2 Mayıs 1933 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

» SEkonomi Tiftikçiliğimiz ne halde? Cemiyet kongresine göre, bir senede neler yapıldı? ANKARA, 1 (A.A.) — Türkiye tiftik cemiyetinin dünkü senelik kon- #resinde olunan rapora göre: Cemiyetin satın aldığı çiftlikte bu seneden itibaren 300 damızlık keçi ve teke kullanılmak suretiyle ilk ıslah adımı atılmıştır. Yine çiftlikte bu se- Me 20 bin çukura meşe tohumu, 2500 Şukura badem atılmış ve bir o kadar da akasya ve muhtelif fidanlar miştir. Ağaçlama ameliyesine her se- ne devam edilecektir. Ayrıca üzüm bağı yetiştirilmek üzere 5000 dönüm kadar bir yer de hazırlanmıştır. Se- kiz dönümlük meyve bahçesi yapıl- Mmaştır.. Tiftiğin memleket dahilinde sarf ve istihlâkine gelince, geçen sene açtırı- İan tezgâhta Ankara sofunun yapıl masına devam edilmekte ve sürümü artmaktadır. Bütün vilâyetler ve ka- zalardan sipariş verilmektedir. Hâkim Ve avukatlarımızın ve imam ve hatip- imizin de resmi ve dini vazifeleri »i yaparken giydikleri biniş ve latala rin da Ankara sofudan yaptırılması hususunda ilk müsait zamanda adli- Ye vekâleti ve Evkaf U. müdürlüğü vermiştir. Tiftik iplik memleket için- de yapılıncaya kadar tiftik karışık ip- liğin ithal edilmesi bilmuhabere İngil- tere fabrikalariyle halledilmiştir. Tif- tik işlerinin kız sanayi mekteplerinde ve bilhassa İsmet Paşa kız enstitüsün- detatbikatına başlarımıştır. Milli fab- rikalarda dokunan ve bilhassa ordu Te vermiştir. Battaniye ve beyliklerde Yüzde elliye kadar tiftiğin İmtizacı kabil olduğu anlaşılmıştır. İlik fersatta tiftik tüccarları arasnda bir birlik kooperatifi teşkil edilecek- tir. | Benzine karıştırılacak o Ticaret odası sanayi şubesi, sAPAYİ- de benzine ne nisbette ve ne suretle İspirto karıştırılacağı hakkında vekâ- İete gönderilmek üzere bir nizamna- me projesi hazırlamaktadır. i | ari erkan Kellen vermiştir. Ba Ye Ra Niyazi Kamar ü Yılancı Hacı İbrahim Ef. dir. Diyor kâr va öğ Yenir bi alcı bulunsun. Ticaret oda- undan istediğim “e budur. İstanbulda diğer namile temel yılanlari- da Bozyürük, ok, savamana, engerek, küçük yılan, karyılan, su yı- lanı gibi müteaddit yılan cinsleri mev- tuttur.. En ziyade Küçükçekmece - Hadımköy arasmda fazlaca yılan bu- İunuyor. Buralarda bir adam 5 - 10, fazla gezerse 20 yılan tutabilir. Bu mevsimde meydana çıkan yılanlar, toprağın sathına yakın olarak yatan. lardır. Derinde olanlar biraz sonra BORSA (iş Bankasından alman cetveldir) 1 MAYIS 1933 Akşam Fiatlar: Tetikerazlar Beter ke dahili ku Tahvilât Brad yollari 270 Mm B. Muvahhide 5275 $ Tremvay — ünerükler s7 $ Tünel —— Seydi mahi 7 Ş Rahmi pre Ksğdar AM $ Andon A Lİ ESHAM İn Bankası Naz Bomonti 2130 “a 950 $ Terken kupon ve >» Hamili, su. on klemiline Rİ Elleme Beri “2029 e PN e esli yn Srk dey, — ramvay 5075 dü Çi 30 İ Sürk m een 285 Şir. hayriye e— # Telefon Dile ÇEK FİATLARI p, Prağ 1897 a Müyerk sir yad Mine 916 İTE Ni 24812 a Sene Dİ Bükreş mas İmeterdam © 118 $ Moskova © 187175 NUKUT (Satış) g Kuru e VE Poem 079 #— 3 ateli 710 mi 7 — “— 25 Lireş Za 2 Bek 9 » 3— 5 s— a - 851 hezdinde © teşebbüsatin © bulunacak tır. © Halen beyaz Osofun o be- her metresi 182. (ve renklilerinin ei ilmekte ve ayni emr satılmaktadır. Tifhi. İen şapka yapılıp yapılmıyacağı hak- kındaki tecrübeler müsbet neticeler | z çıkarlar; onlar sıcağı daha geç hisse derler.” i Ema İbrahim Ef. in yanındaki yılan 5 met re uzunluğunda, 5 - 6 santim kutrun- da, beyazlı siyahlı bir yılandı. Gözle- rile fıldır fıldır bakıyor; dilini çık, yor, çörekleniyor, kımıldıyordu. Bi yette herkes onu görünce fena halde korkmuşsa da, sonra alışmış, hattâ sevmişlerdir. Yılana su verilmiş, hay- van içmiştir. İbrahim Efendi onu et, yumurta ve sütle beslediğini söylüyor. İbrahim Efendi bir aralık yılanı bü- küp koynuna sokmuş, yılan ensesin. den çıkmıştır. Ticaret odası, yılan ih- racat ticareti hakkmda o Yuzoslavya Harici Ticaret ofisinden izahat iste- miştir. 3 Damızlık almak için Ziraat Vekâletince Macaristandan damızlık hayvan alınacaktır. Bu mak satla, Zootekni enstitüsü şefi Salâhat tin ve vekâlet erkânından Nurettin Neyler dün akşam Peşteye gitmişler ir, Japonya'da bir sergi Japon imperatorluğunun teessüsü- sünün 26 ıncı asır dönümü münasebe- öle, 1940 senesinde Japonyada muaz- zam bir beynelmilel sergi açılacağı bil dirilmiştir. Bu sergi hassa Asya memleketlerinin geniş sta iştira ke davet edilecekleri haber verilmek- tedir. Yeni bir nizamname Ticaret ve Zahire Borsası idare he- yeti, vagonde, siloda ve alavereli üs- tüste satışlarda yapılacak muameleler hakkında yeni bir nizamname hazır lamaıstır. Üç günden fazla giderse Ticaret ve zahire borsası müba; larınm üç güne kadar borsa: ye bubetlerinde borsa umumi kâtipliğin- den, daha fazlası için idare meclisin- den mezuniyet almaları kararlaştırıl- mıştır. Mübayaacıların üç günlük gay- bubetlerinde kâtipleri tarafından ken dilerine vekâlet edilmiyecek, daha meclisi fazla gaybubetlerinde idare kararile kâtipler vekâlet yapabile- ceklerdir. Süngercilik şirketi Sünger ihraç ve istihsali için şehri- mizde bir sünger anonim şirketi tesi- sine teşebbüs edilmiştir. Arpa ihracatımız Harici Ticaret ofisinin bir istatisti- gine göre, bu senenin ilk üç ayı zar- fındaki arpa ihracatımız, geçen sene- kinden az olarak 306 bin küsur lira tutmuştur. Bu tenezzül, Almanyanın arpa ithalâtma tahdidat koymuş ol- masından ileri gelmiştir. Halkevinde Şair ve şiir Fransız muharriri dün konferansını verdi Umumi harpten sonra yetişen ve şöh“ ret kazanan Fransız mubarrirlerinden M. Löon Pierre Ouint dün saat 17 de in “Muasır cemiyette şairlerin rolü” mevzulu bir konferans vermiştir. M. Löon Pierre Gulni konferans evvel Halkevi namma Fik- tercümesini hülüsz olarak okumustur. İlütenkiben M. Löon Pierre Ouint kon- . — Sanayileşmiş olan zamanımızda şiir hâlâ var mı, yaşayor mu?” sia hile cemiyetle Saki şairler ve eski : i bir lerde var, Manevi kıymete, fikre, tir. Müzpet iz, bir höhimiyet' sürüyorlar. İnsanlar her- şeyden yalnız maddi fayda bekliyorlar. Bu vaziyette şiir ve şairin vaziyeti De Gir ve bu gidişle ne olacaktır. Zaman bunun cevabını tabii verecektir.” Muharrir ne diyor? M. Löon Pierre - Owint dün bir mu- harririmize demiştir kiz “— İstanbul'a birinci defa olarak liyorum. Bir av kadar O Yunanisti a va Yugoslavyada kaldım, Bu seyahatten maksadım temaslarımı artırmaltır. Burada görülen terekkiler ve yenilğe karşı olam yürüyüş beni çok alâkadar e- diyor. Bütün bunlar bizce gö diğeri olan şeylerdir. Burada kalacağım 15 gün zarfında, Türkiyenin tekâmülü hakkında yapaca- ğım tetkikat, yazacağım edebi ve içti- mai makalelere mevzu olacaktır.” MILLİYET SALI Poliste Sahte yüzlükler Kimlerin sürdüğü he- nüz anlaşılamadı Sahte yüzliralıklar hakkındaki tahki- kat devam ediyor. Diğer ; şehirlerimize | sahte yüzliralık sürülmediği anlaşılmış” | tır. En son olarak bulunan sahte yüzli- ralk Şerelettin B. isminde bir tahsilda- rm çalıştığı barka namına tahsil ettiği paralar arasından çıkmıştır. O günden beri şehrimizde sahte yüzlük - sörülme- miştir. Sahtekârliğın Türkiye haricinde | yapıldığı anlaşılmaktadır. Fakat bu pa- raları kimlerin memleketimize soktuğu | henüz tesbit edilmemiştir. Zabıta bazı ip urları üzerindedir. İki kadın yaralandı Evvelki aksam Melâhat ve Müjeün is- minde iki kadın Sirkecide bir birahane de otururlarken arahacı Kâzım isminde biri gelmiş ve Melâhate sataşmışlır. Kızlar kavga çıkacağını anlayınca bir otomobile binip Cemberlitaşa gitmişler- dir. Tam imecekleri sırada Kâzım arka- | dan başka bir otomobille gelmiş, ağır küfürlerle kadınlara hücum etmiş ve i- de yaralamıştır. Melihatin yarma rdır. Kaçak ispirto Evvelki gece, Muhafaza ve polis me- murları, Hacıosman bayırı civarında bir otomobil çevirmişlerdir. Bu otomobilde, tenekelerle kacak ispirto ve bir binlik kaçak rakı bulunarak müsadere edilmiş, otomobilde bulunan Tevfik isminde biri de Adliyeye verilmistir Bulduğu iş bumu? . | Bir hafta evvel ir bulmak için Adapa- | zarından seldiğini söyleyen Enver, Do- | İancılarda cambaz o Veyselin çadırına girmiş, hir palto, ceket ve çamaşırları çalıp kaçarken yakalanmıştır. Beş kişide dört tabanca, dokuz kama Küçülpazarda kavga eden Halil, Mus tafa, Ali, Ahmet ve Ahbasın üzerleri &- ranmış, dört tabanca, dokuz köme bu- lunmuştur. Bu nasıl misafir? Beykozda oturan Fatma hanıma ks- yıkçı Sati miaafir yelmiş ve kadının meş guliyetinden istifade ederek, sandıktan bir gümüş mecidiye, saat ve üç lirasını çalmışsa da yakalanmıştır. kavga Şişli tramvay deposunda © tesviyeci Cevat, ayni depoda ustabaşı İbrahimi tabanca ile karnından yaralamıştır. Falcı Evvelki gün Halil E£. isminde birinin evinde araştırma > yapılmış, bu “edam Melek hanıma muska yazarken yaka Janmaştır. Cemiyetlerde İçki ve musiki Yeşil Hilâlciler ince sazı beğenmiyorla Yeşilhilâl cemiyetinin bu seneki fa- aliyeti geçen senelere mazaran çok da | ha mü ve canlı is geçmiştir. tin ikinci reisi olan Dr. İbrahim Zati Bey diyor ki: — Şimdi akışamcılığa karşı bir mü dafan çaresi olmak üzere saa! beş - ye di arasında muzikli çayların tasm- müm etmesini istiyoruz. Vali Bey ge- | yek İstanbul ve gerekse Taksim taraf. | larında kooperatifleri teşkilâtı tara- fından çok ucuz muzikli çay salonları açmak kararında olduğunu bize bildir | di. Sarhoşluğu ve akşamcılığı okşa- yan ve besliyen bu mahut ince sazlar- olmuy: sazların şiddetle aleyhindedir. Yeni zabitlerimiz Harbiye mektebinden bu sene mezun olan genç zabit vekilleri- ; mizin diploma tevzii merasimi bugün mektepte merasimle ya- | pılacaktır . ” Dün kendilerine tebliğat yapıl- | mıştır. Zabit vekillerimiz bugün- kü merasime büyük üniforma ile iştirak edeceklerdir. Tarihi evrak satışı Bulagristana satılan evrak me- selesinden dolayı eski sadaret müsteşarı Emin, şehir meclisi a- zasından Bican beyler hakkında evvelce lüzumü muhakeme kararı vak ani yi let ahiren bu iki zat hakkında meni ai e vermiştir, Bir kiloluk paketler Hariçten gelen bir kiloluk nümune 2 MAYIS 1933 Belediye I Arsa fiatı Belediye fiatları dü- | şörebilecek mi? İstanbulda arsa fiatleri üzerinde mü- him spekilâsyon yapıldığı anlaşılmıştır. Belediye bununla mücadele için esaslı tedbirler almak üzere tetkikata girişmiş- tir. Apartıman ingasmın en fazla sahne olduğu yerlerde arsa fiatleri sön derece yükselmektedir. Şehrimizin en çok in- #âat yapılan semtlerinde arsa fiatleri ar- şın murabbaı besabı olarak beş lira ile seksen lira öratında değişmektedir. Va- sati fiyat 10 - 15 - 20 biradır. İstanbul. da arsa alım ve satım işleri yapan mun- tazam şirketlerin ndedi pek mahdut ol- duğu için arsa alım ve satımı daha zi- yade emlâk tellalleri marifetile yapılmak tadır. Spekülüsyonda bundan dolayı ileri gelmektedir. İstanbul şehrinin henüz plâninın pa- pılmaması sehirdeki inşaatı yalnız bazı semtlerde teksif etmektedir. Belediye arsa spekülâsyonunun önüne geçmek İ- çin alâcağı tedbirlerin basımda İstanbal plânmın bir ân evvel yapılmasına çalışa» caktır. Taşdelen suyu Belediye Tasdelen suyunun mevaddı uzviyesinin fazla olup olmadığını tetkik ettirmektedir. Eğer mütehassıs heyet vereceği raporda suyun kimyevi hassa- olduğunu bildirirse su Üskü- dara indirilecektir. Bir memur mahkemeye verildi Belediye bir tu memurunu azlederek mahkemeye vermistir. Bu memur Ce msl B. isminde Kir zat olup Hamidiy. suyu muayene memurudur. Bu men run belediyenin resmi muayene mühür- lerini iki üç defa kullandığı cürmü meş hut yapılarak anlaşılmıştır. Bazı sucularım memurları sahtekârl; teşvik ettik'sri de anlaşılmıştır. Beledi ye bunlar hakkında da takibat yapacak- tır. Spor Macarlardan örnek alalım Pazar günü Peştede Macaristan, A- vusturya Milli takımları karşılaşmış- lar ve 2 - 2 berabere kalmışlardır. Bu maçın radyoğa verilen tafsilâtma na- zaran Macar Milli takımı çok talisiz bir oyun oynamış, bilhassa sol iç kale- ci ile beşmetrede karşı karşıya kaldı- ğı hal ü kili ile bizim üç gün sonra Sofyaya ha reket edecek Milli takımımızın teşkili arasnda ayni usulü takip etmek Mil. li takımımız için çok hayırlı olacağını, bu Macar milli maçından sonra bir daha takdir etmek lâzımdır. Macar Milli takımı bu maçta muhacim hattı- nı şu şekilde : Markoş, Çeh, Teleki, Eöri, Titkoş Sağ açık, orta muhacim ve sol iç bizim çek iyi tanıdığımız oyuncular- dır. On beş gün evvel şehrimize ge- len Macar Boçkay takımının muha- cim hattında çalışan bu oyuncuların Macar Milli takımında mevki almala- rı, © takımın kıymetini bir daha an- latmıştır. Macaristanın en kuvvetli ta kımlarından olan FT C des sol iç mk hacim Teldi Milli takımda ayni mev- kide Boçkay takımından Eöri den da- ha kuvvetli şütlere malib ise de, ge- | ne F T C klübünden orta muhacim rai'nin formunda olmaması sebebi takımda mevki alan Boçkay kulübün- den Teleki orta muhacim oynatıldığı için bu iki oyuncunun tarzları biribiri- ne daha uygun olması basebile, takı- mın bu şekilde tertibini daha muva- fık bulan Macar federasyonu sağ içte şütleri ve top sürüşleri ile Macaristan- da meşbur olan Avar'ı dahi oynatma mış ve kuvvetli ziyade uy oyuncudan gun olanları intihap etmiştir. Herhal- de bizden daha iyi futbol oynayan ve anlayan Macarların bu hareketi gözönünde iken bizim Milli takımın biribirlerine çok yabancı oyuncularla doldurulması bilgiden ziyade oyuncu il il Cu- memeğe karar verdiğini aldığı mız federasyonun, ne düşüncelerle bu kararı verdiğini bilmiyoruz. Yoksa muhacim battı de idi. Salâhattin Zekinin mevkiini al #u Hakkı ve Şeref oynadı. Maarifte Galatasaray Lisenin ıslahı için alınan tedbirler Galatasaray lisesinde yapılan ıslahat tur. Meclis, mektebin umumi vaziyetini göz | den geçirdikten sonra talebenin daha is- tifadeli bir şekilde çalışm tekemmül © debilmesi için bazı tedbirler alınmasına karar vermiştir. Bu meyanda talebenin mektebin umumi hayatıma yakından ve daha alâka ile istirak ettirilmesi tekarrür etmiştir. Bugün mektebin ecnebi.mual- Timleri ile de ayni şekilde bir toplan: yapılacaktır. ral ae Selareti, Cenaze gönderildi Vefat etmiş olan Japon sefiri M. İzaburo Yoshida'nın cenazesinin Mar silyada yakılmasına karar verilmiş ve cenaze sefnret kâtiplerinden biri ve Raya vapurile Marsilyaya gönderil mitşir, Cenaze yakı) sonra kül- leri Japonyaya gönderilerek ailesine teslim edilecektir. * Italya sefiri M. Lojacononun pe- deri M. Enrico Lojacono Palermoda vefat etmiştir. Sefir Cenaplarına ve Madam Lojacono'ya £ taziyetlerimizi sunarız. * Dün Almanyadaki nasyonal 508- yalistlerin bayramı olduğundan şeh- rimizdeki bazı Alman müesseselerin- de, köonseloshane ve Alman lisesinde merasim yapılmıştır. silelim. Mayıs ma Mayıs aylığı dün memurlara ve rilmiştir. Üç kiymetli oyuncudan mürekkep 6- lan ortamız, beraberlik itibarile bi: fak kulübümüzün üç ortasmnın gö terdiği kombinezonu dahi yapamıya- rak, İstanbulsporun güzel bir golüne, Niyazinin atılganlığı ile yaptığı bir gol, ve bir de gene Niyazinin tama- men görerek verdiği pasla Hakkınm güzel, fakat şahsi bir golile ve ancak bir gel farkla galip çikan bu takım- dan Sofyadan daha iyi bir netice al masını beklemek, gene tesadüfün, ta- lim bize yaver olması ihtimelile kabil olabilir. Yoksa, İstanbulsporun hâkim oynayıp ta gol çıkaramadığı maçta hiç zannetmiyoruz ki Bulgarlar da ay ni talisizliğe ve daha doğrusu gol in kişi önünde yapılan maçta, da ba kuvvetli bir takım çıkarmak kabil- ken, uygun olması münasebetile ikin- ci tertip ile Avusturya gibi Avrupa Bin en kuvvetli bir takımı karşıma çıkmakta tereddüt etmiyen , fakat © muazzam kalabalığın önünde yapılan takımın faydasmı gören Macar fede- rasyonuna bir örnek olsrak gözönüne almalarmı o bizim federasyonumuza dare etmiştir. miş, Macarlarm iki golünü de kaydan sağ açık Markoş ve sol iç Eöri yapmıştır. Atinadaki tenisçimizin ikinci muvaffakıyeti Atinada icra edilmekte olan Şarki Bahrisefit tenis turnuvasma le- ketimiz namına iştirak etmek üzere 24 Nisanda İstanbuldan hareket et- miş olan Milli tenis takımımızdan Şi- rin'in 26 Nisanda Yunanlı Sapunca- kis” i mağlüp ettiğini pazar günkü nüshamızda karilerimize haber ver- miştik. Dün Atinadan gelen bir telgraf bi- ze (Şirin) in ikinci ve daha mühim bir gelebesini haber vermektedir: Atina 30 (Hususi) — Türk oyun- irin Italyan Owintavalla'yi 8-6, formunda olmadan Atinaya giden ve bize iki galebe veren Şirini tebrik ede riz.) Bohçacı kadınla Son zamanlarda bazı bohçacı ka- dinler “ucuz oşya satıyoruz” diye ev- leri dolaşmaktadır. Bunlarm bazıları kaçak eşya sattıkları gibi bazıları da hırsızlıklara vasıta olmaktadır. Bun- Jar hakkında takibat yapılması Vilâ- yetten Emniyet müdürlüğüne bildiril. FIKRA Bir gezintinin notları Ağır adımlarin Fatihin “Çarşamba” sından geçiyorum. Kaldırımlar iğri büğ- rü, İleride duvarı çökük birkaç kabir ta- #r. Beride bir dükkân ucubesi . . Memesi sarkık bir köpek - numarasız, başı boş köpeklerin şehir o dahilindeki memnu- iyetine rağmen > karakolun tam eşiğin- de kıvrılmış. . Sağda, solda bir sürü evler ki dörtte üç buçuğunun. pencereleri hâlâ kalın kafesli ve ekserisi bir evden fazla yamru yumru, çarpık çurpuk, < harap, kökme kulübecikler.. Bu eski İstanbul dekoru içinde berber dükkânının pence- yeni i uykırı bir levha, beni duraklat. “Ondülâsyon yapılır.” Demek ki bu kambur, bu yamru yum- ru mesken müstehasesi” barakalarda © turanlar arasında saçlarını ondüle etti. semtin berberi, dük. Filhakika bu viranede oturup akşam yemeklerini bir dilim ekmek ve yedi bu- çuk zeytin tanesile geçiren kadınlar için ondule edilmemiş saçlarin gezmek, doğ- rusu affolunmaz medeni bir nakisedir!... 3 Sekiz on adım daha yürüdüm. Yangın yerleri, yangm yerleri ü ler yapılmış; himmetindem suâl 6- dilmez niçin, kimisi ileride kimisi geriye inmiş . ... Caddeye ksimi sağını, kimi 66- lunu vermiş; hattâ sırtını çevirenleri de var. Demek ki İstanbulda arşası olan bir insan, dört çuval çimento ile biraz kum ve tuğla tedarik etti mi, hemen istediği gibi bir ev yaptırabiliyor . . . Hem çeşit çeşit tarzı mimaride. Hattâ İ- gerlerinde kübik olanları bile var, evet ... Yol boyunda bir dilenci, bir dilendi, Bir dilenci daha. Kadınları ondülesiz porta .. çekirdeği . . iki portakal... Ve bir sürü, çeşit çeşit çikulatalar Çıkolataya, yakın vakte kadar — Şişli ğlu camekânlarında bir nevi kibar halkın artık mba oğlmer “Çarşamba” çıkolatayı simide tercih ediyor, niye etmesin . .. Saçlarını ondü- ve keçiboynuzu de- Seyyah kafileleri Mel Feyziye Lisesi müsameresi Feyziye lisesi tarafından 9 May günü akşamı Melek sinemasında ts“ bir müsamere verile- ea AMİRİ e iran © besen olan in senelik müsameresini teşkil €- decek olan bu gecede fevkalâde mw vaffakıyet istihsali için çalışılacaktır. i