas olduğu anlaşılmıştır. | | — DAKIKA Küçük sanatlar Hükümet Meclise bir lâyiha veriyor ANKARA, 3 (Mülliyet) — 2007 numaralı kanunun, ön alı hazi- randa meriyete girecek olan beşin- ci maddesinin iki sene zarfında tedricen tatbikına salâhiyet veren lâyihayı yakında hükümet Meclise verecektir. Bu suretle 2007 numa- ralı kananla Türk vatandaşlarına tahsis edilen sanat ve hizmetleri, kanunun neşri tarihi olan geçen 16 haziranda, yapmakta olan ecnebi- ler kırk dört gün sonra terke mec- bur olmıyacaklardır. Bu yeni ka- rardan istifade edeceklerin adedi on beş bine baliğ olmaktadır. Yeni sene bütcesi ANKARA, 3 (Milliyet) —- Mec- liste gelecek hafta sonunda 933 se nesi bütçesinin müzakeresine baş- lanacaktır. Fırka idare heyetinin kararları ANKARA, 3(A.A.) —C.H.F. Umumi idare heyeti bugün toplan- dı. Samsun Erzincan fırka idare heyetiyle kaza reislerinin yeni inti- hapları tetkik ve tasdik edildi. Bu yoklama yapılacak intihaplarla bu yoklamanın nerelerde nasıl yapıla cağını gösteren talimatname müza kere ve kabul olundu. Kütahya vilâyet umumi meclisi encümen in- tihabı etrafında fırka vaziyetini tetkik için oraya gidip gelmiş olan Esat Beyin raporu görüşüldü. Bulgar Ajansının tekzibi SOFYA,3(A:A.) — Bulgar A- jansı bildiriyor: Bulgaristanda bir takım Türk gazetecilerin kaybol- duğuna dair İstanbulda çıkan Har ber gazetesinin verdiği malâmat uydurmadır. Bulgar mahafili mez- kür gazetenin Bulgaristan hakkın da verdiği haberlerin umumiyetle doğru olmadığını teessüfle gör“ mektedir. Yıktırılan binalar hakkında kanun ANKARA, 3 (Milliyet) — Hü kümet tarafından imar veya verilmiştir. Bu lâyihanın ihtiva et tiği hükümlere nazaran | şimdiki Türkiye hudatları içinde 1930 se ri reyi sadiyle hükümet tarafından yıktı" rdan gayri menküllerin kame zar ne bunların yıktırıddığı tarihle usulen tesbit edilmiş olan el leri nisbetinde tahvil verilecektir. Yıkılan mallarına mukabil dilerina mesken tahsis edilip ları bu tahvillerden mahsup edi are villerden | cektir fazlası tahsis ve satış ta hinden itibaren yirmi taksitte ö denecektir. diye tarafından yıkılmış olan et val hakkındaki hükümler baki lacaktır. Seyrisefain bütçesi ANKARA, 3. (Milliyet) ; Seyrisefain ü daresisiin bütçel ait hizmetler için yapılmış tedi tın tasfiye ve mahsubu hakkınd! Millet Meclisine bir lâyika sevk! dilmiştir. Nahiye müdürleri ANKARA, 3. (i MEpeL Nahiye müdürlerinin sizreti hakkındaki kanun lâyihası e umumiyeye sevkedilmiştir. İnhisarların Yaptıracağı slökünii ANKARA, 3. (Milliyet) 7 İnhisarlar idaresince muhte yaya yaptırdacak ami depo binaları hakkınd. bir lâyiha sevkolunmustar. Muhtarlıklar gele sene kalkacak ANKARA, 3 (Milliyet) — diye teşkilâti olan yerlerde i heyetlerinin ve muhtarlıkları dırılması hakkındaki kanun lâ sı heyeti umumiyeye sevkolu! tur, Lâyihanın encümende